Türkiye’nin SDG üyelerini SİHA’larla hedef alması Kamışlı’da protesto edildi

Türkiye’nin SİHA’ları tarafından hedef alınan SDG üyelerinin yasını tutan Kobanililer (Şarku’l Avsat)
Türkiye’nin SİHA’ları tarafından hedef alınan SDG üyelerinin yasını tutan Kobanililer (Şarku’l Avsat)
TT

Türkiye’nin SDG üyelerini SİHA’larla hedef alması Kamışlı’da protesto edildi

Türkiye’nin SİHA’ları tarafından hedef alınan SDG üyelerinin yasını tutan Kobanililer (Şarku’l Avsat)
Türkiye’nin SİHA’ları tarafından hedef alınan SDG üyelerinin yasını tutan Kobanililer (Şarku’l Avsat)

Türkiye’nin silahlı insansız hava araçları (SİHA) ile Washington liderliğindeki Uluslararası Koalisyon tarafından desteklenen Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) 3 üyesini hedef alması, Kamışlı kentinden öfkeli binlerce kişinin Birleşmiş Milletler (BM) karargahı önünde protesto gösterisi yapmasına neden oldu. Son olay, SİHA’ların bu yıl içerisinde bu türde gerçekleştirdikleri beşinci saldırı oldu. SDG lideri Mazlum Abdi, Türkiye'nin Kobani'yi (Ayn el-Arab) SİHA’larla hedef almasının, bölgede savaşı körüklemeyi ve kaos yaymayı hedeflediği ve daha önce yapılan anlaşmaları ihlal ettiği değerlendirmesinde bulundu.
Suriye’nin kuzeydoğusunda yer alan Kamışlı’da binlerce kişi, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve SDG'nin kontrolü altındaki bölgeleri hedef alan SİHA saldırılarını protesto etmek amacıyla şehir merkezindeki BM karargahı önünde toplandı. Uluslararası koalisyonu, ABD’yi, Rusya Federasyonu'nu ve Suriye savaşına katılan ülkeleri, bu saldırıları durdurmaya çağıran protestocular, Türk hükümetine ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı sloganlar attılar, dövizler taşıdılar.
Öte yandan SDG, Halep'in doğu kırsalındaki Ayn el-Arab (Kobani) şehrinde kendisine ait bir aracın Türkiye’ye ait bir SİHA ile hedef alındığını duyurdu. SDG resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada, “Cumartesi sabahı Sarin ilçesinden tedavi amacıyla Kobani kentine giden üç unsurumuz, dönüşlerinde yerel saatle 17.40'ta Türkiye’ye ait SİHA’nın saldırısına uğradı. Saldırıda unsurlarımız; Huzan Kamışlı, Kali Halep ve Amed Afrin öldü” denildi.
Saldırı, yine Ayn el-Arab'daki benzer bir saldırıdan 72 saat sonra gerçekleşti. Kobani’deki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin İç Güvenlik Güçleri, geçtiğimiz Perşembe günü bu yılki saldırıların üçüncüsü olan Türkiye’ye ait bir SİHA'nın hedef aldığı şehirdeki Fırat Bölgesi Adalet Komitesi Eşbaşkan Yardımcısı Bekir Cerada ile birlikte iki arkadaşının ağır yaralandığını ve yaralıların hastaneye kaldırıldıklarını duyurdu.
SDG'nin omurgasını olan ve çoğunluğunu Kürtlerin oluşturduğu Halk Koruma Birlikleri’nin (YPG) Resmi Sözcüsü Nuri Mahmud, Twitter üzerinden yaptığı açıklamayla tepki gösterdi.
Türkiye’nin SİHA’larla gerçekleştirdiği operasyonlar, Suriye’nin kuzeydoğusunda gerginliği artırırken bölgedeki askeri durumu ve sahayı daha da karmaşık hale getirebilecek önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Ankara’nın, 22 Ağustos'ta Kamışlı’nın batı girişi yakınlarında park halindeki bir askeri araca, Kuzey ve Doğu Özerk Yönetim'de bir siyasi lideri hedef alan saldırının gerçekleştiği SDG'nin kontrolündeki bölgelere karşı askeri bir operasyon başlattı.
Türkiye’nin SİHA’ları, 20 Ağustos'ta SDG’nin Arap ve Kürtlerden oluşan Tel Temir Askeri Meclisi liderlerinin bir toplantısını hedef aldı. Türkiye’nin SDG’ye ağır bir zayiat verdirdiği operasyonunda, Kadın Koruma Birlikleri’nden (YPJ) önde gelen bir lider de dahil olmak üzere 7 unsur öldü, 10 unsur yaralandı.
SDG lideri Mazlum Abdi, Türkiye'nin SİHA’larla Kobani’yi hedef alarak, ‘bölgede savaşı körüklemeyi ve kaos yaymayı amaçladığını ve anlaşmaları ihlal ettiğini’ söyledi. Abdi, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, uluslararası garantör taraflara bu saldırıların bir an önce durdurulması için üzerlerine düşeni yapma çağrısında bulundu.
Öte yandan SDG’nin resmi internet sitesi üzerinden dün yayınlanan bir açıklamayla Milli Savunma Bakanlığı’nın, Barış Pınarı Harekatı bölgesindeki Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) üslerine saldırı hazırlığındaki 9 YPG üyesinin etkisiz hale getirildiğine dair açıklaması yalanlandı.



