Ford, İngiltere'deki tesisine 230 milyon sterlinlik ek yatırım yapacak

Arşiv_AA
Arşiv_AA
TT

Ford, İngiltere'deki tesisine 230 milyon sterlinlik ek yatırım yapacak

Arşiv_AA
Arşiv_AA

Ford, İngiltere'nin kuzeybatısındaki Merseyside bölgesinde yer alan Halewood üretim tesisine 230 milyon sterlin ek yatırım yapacağını duyurdu.
Şirketten yapılan açıklamada, Avrupa'daki elektrikli araçlarda kullanılmak üzere parça üretiminin ilk kez İngiltere'deki Halewood tesisinde yapılacağı, bunun için şirketin mevcut tesise 230 milyon sterlin seviyesinde yatırım gerçekleştireceği kaydedildi.
Rakam belirtilmeden İngiliz hükümetinin de bu yatırımı Otomotiv Dönüşüm Fonu ile destekleyeceği belirtilen açıklamada, Halewood tesisinde 2024 yılında benzinli otomobillerdeki motor ve şanzımanın yerini alacak elektrikli güç ünitelerinin üretilmeye başlanacağı bildirildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Ford Avrupa Başkanı Stuart Rowley, yatırım kararıyla birlikte İngiltere'deki tesisin, daha uzun yıllar hizmet vermeye devam edeceğini kaydetti.
"Ford, uzun yıllardır İngiltere'nin endüstriyel ve sosyal dokusunun bir parçası" ifadesini kullanan Rowley, üretim tesisinin, şirketin Avrupa'daki elektrifikasyon planlarının "çok önemli" bir parçası olduğunu kaydetti.
İngiltere, İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji Bakanı Kwasi Kwarteng ise yatırım kararının İngiltere'nin, halen dünyada yüksek kaliteli otomotiv üretimi yapılacak en iyi bölgelerden biri olmaya devam ettiğini kanıtladığını belirtti.
Uzmanlara göre, yatırım kararıyla birlikte tesiste çalışan 500 kişinin istihdamının devamı sağlanırken, yaklaşık 700 kişiye de gelecek dönemde yeni istihdam alanı açılmış olacak.



Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
TT

Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)

İsrail-İran çatışmaları, Çin’in uzun süredir duraklamış olan Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı projesini yeniden gündeme almasına yol açtı.

Wall Street Journal’ın haberinde, Çin’in doğalgazının yüzde 30’unu Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu ülkelerinden sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) halinde ithal ettiği belirtiliyor.

Çin’in özellikle İran’dan gönderilen düşük maliyetli ham petrole büyük ölçüde bağımlı hale geldiği aktarılıyor. İran’ın petrol ihracatının yüzde 90’ından fazlasının Çin’e gittiğine işaret ediliyor.

Ancak son gelişmelerle bölgede artan öngörülemezdik, Çin’i Hürmüz Boğazı üzerinden sevkıyatlara alternatif arayışına soktu. İsrail’le 12 gün süren çatışmalara ABD’nin de dahil olmasıyla Tahran yönetiminin boğazı kapatma tehlikesi doğmuştu. İran henüz bu yönde bir adım atmadı.

Berlin merkezli düşünce kurulu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi’nden Alexander Gabuev, “Ortadoğu’daki askeri durumun öngörülemezliği, Çin liderliğine karasal boru hattı arzının jeopolitik faydalarını gösterdi” diyor.

Pekin yönetiminin, uzun süredir askıya alınmış Sibirya’nın Gücü 2 doğalgaz boru hattını yeniden değerlendirdiği belirtiliyor.

Çin’e yılda 50 milyar metreküp doğalgaz taşıma kapasitesine sahip olacak boru hattı projesi, fiyat anlaşmazlıkları başta olmak üzere bazı sorunlar nedeniyle ilerlememişti.

Pekin’in politikası kapsamında tek bir ülkeden yapılan petrol ve doğalgaz ithalatı yüzde 20’yle sınırlandırılıyor ancak Moskova bu oranın üstüne çıkılmasını talep ediyor.

İki ülke arasında kurulan Sibirya’nın Gücü hattı 2019’da devreye alınmıştı. İkinci hattın inşasının yaklaşık 5 yıl sürmesi öngörülüyor.

WSJ, Çin lideri Şi Cinping’in eylülde Rusya’yı ziyaret etmeyi planladığını, boru hattı projesinin detaylarının da gündeme geleceğini yazıyor.  

Diğer yandan Washington’ın, Pekin’le Moskova’nın yakınlaşmasını engellemek isteyeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Trump dünkü açıklamasında Çin’in Amerikan ambargosuna rağmen İran’dan petrol almaya devam edebileceğini söyleyerek kafa karışıklığı yaratmıştı. Cumhuriyetçi lider, Pekin yönetimine ABD’den petrol alma çağrısında da bulunmuştu.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters