Mısır’da Kovid-19 vakaları ve ölümler artıyor

Mısır Sağlık Bakanlığı, 41 milyon vatandaşın aşı olduğu bilgisini paylaştı.

Enver Sedat Metro İstasyonu’nda kurulan kabinlerde aşı uygulaması sürüyor. (Mısır Metrosu Yönetim ve İşletme Şirketi’nin Facebook sayfası)
Enver Sedat Metro İstasyonu’nda kurulan kabinlerde aşı uygulaması sürüyor. (Mısır Metrosu Yönetim ve İşletme Şirketi’nin Facebook sayfası)
TT

Mısır’da Kovid-19 vakaları ve ölümler artıyor

Enver Sedat Metro İstasyonu’nda kurulan kabinlerde aşı uygulaması sürüyor. (Mısır Metrosu Yönetim ve İşletme Şirketi’nin Facebook sayfası)
Enver Sedat Metro İstasyonu’nda kurulan kabinlerde aşı uygulaması sürüyor. (Mısır Metrosu Yönetim ve İşletme Şirketi’nin Facebook sayfası)

Mısır’da yeni tip koronavirüse (Kovid-19) bağlı vaka ve ölüm sayılarında artış yaşanıyor. Sağlık yetkilileri ülke genelinde 41 milyon vatandaşın Kovid-19 aşısı olduğu bilgisini paylaştı.
Mısır Sağlık ve Önleyici İşler Başkanlık Danışmanı Muhammed Avad Taceddin yaptığı açıklamada “Ülke, yeni tip koronavirüsün dördüncü dalgasından halen muzdarip. Vaka sayıları hızlı ve çok olmamakla birlikte artıyor” ifadelerini kullandı.
Taceddin ayrıca, Mısır devletinin aşı olmayan çalışanların iş yerlerine girişini yasaklamak için hükümet tarafından çıkarılan kararların ardından, son dönemde aşı merkezlerinde yoğunluğun ve aşıya talebin büyük oranda arttığına dikkat çekti. Kovid-19’a bağlı bazı vakaların yoğun bakıma alınmasına gerek olmadığını vurgulayarak önleyici ve ihtiyati tedbirlere uyulması, aşı kampanyalarına yanıt verilmesi ve aşı yaptırılması gerektiğinin altını çizdi.
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yönergelerine uygun olarak yürütülen gözetim ve inceleme işlemlerinde, laboratuvar analizleri pozitif çıkan 960 kişide yeni tip koronavirüs tespit edildi. 71 kişi daha yaşamını yitirdi.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamaya göre Mısır’da dün akşam itibariyle kayıtlara geçen toplam vaka ayısı 346 bin 808’e yükseldi. Bunlardan 289 bin 535’ünün iyileştiği, 19 bin 707’sinin ise yaşamını yitirdiği bilgisi verildi.
Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde salgını kontrol altında tutmaya, herhangi acil bir duruma karşı tüm önleyici tedbirleri almaya ve uygulamaya devam edildiğini vurguladı.
Mısır Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Hüsam Abdulgaffar da yaptığı açıklamada, ilk doz aşı olup ikinci dozu bekleyenler veya iki doz aşı olanlar ya da tek doz Johnson & Johnson aşısı olanlar dahil ülke genelinde koronavirüse karşı aşı olanların toplam sayısının 41 milyona ulaştığını bildirdi. Söz konusu sayının yıl sonundan önce artmasının beklendiğini söyledi.
Sağlık Bakanlığı, Kahire'nin ana değiştirilebilir metro istasyonları ile daha yoğun birinci ve ikinci hat istasyonlarında vatandaşlar için aşı kabinleri tahsis etti.
Mısır Metrosu Yönetim ve İşletme Şirketi’nden perşembe günü yapılan açıklamaya göre şirketin Yönetim Kurulu Başkanı el-Fadhali’nin vatandaşların aşı olduğu Tahrir Meydanı ve Enver Sedat Metro İstasyonu’nun birinci ve ikinci hatlarını teftiş etti.
Şirket açıklamasında bir diğer aşı merkezinin yarın Ramses Meydanı'ndaki el-Şüheda İstasyonu'nda faaliyete geçirileceğini, el-Attabe İstasyonu'na ve üç hatlı en yoğun istasyonların olduğu bir dizi başka hatlarda da hizmet verileceğini bildirdi.



