Rusya Suriye’nin güneyinde bayrağını asarken, rejim güçleri kontrol noktalarını kaldırdı

Rusya Dera kırsalına bayrağını asıyor (Şarku’l Avsat)
Rusya Dera kırsalına bayrağını asıyor (Şarku’l Avsat)
TT

Rusya Suriye’nin güneyinde bayrağını asarken, rejim güçleri kontrol noktalarını kaldırdı

Rusya Dera kırsalına bayrağını asıyor (Şarku’l Avsat)
Rusya Dera kırsalına bayrağını asıyor (Şarku’l Avsat)

Rusya’nın Suriye’nin güneyindeki Dera kentine bağlı bölgelerde yeni uzlaşı anlaşmalarını uygulamayı tamamlamasıyla eşzamanlı olarak rejim güçleri Dera’nın güneyindeki bazı kontrol noktalarını kaldırdı. Rejim güçleri Şam-Amman Yolu yakınındaki Dera kırsalında bulunan 3 askeri nokta ile Dera el-Beled Mahallesi ve çevresindeki 3 askeri noktayı kaldırdı ve Dera’nın doğu kırsalındaki iki kontrol noktasından çekildi.
Suriye rejim lideri Beşşar Esed’in kardeşi Mahir Esed’in komutasındaki 4. Tümen’e bağlı grupların Dera’nın batı kırsalından Şam’a kadar uzanan bölgeden çekilmesi dikkat çekti. Bu çekilme işlemi, 4. Tümen’e katılan ve çatısı altında yerel gruplar oluşturan Dera’nın batı kırsalı sakinlerini de kapsadı.
Dera24 Ağı isimli internet sitesi, Dera kentinin batı bölgesindeki köy ve beldelerde uzlaşı sürecinin tamamlandığını ve ‘Rusya’nın özellikle bu bölgedeki uzlaşı merkezi binalarına bayraklarını asmakta ısrar ederek dünyaya Ürdün ve İsrail sınırında İran’ın değil, kendisinin bulunduğu mesajını verdiğini’ belirtti. Sitede yer alan haberde ayrıca 4. Tümen unsurları ile İranlı milislerin bu bölgede görülmediği ve Şam’daki 4. Tümen karargahlarına katıldığı, bölge sakinlerinden savaşçıların da katılanlar arasında bulunduğu ancak yerel savaşçıların çoğunluğunun bölgede kalarak karargahlara katılmayı reddettiği bilgisi aktarıldı.
4. Tümen’e bağlı gruplar ve milisler aynı zamanda Dera’nın batı bölgesinden çekilerek Dera’da rejimin kontrol ettiği uzak mahallelerdeki askeri karargahlara katıldı. Söz konusu gruplardan yalnızca küçük bir grup El-Muzeyreb ve El-Yaduda arasındaki bağlantı yolu üzerindeki Er-Rey karargahında kalmaya devam etti. 4. Tümen güçleri ayrıca başkent Şam’ın uzak mahallelerinden de çekildi.
4. Tümen saflarına katılan yerel grupların liderleri, komutası altındaki bu grupları Askeri Güvenlik Servisi bünyesine dahil etmek için çabalıyor. Nitekim Dera Askeri Güvenlik Bölümü Başkanı, Güvenlik Komitesi üyesi ve Suriye’nin güneyinde önde gelen komutanlardan olan Tuğgeneral Ali Luay ile yerel grupların liderleri arasında bu hususta müzakereler yürütülüyor. Yerel gruplar, bu katılım karşısında 2018’de olduğu gibi kendi köylerinde kalmalarına ve burayı terk etmemelerine izin verilmesini istiyor ve bu konuda garanti verilmesini bekliyor.

Süveyda’da istikrarsızlık sürüyor
Dera’nın komşusu Süveyda kentinde güvenlik durumundaki istikrarsızlık sürüyor. Nitekim kentte adam kaçırma ve alıkoyma suçlarının ve sivillerin canlarının hiçe sayıldığı olayların sayıları artıyor. Çoğu sorun ve ihtilafın çözümünde silaha başvuruluyor. Süveyda’daki yetkililerden bugüne kadar soruna herhangi bir çözüm getirilmezken, güvenlik alanındaki istikrarsızlık günden güne büyüyor.
Süveyda24 Ağı Genel Yayın Yönetmeni Rayyan Maruf, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda’ya bağlı bir semtte cuma akşamı motosikletli bir grubun ateş açması ve el bombası atması sonucu bir kişinin öldüğünü, 3 kişinin de yaralandığını aktardı.
Süveyda’nın Zehr el-Cebel semtinde kimliği belirsiz silahlı kişiler perşembe akşamı Süveyda kentinden olan Tartus Valisi Safvan bin Ebu Sada’nın aracını takibe aldı. Söz konusu kişiler aracı ve yaklaşık 3 milyon Suriye lirasını çaldı. Gaspın gerçekleştiği sırada Vali Safvan araçta yoktu ve sadece şoför bulunuyordu. Söz konusu kişiler daha sonra kayıplara karıştı.
Şam-Süveyda yolu üzerinde Atil beldesinde de perşembe günü İç Güvenlik Güçleri’ne bağlı sivil polis rütbeli bir subay ve ailesi silahlı kişilerce kovalandı. Subayın silahlı kişilerin emirlerine uymayı reddetmesi üzerine bu kişiler ateş açarak subayı kaçırmaya çalıştı. Subayın iki ayağından yaralandığı bildirildi.
Süveyda’nın El-Mukavvas Mahallesi’nde ikamet eden Eş-Şenabile aşireti mensubu 2 kişi Dera’ya gittikten sonra kayboldu. Kayıpların yakınları, söz konusu iki kişinin hakkında yakalama kararı bulunmadığından Dera’da kaçırılmış olabilecekleri ihtimalini değerlendiriyor.
Aktivistler, bölgedeki hırsızlık, gasp, adam öldürme ve yıldırma olayları ile silahlanmanın artması nedeniyle güvenlik alanında yaşanan istikrarsızlığa işaret ederek, merkezi ve yerel yetkililerin bu yaşananlar karşısında hesap vermediğini kaydetti. Süveyda ile ilgili yerel istatistiklere göre geçen yıldan içinde bulunduğumuz Ekim ayına kadar kentte 40’ın üzerinde suikast eylemi gerçekleşti.



Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
TT

Sudani: Şara'nın Bağdat zirvesine katılımı herkes için önemli

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta
Suriye Devlet Başkanı Ahmed el- Şara (sağda) ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani birleşik fotoğrafta

Bağdat'ta yapılacak Arap zirvesi için geri sayım başlarken Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Suriye Devlet Başkanı'nın zirvede bulunmasının Suriye'nin yeni vizyonunu netleştirmek açısından çok önemli olduğunu söyledi.

17 Mayıs 2025'te Bağdat'ın ev sahipliği yapacağı Arap Birliği Konseyi'nin zirve düzeyindeki 34. toplantısına Cumhurbaşkanı Ahmed el- Şara'nın katılımı konusunda görüş ayrılıkları yaşanıyor.

ABD'li gazeteci Tim Constantine verdiği bir röportajda Sudani, Arap zirvesine Bağdat'ta ev sahipliği yapmanın Irak'ın bölgedeki rolünü ve dengeli ilişkilerini vurgulamak açısından önemli olduğunu söyledi. Sudani, “Biz sadece ev sahibi ülke değil, aynı zamanda Ortadoğu'daki çeşitli krizlere yönelik çözümlerin başlatıcısı olacağız” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı'na yaptığı davetin Arap Birliği sisteminin bilinen protokolü çerçevesinde gerçekleştiğini belirten Sudani, “Suriye'deki siyasi süreç ve değişimin niteliği ne olursa olsun Suriye devletini temsil eden kişi Cumhurbaşkanı Şara'dır ve onun varlığı yeni Suriye'nin geleceğine ilişkin vizyonunu herkesin önünde netleştirmek açısından önemlidir. Suriye bizim ve tüm Araplar için güvenlik ve istikrar konusunda çok önemli bir meseleyi temsil ediyor ve biz Suriye'nin istikrarı, geleceği ve yeniden inşası konusunda istekliyiz" dedi.

gthyju
Katar Emiri Temim bin Hamad (sağda), Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (Wa'i).

Irak Başbakanı ülkesinin Irak'ın ulusal güvenliğinin bir parçası olduğu için Suriye'nin güvenlik ve istikrarına olan bağlılığını yineleyerek tüm vatandaşların haklarının garanti altına alınmasına, insan haklarına saygı gösterilmesine, aşırılık ve terörizmin reddedilmesine ve devlet kurumlarının nasıl inşa edileceğine dair net pozisyonlara sahip olunmasına dayanan kapsamlı bir siyasi süreç olmasını umduğunu ifade etti.

Koordinasyon Çerçevesi koalisyonunun önde gelen güçleri Şara'nın Arap zirvesine davet edilmesine karşı çıkmıştı ve bu tutum Sudani'nin Katar'ın başkenti Doha'ya yaptığı ve Katar Emiri Temim bin Hamad'ın huzurunda Şara ile bir araya geldiği ziyaretin ardından daha da şiddetlendi.

Koordinasyon Çerçevesi, Arap Zirvesi'nin başarısını desteklediğini ve liderlerin zirveye katılımının bir “hükümet meselesi” olduğunu açıkladı.

Irak bir savaş bölgesi değil

Arap zirvesinin başlamasına yaklaşık iki hafta kala ülkesinin algılandığı gibi bir savaş bölgesi olmadığını ifade eden Sudani, “Sahadaki göstergeler farklı, başkent halkı gece geç saatlere kadar dolaşıyor ve ülke, sonuncusu Kerkük petrol sahalarında BP'den alınan sözleşme olmak üzere 88 milyar doları aşan yatırımlara girdi. Dünyanın farklı yerlerinden gelen turistler var ve onları Irak-Suriye sınırı yakınlarındaki Hatra'da ve Hıristiyanların hac ziyareti yaptığı Ur bölgesinde gördüm, yani olumsuz olarak tasvir edilenden farklı bir yaşam var” şeklinde konuştu. Sudani hükümetin önündeki zorluğun, son yirmi yılda yaşanan pek çok engel ve yaygın yolsuzluk nedeniyle vatandaşların devlet kurumlarına olan güvenini yeniden tesis etmek olduğunu belirtti.

ABD ile ilişkiler konusunda ise Sudani, “Irak'ı ABD'ye bağlayan tek şeyin güvenlik dosyası olmadığını” vurgulayarak şunları söyledi: “Önemli ekonomik ilişkilerimiz var ve büyük ABD şirketleriyle çeşitli alanlarda büyük sözleşmelerimiz var ve ABD arabalarından ithal ettiklerimizin değeri 4 milyar dolara ulaşıyor ve Başkan Trump tarafından uygulanan yeni tarifeler bize üçüncü bir ülke üzerinden yansıyor.”