Irak, sınır şeridi boyunca "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu

7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
TT

Irak, sınır şeridi boyunca "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu

7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)
7.Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetim operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)

Irak Haber Ajansı'nda bugün yer alan habere göre Sınır Kuvvetleri Komutanlığı, tüm komşu ülkeler dahil olmak üzere Irak'ın bütün sınır şeridinde "entegre savunma ağı"nın tamamlandığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Ajans’tan aktardığına göre Komutanlık, “Suriye sınırında 618 kilometreden uzun tahkimat çalışmalarına 2022'de başladığını ve "Şu ana kadar beton güvenlik duvarının 350 kilometresinde çalışmaların tamamlandığını, sızma ve kaçakçılığı önlemek için kalan tüm boşlukların kapatılması çalışmalarının devam ettiğini" ifade etti.

7. Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetleme operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)7. Sınır Tugayı'na bağlı 3. Alay, sınır şeridi boyunca güvenlik ve istikrarı sağlamak amacıyla sorumluluk alanındaki engebeli vadilerde denetleme operasyonu yürütüyor (Irak Sınır Kuvvetleri Komutanlığı Facebook hesabı)

Sınır Kuvvetleri Komutanlığı, tahkimatların sadece beton duvarla sınırlı olmadığını, hendekler, dikenli teller, erken uyarı sistemleri, gece ve gündüz gözetleme kameraları gibi çok sayıda engelin bulunduğunu belirtti.

Komutanlık, tüm komşu ülkelerle sınırlarda sınır tahkimatlarının uygulandığını, ancak "her bölgedeki güvenlik tehditlerine bağlı olarak farklı derecelerde" uygulandığını vurguladı.


Güney Lübnan'da İsrail’in bir araca düzenlediği hava saldırısında bir genç hayatını kaybetti

İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
TT

Güney Lübnan'da İsrail’in bir araca düzenlediği hava saldırısında bir genç hayatını kaybetti

İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)
İsrail'in Frun'a düzenlediği saldırının gerçekleştiği yerden bir görüntü, (X)

İsrail ordusunun bugün Güney Lübnan'daki Zavtar el-Şarkiye'de düzenlediği saldırıda bir gencin öldürülmesiyle yeni bir gerilim yaşandı. UNIFIL ise sınırda devam eden gerginliğin ortasında Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmesi çağrısını yineledi.

Ulusal Haber Ajansı'nın (NNA) haberine göre, İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Zavtar bölgesinde bir aracı hedef alan hava saldırısında bugün bir Lübnanlı genç hayatını kaybetti.

Ajans haberinde, "Genç Kamil Reda Karabaş, İsrail insansız hava aracının (İHA) Ayn el-Semahiye yolunda seyir halindeki aracına iki güdümlü füzeyle saldırması sonucu şehit oldu. Ambulans ekipleri olay yerine geldi" ifadelerini kullandı.

