Yeşil Suudi Girişimi Forumu: Dünya gelecekte enerjiye daha fazla ihtiyaç duyacak

Suudi Arabistan Enerji Bakanı: Suudi Arabistan, 2030 yılına kadar en verimli enerji kaynaklarının tümünün üretildiği bir model olacak

Suudi Arabistan ve BAE enerji bakanları dün Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumunda bir araya geldiler (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan ve BAE enerji bakanları dün Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumunda bir araya geldiler (Şarku’l Avsat)
TT

Yeşil Suudi Girişimi Forumu: Dünya gelecekte enerjiye daha fazla ihtiyaç duyacak

Suudi Arabistan ve BAE enerji bakanları dün Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumunda bir araya geldiler (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan ve BAE enerji bakanları dün Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumunda bir araya geldiler (Şarku’l Avsat)

Körfez ülkelerinin yetkilileri, gelecekte dünyanın her türlü enerjiye ihtiyacı olacağını ve hidrokarbonlar, fosil yakıtlar veya yenilenebilir enerji olmadan çalışamayacağını, bununla birlikte iklimle ilgili alınan önlemlerin gelişmekte olan ülkeler için bir yük haline getirilemeyeceğini vurguladılar.
Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumuna katılan Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, forum etkinlikleri sırasında kendisine yöneltilen petrol üreten ülkelerin aynı zamanda hem petrol üretimini artırmaları hem de karbon emisyonlarını azaltmaları talebiyle ilgili bir soruya, “Biliyorsunuz, dünyanın her şeye bizim de her türlü enerjiye ihtiyacımız var” yanıtını verdi.

Suudi Bakan, forumdaki konuşmasının bir bölümünde şunları söyledi:
“İklim değişikliğine katkıda bulunan tüm gazların üretimini azaltmak istiyoruz. Hepimiz karbon emisyonlarının azaltıldığı bir gelecek sağlayan bir enerji sistemi için mevcut tüm çözümleri hesaba katma konusunda hemfikiriz. Ancak şeytan ayrıntıda gizlidir. Gazı çevreye zarar vermeyecek hale getirebiliriz. Bu yüzden metan gazı ve karbon ile ilgili bir girişimimiz var. Suudi Arabistan sera gazlarını ortadan kaldırma ve ekonomik büyümeyi sürdürme konusunda örnek olmak istiyor. Suudi Arabistan gaz, petrol, kaya petrolü, güneş ve rüzgâr enerjisi üreticisidir. Gerek yeşil gerek mavi olsun, hidrojen enerjisi açısından büyük bir hırsa sahibiz. Bana bunu yapan başka bir ülke gösterin.”
Dünyanın hidrokarbonlar, fosil yakıtlar veya yenilenebilir enerji olmadan hiçbir alanda çalışamayacağına dikkati çeken Bin Selman, “Hiçbiri ne bir tehlike kaynağı ne de kurtarıcı olamaz. Bunların hepsi sadece birer kapsamlı çözüm olacaktır. 2026 yılında COP'ta (Taraflar Konferansı) buluşursak, herkesin emisyonların azaltılmasına katkıda bulunduğu sürece yapacaklarına ilişkin kapsayıcı ve açık olmalıyız” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan’ın, 2030 yılına kadar en verimli enerji kaynaklarının tümünün üretildiği bir model olacağına dikkati çeken Prens Abdulaziz, Bunun Suudi Arabistan’daki iklim değişikliğine karşı adımların kapsamını genişletmeye yönelik Yeşil Suudi Arabistan Girişimi’nin hedefleri çerçevesinde olacağını ve metan gazı emisyonlarının azaltılmasının halk sağlığının ve tarımsal üretkenliğin artırılmasına katkıda bulunacağını söyledi.
Suudi Arabistan Enerji Bakanı, ülkesinin akıllı sayaç programı çerçevesinde günde 127 bin sayaç kurmaya çalıştığını ve projenin iki ay içinde tamamlanacağını belirtti. Bakan Bin Selman, “Suudi Arabistan, 10 yılı aşkın bir süredir başarılı enerji verimliliği programlarına sahip. Şimdiye kadar, yılda 48 milyon ton karbon emisyonu azaltıldı ve 9 milyon ton daha azaltılması planlanıyor. Sanayi, ulaşım ve inşaat olmak üzere üç sektöre odaklandık. Çünkü bu sektörler, Suudi Arabistan’ın enerji tüketiminin yüzde 90'ını oluşturuyor” şeklinde konuştu.
Prens Abdulaziz, iklim değişikliğine katkıda bulunan tüm gazların azaltılması, bu gazları üreten tüm sektörlere bakılması, tüm çözümlerin tartışılması, mevcut teknolojilerle yenilenebilir enerji alanının dikkate alınması, çevrenin nasıl korunacağı ve su tüketiminin nasıl yönetileceği, devlet ve özel sektörlerin katılımıyla ve buna yardımcı olacak olanakların bulunması gerektiğini vurguladı.
Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Sanayi ve İleri Teknoloji Bakanı ve Abu Dabi Ulusal Petrol Şirketi (ADNOC) Grup CEO'su Sultan el-Cabir, günümüzün enerji gereksinimlerinin yüzde 80'inin fosil yakıtlardan geldiğini belirterek, “Bunu görmezden gelemeyiz. Geçiş sürecine ihtiyaç var. Maliyetleri ve karbon emisyonlarını sürekli olarak azaltmaya devam etmeliyiz ve bu da zaman alacaktır” ifadelerini kullandı.
Dünyanın bir enerji kombinasyonuna ihtiyacı olduğunu söyleyen Cabir, “Bu, tartışmaya dahi gerek olmayan bir zorunluluktur. Biz de buna yatırım yapıyoruz. Son yedi yılda kaynaklara, özellikle hidrokarbonlara çok az yatırım yapıldı. Bu, almamız gereken önemli bir derstir. Motorları değiştirmeli, yeniden direksiyona geçmeli ve daha temiz bir gelecek için hiç durmadan çalışmalıyız” diye konuştu.

