Malala Yusufzay, Taliban’dan kızların okula dönmesine izin vermesini istedi

Taliban altıncı sınıf üstü kızların bir sonraki duyuruya kadar evde kalmalarını emretmeden önce Afgan kızların okulda bulunduğu esnada (EPA)
Taliban altıncı sınıf üstü kızların bir sonraki duyuruya kadar evde kalmalarını emretmeden önce Afgan kızların okulda bulunduğu esnada (EPA)
TT

Malala Yusufzay, Taliban’dan kızların okula dönmesine izin vermesini istedi

Taliban altıncı sınıf üstü kızların bir sonraki duyuruya kadar evde kalmalarını emretmeden önce Afgan kızların okulda bulunduğu esnada (EPA)
Taliban altıncı sınıf üstü kızların bir sonraki duyuruya kadar evde kalmalarını emretmeden önce Afgan kızların okulda bulunduğu esnada (EPA)

Pakistanlı kadın hakları aktivisti Malala Yusufzay, Afganistan'daki Taliban hükümetine kızların okula dönmesine izin vermesini isteyen  bir mektup gönderdi. Söz konusu aktivist 2012'de Pakistan Talibanı tarafından düzenlenen bir saldırıdan sağ kurtulmuştu.
2014 Nobel Barış Ödülü sahibi Malala Yusufzay, dün yayınladığı mesajda Taliban yetkililerine, “Kızların eğitimine getirdiğiniz fiili yasağı kaldırın ve onlar için ortaokulları derhal yeniden açın" dedi. Afganistan'da ortaokullar erkek öğrenciler ve öğretmenler için yeniden açılırken kız öğrencilerin derslere devam etmelerine ve kadın öğretmenlerin mesleklerine geri dönmelerine izin verilmedi. Birçok kişi kız öğrencilerin ve kadın öğretmenlerin ortaokullara dönüşünün ancak katı bir cinsiyet ayrımı sağlandıktan sonra gerçekleşeceğini belirtiyor. Müslüman ülkelerin liderlerine çağrıda bulunan Malala Yusufzay, “Dünya Taliban'a açıkça din, kızların okula gitmesini engelleme hakkı vermez demeli” dedi.
Söz konusu aktivist mektubunda, "Afganistan, kız çocuklarının eğitimini engelleyen dünyadaki tek ülkedir" dedi. Önceki hükümetteki Afgan İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Şehrazad Ekber de dahil olmak üzere diğer insan hakları aktivistleriyle birlikte Malala Yusufzay, G20 ülkeleri liderlerini Afgan çocukların eğitimini teşvik etmek için fon ayırmaya çağırdı. Kız çocuklarının okula dönmesi için 640 binden fazla imza toplandığı da ifade edildi.



İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
TT

İran, ABD'nin ‘ırkçı’ seyahat yasağını kınadı

ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)
ahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin yanındaki ABD karşıtı duvar resminin önünden geçen İranlı bir adam (EPA)

Tahran bugün, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin, aralarında İran'ın da bulunduğu 12 ülke vatandaşlarının ABD'ye seyahat etmesini yasaklama kararını kınadı.

İran Dışişleri Bakanlığı Yurt Dışındaki İranlılar Genel Müdürü Ali Rıza Haşimi Reca, ABD'nin kararının ‘ABD politika yapıcıları arasında üstünlük ve ırkçılığın hâkim olduğunun açık bir kanıtı’ olduğunu söyledi.

Reca, 12 ülkenin vatandaşlarına seyahat yasağı ve diğer yedi ülkenin vatandaşlarına giriş kısıtlamaları getirme kararının, ‘ABD politika yapıcılarının İran halkına ve Müslüman halklara yönelik derin düşmanlığını gösterdiğini’ belirtti.

Reca, ABD'nin kararının ‘uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini’ ve ‘yüz milyonlarca insanın yalnızca milliyetleri ya da dinleri temelinde seyahat etme hakkını’ yasakladığını ifade etti.

Reca, söz konusu kararın ‘sistematik ırk ayrımcılığı’ teşkil ettiğini ve ABD'ye ‘uluslararası sorumluluk’ yükleyeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı'na göre İran'ın ABD'de 1,5 milyon vatandaşı bulunuyor ve bu rakam yurtdışındaki en büyük İranlı topluluğu oluşturuyor.

Trump'ın çarşamba günü açıkladığı kararnameye göre pazartesi günü 12:01'den itibaren 12 ülkenin vatandaşlarının ABD'ye girişleri yasaklanacak.

Kararname kapsamındaki ülkeler Afganistan, Myanmar, Çad, Kongo Cumhuriyeti, Ekvator Ginesi, Eritre, Haiti, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen.

Trump'ın ülkeyi ‘yabancı teröristlere’ karşı korunmak için gerekli olduğunu söylediği yasak, 2017-2021 yılları arasındaki ilk döneminde uyguladığı benzer bir hamleyi hatırlatıyor.