NATO: Rusya'nın Ukrayna sınırında geniş çaplı ve alışılmadık yoğunlaşması var

AA
AA
TT

NATO: Rusya'nın Ukrayna sınırında geniş çaplı ve alışılmadık yoğunlaşması var

AA
AA

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rus ordusunun Ukrayna sınırı yakınında son haftalarda geniş çaplı ve alışılmadık şekilde yoğunlaştığını, bunun bahar aylarında Rusya'nın Kırım ve Karadeniz'de askeri yığınak yapmasıyla benzerlik taşıdığını söyledi.
Stoltenberg ile Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Brüksel'deki NATO karargahında görüştü.
Stoltenberg, ortak basın toplantısında, "Ukrayna içinde ve çevresindeki güvenlik durumunu görüştük. Son haftalarda Rus güçlerinin Ukrayna sınırı yakınında geniş çaplı ve alışılmadık yoğunlaşmasını gördük. Bu durum, Rusya'nın bu yıl daha önce Kırım ve Karadeniz'de askeri yığınak yapmasına benziyor. NATO müteyakkız olmaya devam etmektedir." ifadesini kullandı.
NATO müttefikleri ve Ukrayna ile AB gibi ortaklarla durum hakkında istişarelerinin sürdüğünü kaydeden Stoltenberg, şunları söyledi:
"Rusya'nın provokasyonları ve saldırgan tutumu endişe kaynağıdır. Rusya'ya askeri faaliyetleri ile ilgili şeffaflık çağrısı yapıyoruz. Gerginliğin tırmanmasını önlemek önem taşımaktadır. NATO, Ukrayna ile dayanışma içindedir. Kırım'ın yasa dışı ilhakını kabul etmedik ve etmeyeceğiz. Rusya'yı Donbas bölgesindeki militanlarını desteklemeye son vermeye çağırıyoruz."
Stoltenberg, NATO olarak Ukrayna'yı desteklemeye devam edeceklerini bildirdi. NATO'nun Karadeniz'deki tatbikatlarının ve faaliyetlerinin savunma amaçlı ve şeffaf olduğunu vurgulayan Stoltenberg, Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba'nın kasım sonunda Letonya'da düzenlenecek NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'na da katılacağı bilgisini verdi.
Rusya'nın daha önce Ukrayna ve Gürcistan gibi ülkelere karşı güç kullanmaktan çekinmediğini hatırlatan Stoltenberg, 2014'te Kırım yasa dışı ilhakı sonrası NATO'nun doğu kanadındaki savunma amaçlı askeri varlığını artırdığını, bunun Rusya'ya tehdit olmadığını söyledi.
"Önemli olan durumun tırmanması ve kontrolden çıkmasını önlemek." diyen Stoltenberg, Belarus sınırındaki krizin yanı sıra Batı Balkanlar'da da gerginliğin arttığını söyledi. Stoltenberg, "Aynı anda meydana gelen birçok gelişme bulunuyor. NATO bunları yakından izlemeli ve teyakkuzda olmalı. Rusya'ya bir kez daha gerginliği düşürme çağrısında bulunuyoruz." dedi.

Kuleba: "Her senaryoya hazırlıklı olmalıyız"
Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba da "Sınırımızda gördüğümüz şey sadece bir askeri yığınak değil çünkü Rusya daha önce baharda askerlerini sınırlarımıza getirmişti ve o zamandan bu yana gerçekte hiçbir zaman kuvvetlerini oradan çekmedi. Şu anda gördüğümüz şey, Rusya'nın hızlıca burada yığılmış askerlerini ve askeri ekipmanını aktif hale getireceği kötüye giden bir durumdur. Rusya yönetimi için askeri olan dahil her seçenek masadadır." diye konuştu.
Ukrayna olarak Avrupa'da barış, adalet ve güvenliği savunmaya devam edeceklerini vurgulayan Kuleba, "NATO ile bu temel ilkeleri savunmak için çalışmayı sürdüreceğiz." dedi.
Kuleba, Belarus-Polonya sınırından AB'ye yasa dışı geçmek isteyen kişilerin bölgeye gitmesi, Rusya'nın askeri tatbikatları, Avrupa'daki enerji krizi ve AB sınırlarına geçmek isteyen kişilerin silah olarak kullanılması ve dezenformasyonun Rusya'nın Avrupa-Atlantik topluluğuna karşı hibrit savaşının unsurları olarak görülmesi gerektiğini savundu.
Rusya'nın sınırlarındaki faaliyetlerinin arka planı konusunda henüz kesin bir kanıya varamadıklarını aktaran Kuleba, "Her senaryoya hazırlıklı olmalıyız. Ukrayna ve müttefikler yakın koordinasyon içinde olmalı ve Rusya'yı caydıracak, en kötü senaryoyu önleyecek her türlü tedbiri almalıdır." dedi.



Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
TT

Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile anlaşma olabileceğini düşünüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz ay üst düzey savunma, dışişleri ve güvenlik yetkilileri eşliğinde Suriye sınırındaki tampon bölgeyi gezdi. (Hükümet Basın Ofisi)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘iyi niyet gösterilmesi halinde’ Suriye ile bir anlaşmanın mümkün olabileceğini söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Yediot Aharonot’tan aktardığına göre Netanyahu, geçen hafta Suriye’de yaşanan çatışmada yaralanan askerleri ziyaret ederken yaptığı açıklamada, “Suriye’den beklenen, Şam’dan mevcut tampon bölgeye kadar silahsızlandırılmış bir tampon hat oluşturmasıdır. Buna elbette Hermon Dağı’nın etekleri ve zirvesi de dahildir” dedi.