BAE’li Bakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Petrol ve gaz, geleceğin küresel enerji taleplerini karşılamanın bel kemiğini oluşturmaktadır. Gelişmekte olan dünyanın tamamen farklı bir dizi politika ve teşvik gerektirdiğini kabul etmeliyiz. İklim eyleminin gelişmekte olan ülkeler üzerinde bir yük haline gelmesine izin veremeyiz; İlerici, açık, kapsayıcı bir zihniyete ihtiyacımız var. Gelişmekte olan dünyanın, bir birinden tamamen farklı bir takım politikalara ve teşviklere ihtiyaç duyduğunu kabul etmeliyiz. İklim eyleminin gelişmekte olan ülkeler üzerinde bir yük haline gelmesine izin veremeyiz. İlerici, açık, kapsayıcı bir zihniyete ihtiyacımız var”.
Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanı Abdurrahman el-Fadli ise sürdürülebilir kalkınma ve çevre koruma arasındaki uyuma değindi. Bakan Fadli, Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nda yaptığı konuşmada girişimin stratejisinin, çevreyi tüm yönleriyle toplam değeri 52 milyar Suudi riyalini aşan 64 girişim barındırdığını belirtti.
Stratejinin öne çıkan hedeflerine değinen Fadli, bunları, ‘bölgede ulusal bir çevre fonu kurarak kurumsal çerçeveyi yeniden yapılandırmak, çevresel uyumu artırmak için 5 ulusal çevre merkezi inşa etmek, çölleşme ile mücadele etmek, doğal hayatı korumak, atık geri dönüşümünü teşvik etmek, meteorolojik hizmetler sağlamak ve iklim çalışmaları yapmak’ olarak sıraladı. Bu arada Suudi Arabistan hükümetinin sektör için düzenleyici bir çerçeve oluşturmak amacıyla Ulusal Çevre Sistemi, Atık Yönetim Sistemi ve Meteorolojik Sistemi yayınladığı da belirtilmeli.
Suudi Arabistan’ın ki gibi çöl iklimine sahip bir ülkede 10 milyar ağaç dikmenin kuşkusuz çok büyük bir zorluk olduğunu ifade eden Bakan Fadli, buna rağmen bu girişimi, arıtılmış yenilenebilir veya genel olarak yenilenebilir su kullanarak uygulayacaklarını vurguladı. Fadli, girişim için genellikle küresel deneyimlerden ve araştırmalardan yararlanırken, bu iklimde yaşayabilecek yerel bitkilere odaklanacaklarını söyledi.
Yeşil Suudi Girişimi’nin biyolojik çeşitliliğin korunmasına katkıda bulunduğuna ve Suudi Arabistan topraklarının yüzde 30'unu korunan alanlar olarak ilan edilmesini hedeflediğine dikkati çeken Suudi Bakan, üç yıl önce sadece yüzde 4,3 olan korunan alanların bugün yaklaşık yüzde 16 ile dört katına çıkarıldığına işaret etti. Kısa bir süre önce yürürlüğe giren Çevre Yönetmeliği’nin biyolojik çeşitliliğe, kıyı ve deniz habitatlarının korunması ve restorasyonuna büyük önem verdiğini kaydetti. Bakan Fadli, Çevre, Su ve Tarım Bakanlığı’nın da nesli tükenmekte olan yerel yaban hayat türleri için birçok üreme merkezinin inşasıyla 3 yıl önce 19 olan milli park sayısını bugün 300'ün üzerine çıkardığını belirtti.
Diğer taraftan BAE İklim Değişikliği ve Çevre Bakanı Meryem el-Muhiri, BAE'de çevre koruma alanında çaba sarf ettiklerini ve çevresel çeşitlilik ve korumanın uluslararası işbirliği gerektirdiğini ifade etti. Doğanın dünya için önemli bir sermaye olmasının önemine dikkati çeken BAE’li Bakan, çevresel çeşitliliğin korunmasının çok önemli olduğunu ve herkesin bu konuda büyük çaba göstermesi gerektiğini vurguladı.
Yeşil Suudi Girişimi Forumu’nun ilk oturumuna katılan diğer isimlerden, Gabon Orman ve Su Bakanı Lee White ve Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi İcra Direktörü İbrahim Siyav, yaptıkları konuşmalarda, doğanın karşı karşıya olduğu sorunlara, bu sorunlara yönelik endişelere, ekosistemleri restore etmeye, biyolojik çeşitliliği korunmaya ve bu bağlamda ulusal ve bölgesel düzeylerdeki girişimlere ve çabalara yönelik küresel çabaların etkilerine değindiler.



Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Suriye'deki beslenme durumunu iyileştirme programı

Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)
Operasyon ve Programlar Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Mühendis Ahmed el-Baiz, dün Riyad'da programın imzalanması sırasında (SPA)

Kral Selman İnsani Yardım ve Destek Merkezi (KSRelief), dün Suriye genelindeki ihtiyaç bölgelerinde ve yerinden edilmiş topluluklarda beş yaş altı çocuklar, hamile kadınlar ve emziren anneler de dahil olmak üzere en savunmasız grupların beslenme durumlarını iyileştirmek için bir yönetim programı imzaladı.

Program, eğitimli ve kalifiye ekipler aracılığıyla kapsamlı koruyucu ve tedavi edici beslenme hizmetleri sunarak hayat kurtarmaya ve sürdürülebilir iyileşmeyi sağlamaya katkıda bulunacak. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre program Deyrizor, Hama, Humus ve Halep vilayetlerinde 645 bin kişiye doğrudan ve dolaylı olarak fayda sağlayacak.

Bu program, sağlık tesislerindeki beslenme kliniklerinin iyileştirilmesini, mobilya, tıbbi ekipman ve diğer ihtiyaçlarla donatılmasını, kliniklerin işletilmesini, personel kapasitesinin artırılmasını ve toplum bilinçlendirme programlarının sağlanmasını kapsamaktadır.

