Genel Denetim Ofisi, NASA'yı ve Elon Musk'ı yalanladı: Ay'a 2026'dan önce gidilemez

Musk ağustosta, Artemis programının 2024'ten önce hazır olacağını söylemişti

Dünya'yla Ay arasındaki mesafe yaklaşık 384 bin kilometre (NASA)
Dünya'yla Ay arasındaki mesafe yaklaşık 384 bin kilometre (NASA)
TT

Genel Denetim Ofisi, NASA'yı ve Elon Musk'ı yalanladı: Ay'a 2026'dan önce gidilemez

Dünya'yla Ay arasındaki mesafe yaklaşık 384 bin kilometre (NASA)
Dünya'yla Ay arasındaki mesafe yaklaşık 384 bin kilometre (NASA)

NASA'nın teftiş organı Genel Denetim Ofisi'nin hazırladığı denetleme raporu uzay ajansının ve SpaceX CEO'su Elon Musk'ın Ay'a insanlı uçuşla ilgili tahminlerinin gerçekçi olmadığını ortaya koydu. Ofisin dün yayımladığı raporda, Artemis görevinin en erken 2026'da gerçekleşeceği kaydedildi.
Teknoloji milyarderi ağustosta Artemis adlı programın 2024'ten önce hazır olacağını söylemişti. NASA ise geçen hafta 2024'te yapılması planlanan insanlı uçuşun 2025'e ertelendiğini duyurmuştu.
Uzay ajansı, SpaceX'le varılan anlaşmaya Jeff Bezos'un şirketi Blue Origin'in açtığı davanın gecikmede payı olduğunu bildirmişti.
Raporda uzay programının Kovid-19 pandemisiyle hava koşulları yüzünden artan teknik zorluk ve gecikmelerle de karşı karşıya olduğu açıklandı.
Genel Denetim Ofisi ayrıca Artemis görevinde kullanılacak uzay kıyafetlerinin en az Mayıs 2025'e kadar hazır olmayacağını kaydetti.
Raporda, SpaceX'in geliştirdiği İnsanlı İniş Sistemi'nde gecikme yaşanma ihtimali olduğu açıklandı.
Ofis mürettebatsız Artemis 1 uçuşununsa 2022 yazında yapılacağını öngördü. NASA daha önce bu uçuşun Şubat 2022'de yapılmasını planlıyordu.
Öte yandan rapora göre, Artemis programında harcamanın 2025'e kadar 93 milyar dolara (yaklaşık 950 milyar TL) çıkacağı tahmin ediliyor. Yetkililer, maliyetlerin azaltılması için NASA'nın çözüm bulması gerektiğini vurguladı.
NASA, insanları 1972'den beri kimsenin ayak basmadığı Ay'a geri götürmek için SpaceX'le çalışıyor.
Uzay ajansı, Ay'da Artemis adını verdiği bir üs kurmayı ve insanların gelecekte, aşırı ışık, aşırı karanlık ve donmuş sudan oluşan bu gök cisminde barınabilmesini sağlamak için uğraşıyor.
NASA uyduya göndereceği astronotların varış noktası olarak Güney Kutup Bölgesi'ni seçmişti. Ancak kesin iniş noktasını hâlâ belli değil.
 
Independent Türkçe, AFP, Reuters, AA



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news