Biden: Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda Tayvan'ı savunacağız

ABD Başkanı Joe Biden, tedarik zincirinde son dönemde yaşanan sıkıntıları gidermek için gerekirse Ulusal Muhafız güçlerini göreve çağırabileceğini açıklarken, Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda ABD'nin Tayvan'ı savunacağını ifade etti

Biden: Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda Tayvan'ı savunacağız
TT

Biden: Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda Tayvan'ı savunacağız

Biden: Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda Tayvan'ı savunacağız

ABD Başkanı Joe Biden, CNN'in düzenlediği forumda halkın ve sunucu Anderson Cooper'ın sorularını yanıtladı.
Ağırlıklı olarak iç politika ve ekonomi başlıklarının konuşulduğu forumda Biden, altyapı paketi konusunda kısa sürede Kongrenin anlaşmaya varmasını beklediğini kaydetti.

Benzin fiyatlarında düşüş için 2022'yi işaret etti
Kendisi için bugüne kadar en zor yasa tasarısının silah düzenlemesi olduğunu anlatan Biden, sunucu Cooper'a dönerek, "Biliyorsun, 370 yıldır Senatodayım." ifadesini kullandı.
Cooper'ın "Tedarik zincirindeki sıkıntıları gidermek için Ulusal Muhafızları göreve çağırmayı düşünüyor musunuz?" sorusuna ise Biden, "Evet kesinlikle, kesinlikle bunu yaparım. Tır şoförlerinin sayısını artıramazsak, bunu yapacağım." yanıtını verdi.
Biden, birçok ekonomi uzmanının aksine enflasyonun uzun süre artmaya devam edeceğini düşünmediğini belirterek, "Benzin fiyatlarında bu yıl düşüş beklenmiyor. 2022'de bunu bekleyebiliriz." dedi.

Çin'e Tayvan mesajı
Biden, Çin'in Tayvan'a girmesi durumunda ABD'nin Tayvan'ı savunup savunmayacağının sorulması üzerine ise "Tabii ki de savunacağız, bu konuda verilmiş sözümüz var." cevabını verdi.
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile sıklıkla görüştüğünü vurgulayan Biden, "Çin ile soğuk savaş peşinde değiliz" diye konuştu.



Trump yönetimi, Nikaragua ve Honduras vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nü kaldırdı

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
TT

Trump yönetimi, Nikaragua ve Honduras vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nü kaldırdı

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimi dün, Honduras ve Nikaragua vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nün iptal edildiğini duyurdu; bu karar 70 binden fazla kişiyi önümüzdeki aylarda ABD'den sınır dışı edilme riskiyle karşı karşıya bırakıyor.

İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem yaptığı açıklamada, “Ülkedeki genel koşullar Honduraslıların güvenli bir şekilde evlerine dönmelerine yetecek kadar iyileşti” dedi. Şu anda tahminen 72 bin Honduraslı ve 4 bin Nikaragualıya verilen Geçici Koruma Statüsü, 1998 yılında her iki Orta Amerika ülkesinde de geniş çaplı yıkıma neden olan Mitch Kasırgasının ardından 1999 yılında verilmişti.

İç Güvenlik Bakanlığı yaptığı ayrı bir açıklamada Bakan Noem'in, Nikaragualılar konusunda da benzer bir sonuca vardığını belirterek “Geçici Koruma Statüsü’nün (TPS) çeyrek asır sürmemesi gerektiğini” vurguladı. Washington merkezli bir Latin Amerika insan hakları araştırma ve savunma merkezi olan Washington Office on Latin American Affairs, bakanlığı Honduras ve Nikaragua vatandaşlarının yanı sıra benzer eylemlerden etkilenen diğer ülkelerden gelenler için TPS'yi iptal etme kararını geri almaya çağırdı.

“STK'dan yapılan açıklamada, “Honduras ve Nikaragua, çok sayıda doğal afetin yanı sıra, onlarca yıldır yapısal cezasızlık, şiddet, yoksulluk ve temel kamu hizmetlerine erişim eksikliğinden muzdariptir. Nikaragualılar ise ifade özgürlüğü, örgütlenme ve insan hakları da dâhil olmak üzere sivil özgürlüklerini reddeden otoriter bir hükümet altında yaşamaktadır" denildi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre hak sahiplerini sınır dışı edilmekten koruyan ve onlara ABD'de çalışma hakkı veren TPS, çatışma, doğal afet veya diğer “olağanüstü” koşullar nedeniyle ülkelerinde güvenlikleri risk altında olan göçmenlere geçici olarak verilmektedir.

Trump yönetimi daha önce de Haitililer, Venezuelalılar, Afganlar, Nepalliler ve Kamerunlular için Geçici Korumalı Statü'yü iptal etmişti. Başkan Donald Trump, ABD'nin “yabancı suçlular” tarafından “istila” edildiğini düşündüğü yasadışı göçle mücadeleyi en önemli önceliklerinden biri haline getirdi.