Lübnan yargısı Beyrut'ta 14 Ekim'deki çatışmalarla bağlantılı 68 kişiyi sorguladı

Hizbullah ve Emel Hareketi savaşçıları (AFP)
Hizbullah ve Emel Hareketi savaşçıları (AFP)
TT

Lübnan yargısı Beyrut'ta 14 Ekim'deki çatışmalarla bağlantılı 68 kişiyi sorguladı

Hizbullah ve Emel Hareketi savaşçıları (AFP)
Hizbullah ve Emel Hareketi savaşçıları (AFP)

Lübnan'da 14 Ekim'de Hizbullah ve Emel Hareketi destekçilerinin üzerine ateş açıldığı ve 7 kişinin ölümüyle sonuçlanan silahlı çatışmayla bağlantılı olarak şu ana kadar 68 kişinin sorgulandığı bildirildi.
Yerel medyada çıkan haberlerde, askeri mahkeme başkanı hakim Fadi Akiki tarafından yürütülen soruşturmaya ilişkin yeni bilgiler paylaşıldı.
Akiki'nin, başkent Beyrut'taki Tayyuna bölgesinde 14 Ekim'de yaşanan olaya ilişkin 18'i tutuklu 68 zanlıyı sorguladığı ve yasal işlemlerin devam ettiği kaydedildi.
Sorgulanan zanlılara "ülkede mezhep çatışması çıkarma, adam öldürme, izinsiz silah taşıma ve çatışmaya girme" gibi suçlamalar yöneltildiği aktarıldı.

Beyrut'ta 14 Ekim'de yaşanan olaylar
Lübnan'da Şii Hizbullah ve Emel Hareketi destekçilerinin Beyrut Limanı'nda geçen yıl meydana gelen patlamayı soruşturan Hristiyan hakim Tarık el-Bitar'ın yerine başkasının atanması talebiyle 14 Ekim'de Beyrut Adalet Sarayı'na yürüdüğü sırada göstericilerin üzerine ateş açılmış, olayda 7 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı bildirilmişti.
Saldırı Beyrut'un Tayyuna bölgesinde gerçekleşirken, olaylar daha sonra Hristiyanların yaşadığı Ayn er-Rumana ve Şiilerin yaşadığı Eş-Şiyah mahallelerinin kesiştiği noktalarda yaklaşık 5 saat boyunca devam etmişti.
Hizbullah ve Emel Hareketi, destekçilerinin üzerine ateş açılmasından Lübnan Güçleri Partisine bağlı silahlı grupları sorumlu tutmuştu.
Lübnan Güçleri Partisi ise Hizbullah ve Emel Hareketinin suçlamalarından sonra yaptığı açıklamada, "Hizbullah'ın ülkede düştüğü zor durumdan kurtulmak için acı olayları fırsata çevirmek üzere suçlayıcı bir tutum sergilediğini" savunmuştu.
Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen "El-Meyadin" televizyonunda yer alan haberde, Lübnan Güçleri Partisi Genel Başkanı Semir Caca'nın askeri mahkemece ifadeye çağrıldığı iddia edilmişti.
Bu iddialar üzerine bir açıklama yapan Caca ise söz konusu askeri mahkemeyi tarafsız olmamakla suçlayıp, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın da ifade vermesini istemişti.



Caca, Lübnan'ın ‘ABD belgesini’ dikkate almasını eleştiriyor

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
TT

Caca, Lübnan'ın ‘ABD belgesini’ dikkate almasını eleştiriyor

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca (Lübnan Kuvvetleri Partisi)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca (Lübnan Kuvvetleri Partisi)

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca, Lübnanlı yetkililer arasında ABD aracılığıyla yapılan görüşmelerin gidişatını ve Troyka'nın ‘Lübnan kurumlarını kısa yoldan ele almasını’ eleştirerek, hükümeti bir araya gelip ulusal bir yanıt hazırlamaya çağırdı.

Caca'nın bu tutumu, ABD elçisi Tom Barrack'ın daha önce yetkililere sunduğu ve Lübnan devletinin silahları resmî kurumlarla sınırlama ve idari, mali ve siyasi reformları hayata geçirme taahhütlerini içeren belgeye Lübnan'ın vereceği yanıtı almaya gelmesinden saatler önce geldi.

Caca yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yaklaşık iki haftadır ABD'nin Lübnan'daki durumu ileriye taşıyacak, bir yandan Lübnan'ı İsrail işgalinden ve İsrail saldırganlığından, diğer yandan da Lübnan topraklarındaki tüm yasadışı silahlardan kurtaracak önerilerini duyuyoruz. Bu vesileyle şunu bilmek istiyoruz: Birincisi, Esed rejiminin Troyka'yı Lübnan'ın tüm kurumlarına kestirme bir yol olarak görme sapkınlığına, Lübnan'ı mahveden saçmalığa geri mi döndük?"

İkinci olarak da şunu sordu: “Şu anda kim müzakere ediyor? Lübnan devleti Hizbullah'ın ne diyeceğini mi bekliyor? Yoksa tam tersi mi olmalıydı?”

Caca, bu fırsatı kaçırmak için çalışanların, tüm Lübnanlılar ve tarih önünde büyük bir sorumluluk taşıyacağı konusunda uyardı.

Caca, “Lübnan hükümeti gecikmeksizin toplanmalı ve ABD'nin önerisine, İsrail'in Lübnan'dan çekilmesini ve saldırganlığını durdurmasını, Lübnanlıların çıkarlarını ve çocuklarının geleceğini gözetecek gerçek bir devletin kurulmasını retorikle değil pratikle sağlayacak ulusal bir Lübnan yanıtı hazırlamalıdır” dedi.

Caca sözlerini şöyle tamamladı: “Yaklaşan uluslararası müzakerelerde İran'ın konumunu güçlendirmek için Lübnan'ın ve Lübnanlıların kaderinin bu kadar manipüle edilmesi yeter.”