Mahkeme 'kedilerin velayeti' davasında 'Piraye' ve 'Cingöz'ün psikolojisini de gözetti

Mahkeme, "Piraye" ve "Cingöz" adlı kedilerin ayrılan sevgililerden hangisinde kalacağına yönelik davada veteriner bilirkişiden "kedilerin mevcut koşullarına ve ayrılmaları halinde psikolojilerinin nasıl etkileneceğine" ilişkin rapor aldı.

AA
AA
TT

Mahkeme 'kedilerin velayeti' davasında 'Piraye' ve 'Cingöz'ün psikolojisini de gözetti

AA
AA

İstanbul 30. Asliye Hukuk Mahkemesi, ayrılan sevgililerin, beraberken sahiplendikleri kedilerin kimde kalacağına ilişkin davada karar verirken kedilerin psikolojilerinin nasıl etkileneceğine yönelik bilirkişi raporu aldı.
Dosyadaki bilgilere göre, bir dönem beraber yaşayan çift, 2013'te "Piraye", 2015'te ise gözü kör olan "Cingöz" adını verdikleri kedileri sahiplendi ancak çiftin beraberliği 2016'da sona erdi.
Ayrılmalarının ardından gayrimenkul danışmanı olan davacı erkek, kedilerin kendisine verilmesi talebiyle dava açtı. C.O, dava dilekçesinde kendisine yeni ev bulana ve düzenini sağlayana kadar kedileri eski kız arkadaşına bıraktığını, bu dönemde davalı kadın evde olmadığında da onları görmeyi sürdürdüğünü belirtti.

"Piraye"nin sosyal sorumluluk projesi "4 Duvar 1 Yuva" için ilham kaynağı olduğunu, proje kapsamında satılan her portföyün satışından elde edilen danışmanlık ücretinin bir kısmıyla barınaklarda sahiplendirilmeyi bekleyen hayvanların mama ihtiyacının karşılandığını kaydeden davacı, 2018'de düzenini sağlamasının ardından kedileri almak üzere mesaj attığını ancak "Kediler artık bende" yanıtını aldığını ifade etti.
Davacı, mahkemeden "Piraye" ve "Cingöz"ün kendisine vermesini istedi.
Davalı kadın ise cevap dilekçesinde "Piraye"yi birlikte sahiplendiklerini, bulunduğunda ölmek üzere olan "Cingöz"ün tedavi masraflarını ise kendisinin üstlendiğini anlattı. Kedilerin yaşamları boyunca kendisinden sadece 5 hafta ayrı kaldığını belirten kadın, kedilerin eski erkek arkadaşına ait olduğu ve onlara geçici olarak bakacağı yönünde anlaşmalarının bulunmadığını kaydetti ve davanın reddini talep etti.
Mahkeme, bilirkişiye kedilerin psikolojilerinin nasıl etkileneceğini sordu
İstanbul 30. Asliye Hukuk Mahkemesi, yargılama sırasında "kedilerin halihazırdaki yaşam koşullarına, birbirlerinden bağımsız yaşayıp yaşayamayacaklarına ve ayrılmaları halinde psikolojilerinin nasıl etkileneceğine" ilişkin veteriner bilirkişiden rapor hazırlamasını istedi.
Bilirkişi, raporunu hazırlarken kedileri kadının evinde inceledi. Kedilerin mevcut yaşam alanında bütün ihtiyaçlarının karşılandığını, sağlıklarının yerinde olduğunu belirten bilirkişi, hayvanların yaşam alanlarının sık sık değiştirilmesinin stres oluşturacağını, "Piraye"nin ortam değişikliğine kısa sürede alışabileceğini ancak kör olması nedeniyle "Cingöz"ün alışmasının zor olacağını bildirdi.

