Eve hırsız girdiğini sanan çiftin karşısına ayı çıktı

Dünya Doğayı Koruma Vakfı, 2019'da Marsika bozayısı türünün tükenme tehlikesi altında olduğu uyarısında bulunmuş, son 25 yılda ayıların yüzde 63'ünün yasadışı avcılık veya araç çarpması nedeniyle yaşamını kaybettiğini bildirmişti (Bruno D’Amicis/Rewilding Europe)
Dünya Doğayı Koruma Vakfı, 2019'da Marsika bozayısı türünün tükenme tehlikesi altında olduğu uyarısında bulunmuş, son 25 yılda ayıların yüzde 63'ünün yasadışı avcılık veya araç çarpması nedeniyle yaşamını kaybettiğini bildirmişti (Bruno D’Amicis/Rewilding Europe)
TT

Eve hırsız girdiğini sanan çiftin karşısına ayı çıktı

Dünya Doğayı Koruma Vakfı, 2019'da Marsika bozayısı türünün tükenme tehlikesi altında olduğu uyarısında bulunmuş, son 25 yılda ayıların yüzde 63'ünün yasadışı avcılık veya araç çarpması nedeniyle yaşamını kaybettiğini bildirmişti (Bruno D’Amicis/Rewilding Europe)
Dünya Doğayı Koruma Vakfı, 2019'da Marsika bozayısı türünün tükenme tehlikesi altında olduğu uyarısında bulunmuş, son 25 yılda ayıların yüzde 63'ünün yasadışı avcılık veya araç çarpması nedeniyle yaşamını kaybettiğini bildirmişti (Bruno D’Amicis/Rewilding Europe)

İtalya'da evlerine hırsız girdiğini zanneden bir çift, yatak odası balkonunda nesli tükenme tehlikesi altında olan bir ayıyla karşılaştı.
Lazio'daki Frosinone bölgesinde yer alan Pescosolido köyünde yaşayan Annalisa Castagna  ve eşi Claudio Parravano, pazar gecesi bir ses duydu ve eve hırsız girmiş olabileceğini düşünerek etrafı kontrol etmeye başladı.  
Odalarda herhangi bir şeyle karşılamayan çift, daha sonra evin dışına çıkıp cep telefonlarının ışığıyla bahçeye baktı.
O sırada Castagna, giriş katındaki yatak odası balkonunda bir ayıyla yüz yüze geldi.
Yaşadıklarını Sei di Pescosolido se adlı Facebook grubundaki gönderisinde anlatan Castagna, "Ayıyla yüz yüze geldiğimde çığlık attım" dedi.
Ev sahibi, "Ayı hırladı ve beni pençesiyle yakalamaya çalıştı. Cep telefonumun loş ışığında ağzındaki dişleri saydım ve kırmızı dilini gördüm" diye yazdı.
Castagna daha sonra olayın şokuyla bir anda geri çekilip evin içine koştuğunu söyledi. Öte yandan eşi de zemin kattaki diğer balkona atlayarak kendini kurtarmaya çalışırken hafif yaralandı.
Ev sahibi, "Ayı da kesinlikle ürkmüştü, belki de bizden daha fazla korkmuştu. Yetkililerin, ayının doğal yaşam alanına geri götürülmesi için gerekenleri yapmasını umuyoruz" ifadelerini kullandı.

Söz konusu ayı birkaç gün önce Pescosolido köyüne yakın San Donato Val di Comino köyünde de görülmüştü.  
Bölge sakinlerinden biri ayının fotoğrafını çekip Facebook'ta paylaşmıştı. Daha sonra ayının nesli tükenme tehlikesi altında olan Marsika bozayısı olduğu belirlenmişti.
Her iki köy de Marsika bozayılarının yaşadığı Abruzzo ulusal parkına yakın konumda. Yaklaşık 50 tane Marsika bozayısı kaldığı düşünülen parkının sözcüsü Daniela D'Amico ise bölge sakinlerini ayılara karşı uyararak ailenin başına gelen olayın da araştırılacağını söyledi.
Independent Türkçe, Guardian, Italy 24 News



Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Uzmanlar, "çocukları ömür boyu obeziteye hazırlayan" aşırı işlenmiş bebek mamalarının "süpermarket raflarını ele geçirdiği" uyarısında bulundu.

