Rusya’da Kovid-19 ölümlerindeki artış en üst seviyeye çıktı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Rusya’da Kovid-19 ölümlerindeki artış en üst seviyeye çıktı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Rusya’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kaynaklı günlük ölüm sayısındaki artış bin 28 ile en üst seviyeye ulaştı.
Koronavirüs Enfeksiyonu Kontrol ve Önleme Merkezinden yapılan açıklamaya göre, son 24 saatte vaka sayısı 34 bin 73 artarak 8 milyon 94 bin 825'e, sağlığına kavuşanların sayısı ise 25 bin 231 artışla 7 milyon 65 bin 712'ye ulaştı.
Salgının başlangıcından bu yana 1028 ile en yüksek günlük can kaybına ulaşılan ülkede, bugüne kadar hayatını kaybedenlerin sayısı 226 bin 353’e çıktı.
Başkent Moskova'da son 24 saatte vaka sayısı 5 bin 847 artarak 1 milyon 737 bin 784'e, virüsten ölenlerin sayısı ise 76 artışla 30 bin 381'e yükseldi.
Moskova’da vakaların artmasına bağlı olarak önlemlerin artırılması kararı alınmıştı.
Dün alınan karar gereği, şehirde 60 yaş üzeri ve kronik hastalığı olan vatandaşlar izolasyonda kalacak. Söz konusu karar, 6 ay içinde virüse yakalananlar için geçerli olmayacak.
Şehirdeki firmalar da personelin en az yüzde 30'unu, 65 yaş üstü ve kronik hastalıkları olanları uzaktan çalıştıracak. Bu, salgına daha önce yakalanan, aşı yaptıran ve sağlık ile savunma alanında çalışanlar için geçerli olmayacak.
Ayrıca hizmet sektöründe faaliyet gösteren şirketler, personelinin yüzde 80'inin aşılanmasını sağlayacak.
Söz konusu önlemler, 25 Ekim'de devreye girerek 25 Şubat 2022'ye kadar geçerli olacak.
Ülkenin değişik bölgelerinde de şehirlerdeki durumlara göre, Kovid-19 aşısı olanlar haricinde restoran, spor salonları ve toplu etkinliklere girişlerin yasaklandığı bir dizi önlemler alınıyor.
Rusya Sağlık Bakanlığına göre, Udmurtya Cumhuriyeti, Başkurdistan Cumhuriyeti, Tataristan Cumhuriyeti, Orenburg bölgesi, Tümen Bölgesi, İvanovo Bölgesi ve Perm Bölgesi Kovid-19 vakalarının en yoğun olduğu yerler.

Vakalar sebebiyle sağlık sistemi zorlanıyor
Rusya Sağlık Bakanı Mihail Muraşko, gazetecilere yaptığı açıklamada, sağlık sisteminin Kovid-19 vakaları yüzünden çok ağır bir yükle çalıştığını söyledi.
Muraşko, "Sistem çok ağır, çok büyük bir yükle çalışıyor. Bu yüzden asıl görev vaka sayısını azaltmak, aşı sayısını artırmak" dedi.

Rusya’da aşılanan kişi sayısı 47 milyondan fazla
Kovid-19’a karşı kitlesel aşılama sürecinin 18 Ocak'ta başladığı Rusya’da, 47 milyon 558 bin kişinin tam aşılandığı ve toplumsal bağışıklığın yüzde 45 olduğu bildirilmişti.
İlk Kovid-19 vakasının 31 Ocak 2020'de, virüs kaynaklı ilk ölümün ise 19 Mart 2020'de kaydedildiği ülkede, dün vaka sayısı 33 bin 740, can kaybı ise bin 15 olarak açıklanmıştı.



Ukrayna'nın başkenti Kiev'de füze saldırısının ardından şiddetli patlamalar meydana geldi

Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
TT

Ukrayna'nın başkenti Kiev'de füze saldırısının ardından şiddetli patlamalar meydana geldi

Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)
Rusya'nın Kiev'e düzenlediği önceki bir saldırıdan (Arşiv- Reuters)

Bu sabah Kiev'de birkaç güçlü patlama meydana geldi ve yetkililer Ukrayna başkentinin füze saldırısı altında olduğu konusunda uyarıda bulundu.

Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko Telegram'da şunları yazdı: "Başkentte patlamalar oldu. Hava savunma kuvvetleri çalışıyor. Sığınaklarda kalın."

Ukrayna Hava Kuvvetleri de bu sabah ülke genelinde hava alarmı ilan etti.


ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
TT

ABD'den tepki çeken plan: 80 bin göçmeni "Amazon gibi" depolayacaklar

ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)
ABD Kongresi temmuzda çıkardığı yasayla en az 100 bin kişinin gözaltı merkezlerinde tutulabilmesi için 45 milyar dolarlık ekstra bütçe sağlamıştı (AP)

Donald Trump yönetimi, ABD'ye yasadışı yollarla giren göçmenlerin gözaltında tutulması için bir adım daha atıyor.

İç Güvenlik Bakanlığı, büyük sanayi depolarını gözaltı merkezlerine çevirmek için harekete geçti. 

Washington Post'un özel haberine göre yüklenici şirketlere çağrı yapılarak bu işi üstlenmeleri istenecek.