Netanyahu, “Bu bölgeler üzerindeki kontrolümüzü, İsrail vatandaşlarının güvenliğini sağlamak için sürdürüyoruz. Eğer iyi niyet gösterilir ve bu ilkeler üzerinde anlaşılırsa, Suriyelilerle bir anlaşmaya varmak da mümkün. Ancak her koşulda kendi ilkelerimizden vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan İsrail medyasına göre Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, bugün ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilci Yardımcısı Morgan Ortagus ile bir araya geldi.

Yediot Aharonot’a bağlı Ynet haber sitesinin aktardığına göre görüşme, Kudüs’te Başbakanlık Ofisi’nde gerçekleşti.

Ortagus’un ilerleyen saatlerde Beyrut’u ziyaret etmesinin beklendiği bildirildi.


İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
TT

İsrail, Hamas tarafından teslim edilen kalıntı örneklerini aldı

Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)
Geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli bir rehinenin cesedini almak için hasarlı binaların önünden geçen Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracı (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi bugün, İsrail’in Hamas tarafından Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) aracılığıyla teslim edilen kalıntı örneklerini teslim aldığını duyurdu. Örneklerin adli tıp laboratuvarına gönderilmesi planlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre bir Hamas lideri, hareketin bugün Gazze Şeridi'nde kalan iki cesetten birini teslim edeceğini açıklamıştı.

İsrailli rehine Ran Gvili ve Taylandlı rehine Sudthisak Rinthalak'ın cesetleri halen Gazze'de bulunuyor.

Bu gelişme, İsrail güçlerinin bugün Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir Filistinliyi öldürmesi ve Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde evlerin yıkılması ve bombardımanların devam etmesi ile birlikte gerçekleşti.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, ‘işgal güçlerinin kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı’na yoğun hava saldırıları düzenlediğini ve kuzey Gazze’de bazı konut binalarını yıktığını’ bildirdi. Ayrıca İsrail’e ait insansız hava araçları (İHA) et-Tuffah mahallesindeki es-Senafur kavşağı yakınlarında Filistinlilerin evlerine bombalar attı ve eşzamanlı olarak yoğun ateş açıldı.


Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
TT

Güney Asya’da sel ve kasırga: Sıfırdan başlamak zorundayız

Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)
Sri Lanka'nın yanı sıra Endonezya da afetten en çok etkilenen ülkelerden biri oldu (AP)

Sri Lanka'da 400'e yakın kişiyi öldüren sel felaketinden kurtulanlar yaşanan kaosu anlattı.

Sri Lanka Afet Yönetim Merkezi (DMC), ülkede geçen haftadan bu yana devam eden şiddetli yağışların yol açtığı afetlerde can kayıplarının 390'a çıktığını, 370 kişidense hâlâ haber alınamadığını bildirdi. 

Ayrıca arama kurtarma ekiplerinin su baskını ve heyelan riski taşıyan birçok bölgeye ulaşmakta güçlük çektiği vurgulandı.

Sri Lanka Devlet Başkanı Anura Kumara Dissanayake, ülke genelinde olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini duyurmuş, kurtarma çalışmaları için 20 binden fazla askeri personelin görevlendirileceğini belirtmişti.

Guardian'ın irtibata geçtiği Layani Rasika Niroşani, yoğun yağışlara alışık olduklarını fakat bu kadar büyük bir afetle karşılaşacaklarını tahmin etmediklerini söylüyor. 

Selde her şeyini kaybettiğini belirten iki çocuk annesi 36 yaşındaki kadın şöyle devam ediyor: 

Evimiz toprak altında kaldı. Ailem hâlâ şok içinde. Sıfırdan başlamak zorundayız. Bazen bu, yaşamaktan bile daha kötü olabilir.

Kantharuban Praşant da sel nedeniyle evlerini kaybeden 125'ten fazla aileye Badulla'daki bir okulda barınak sağladıklarını belirtiyor.

Yardım malzemelerine ulaşmakta güçlük çektiklerini belirten 32 yaşındaki öğretmen, birçok ailenin selde mahsur kaldığını söylüyor. 

Bazı Sri Lankalılar, yetkililerin afet uyarısı yapmadığına da dikkat çekiyor. 45 yaşındaki Ja Nilanthi, nehir suları tehlikeli seviyeye ulaştığında bile herhangi bir uyarı veya tahliye emri almadıklarını belirtiyor.

Ditwah Kasırgası ve muson yağışlarının yol açtığı sel ve toprak kaymaları nedeniyle can kaybı Endonezya'da 604'e, Tayland'da 176'ya ve Malezya'da üçe yükseldi. 

Güney Asya'da toplamda en az 1172 kişinin canını alan afetlerin yol açtığı yıkımın boyutu henüz tam olarak bilinmiyor. 

Bilim insanlarına göre Güney Asya, iklim değişikliğine karşı yüksek riskli bölgelerden biri. 

Independent Türkçe, Guardian, Reuters, CNN