Mısır-Filistin arasında su işbirliği mutabakatı imzalandı

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, dün Filistin Sular İdaresi Başkanı Mazin Ganim ile görüştü  (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, dün Filistin Sular İdaresi Başkanı Mazin Ganim ile görüştü (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
TT

Mısır-Filistin arasında su işbirliği mutabakatı imzalandı

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, dün Filistin Sular İdaresi Başkanı Mazin Ganim ile görüştü  (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)
Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, dün Filistin Sular İdaresi Başkanı Mazin Ganim ile görüştü (Mısır Su Kaynakları Bakanlığı)

Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati, dün Filistin Sular İdaresi Başkanı Mazin Ganim ve beraberindeki heyet ile bir araya geldi. Taraflar, su kaynakları ve sulama alanında iki ülke arasındaki işbirliğini geliştirmenin yollarını, aralarında imzalanan mutabakat zaptının etkinleştirilmesi yönündeki mekanizmaları ele aldı.
Toplantı, yetkililerin bugün yapılacak Arap Su Konseyi 13. toplantısına katılması öncesinde geldi.
Mısır Su Kaynakları Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre Abdulati, iki halkın kalkınma hedeflerine ulaşılması, bu yönde sınırlı su kaynaklarının optimal yönetimine erişim için iki ülke arasında maksimum düzeyde işbirliği ve koordinasyon sağlanması gereğini vurguladı.
Toplantıda aynı zamanda Mısır'daki kanalların rehabilitasyonu, sulamada modernizasyon ve atık suyun yeniden kullanımı gibi su projeleri gözden geçirildi. Filistinli bakan, Mısır'ın bu alanlardaki uzmanlığından yararlanma arzusunu dile getirdi.
Filistin ile Mısır arasında imzalanan mutabakat zaptı, iki ülke arasındaki kardeşlik ve işbirliği bağlarının güçlendirilmesini, Filistin tarafının su kaynakları yönetimi yeteneklerini geliştirilmesini, Filistinli teknik kadroların becerilerinin geliştirilmesi ve kapasitelerini yükseltilmesi yönünde çalışılmasını hedefliyor. Bu yönde sulama ve su kaynakları yönetimi alanlarında eğitimlerin düzenlenmesi, deneyim alışverişinde bulunulması, yeraltı suları, su kaynaklarının planlanması, yönetimi ve geliştirilmesi konularında teknik destek sağlanması üzerine duruluyor.
Bugün Arap Birliği Genel Sekreterliği'nin merkezinde su ve sulama alanlarındaki Arap bakanlarının katılımıyla Lübnan başkanlığında Arap Su Konseyi'nin 13. oturumu gerçekleştirilecek. Arap Birliği tarafından dün yapılan basın açıklamasında, söz konusu konseyin bakanlar oturumunda, en önemlisi sürdürülebilir kalkınmanın zorlukları ve gelecekteki gereksinimlerini karşılamak için Arap bölgesindeki Arap su güvenliği stratejisinin yürütme planı olan 24 maddenin tartışılacağı belirtildi. Arap Kurak Bölgeler ve Kıraç Araziler Araştırma Merkezi ACSAD ise stratejinin operasyonel planının uygulanmasında kaydedilen ilerlemeye ilişkin rapor sunacak. Bazı ülkelerin stratejinin yürütme planının uygulanmasına ilişkin raporlarının yanı sıra sürdürülebilir kalkınmanın (2010-2030)  zorluklarını ve gelecekteki gereksinimlerini karşılama yönünde Arap su güvenliği stratejisinin modernizasyonu hakkında bir sunum yapılacak. Stratejinin bu oturumda kabul edilmesi, ardından Ekonomik ve Toplumsal Konsey'e ve Arap Zirvesi'ne sunulması bekleniyor.
Toplantıda sunulacaklar arasında, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi ve Arap bölgesinde sosyal ve ekonomik sektörleri değiştirmenin etkisine duyarlılığı değerlendirme yönünde bölgesel girişim, su kıtlığına yönelik bölgesel girişim, iklim risklerine karşı birlik girişimi ve herkes için su güvenliği bölgesel girişimi de yer alıyor. Aynı zamanda toplantıda Arap bölgesinde geleneksel olmayan su kaynaklarının kullanımını genişletme yönünde politika belgeleri ve programlar, Arap ülkelerindeki su durumu hakkında bir rapor, Arap bölgesinde ve komşu ülkelerde paylaşılan su kaynaklarının sürdürülebilir gelişimi yönünde UNESCO Bölge Ofisi tarafından sunulan bilim diplomasisi de ele alınacak.
Senegal'in Dakar şehrinde gerçekleştirilecek 2022 9. Dünya Su Forumunda ise önceki dönemde gerçekleşen Arap toplantılarının bir özeti sunulacak. Mevcut oturumun başkanı Katar ile 9. Su Forumu Teknik Sekreterliği arasında mutabakat zaptının imzalanması hakkında bilgilendirmenin yapılacağı forumda, aynı zamanda gelecekte atılacak adımlar ve Arap ülkelerinin katılımı ele alınacak.
 



Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.


Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
TT

Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)

Gazze Şeridi'ndeki Tarabin kabilesi, dün yaptığı açıklamada, üyelerinin her zaman Filistin halkının ve haklı davasının yanında olduğunu ve kabilenin adının, tarihini veya değerlerini temsil etmeyen konulara karıştırılmasına yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddettiğini belirtti.

İsrail kanalı i24NEWS’te yer alan açıklamada, kabilenin "yeminini bozup işgale bulaştığını" söylediği Yasir Ebu Şebab'ın öldürülmesinin, kendileri için "açık ve net bir duruşla kapatmaya çalıştıkları karanlık bir dönemin sonu" anlamına geldiği belirtildi.

Aşiret, "Filistin direnişinin tüm fraksiyonlarıyla tam bir uyum içinde olduğunu ve işgalin gündemine her ne pahasına olursa olsun hizmet eden herhangi bir grup veya milisi reddettiğini" vurguladı.

Aşiret, Gazze'deki tüm aileleri ve aşiretleri birlik olmaya ve "toplumsal veya ulusal yapıya müdahale etmeye çalışan herkesi reddetmeye" çağırarak, "Gazze'de ihanete veya işbirlikçilere yer olmadığını" vurguladı.

Filistin ve İsrail güvenlik kaynakları, İsrail kanalına, Gazze Şeridi'nin güneyindeki merkezi milislerin lideri Yasir Ebu Şebab'ın, liderliğini yaptığı milis gruplarıyla girdiği şiddetli çatışmada aldığı yaraları sonucu hayatını kaybettiğine dair yeni bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Kanal’ın internet sitesinden aktardığına göre kaynaklar, kavganın aşiret içindeki liderlik, yetki dağılımı ve nüfuz alanlarının paylaşımı konusundaki iç anlaşmazlıkların yanı sıra Ebu Şebab'ın İsrail ile iddia edilen iş birliğinden kaynaklanan artan gerginlik nedeniyle çıktığını belirtti. Kaynaklar, Ebu Şebab'ın bıçaklanma veya silahlı saldırıdan değil, darptan yaralandığını doğruladı.

Kaynaklar, Ebu Şebab'ın İsrail güvenlik güçlerinin yardımıyla acilen Gazze dışına tedavi için nakledildiğini, ancak Beerşeba'daki Soroka Hastanesi'ne kaldırılırken aldığı yaralar nedeniyle yolda hayatını kaybettiğini belirtti. Yardımcısı Gassan el-Dahini'nin milislerin komutasını otomatik olarak devralması bekleniyor.