İsrail ordusu ayrıca Bint Cubeyl sektörüne bağlı Frun kasabasında bir Hizbullah mensubunu hedef alan hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.

Ordu sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından baskına ilişkin bir video yayınlayarak, hedefin "İsrail'e karşı terörist planlar yürüttüğünü" ve faaliyetlerinin "Lübnan ile varılan mutabakatların ihlali anlamına geldiğini" belirtti.

Adraee, ordunun Güney Lübnan'dan gelebilecek "her türlü tehdidi ortadan kaldırmaya" devam edeceğini ifade etti.

Lübnan Halk Sağlığı Acil Durum Operasyon Merkezi, dün yaptığı açıklamada, Frun kasabasında bir aracı hedef alan İsrail hava saldırısında bir vatandaşın hayatını kaybettiğini duyurdu.

UNIFIL: Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmelidir

Bu arada, Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü (UNIFIL) Başkanı Diodato Abagnara, 1701 sayılı Kararın uygulanmasında ilerleme sağlanması için "Lübnan'ın egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne tam saygı" gösterilmesinin gerekliliğini vurguladı.

"X" platformunda açıklama yapan Abagnara, Lübnan ordusunu destekleme taahhüdünü teyit ederek, orduyu güneyde "istikrarı sağlamada kilit ortak" olarak nitelendirdi. Ayrıca, Lübnan ordusunun bölgede yeniden konuşlandırılmasını, devlet otoritesinin genişletilmesinde hayati bir adım olarak değerlendirdi.

İsrail, Gazze'deki savaş sonrasında Hizbullah ile yaşanan çatışmanın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen güney ve doğuda saldırılarını sürdürüyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre ateşkes anlaşmasının amacının "partinin askeri kapasitesini yeniden inşa etmesini engellemek" olduğu belirtiliyor.


Irak'ın "Koordinasyon Çerçevesi" "bir lider değil, bir cumhurbaşkanı" istiyor

Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
TT

Irak'ın "Koordinasyon Çerçevesi" "bir lider değil, bir cumhurbaşkanı" istiyor

Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)
Iraklılar, 17 Kasım 2025'te Bağdat'taki bir kafede seçim sonuçlarını izlemek için toplandılar (AFP)

11 Kasım 2025'te yapılan Irak parlamento seçimlerinden bir hafta sonra, "Koordinasyon Çerçevesi"ndeki 12 Şii parti lideri, başbakan adayı gösterme yetkisine sahip "en büyük blok" olduklarını belirten bildiriyi imzaladı. Görevden ayrılan Başbakan Muhammed es-Sudani'nin, ikinci bir dönem için göreve devam etme niyeti konusunda yaşanan anlaşmazlığın ardından imza töreninde hazır bulunması dikkat çekiciydi.

Şarku'l Avsat'ın kaynaklardan edindiği bilgiye göre, "koordinasyon çerçevesindeki üç önemli Şii lider, güçlü yetkilere ve tam desteğe sahip bir icra direktörü gibi birini bulma konusunda anlaştı, ancak bu pozisyonda siyasi bir lider istemiyorlar."

Kaynaklar, "Koordinasyon Çerçevesi"ndeki kilit liderlerin, bir sonraki aşamada pozisyonu yönetecek siyasi denklemi değerlendirmek üzere pozisyon için aday listelerinin incelenmesini geçici olarak durdurduğunu bildirdi ve "Es-Sudani'nin kısa listeye girdiğini, ancak farklı bir durumda olduğunu" vurguladı.

Eski Başbakan Nuri el-Maliki, Sudani'nin göreve dönmesine şiddetle karşı çıkıyor, ancak koalisyon içindeki sınırlı sayıda parti, "mevki için yeni kriterler kabul edilirse" itiraz etmeyecek. Şii bir lider, "koalisyon içindeki liderlerin son zamanlarda masada oturan ve önemli kararlar hakkında lider olarak oy kullanma hakkına sahip olan kişilerin sayısının artmasından duydukları hoşnutsuzluğu ve kızgınlığı dile getirdiklerini" belirtti.