BM Güvenlik Konseyi yarın Sudan'daki darbeyi görüşecek

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Sudan'daki darbeyi görüşmek üzere yarın toplanacak.

Sudanlı protestocular ordunun Omdurman'da iktidarı ele geçirmesine karşı gösteri düzenledi (AFP)
Sudanlı protestocular ordunun Omdurman'da iktidarı ele geçirmesine karşı gösteri düzenledi (AFP)
TT

BM Güvenlik Konseyi yarın Sudan'daki darbeyi görüşecek

Sudanlı protestocular ordunun Omdurman'da iktidarı ele geçirmesine karşı gösteri düzenledi (AFP)
Sudanlı protestocular ordunun Omdurman'da iktidarı ele geçirmesine karşı gösteri düzenledi (AFP)

BM Genel Sekreteri'nin Sudan Özel Temsilcisi Volker Perthes, Sudan'ın başkenti Hartum'dan videokonferans ile düzenlediği basın toplantısında, ordunun bugün yönetime el koyduğunu söyledi.
Ülkede internet ve telefon hatlarının kesildiğini, yollara barikatlar kurulduğunu ve ara ara silah sesleri duyulduğunu aktaran Perthes, gece şiddet olaylarının artabileceği ve çatışmalar yaşanabileceği uyarısı yaptı.
Sudan'da bugün hukuka aykırı bir şekilde tutuklananların serbest bırakılması gerektiğini vurgulayan Perthes, maksimum itidal, diyalog ve anayasal düzene dönme çağrısında bulundu.
Perthes, BM Güvenlik Konseyi'nin ise yarın Sudan'da darbeyi görüşeceğini ifade etti.
Sudan'da darbe girişimi
Sudan'da sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ve çok sayıda siyasetçi gözaltına alındı.
Sudan Enformasyon Bakanlığı, Başbakan Hamduk'un darbeyi reddettiği için gözaltına alınarak bilinmeyen bir yere nakledildiğini duyurdu.
Ülkenin birçok yerinde elektrik ve internet hatları kesilirken, askeri güçlerin başkent Hartum'un Umdurman bölgesindeki radyo ve televizyon merkezini basarak çok sayıda çalışanı gözaltına aldığı bildirildi.
Darbe girişiminin ardından hükümetin sivil kanadı ve çok sayıda siyasi parti halka sokağa inme çağrısı yaptı. Çağrının ardından başkent Hartum'un farklı bölgelerinde bir araya gelen binlerce Sudanlı, askeri müdahaleye karşı gösteri düzenlemeye başladı.

Sudan'daki siyasi kriz
Sudan Meslek Odaları Birliği, Aralık 2018'deki "halk devrimine" sahip çıkılması ve sivil yönetime geçiş talebiyle yaklaşık 2 haftadır birçok kentte "devrimi" ve mevcut sivil hükümeti destekleyenler gösteriler düzenliyordu.
Birlik, daha önce eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarına son veren kitlesel halk protestolarına öncülük etmişti.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.