IMF: Tunus’tan yardım talebi aldık

Washington’daki IMF (Reuters)
Washington’daki IMF (Reuters)
TT

IMF: Tunus’tan yardım talebi aldık

Washington’daki IMF (Reuters)
Washington’daki IMF (Reuters)

Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Gerry Rice, IMF’nin yakın bir zamanda boğucu bir ekonomik krizle karşı karşıya olan Tunus hükümetinden yardım talebi aldığını belirterek, ‘ülkenin ekonomik önceliklerini belirlemek’ için teknik görüşmelerin sürdüğünü söyledi.
AFP’nin haberine göre Rice düzenlediği basın toplantısında, “Son zamanlarda Tunuslu yetkililerden Uluslararası Para Fonu tarafından desteklenen yeni bir program için talep aldık. Tunus için her zaman güçlü bir ortak olduk ve olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
 IMF Ortadoğu ve Orta Asya Bölge Direktörü Cihad Azur geçtiğimiz günlerde Ürdün’ün başkenti Amman'da düzenlenen bir konferansta yaptığı açıklamaları yineleyerek, Rice’ın IMF ile Tunuslu yetkililer arasındaki teknik görüşmelerin Tunus'un yararına yeni bir finansman programı başlatma olasılığını tartışmayı amaçladığını vurguladı. Azur ayrıca görüşmelerin, Tunus'un ekonomik öncelikleri kapsamında geliştirilmesi gereken zorlukları ve ülkedeki mevcut krizin üstesinden gelmek için uygulanması gereken reformları belirlemeye odaklandığını kaydetti.
IMF Sözcüsü, belirli bir zamanda dilimi vermedi.
Tunus, geçtiğimiz yaz mevsiminde Cumhurbaşkanı Kays Said tarafından hükümetin feshedilmesiyle ciddi siyasi krizle karşı karşıya kalırken, geçtiğimiz ay sınırlı yetkilere sahip bir hükümetin kurulmasına tanıklık etti.
Ülke ekonomisi 2011 yılından bu yana zorluklarla karşı karlıya kalırken, ekonomik büyüme oranı son on yılda yüzde 0,6'yı geçemedi. Enflasyon yüzde 6’ya yükselen Tunus’ta pandemi sebebiyle ülkedeki durumu daha da kötüleştirirken, turizm geliri de önemli ölçüde azaldı.
Geçtiğimiz Mayıs ayında borç yüklü Tunus, IMF ile 3 yıllık bir anlaşma için dördüncü kez müzakere masasına oturdu. Görüşmeler kapsamında Tunus, 2021 yılı için 3,3 milyar Euro (4 milyar dolar) elde etmek istiyordu.



ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
TT

ABD ve Suriye Dışişleri Bakanları kimyasal silahlar, yaptırımlar ve ‘İran'ın müdahalesini’ görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriyeli mevkidaşı Esad eş Şeybani ile el sıkışıyor (AFP)

Suriye Dışişleri Bakanlığı bugün yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani'nin ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile telefonda kimyasal silahlar, yaptırımlar ve “İran'ın müdahalesi” konularını görüştüğünü bildirdi.

Bakanlığın açıklamasında eş Şeybani'nin, Şam'ın yaptırımların, özellikle de Sezar Yasası'nın kaldırılması için Washington ile birlikte çalışma arzusunu dile getirdiği belirtilerek, iki tarafın bu yasanın devam etmesinin “şirketlerin ve yatırımcıların uzun vadede Suriye'de ekonomik faaliyette bulunma kabiliyetlerini kısıtladığını” vurguladığı kaydedildi.

Açıklamada Rubio'nun, ABD yönetiminin, Başkan Donald Trump'ın Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması yönündeki direktiflerini uygulamaya devam ettiği ve “önümüzdeki aylarda Sezar Yasası'nın yürürlükten kaldırılması için Kongre ile birlikte çalışacaklarını” söylediği aktarıldı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFPSuriye Dışişleri Bakanı Esad eş Şeybani, (AFP

Açıklamada, iki ülkenin katılımıyla kimyasal silahlar konusunda özel bir komite kurulması için tarafların ortak koordinasyon içinde hareket ettiği duyuruldu.

İran'la ilgili olarak Şam, “özellikle Tahran'a yönelik son saldırıların ardından İran'ın Suriye'nin iç işlerine karışma girişimleri” olarak tanımladığı durumdan duyduğu endişeyi dile getirirken, Washington da “mevcut meşguliyetlerine rağmen Tahran'ın Suriye'deki güç dengesini değiştirme arayışından vazgeçmeyeceği” uyarısında bulundu.

Suriye Dışişleri Bakanlığı'na göre iki bakan terörle mücadele dosyasını da ele aldı ve özellikle Şam'daki Mar Elias Kilisesi'ne yapılan son saldırıdan sonra DEAŞ'ın hala “gerçek bir tehdit oluşturduğunu” teyit etti.

Açıklamada, ABD tarafının DEAŞ'ın “şu anda Suriye hükümetine yönelik en büyük tehdit” olduğunu vurguladığı ve bu alanda istihbarat paylaşımı ve Suriye'nin kabiliyetlerinin geliştirilmesi konusundaki kararlılığını ifade ettiği ifade edildi.

Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)Golan Tepeleri'ndeki Kuneytra geçidi yakınlarında BM gözlemci bölgesindeki İsrail askerleri, (UNDOF)

İki taraf ayrıca İsrail'in, Suriye'nin güneyine yönelik tekrarlanan saldırılarını da ele aldı ve eş Şaybani Suriye'nin 1974 tarihli Ayrılma Anlaşmasına geri dönmek için ABD ile işbirliği yapma arzusunu dile getirdi.

Şarku’l Avsat’ın açıklamadan aktardığına göre Rubio, “bölgenin tanık olabileceği en kötü şeyin Suriye'nin bölünmesi ya da iç savaşa dönmesi” olduğu uyarısında bulundu.

Rubio, ülkesinin Şam'daki büyükelçiliğini yeniden açma arzusunu dile getirerek, “iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılmasına yönelik somut değişimi teyit eden bir adım olarak” eş Şeybani'ye mümkün olan en kısa sürede Washington'u ziyaret etmesi için resmi davette bulundu.