"Tıpkı insanlar gibi acı ve sevinç hissettikleri belirtilmektedir"
Mahkeme, yargılama sonucunda erkek davacının açtığı davayı reddetti.
Gerekçeli kararda Hayvanları Koruma Kanunu'na göre hayvanların yaşam, beslenme, bakım ve kötü muameleye tabi tutulmama haklarına sahip olduklarına işaret edilerek, "Hayvanlar canlıdır ve yeme, içme, barınma gibi temel gereksinimleri vardır. Hayvanların manevi yetenekleri hususunda şu anda her şey bilinememekle birlikte, en azından duyarlı oldukları ve tıpkı insanlar gibi acı ve sevinç hissettikleri belirtilmektedir." denildi.
Dosyadaki bilgilere göre "Piraye" ve "Cingöz"ün taraflarca müşterek şekilde sahiplenildiğine yer verilen kararda, bu durumda taraflar ayrılana kadar kedilerin tarafların müşterek mülkiyetinde olduğu kaydedildi.
Tarafların evlerini ayırmalarından sonra ise kedilerin bakımı ile davalı kadının ilgilendiği, masraflarını da karşıladığı belirtilen kararda, kedileri geçici olarak bıraktığını ve düzenini sağladıktan sonra geri alacağını savunan davacı erkeğin, bu dönemde kedilerin bakımı için gerekli maddi desteği vermediği ifade edildi.
Kararda, "Davacı taraf, kedileri davalının zilyetliğinde bırakmış ve oldukça uzun bir süre kedilerin bakımı ve ihtiyaçları ile ilgilenmemiştir. Bu halde davalı tarafın Piraye ve Cingöz üzerinde mülkiyet hakkını kazanmış olduğunun kabulü gerekmektedir." denildi.

"Emsal teşkil edecek nitelikte"
Davalı kadının avukatı Oğuzhan Bostanoğlu, AA muhabirine kararı şöyle değerlendirdi:
"Her ne kadar söz konusu dava taşınırın teslimi hükümlerine tabi olsa da uluslararası sözleşmeler ve hakimin de vicdani takdiri ve konuya bir velayet davası gibi bakması neticesinde Cingöz ve Piraye'nin müvekkilde kalması yerinde bir karardır. Kediler, müşterek sahiplenilse de sahiplenildikten sonra uzun yıllar davacı tarafın kedilerin hiçbir giderine katılmaması ve kedilerle ilgilenmemesi, mülkiyet hakkından vazgeçtiği anlamına gelmektedir. Müvekkilse aksine bilirkişi raporu ile de sabit olduğu üzere kedileri çocuğu gibi korumuş, gözetmiş ve tüm masraflarını tek başına üstlenmiştir.
Karar yerinde bir karar olmakla birlikte evli çiftlerin veya sevgililerin birlikte sahiplendikleri hayvanlarla ilgili emsal teşkil edecek niteliktedir."



Erdoğan, Trump ile SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunu görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
TT

Erdoğan, Trump ile SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonunu görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki NATO zirvesi çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Türk kaynaklar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Lahey'deki Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) zirvesi kapsamında yaptıkları görüşmede, Suriye'deki gelişmeleri çeşitli boyutlarıyla ele aldıklarını açıkladı.

Kaynaklar, Erdoğan'ın Trump ile salıyı çarşambaya bağlayan gece gerçekleşen görüşmesinde, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeni Suriye ordusuna entegrasyonunu ele aldığını söyledi. Erdoğan, Suriye yönetiminin DEAŞ dahil tüm terör örgütleriyle mücadelede kararlı olduğunu ve Türkiye'nin de bu konuda Suriye yönetimine desteğini sürdürdüğünü vurguladı.

thyu
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara geçtiğimiz mart ayında SDG'nin Suriye ordusuna entegre edilmesi için SDG lideri Mazlum Abdi ile anlaşma imzaladı. (EPA)

Şarku’l Avsat’ın Türk hükümetine yakın medya kuruluşlarından aktardığına göre Erdoğan, SDG'ye ABD desteği konusuna da değindi. Erdoğan, “Mart ayında Şam ile imzalanan anlaşma uyarınca SDG'nin Suriye ordusuna entegre edilmesinin ardından bu desteğin sürdürülmesine gerek kalmayacak… Suriye yönetimi, Türkiye'nin de desteğiyle, DEAŞ üyelerinin ve ailelerinin tutulduğu hapishanelerin kontrolünü ele geçirecek” ifadelerini kullandı.

