HRW: Suriye’ye dönen mülteciler rejim güçlerinin ağır ihlallerine maruz kaldı

Suriyeli mülteciler (Reuters-Arşiv)
Suriyeli mülteciler (Reuters-Arşiv)
TT

HRW: Suriye’ye dönen mülteciler rejim güçlerinin ağır ihlallerine maruz kaldı

Suriyeli mülteciler (Reuters-Arşiv)
Suriyeli mülteciler (Reuters-Arşiv)

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) bugün yayınladığı bir raporda, 2017 ve 2021 yılları arasında Lübnan ve Ürdün’den ülkelerine dönen Suriyeli mültecilerin, rejim güçleri ve ona yakın milislerin ağır insan hakları ihlalleri ve zulümlerine maruz kaldığını bildirdi.
‘Hayatlarımız Ölüm Gibi: Lübnan ve Ürdün’den Geri Dönen Suriyeli Sığınmacılar’ başlıklı 72 sayfalı raporda, Suriye’nin geri dönüşler için güvenli olmadığı konusunda uyarı yapıldı.
HRW, ülkesinde geri dönen 65 kişi ile görüşmesi sonucu 21 tutuklama ve keyfi gözaltı, 13 işkence, 5 yargısız infaz, 20 zorla kaçırma ve 1 cinsel şiddet vakasını belgeledi.
HRW’nin mülteci ve göçmen hakları araştırmacısı Nadia Hardman, “Suriye’ye dönen mültecilerin maruz kaldığı işkence, zorla kaçırma ve ihlallere ilişkin anlatılanlar, Suriye’nin geri dönüş için güvenli olmadığını açıkça ortaya koymalıdır. Yaygın mülkiyet hakları ihlalleri ve diğer ekonomik zorluklar da birçok kişi için sürdürülebilir bir geri dönüşü imkansız kılıyor” dedi.
Suriye’de yaşanan iç savaş, Mart 2011’de patlak vermesinden bu yana, çoğunlukla komşu ülkeler Lübnan, Ürdün ve Türkiye’ye kaçan 6,6 milyondan fazla mülteci de dahil olmak üzere, ülke nüfusunun yarısından fazlasının ülke içi ve dışına göç etmesine neden oldu.
Rapora göre, Lübnan, Ürdün ve hatta Danimarka gibi bazı ülkeler, rejim güçlerinin geniş alanları kontrol altına almasının ardından çatışma yoğunluğunun azaldığı gerekçesiyle Suriyeli mültecilere ülkelerine dönmelerine yönelik doğrudan ve dolaylı yollardan yapılan baskının dozunu artırdı.
Ürdün, ülkelerine giden Suriyeli mültecilere resmi bir giriş yasağı uygulamasa da, HRW’ye bilgi veren mültecilere göre, Ürdün sınır muhafızları kendilerine Suriye’ye gittiklerinde üç ila beş yıl boyunca Ürdün’e tekrar giremeyeceklerini söyledi.
Bu da, Suriye’ye döndükten sonra zulme uğramaları halinde onları sığınma talebinde bulunmaktan mahrum etmek anlamına geliyor.
Lübnan’daki mültecilerin sayısı arttıkça, Lübnan sokağa çıkma yasakları, tahliyeler, gözaltılarının yanı sıra yasal ikamet, istihdam ve eğitime erişim kısıtlamaları gibi mültecilere karşı zorlayıcı önlemler aldı.
Raporda, “Son yıllarda aktif düşmanlıklar azalmış olsa da, Suriye hükümeti, keyfi gözaltı, kötü muamele ve işkence de dahil olmak üzere, vatandaşlarını ilk etapta kaçmalarına neden olan aynı ihlalleri sürdürmeye devam etti” denildi.
Hardman, “Suriye hükümeti yaygın insan hakları ihlalleri işlediği sürece hiçbir ülke mültecileri Suriye’ye dönmeye zorlamamalıdır. 10 yıl sonra, geri dönen mülteciler hala kaçtıkları hükümetin zulmüne uğrama riskiyle karşı karşıya” diye konuştu.



Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
TT

Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn’ın bugün ülkede bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle bir araya geldiğini açıkladı. Görüşmede Avn, Lübnan ordusunun görevini tamamlaması için destek çağrısında bulunarak, İsrail’in Güney Lübnan’dan çekilmesi için baskı yapılmasını talep etti.

Cumhurbaşkanlığı, heyetin ‘uluslararası kararların uygulanması yoluyla Lübnan’da istikrarı destekleme ve ülkelerin Lübnan ordusuna yardım ederek birliklerini tamamlamaya ve silah tekelini sağlamaya hazır olduklarını’ belirttiğini duyurdu.

Açıklamada Avn’ın, Lübnan’ın uluslararası kararları uygulama taahhüdünü yinelediği ve “İsrail tarafını ateşkesi uygulamaya ve çekilmeye zorlamamız gerekiyor; bu konuda sizden destek bekliyoruz” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Geçen yıl kasım ayında, ABD arabuluculuğunda İsrail ile Hizbullah arasında bir ateşkes sağlanmıştı. Bu ateşkese rağmen, İsrail hâlâ Güney Lübnan’daki bazı noktalarda kontrolünü sürdürüyor ve ülkenin doğusu ile güneyine yönelik saldırılarını devam ettiriyor.


Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.