Şili'de Temsilciler Meclisi, Devlet Başkanı Pinera hakkındaki azil işlemini onayladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Şili'de Temsilciler Meclisi, Devlet Başkanı Pinera hakkındaki azil işlemini onayladı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Şili Kongresinin alt kanadı Temsilciler Meclisi, "bir maden projesinin satışında yolsuzluk yaptığı" iddiasıyla açılan soruşturma kapsamında Devlet Başkanı Sebastian Pinera'nın azil işleminin başlatılmasına onay verdi.
Şili Senatosunda yaklaşık 22 saat süren oturumun ardından Pinera'nın azil işleminin başlatılması, 3 "çekimser" ile 67 "hayır" oyuna karşı 78 "evet" oyuyla Temsilciler Meclisinde kabul edildi.
Bu onayının ardından Senato'da oylanacak azil işleminin burada 3'te 2'lik çoğunluk tarafından kabul edilmesi durumunda Devlet Başkanı Pinera görevinden azledilecek.
43 üyesi bulunan Senatoda 24 koltuğa sahip muhalifler, Pinera'nın azil işlemini resmileştirmek için iktidar yanlısı 5 senatörün oyuna ihtiyaç duyacak.
Senatoda da onaylanması durumunda İçişleri Bakanının, ülkeyi 120 gün içinde devlet başkanlığı seçimine götürmesi gerekiyor.
Öte yandan Şili'de 21 Kasım'da devlet başkanlığı seçimi yapılacak.

Bir milletvekili 15 saat konuştu
Şili Sosyalist Partisi Milletvekili Jaime Naranjo, Temsilciler Meclisindeki oturumda, karantinada bulunan milletvekili Giorgio Jackson'un oylamaya yetişebilmesi için konuşmasını yaklaşık 15 saat uzattı.
Naranjo, konuşmasına ilişkin yaptığı açıklamada, "Ben ona (Giorgio Jackson) oylamada hazır bulunabilmesi ve böylece azil işleminin onaylanması için bir dayanışma jesti yaptım. Eğer bir dayanışma jesti için beni etik kuruluna şikayet edeceklerse bu benim için onurdur" ifadesini kullandı.
Jackson, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalanmış bir kişiyle temasta bulunduğu için pazartesi günü karantinada bulunuyordu.
Naranjo, konuşmasını uzatarak oylamanın salı günün ilk saatlerinde yapılmasını ve böylece Jackson'un oylamaya yetişebilmesini sağladı.
Pandora Belgeleri'nde Şili Devlet Başkanı Sebastian Pinera'nın hissedarı olduğu Dominga maden projesinin 2010'da 152 milyon dolara satışında usulsüzlük yapıldığı iddialarının yer alması nedeniyle Pinera hakkında soruşturma başlatılmıştı.
Azil işlemi, Pinera'ya yöneltilen yolsuzluk iddialarının ardından "Devlet Başkanının anayasadaki dürüstlük ilkesini ihlal etmesi ve milletin onurunu ciddi şekilde tehlikeye atması" suçlamalarıyla Temsilciler Meclisine sunulmuştu.



Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnanlı yetkililerin, silahların devlete teslimi için ‘uygun bir fırsatlarının’ olduğunu açıkladı. Barrack'ın önümüzdeki hafta başlarında Beyrut'a giderek Lübnan'ın ABD'nin önerisine vereceği yanıtı görüşmesi bekleniyor.

Öte yandan Lübnanlı yetkililer, Hizbullah'ın görünürdeki katı tutumu ile paralel olarak, ABD’nin önerisine yanıt vermek için nihai bir formüle ulaşmada başarısız olurken, Meclis Başkanı Nebih Berri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Özellikle Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı arasında ortak bir tutum sergilemeye çalışıyoruz, ancak Barrack'ın ilettiği öneride talep edildiği gibi Hizbullah'ın tutumunu da dikkate almalıyız. Ancak şimdiye kadar Hizbullah’tan kesin bir yanıt gelmedi” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, anlaşmazlığı çözmek için yoğun bölgesel ve yerel temaslar yürütüldüğünü bildirdi. Kaynaklar, ‘kabul edilebilir bir iyimserlik’ olduğunu belirtti.

Bir diğer gelişmede Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy'ye ülkenin güneyinde, meşru güvenlik güçleri ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) dışında silahlı güç bulunmayacağını taahhüdünde bulundu.