Bu planla toplamda 80 bini aşkın göçmenin elden geçirilecek depolarda tutulması planlanıyor.

Mevcut sistemde hangi tesiste boş yer varsa göçmenler oraya gönderiliyor. 

Yeni planla birlikte 5-10 bin kişi taşıyabilecek 7 dev tesis ya da 1500 kişi kapasiteli 16 merkezden birine hızlıca sevk edilecekler.

Planın savunucuları, yeni planın göçmenlerin daha rahat ve "verimli" bir şekilde sınır dışı edilebilmesini sağlayacağını savunuyor.

Diğer yandan bu plan eleştiri de topluyor. Depoların insanların yaşaması için planlanmadığını vurgulayan insan hakları savunucuları yapılacak tüm değişikliklere rağmen havalandırma, ısıtma, su tesisatı ve hijyende büyük sıkıntılar yaşanabileceğini işaret ediyor. 

National Immigration Project'ten Tania Wolf, göçmenlere insan gibi davranılmayacağını öne sürerek "Daha iyi bir ifade bulamadım ama insanlara sığır muamelesi yapıyorsunuz" dedi. 

ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) Direktör Vekili Todd Lyons'un nisanda düzenlenen bir sınır güvenliği konferansında Amazon depoları örneğini verdiği hatırlatıldı:

Bunu bir iş gibi görmeyi daha iyi becermeliyiz. Prime gibi ama insanlarla yapılanı.

Amerikan gazetesi taslağın nihai halini henüz almadığını ve detayların değişebileceğini bildirdi. 

Washington Post, ay başında ICE'nin 68 bini aşkın göçmeni tesislerinde tuttuğunu ve bunlardan yüzde 48'inin herhangi bir hüküm giymediğini veya suçlamayla karşı karşıya olmadığını belirtti. 

Donald Trump'ın "sınır çarı" diye tanımladığı Tom Homan'ın 2025'te 580 bine yakın kişiyi sınır dışı ettiklerini duyurduğu da anımsatıldı. 

Independent Türkçe, Washington Post, Daily Beast


Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
TT

Myanmar'daki iç savaşta salgın riski: Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz

Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)
Myanmar'da nisanda yaşanan depremlerde, cuntanın sağlık malzemelerinin dağıtımını engellediği öne sürülmüştü (Reuters)

Myanmar'daki iç savaş, sıtma ve kolera gibi hastalıkların bölgeye yayılmasına neden olabilir.

New York Times'ın haberine göre, yatırımlarda silahlara öncelik veren cunta yönetimleri tarafından Myanmar sağlık sistemi yıllardır ihmal ediliyor.

Sivil hükümet döneminde hastalık kontrolünde bazı ilerlemeler kaydedilmiş olsa da 2021'de ordunun yeniden iktidarı ele geçirmesiyle bunlar tersine döndü.

UNICEF'e göre Myanmar, hiç aşılanmamış çocukların sayısının en fazla olduğu ülkeler arasında. İç savaşla boğuşan ülkedeki doktorlara göre, boğmaca ve difteri gibi önlenebilir hastalıklar artıyor.

Cunta sağlık sistemini korumadığı gibi hastane ve tıbbi tesislere de saldırıyor.

Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre Myanmar ordusu, bu yıl sağlık tesislerine en az 67 saldırı düzenledi.

Myanmar'ın Bangladeş sınırına yakın bir bölgede isyancıların elindeki 300 yataklı hastanenin bu ay bombalanması sonucu en az 34 kişi hayatını kaybetmişti.

Köylüler ve ayrılıkçı örgütler, hava saldırılarından korunmak için sıtma gibi hastalıkları taşıyan sivrisineklerin istila ettiği ormanlarda saklanıyor. Bazı doktorlar 20 defa sıtma geçiren hastaları tedavi ettiklerini söylüyor.

Ayrıca Myanmar'da 2021'deki darbenin ardından Tayland'da da sıtma vakalarının arttığı belirtiliyor.

Çatışmalar nedeniyle, Myanmar-Tayland sınırındaki Mae Sot kasabasında yer alan Mae Sot Genel Hastanesi'ne giden hasta sayısı yaklaşık yüzde 50 arttı.

Ancak hastane müdür yardımcısı Dr. Rojanasak Thongkhamcharoen, gelen Myanmarlı hastaları tedavi etmekten başka seçenekleri olmadığını belirtiyor:

Myanmar'daki sağlık durumunu önemsemezsek, çocuk felci gibi uzun süredir görülmeyen hastalıkların yeniden ortaya çıkmasıyla karşılaşabiliriz. Bulaşıcı hastalıklar sınır tanımaz.

Tayland-Myanmar sınırında çalışan epidemiyolog Dr. Voravit Suwanvanichkij de şu uyarıları paylaşıyor:

Bu kriz insanları geceleri uykusuz bırakmalı. Myanmar'ın çoğu epidemiyolojik bir kör noktaya dönüştü.

Ülkede nisanda yaşanan  7,7 ve 6,4 büyüklüğündeki iki depremde 3 binden fazla kişi hayatını kaybetmiş, halihazırda zaten yetersiz olan sağlık sistemi de iflasın eşiğine gelmişti.

Independent Türkçe, New York Times, Think Global Health