Program, Suudi Arabistan'ın insani yardım kolu olan KSRelief aracılığıyla sağlık sektörünü desteklemek ve Suriye halkının acılarını hafifletmek için yürüttüğü çabaların bir parçasıdır.


Sakhir Deklarasyonu: Körfez güvenliği bölünmez bir bütündür

Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
TT

Sakhir Deklarasyonu: Körfez güvenliği bölünmez bir bütündür

Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)
Körfez ülkelerinin liderleri ve temsilcilerinin dün Manama zirvesinde çekilmiş hatıra fotoğrafı (SPA)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) üye ülkelerinin liderleri, dün Bahreyn'in başkenti Manama'da bir araya gelerek, KİK'in güvenliğinin bölünmez olduğunu vurguladılar. Altı üye ülkenin ve bölgedeki diğer tüm ülkelerin egemenliğine saygı gösterme, içişlerine karışmama ve güç kullanımını veya güç kullanımı tehdidini reddetme taahhütlerini teyit ettiler.

"Sakhir Deklarasyonu", Körfez ülkelerinin ortak güvenliği güçlendirme, Filistin devletinin kurulmasını ilerletme ve Arap dünyasındaki savaşları sona erdirme yönündeki yönelimini yansıtan çeşitli mesajlar içeriyordu.

Körfez İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Casim el-Budeyvi, Körfez Sivil Havacılık Otoritesi'nin kurulduğunu, Katma Değer Vergisi ve Seçici Vergi Birleşik Anlaşması'nın bazı maddelerinde değişiklik yapıldığını, Körfez Sanayi Platformu'nun başlatıldığını, Dördüncü Sanayi Devrimi için Körfez Merkezi'nin uygulanmaya başlandığını ve Gümrük Veri Değişim Platformu 2026'nın işletilmesiyle Gümrük Birliği projesinde ilerleme sağlandığını duyurdu.

Öte yandan Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman bin Abdülaziz ile Bahreyn Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Selman bin Hamad, dün Manama'da iki ülke arasındaki Koordinasyon Konseyi'nin dördüncü toplantısına başkanlık etti.


Veliaht Prens Muhammed bin Selman ve Meloni uluslararası gelişmeleri görüştü

Suudi Veliaht Prensi, Çarşamba günü Bahreyn'in başkenti Manama'da İtalya Başbakanı ile yaptığı görüşmeden bir kare  (SPA
Suudi Veliaht Prensi, Çarşamba günü Bahreyn'in başkenti Manama'da İtalya Başbakanı ile yaptığı görüşmeden bir kare  (SPA
TT

Veliaht Prens Muhammed bin Selman ve Meloni uluslararası gelişmeleri görüştü

Suudi Veliaht Prensi, Çarşamba günü Bahreyn'in başkenti Manama'da İtalya Başbakanı ile yaptığı görüşmeden bir kare  (SPA
Suudi Veliaht Prensi, Çarşamba günü Bahreyn'in başkenti Manama'da İtalya Başbakanı ile yaptığı görüşmeden bir kare  (SPA

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdülaziz, Çarşamba günü İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile bölgesel ve uluslararası gelişmeleri ve yürütülen ortak çabaları değerlendirdi.

Görüşme, Bahreyn’in başkenti Manama’da düzenlenen Körfez İşbirliği Konseyi Yüksek Konseyi’nin 46. oturumu kapsamında gerçekleşti. Taraflar, iki ülke arasındaki ortak iş birliği alanlarını ve çeşitli sektörlerde ilişkilerin geliştirilmesi için atılabilecek adımları ele aldı.

u768ı
Suudi Veliaht Prensi ile İtalya Başbakanı arasındaki görüşmelerde, çeşitli alanlarda işbirliğinin boyutları ve bunların geliştirilmesi yolları ele alındı ​​(SPA)

Görüşmeye Suudi tarafında Enerji Bakanı Prens Abdülaziz bin Selman, Savunma Bakanı Prens Halid bin Selman, Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, Devlet Bakanı ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Dr. Musaed el-Aiban ile Yatırım Bakanı Halid el-Falih katıldı.