Mısır’da aşı olmayan memurlar her hafta PCR testi yapmak zorunda

Kahire’deki Sadat istasyonunda bulunan bir aşı merkezi (EPA)
Kahire’deki Sadat istasyonunda bulunan bir aşı merkezi (EPA)
TT

Mısır’da aşı olmayan memurlar her hafta PCR testi yapmak zorunda

Kahire’deki Sadat istasyonunda bulunan bir aşı merkezi (EPA)
Kahire’deki Sadat istasyonunda bulunan bir aşı merkezi (EPA)

Mısır hükümeti, aşı olmamış çalışanların işyerlerine girmesini yasakladı. Koronavirüse karşı aşı kampanyalarının yapıldığı Mısır’da aşı olmak istemeyen memurlar her hafta PCR testi yapmak zorunda kalacak. Sağlık yetkilileri, bazı koronavirüs aşılarını ülkede üretmek ve aşı temin etmek için çalışırken bu yılın sonuna kadar yaklaşık 40 milyon kişinin aşı olmasına hedefleniyor.
Aşı olmayan çalışanların binalara girişi engellenmesi sadece devlet kurumları ve devlete bağlı şirketler için geçerliyken yapılan açıklamalarda aşı olmamış vatandaşların önümüzdeki ayda devlet kurumlarına girmesi de yasaklanacak. Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, valiliklerdeki aşı kampanyalarının hızlandırılması çağrısında bulunurken vatandaşlarına birey ve toplum güvenliğini koruması, ekonomik ve ticari faaliyetlerinin durmaması için eğitim verilmesi gerektiğini ifade etti. Mısır Koronavirüs Krizi Yönetim Kurulu, geçtiğimiz ay koronavirüs pandemisi ile mücadele etmek için bir milyar sterlin tahsis ettiğini ve cami tuvaletlerinin kullanıma açıldığını belirterek tedbirlere uyma şartıyla ziyaretçilerin için alınan bazı önlemlerin hafifletildiğini açıkladı.
Mısır Sağlık ve Nüfus Bakanlığı, geçtiğimiz cumartesi 929 yeni vaka kaydedildiğini ve 69 kişinin hayatını kaybettiğini açıklamıştı. Yapılan açıklamalarda dün de 909 kişinin koronavirüse yakalandığı ve 57 kişinin koronavirüs nedeniyle vefat ettiği belirtildi. Resmi sayılara göre Mısır’da toplamda 286 bin 891 bin vaka kaydedilirken 19 bin 435 kişi hayatını kaybetti. İyileşen kişi sayısı ise 286 bin 891’e ulaştı.



Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
TT

Hizbullah, devlet otoritesine meydan okuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün (salı) Baabda Sarayı'nda düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti. (EPA)

Hizbullah, İsrail'in ateşkes anlaşmasını ihlal etmesi nedeniyle, silahların devletin elinde toplanması için önerilen herhangi bir takvimi reddederek Lübnan devletinin otoritesine meydan okudu. Bu olay, Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın başkanlık ettiği ve silahların devletin tekelinde olması konusunun görüşüldüğü Bakanlar Kurulu toplantısıyla aynı zamana denk geldi.

Bakanlar Kurulu dün bu konuyu dört saat boyunca görüştü. Lübnan ordusuna, bu yılın sonuna kadar silahların tamamen resmi güvenlik kurumlarının elinde toplanması için bir uygulama planı hazırlaması talimatı verildi ve bu planın ağustos ayı sonuna kadar Bakanlar Kurulu'na sunulması istendi. Başbakan Nevvaf Selam'ın açıklamasına göre, ‘silahların tek elden kontrolü’ konusu oturumda tam olarak tartışılmadı; yarınki (perşembe) oturumda görüşülmeye devam edecek.

Hizbullah, hükümetin takvim belirleme çabalarına iki yönlü bir tepki gösterdi. İlki, güney banliyölerinde onlarca gencin motosikletlerle yürüyüşler düzenlemesi şeklinde sokaklarda yaşandı. İkincisi ise siyasi alanda, Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın Lübnan devleti ile İsrail arasında 27 Kasım'da imzalanan ateşkes anlaşması dışında herhangi bir yeni anlaşmayı kabul etmeyi reddetmesiyle ortaya çıktı. Kasım, “Silahlarımızı çekmeye niyetimiz yok” dedi ve ‘ulusal güvenlik ve savunma stratejisi hakkında ulusal bir tartışma’ çağrısında bulundu. Kasım ayrıca, İsrail'in Lübnan'a geniş çaplı bir savaş başlatması halinde füzelerle saldırı tehdidinde bulundu.

Kasım, Lübnan hükümetine şu soruyu yöneltti: “Bakanlar Kurulu bildirisinin üçüncü maddesine göre, direnişi bırakıp İsrail'e teslim olmak ve silahları teslim etmek egemenliği korumak mıdır?”

Kasım sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakanlar Kurulu bildirisi saldırganları caydırmaktan bahsediyor, ama Lübnan'ı felaketten kurtaracak devlet nerede? Sınırları ve hudutları kim savunacak? Eğer bunu yapamayacağınızı söylüyorsanız, o zaman bu yeteneği koruyalım ve geliştirelim.”

Hizbullah’ın ‘üç başkanla (Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı) iş birliğini sürdürmeye kararlı olduğunu, tartışma, anlayış ve iş birliğine önem verdiklerini’ vurgulayan Kasım, “Kimsenin bize emir vermesine izin vermeyeceğiz” dedi.