Mısır'da koronavirüs aşısı için merkezler artırılıyor

Mısır'da koronavirüs aşısı için merkezler artırılıyor
TT

Mısır'da koronavirüs aşısı için merkezler artırılıyor

Mısır'da koronavirüs aşısı için merkezler artırılıyor

Mısır'da tren istasyonlarında, camilerin ve kiliselerin önlerinde koronavirüs aşısı yapılması için yer tahsis edildiği duyuruldu. Hükümetten yapılan açıklamalar hastanelerdeki doluluk oranının yüzde 25 olduğu yönünde.
Mısır Kabinesi Sözcüsü Nader Saad konuya dair şunları söyledi:
"Ağır hasta sayısı önceki üç dalgaya göre çok daha az. Hastanelerinin doluluk oranı da aynı şekilde. dedi. Salgının şu anki yayılma hızı öncekilere oranla sağlık sektörü üzerinde daha az baskı oluşturuyor.  Bu durum aşılamanın yaygınlaşmasından kaynaklanıyor.”
Mısır Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada 871 kişide daha koronavirüs tespit edildiği, 44 kişinin ise yaşamını yitirdiği kaydedildi. Sağlık Bakanlığı verilerine göre dün akşam itibari ile Mısır’da toplamda 318 bin 456 vaka kaydedilirken 268 bin 843 kişi iyileşti. 17 bin 970 kişi ise yaşamını yitirdi.
Mısır Kabinesi’nden bir sözcünün dün bir televizyon programında kasım ayından itibaren hayata geçirilecek uygulamayla aşı olmayan üniversite personelinin çalıştıkları kurumlara giremeyeceği, aynı kararın 15 Kasım'dan itibaren öğretmenler ve diğer okul personeli için de geçerli olacağını söyledi. Şu ana kadar toplam 60 milyon doz aşıdan 31,5 milyonunun vatandaşlara uygulandığına dikkat çeken sözcü bunlardan 16 milyonun ilk doz, 9 milyonun da ikinci doz olduğunu bildirdi. Mobil aşılama ile de 6 milyon doz aşı uygulandığı bilgisini paylaştı. Sözcü vatandaşların yüzde 40'ının aşılanması hedefine bu yılın sonuna kadar ulaşılmasının, aşılara erişilebilirliğe, bakanlığın sağlık hizmetlerinin halka anlatılmasına ve aşı olmaya yönelik talebe bağlı olduğunu söyledi. Luksor, Aswan, Kızıldeniz ve Güney Sina gibi aşıyı kabul eden şehirlerde epidemiyolojik durumun daha iyi ve enfeksiyon oranlarının da daha düşük olduğunu vurguladı.
Sözcü, hükümetin trafik kontrol noktalarında, kiliseler ve cami önlerinde, Kahire metro istasyonlarında, tren istasyonlarında ve toplu taşıma duraklarında aşılama noktaları kurmayı planladığınıbelirtti.
Evkaf Bakanlığı Savunma İşlerinden Sorumlu Müsteşar Ayman Ebu Ömar da şu açıklamada bulundu:
"Camilerdeki tuvaletlerin yeniden açılması kararının çarşamba gününden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verildi. Bununla birlikte camilerde namaz kılarken tüm ihtiyati tedbirler halen gereklidir. İbadet edenler, maske ve kişisel seccade kullanma ve mesafeyi koruma gibi ihtiyati tedbirlere uymaya devam etmeliler."



Trump intikam alıyor: Suriye'de DEAŞ'a ait 70 hedef vuruldu

ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
TT

Trump intikam alıyor: Suriye'de DEAŞ'a ait 70 hedef vuruldu

ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)
ABD askerleri, cuma günü Suriye'deki DEAŞ hedeflerine saldırmak üzere havalanmadan önce bir F-15E savaş uçağına mühimmat yüklüyor (AFP)

Başkan Donald Trump, geçen cumartesi günü Suriye çölündeki Palmira'da bir aşırılıkçı tarafından düzenlenen saldırıda üç Amerikalının (iki asker ve bir tercüman) öldürülmesinin ardından DEAŞ'a karşı misilleme tehdidini yerine getirdi. ABD hava saldırıları, cuma sabahı erken saatlerde Deyrizor, Hums ve Rakka çöllerindeki 70 DEAŞ mevzisini hedef aldı. Yaklaşık beş saat süren baskınlara uçaklar, helikopterler ve HIMARS roketatarları katıldı. Ürdün de uçaklarının saldırıya katıldığını açıkladı.

Trump cuma günü “çok güçlü bir misilleme saldırısı”ndan bahsederken, ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, “ABD güçleri, DEAŞ savaşçılarını, altyapısını ve silah depolarını ortadan kaldırmak için Suriye'de Hawkeye Operasyonuna başladı” diyerek, operasyonu üç Amerikalının ölümüne yol açan Palmira saldırısının ardından “misilleme ilanı” olarak nitelendirdi.

Şarku’kul Avsat’ın görüştüğü Şam'daki Suriye Savunma Bakanlığına yakın kaynaklar, ABD saldırılarının süresiz olabileceğini ve günlerce devam edebileceğini söyledi.