SDG'ye yönelik suçlamalar

Erdoğan daha önce SDG'yi, lideri Mazlum Abdi ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara arasında imzalanan anlaşmayı geciktirmekle suçlamış, ‘SDG’nin anlaşmanın uygulanmamasının sonuçlarına katlanacağını ve Türkiye'nin bu konuyu yakından takip ettiğini’ belirtmişti.

Türkiye, ABD'nin ‘DEAŞ'a karşı savaşta yakın müttefik’ olarak gördüğü SDG'nin en büyük bileşeni olan YPG’nin dağıtılmasını, yabancı savaşçılarının Suriye'yi terk etmesini ve kalan savaşçıların yeni Suriye ordusuna entegre edilmesini talep ediyor. Washington ise ‘önemli bir müttefik’ olarak SDG'nin yanında durmaya devam edeceğini vurguluyor.

Kaynaklar, Erdoğan'ın Trump'la ayrıca, ‘ABD'nin Suriye'ye yönelik yaptırımlarının kaldırılması kararının uygulanması için atılan adımları ve ABD'nin Suriye'deki güçlerinin durumunu, İsrail'in Suriye topraklarına yönelik saldırılarını, bunların durdurulması ihtiyacını ve Suriye'nin birliği ve egemenliğinin desteklenmesi için yapılacak çalışmaları’ da ele aldığını söyledi.

dfrgthy
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer dün Lahey'de düzenlenen NATO zirvesi çerçevesinde görüşmelerde bulundu. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Erdoğan dün NATO zirvesi çerçevesinde Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ile yaptığı görüşmede, “Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini koruyarak istikrarını desteklemeye devam edecektir” dedi.

Suriyeliler için kolaylıklar

Öte yandan Türkiye'deki Suriyeli sivil toplum aktivistleri, geçtiğimiz günlerde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Göç İdaresi Başkanlığı yetkilileriyle görüştüklerini ve Suriyelilerin statülerine ilişkin güvence aldıklarını açıkladılar.

Aktivistler, ‘Türkiye'de kalmak isteyen hiçbir Suriyelinin ülkesine dönmeye zorlanmayacağı, dönüşün sadece gönüllülük esasına dayanacağı ve daha sonra Türkiye'ye giriş yasağı getirilmeyeceği’ yönünde güvence aldıklarını ifade ettiler.

Türk yetkililer, ‘giriş ve vize işlemlerinin kolaylaştırılacağını, 1 Temmuz itibariyle sınır kapılarının çifte vatandaşlık sahiplerine ve birinci derece akrabalarına açılacağını ve Suriyeli üniversite öğrencilerinin, geçici koruma kartına sahip üniversite öğrencileri de dahil olmak üzere, yılda dört kez kara kapılarından ülkelerine giriş yapmalarına izin verileceğini’ doğruladı.

Suriyeli aktivistler, Suriyelilerin ve Türklerin, Türkiye ve Suriye'de gayrimenkul sahibi olmalarının önündeki engellerin kaldırılması için de çalışmaların sürdüğünü kaydetti.

hyu
Okulların kapanmasının ardından ülkelerine dönen Suriyeli mültecilerin sayısı artmaya başladı. (AFP)

Türkiye'deki Suriyelilerin ülkelerine dönüşü, geçtiğimiz cuma günü okulların kapanmasının ardından gönüllü ve kalıcı dönüşler kapsamında gözle görülür bir artışa sahne olmaya başladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, geçtiğimiz cuma günü Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Göç İdaresi Başkanlığı, Türk Kızılayı ve bazı sivil toplum kuruluşlarının iş birliği yaptığı bir proje kapsamında gönüllü geri dönüşleri desteklemek amacıyla kurulan merkezin açılışında, Beşşar Esed rejiminin 8 Aralık 2024'te devrilmesinden bu yana 273 binden fazla Suriyelinin gönüllü olarak ülkelerine döndüğünü açıkladı.