Hindistan'dan Çin'in hırslarının bölge istikrarını tehlikeye attığı mesajı

Arşiv_AA
Arşiv_AA
TT

Hindistan'dan Çin'in hırslarının bölge istikrarını tehlikeye attığı mesajı

Arşiv_AA
Arşiv_AA

Hindistan Genelkurmay Başkanı Bipin Rawat, Çin'in küresel güç olma hırsının, Güney Asya'nın istikrarını tehlikeye attığını söyledi.
Ülke basınındaki haberlere göre, Genelkurmay Başkanı Rawat, Guwahati kentinde düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, Çin'e, Afganistan'daki duruma ve bölgesel konulara değindi.
Çin'in kendi çıkarları doğrultusunda bölgeye yönelik büyük yatırımlarına tanık olduklarını ifade eden Rawat, Çin'in bölgede stratejik bir yer edinmek için Bangladeş ve Myanmar'a askeri yardımlarda bulunduğunu, Nepal, Sri Lanka ve Maldivler'de önemli yatırımlar yaptığını belirtti.
Çin'in Myanmar ve Bangladeş'e yönelik girişiminin Hindistan'ın ulusal çıkarına olmadığını dile getiren Rawat, bunların "Hindistan'ı yok etme" teşebbüsü olduğunu ifade etti.
Rawat, Çin'in küresel güç olma hırsının, bölgenin istikrarını tehlikeye attığını vurgulayarak, bunun "Hindistan'ın toprak bütünlüğünü ve stratejik önemini tehdit etme" potansiyeline de sahip olduğuna işaret etti.
Pakistan ve Çin arasındaki ortaklığın da Hindistan'a karşı olduğunu ifade eden Rawat, Hindistan'ın, Çin'in bölgedeki etkisini azaltmak için diğer ülkelerle ilişkilerini geliştirmesi gerektiğini kaydetti.

Afganistan'daki durum
Rawat, Afganistan'daki durumun Cammu Keşmir için potansiyel tehdit olabileceğini belirterek Hindistan'ın Keşmir sınırına daha fazla göz kulak olması ve bunun için hazırlık yapması gerektiğini vurguladı.

Cammu Keşmir'deki güvenlik sorunu
Cammu Keşmir bölgesinde güvenlik güçlerinin yanı sıra sivillere yönelik son şiddet olaylarına değinen Rawat, Pakistan ve Çin'in bölgedeki barışı bozmak için Hindistan'a karşı yürütülen temsili savaştan keyif aldığını öne sürdü.
Rawat, Cammu Keşmir'deki şiddet olaylarının, komşu ülkenin korku yayma girişimi olduğunu savunarak "Onlardan korkmamalı ve bu tür tuzaklara düşmemeliyiz." dedi.



İran, nükleer iş birliğini dondurarak Batı'ya meydan okuyor

ABD'nin Kum yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisine saldırı düzenlemesinin ardından Maxar uydu görüntüsünde yeraltı Fordo kompleksi görülüyor (Reuters)
ABD'nin Kum yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisine saldırı düzenlemesinin ardından Maxar uydu görüntüsünde yeraltı Fordo kompleksi görülüyor (Reuters)
TT

İran, nükleer iş birliğini dondurarak Batı'ya meydan okuyor

ABD'nin Kum yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisine saldırı düzenlemesinin ardından Maxar uydu görüntüsünde yeraltı Fordo kompleksi görülüyor (Reuters)
ABD'nin Kum yakınlarındaki yeraltı nükleer tesisine saldırı düzenlemesinin ardından Maxar uydu görüntüsünde yeraltı Fordo kompleksi görülüyor (Reuters)

İran, İsrail ile savaşında ateşkes sağlanmasından bir hafta sonra, nükleer programı üzerindeki Batı baskısına karşı yeni bir meydan okuma olarak Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ile iş birliğini dondurma kararı aldı.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, parlamentonun iş birliğini askıya alma kararını onaylayan bir kararname imzaladı. Bu durum, özellikle ABD saldırılarının ardından İran'ın %60 zenginleştirilmiş uranyum stokunun kaderini çevreleyen belirsizlik göz önüne alındığında, uluslararası denetimleri zorlaştırdı. Yeni yasa, Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin gelecekteki tüm denetimleri onaylamasını gerektiriyor.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) kararı not ettiğini ve İran'dan resmi açıklama beklediğini belirtti.

Tahran bu adımın, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması kapsamındaki nükleer haklarını korumayı amaçladığını söyledi. Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, parlamentonun Ulusal Güvenlik Komitesi ile yaptığı toplantıda UAEK ile herhangi bir iş birliği yapılmamasını açık bir şekilde desteklediğini ifade etti.

Buna karşılık, Almanya kararı "felaket bir sinyal" olarak nitelerken, İsrail önümüzdeki Ekim ayında sona erecek olan İran'a yönelik yaptırımların yeniden uygulanması için “Snapback” mekanizmasının etkinleştirilmesi çağrısında bulundu. Bu hareket İran'ın nükleer dosyasını BM Güvenlik Konseyi'ne geri gönderme tehdidi yaratacaktır.