Suriyeliler, Suriye'nin kurtuluşu ve Beşşar Esed’in kaçışının yıldönümünü kutluyor

Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
TT

Suriyeliler, Suriye'nin kurtuluşu ve Beşşar Esed’in kaçışının yıldönümünü kutluyor

Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)
Dün Şam’da Beşşar Esed rejiminin düşüşünü kutlayan törenlere katılırken ülkelerinin bayraklarını sallayan Suriyeliler (AP)

Şam, bugün ‘kurtuluşunun’ birinci yıldönümünde Suriyelilerin ülkelerine dönüşünü, eski rejimin çöküşünü ve lideri Beşşar Esed'in ülkeden kaçışını kutluyor.

Adeta bir tatil havasının hakim olduğu başkentte, geri dönüş hakkının sevinci, hatıraların ağırlığıyla iç içe geçmiş durumda. Sokaklar ise ‘karanlık dönemin’ sembollerinin yerini alan yeni bir kimliği yansıtıyor. Silahlı grupların üyeleri yeni devletin güvenlik kurumlarına entegre edilirken Şamlılar gelecekleriyle ilgili endişelerinin bir kısmından kurtulmuş durumdalar.

Süslemelerin, kalabalıkların, dolu otellerin ve yıllarca süren sürgünün ardından geri dönenlerin ardında, hala kayıp olanların aileleri ve yıkılmış bölgelerin sakinleri arasında hiç bitmeyecek bir hüzün var. Yine de insanlar, sanki ‘duvarların artık kulakları yokmuş’ gibi, açıkça konuşma cesaretini yeniden kazandılar ve bireysel karar verme gücünü ve geri dönme hakkını yeniden kazandıklarına dair genel duygularını ifade ettiler.

Bu değişim, 8 Aralık 2024 tarihinde Beşşar Esed'in ülkenden kaçışının ardından yaşanan hareketli gecenin hatıralarını silebilmiş değil. O gece, güvenlik kurumları çöktü, silahlı gruplar kritik öneme sahip karargahları yağmalamak için acele etti ve eski rejimin üyeleri üniformalarını sokaklarda bıraktı. Şam kaosun eşiğine gelmişti.

Ancak Cisr el-Ebyad, Bab Tuma ve el-Kassa gibi mahalleler, doktorlar, öğrenciler ve tüccarlardan oluşan geçici mahalle komiteleri sayesinde kendilerini korumayı başardılar. Bu girişimler sayesinde 200'den fazla hırsız tutuklandı ve mezhep çatışmaları önlerken halkın durumun kontrolden çıkmasını engelleme yeteneğini ortaya koydu.

Öte yandan Tahran'da bugün, İran'ın Suriye'deki dayanak noktasını kaybetmesi, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’in ‘dış komplo’ hakkındaki konuşması, Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) Suriye'yi ‘35. Eyalet’ olarak görmesi, diplomasinin savunulması ve milletvekillerinin on milyarlarca doların israf edildiği yönündeki suçlamaları arasında ‘direniş çadırının ana direğinin’ çöküşüyle ilgili çelişkili haberler basında yer alıyor.


Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
TT

Caca: Hizbullah Lübnan’ın en büyük sorunudur

Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)
Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Samir Caca, partinin 2025 genel konferansına katıldı (LK)

(Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri Partisi (LK) lideri Samir Caca, Hizbullah'ın askeri kanadının Lübnan'ın en büyük sorunu olduğunu söylerken Hizbullah’ın askeri yapısının tasfiyesini geciktirmek için hiçbir neden olmadığını savunuyor.

Caca, LK’nin ilk genel konferansında, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'a açık bir mesaj göndererek şunları söyledi:

“Hizbullah'ın askeri kanadının, yaşadığımız büyük sorunun merkezinde olduğu artık açıkça ortada. Herkes, bu sorunun çözülmesinin mali durumu hafifletmek için bir ön koşul olduğu konusunda hemfikir.”