Selam: Silahlar yakında Litani ve Evveli nehirleri arasındaki bölgeyle sınırlı kalacak

Başbakan Nevvaf Selam, Mekanizma Komitesi'ndeki Lübnan heyetinin başkanı Simon Karam'ı kabul etti, (Başbakanlık Ofisi)
Başbakan Nevvaf Selam, Mekanizma Komitesi'ndeki Lübnan heyetinin başkanı Simon Karam'ı kabul etti, (Başbakanlık Ofisi)
TT

Selam: Silahlar yakında Litani ve Evveli nehirleri arasındaki bölgeyle sınırlı kalacak

Başbakan Nevvaf Selam, Mekanizma Komitesi'ndeki Lübnan heyetinin başkanı Simon Karam'ı kabul etti, (Başbakanlık Ofisi)
Başbakan Nevvaf Selam, Mekanizma Komitesi'ndeki Lübnan heyetinin başkanı Simon Karam'ı kabul etti, (Başbakanlık Ofisi)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, ordunun silahlanmayı kısıtlama planının ikinci aşamasının, yakında başlayacak şekilde, güneyde Litani Nehri ile kuzeyde Evveli Nehri kıyıları arasında, üçüncü aşamasının Beyrut ve Lübnan Dağı'nda, dördüncü aşamasının Bekaa Vadisi'nde ve sonrasında da diğer bölgelerde uygulanacağını belirtti.

Selam, Lübnan askeri kurumunun yaptıklarının, Litani Nehri'nin güneyinden güney sınırlarına kadar uzanan bölge üzerinde devlet otoritesinin tam anlamıyla genişlemesine yol açtığını, ancak İsrail'in işgal ettiği noktalardan derhal çekilmesi gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Selam, Bakanlar Kurulu'nun yeni yılın başında ilk aşamayı değerlendirmek üzere toplanacağını belirtirken, İsrail'in karşılıklı adımlar atması, saldırılarını durdurması ve ateşkes kararını ihlal etmesinin engellemesi gerektiğinin altını çizdi. Ancak Selam, bunun Lübnan'ın silah kontrol planının ikinci aşamasına geçmesini engellemeyeceğine inandığını belirtti. İkinci aşama, Litani Nehri'nin kuzeyinden Evveli Nehri bölgesine kadar uzanan nispeten geniş bir alanı kapsıyor.


ABD, Katar, Mısır ve Türkiye Gazze'de itidal çağrısında bulundu

Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Wittkoff, Berlin'deki Şansölyelik binasında (EPA)
Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Wittkoff, Berlin'deki Şansölyelik binasında (EPA)
TT

ABD, Katar, Mısır ve Türkiye Gazze'de itidal çağrısında bulundu

Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Wittkoff, Berlin'deki Şansölyelik binasında (EPA)
Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Wittkoff, Berlin'deki Şansölyelik binasında (EPA)

ABD, Katar, Mısır ve Türkiye, dün Miami'de yapılan görüşmelerin ardından ABD Özel Temsilcisi Steve Wittkoff'a göre, Gazze ateşkesine taraf olan ülkeleri taahhütlerine uymaya ve itidal göstermeye çağırdı.

 Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre üç ülkenin yetkilileri, Başkan Donald Trump'ın özel temsilcisi Wittkoff ile 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkesin ilk aşamasını gözden geçirmek üzere bir araya geldi.

Witkoff, X platformunda yayınlanan açıklamada şunları söyledi: "Başkan tarafından ortaya konan 20 maddelik barış planına olan tam bağlılığımızı yeniden teyit ediyoruz ve tüm tarafları taahhütlerini yerine getirmeye, itidal göstermeye ve izleme düzenlemeleriyle iş birliği yapmaya çağırıyoruz."

Gazze'deki sivil savunma yetkilileri, cuma günü bir sığınağı hedef alan İsrail hava saldırısında 6 kişinin öldüğünü açıkladı. Bu, ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girmesinden beri İsrail ateşiyle öldürülen Filistinlilerin sayısını 400 kişiye çıkardı.

İsrail, Hamas'ı ateşkesi ihlal etmekle defalarca suçladı; ordu, ekim ayından bu yana Filistin topraklarında üç askerinin öldüğünü bildirdi.

Dün yayınlanan bir açıklamada, insani yardımın genişletilmesi, rehinelerin cesetlerinin iadesi, İsrail güçlerinin kısmi çekilmesi ve düşmanlıkların azaltılması da dahil olmak üzere barış anlaşmasının ilk aşamasında ilerleme kaydedildiği belirtildi.

Dört ülke, anlaşmanın ikinci aşamasında öngörülen bir adım olan "geçici bir yönetimin yakın vadede kurulması ve faaliyete geçirilmesi" çağrısında bulundu ve uygulanmasına ilişkin istişarelerin önümüzdeki haftalarda devam edeceğini belirtti.

Anlaşmaya göre, İsrail Gazze'deki mevcut mevzilerinden çekilecek, Hamas'ın yerine Filistin topraklarının yönetimini geçici bir otorite devralacak ve uluslararası bir istikrar gücü konuşlandırılacak.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio cuma günü ülkelerin istikrar gücüne katkıda bulunacakları umudunu dile getirirken, Hamas'ın silahsızlandırılması çağrısında da bulundu ve bu adımın barış planının başarısı için hayati önem taşıdığını vurguladı.