Leeds Üniversitesi'ndeki araştırmacıların yürüttüğü çalışma, reyonları dolduran bebek maması ürünlerinin üçte birinin, uzun vadeli sağlık sorunlarıyla ilişkilendirilen aşırı işlenmiş gıda (UPF) olarak sınıflandırıldığını ortaya koydu.

Araştırmacılar ayrıca, endüstriyel olarak üretilen gıda ürünlerinde doğal içerikleri öne çıkaran "yanıltıcı" etiketler konusunda ebeveynleri uyardı.

Ekip, önde gelen markalara ait 600 bebek maması ürününü analiz etti ve bebek atıştırmalıklarının şaşırtıcı bir şekilde yüzde 87'sinin, bebek kahvaltılık gevreklerinin ise yüzde 79'unun UPF olarak sınıflandırıldığını tespit etti. Bu, sözkonusu gıdaların genellikle ev yemeklerinde bulunmayan malzemelerle endüstriyel teknikler kullanılarak üretildiği anlamına geliyor.

Ayrıca, bebekler için pazarlanan popüler atıştırmalıklarda "endişe verici eğilimler" buldular. Bunlar arasında "erimiş" şişirilmiş atıştırmalıklar ve meyve bazlı çiğnemelik ve barlar da var.

Çalışmanın yazarları, Birleşik Krallık hükümetine UPF'ler konusunda daha sıkı düzenlemeler getirmesi çağrısında bulunarak, sunulan gıdaların "küçük çocukların büyürken yemesi gerekenlere çok az benzediğini" söylüyor.

Çalışmanın baş araştırmacısı ve Leeds Üniversitesi'nde çocuk beslenmesi uzmanı olan Dr. Diane Threapleton şunları söyledi:

Bebek reyonunda aşırı işlenmiş atıştırmalıklar, tatlılar, kahvaltılık gevrekler ve hatta öğünlerin baskın olduğunu görüyoruz. Bunlar genellikle sağlıklı, organik veya 'ilave şeker içermez' iddialarıyla pazarlanıyor ancak küçük çocukların büyürken yemesi gereken gıdalara çok az benzeyen içeriklere sahipler ve yoğun işleme tabi tutuluyorlar. Bu ürünler, bebekleri en başından itibaren aşırı işlenmiş, aşırı tatlı yiyeceklere istek duymaya itiyor. Bu, hükümetin daha sağlıklı bir nesil yetiştirme konusunda ciddi olduğunu göstermesi için gerçek bir fırsat. Bebek maması reyonunun mevcut durumu kabul edilemez ve artık gözardı edilmemeli.

Çalışmaları, hükümetin "yanıltıcı" etiketlere sahip şekerli atıştırmalıkların satışını engellemek için "acilen" harekete geçmesi gerektiğini belirten Obezite Sağlık İttifakı (OHA) tarafından destekleniyor.

OHA Direktörü Katharine Jenner şunları söyledi:

Hükümetin 10 Yıllık Sağlık Planı, obeziteyi sona erdirmek için büyük bir hedeften bahsediyor ancak erken çocukluk dönemindeki açığı kapatmadığımız sürece asla bu hedefi yakalayamayız. Sağlıklı bir yaşam doğumdan itibaren başlar, bebeklerimize ve küçük çocuklarımıza gelişimlerini ve uzun vadeli sağlıklarını olumsuz etkileyen aşırı işlenmiş gıdalar veriyoruz. Bebek maması reyonu, çocukları ömür boyu kötü beslenme alışkanlıklarına, obeziteye ve diş çürümesine sürükleyen şekerli, aşırı işlenmiş atıştırmalıklarla dolu. Birleşik Krallık bir ağız sağlığı krizinin pençesindeyken, hükümetin bebek maması şirketlerinin yanıltıcı etiketlere sahip yüksek şekerli gıdaları satmasını acilen sınırlaması gerekiyor. Bu ürünler, çocuklarının sağlığını her şeyin üstünde tutmak isteyen ebeveynlerin ve bakıcıların iyi niyetlerini gölgeliyor.

Independent Türkçe