Yenilenebilir enerjiye dayanan en büyük küresel turizm merkezi: Kızıldeniz:

Yenilenebilir enerji, Kızıldeniz Turizm Projesi'nin tüm tesislerini işletiyor (Şarku’l Avsat)
Yenilenebilir enerji, Kızıldeniz Turizm Projesi'nin tüm tesislerini işletiyor (Şarku’l Avsat)
TT

Yenilenebilir enerjiye dayanan en büyük küresel turizm merkezi: Kızıldeniz:

Yenilenebilir enerji, Kızıldeniz Turizm Projesi'nin tüm tesislerini işletiyor (Şarku’l Avsat)
Yenilenebilir enerji, Kızıldeniz Turizm Projesi'nin tüm tesislerini işletiyor (Şarku’l Avsat)

Red Sea Development Company, ACWA Power liderliğindeki bir konsorsiyum, Kızıldeniz destinasyonunda  yenilenebilir enerjiye dayanan özel tesislerin yapımını hedefleyen  finansal anlaşmalara imzaları attı. Bu proje ile tesisleri tamamen yenilenebilir enerjiye bağlı olan dünyanın en büyük turizm merkezi haline gelecek.
ACWA Power liderliğindeki konsorsiyum, "Kızıl Deniz Destinasyonu" hizmetlerinin altyapısını 25 yıl boyunca tasarlamak, inşa etmek ve işletmek için gereken finansal finansmanı sağlamayı başardı. Gelişen şirket daha sonra, içme suyu, kanalizasyon arıtma, katı atık tedarikine ek olarak, 24 saat ve yıl boyunca yüzde 100 yenilenebilir enerji tedariki sağlanmasını, yönetim, bölgesel soğutma hizmetleri ile iletişim ve veri hizmetleri sağlayan sözleşmenin süresinin bitiminden sonra da bu tesisleri işletecek.
Red Sea Development CEO'su John Pagano, bugün tüm dünyaya, bu sektördeki benzersiz ve yenilenebilir yöntemleri uygulama yoluyla turizmin gelişmiş unsurlarını ve sürdürülebilir kalkınma kavramlarını birleştirme imkanını garanti ettiklerini ifade etti. Ayrıca "Kızıldeniz’in, ulusal elektrik şebekesinden tamamen bağımsız olması sayesinde yenilenebilir enerji kaynaklarından kendi ihtiyaçlarını karşılayabilen, tamamen sürdürülebilir bir turizm merkezi olacağını belirtti.
Pagano, “2030 Suudi Vizyonu’nun hedefleriyle uyumlu olan bu önemli başarıyı elde etmemiz, Kızıldeniz destinasyonuna daha fazla yabancı yatırımcı çekme yeteneğimizi yansıtıyor. Aynı zamanda Kızıldeniz kıyısında inşa ettiğimiz bu entegre turizm destinasyonunun içeriklerine ve yapabileceklerine olan büyük ulusal güveni de doğrulamaktadır.” dedi.
Sözleşmeye göre, 2023'e kadar toplam 407 megavat güneş PV kapasitesi sağlanacak. Destinasyon, tamamlandığında yılda yaklaşık 760 bin megavat yenilenebilir enerji üretmek için gerekli altyapı ile donatılmış olacak. Bu, destinasyonun gün boyunca yenilenebilir enerji üretmesine olanak sağlayacak ve aynı zamanda 1.000 megavat kapasiteli dünyanın en büyük pil depolama tesisinin inşasını ve işletmesini de içerecek. Böylece yaklaşık 99 bin  araç veya 78 bin evde kaynaklanan emisyonların azaltılmasına eşdeğer olan, destinasyonun çevresindeki karbon emisyonlarının yılda yarım milyon ton azaltılmasına katkıda bulunmuş olacak.
Sözleşme, günde 32 bin 500 metreküp temiz su sağlayacak üç ters ozmoz tesisinin inşasını içeriyor. Atık su arıtma tesisi, bu suyun, biyolojik çeşitliliği destekleyen ve karbon emisyonlarını engelleyen önemli doğal yaşam alanlarını geliştirecek yenilikçi bir yaklaşım benimsiyor.
ACWA Power CEO'su Paddy Padmanathan ise tüm dünyanın iklim değişikliğinin sonuçlarıyla yüzleşmeye çalıştığı bir zamanda, tüm ülkelerin karbon nötrlüğü hedeflerine ulaşmak için pratik ve somut çözümler geliştirmesi zorunlu hale geldiğini ifade etti. CEO Padmanathan, Kızıldeniz’in, karbon nötrlüğü ve sıfır plastik atık ilkesine ulaşan ilk destinasyon olmasının yanı sıra dünyadaki ilk yenilenebilir turizm destinasyonu olarak kabul edildiğini ve destinasyondaki yaşam kalitesinden ödün vermeden karbonsuz tesis hizmetleri sunarak çevresel sürdürülebilirliğin önde gelen bir örneği olduğunu ifade etti.
Padmanathan sözlerine şöyle devam etti: “Paris'teki CoP21'de belirlenen iklim değişikliği hedeflerini takip eden ve yakın zamanda duyurulan Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkılar (NDC) tarafından açıkça sınırları çizilen uzun vadeli enerji hizmetlerinin geleceğinde ulusal dönüşümde bir kuantum sıçramasını temsil eden yeni küresel standartlar belirlemede Red Sea Development Company ile ortak olmaktan gurur duyuyoruz.”
Red Sea Development Company şu anda, Kızıldeniz destinasyonu anlaşmasına benzer bir anlaşmada özel tesisler hizmetleri paketi sağlamak üzere iki proje arasında entegrasyonu gerçekleştirecek ve ulusal elektrik şebekesinden tamamen bağımsız enerji kaynaklarının temin edilmesini sağlayacak bir hamleyle ‘Amaala’ için yeni bir anlaşmayı tamamlamak için çalışıyor.
Kızıldeniz destinasyonunun, geliştirme çalışmalarında önemli aşamalardan geçmiş olması dikkat çekicidir. Destinasyonda 2022 yılı sonundan itibaren misafir ağırlamak için çalışmalar devam etmektedir. 16 otelin yer aldığı birinci faz ise 2023 yılında tamamlanacak.



Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
TT

Trump: Şi, temel metallerin ABD'ye akmasına izin verecek

ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)
ABD Başkanı, Beyaz Saray'daki ofisinde yürütme emirlerini imzaladı (Arşiv-AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in nadir toprak metalleri ve elementlerin ABD'ye ihracatına izin verdiğini söyledi. Bu adım, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilimi azaltacak.

Bir gazeteci, başkanlık uçağında Trump'a Şi'nin bunu kabul edip etmediğini sorduğunda, Trump “Evet, kabul etti” diye cevap verdi.

Trump'ın bu yorumu, haftalardır bu konuda artan ticari gerilimi çözmek amacıyla Şi Cinping ile yaptığı nadir telefon görüşmesinden bir gün sonra geldi.

Trump, o dönemde görüşmelerin “oldukça olumlu sonuçlandığını” belirterek, “nadir metal ürünlerinin akışkanlığıı konusunda hiçbir şüphe olmaması gerektiğini” belirtti.

Bu konudaki gerginliğin azaldığına dair bir başka işaret olarak, Çin, konuyla ilgili iki kaynağa göre, en büyük üç Amerikan otomobil üreticisinin nadir metal tedarikçilerine geçici ihracat lisansları verdi.

ABD başkanının üst düzey yardımcıları, pazartesi günü Londra'da Çinli meslektaşlarıyla bir araya gelerek görüşmeleri sürdürecek.

Trump dün gazetecilere yaptığı açıklamada, “Çin anlaşmasında büyük ilerleme kaydettik” dedi.

İki ülke, 12 Mayıs'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde, Trump'ın ocak ayında göreve gelmesinden bu yana birbirlerine uyguladıkları gümrük vergilerinin çoğunu 90 gün süreyle kaldırmak üzere anlaşmaya vardı. Bu haberin ardından ticaretin bozulmasından endişe duyan finans piyasaları canlandı. Ancak Çin'in nisan ayında nadir toprak elementlerinin ihracatını askıya alma kararı, dünya çapında otomobil üreticileri, bilgisayar çipi üreticileri ve askeri müteahhitlerin ihtiyaç duyduğu tedarikleri kesintiye uğratmaya devam etti.

Trump, Çin'i Cenevre Anlaşması'nı ihlal etmekle suçladı ve çip tasarım programları ile Çin'e yapılan diğer sevkiyatlara kısıtlamalar getirilmesini emretti. Pekin bu iddiayı reddetti ve karşı önlemler alacağı tehdidinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre nadir metaller ve diğer temel elementler Çin için bir güç kaynağıdır ve şirketlerin metalden üretilen ürünleri üretememesi nedeniyle ekonomik büyüme yavaşlarsa Trump iç siyasi baskıya maruz kalabilir.

Trump, ocak ayında Beyaz Saray'a döndüğünden beri ticaret ortaklarını bir dizi cezai önlem uygulamakla tehdit etti, ardından bazılarını son anda iptal etti. Bu tutarsız yaklaşım, dünya liderlerini şaşırttı ve şirket yöneticilerini endişeye sevk etti.