Caca ayrıca, önümüzdeki bahar için planlanan parlamento seçim yasası ile ilgili olarak Meclis Başkanı Nabih Berri'ye bir mesaj gönderdi. Ona, iç düzenlemelerin uygulanmak için oluşturulduğunu, partizan amaçlara ulaşmak, parlamentonun işleyişini bozmak ve parlamento seçimlerini sekteye uğratmaya çalışmak için kullanılmak üzere oluşturulmadığını söyledi.


Hamas yetkilisi: Silahların "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazırız

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
TT

Hamas yetkilisi: Silahların "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazırız

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan, (AP)

Hamas'tan üst düzey bir yetkili dün yaptığı açıklamada, hareketin İsrail ile varılan ateşkes anlaşması kapsamında silah cephaneliğinin "dondurulması veya depolanması" konusunu görüşmeye hazır olduğunu belirtti. Yetkili, böylece ABD arabuluculuğundaki anlaşmanın en karmaşık konularından birini çözmek için olası bir formül önerdiğini söyledi.

Hareketin siyasi büro (karar alma organı) üyesi Basem Naim'in açıklamaları, tarafların anlaşmanın ikinci ve daha karmaşık aşamasına geçmeye hazırlandığı bir zamanda geldi.

Naim, hareket liderlerinin çoğunun bulunduğu Katar'ın Doha kentinde Associated Press'e (AP) verdiği demeçte, "Daha fazla gerilimi veya daha fazla çatışma veya patlamayı önlemek için kapsamlı bir yaklaşım benimsemeye açığız" ifadelerini kullandı.

Naim, Hamas'ın "direnme hakkını" koruduğunu, ancak hareketin Filistin devleti kurma sürecinin bir parçası olarak silah bırakmaya hazır olduğunu ifade etti. Naim, bunun nasıl uygulanacağı konusunda ayrıntı vermese de müzakerelere olanak sağlamak için beş ila on yıllık uzun vadeli bir ateşkes önerdi.

Naim, "bu sürenin ciddi ve kapsamlı bir şekilde kullanılması gerektiğini" vurgulayarak, Hamas'ın silahlarıyla ilgili mevcut seçeneklere "çok açık" olduğunu belirtti. Naim, "Filistin'in ateşkes veya müzakere süresince silahların hiçbir şekilde kullanılmayacağına dair garanti vermesiyle, silahların dondurulması, depolanması veya imha edilmesi hakkında konuşabiliriz" ifadesini kullandı.

Ateşkes, ABD Başkanı Donald Trump'ın ekim ayında sunduğu ve "garantör devletler" olarak hareket eden uluslararası tarafların da katılımıyla hazırlanan 20 maddelik bir plana dayanıyor. Naim, "planın çok fazla açıklığa kavuşturulması gerektiğini" belirtti.

Uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılması şu anda en acil endişeler arasında.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre en önemli konulardan biri, bu gücün Hamas'ı silahsızlandırmaktan sorumlu olup olmayacağı.

Naim, bunun Hamas için kabul edilemez olduğunu ve hareketin, söz konusu gücün anlaşmanın uygulanmasını izlemesini beklediğini vurguladı. Naim, "Ateşkes anlaşmasını izlemek, ihlalleri bildirmek ve olası bir gerilimi önlemek için sınıra yakın bir BM gücünün bulunmasını memnuniyetle karşılıyoruz" dedi. "Ancak, bu güçlere Filistin topraklarında silahsızlanma veya bu tür eylemlerde bulunma yetkisi verilmesini kabul etmiyoruz" diye ekledi.

Naim, ilerlemenin bir işareti olarak, Hamas ve rakibi Filistin Yönetimi'nin, Gazze'deki günlük işleri yönetecek yeni teknokrat komiteyi kurma konusunda ilerleme kaydettiğini açıkladı.

Yönetim ve Hamas'ın, Batı Şeria'da ikamet eden ancak aslen Gazzeli olan Filistin hükümetinden bir bakanın komiteye başkanlık etmesi konusunda anlaştıklarını söyledi.