"Uzaydaki benzin istasyonu" için çalışmalar başladı

Hızı bazen saatte 28 bin kilometreye varabilen uzay çöpleri, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yakınından geçmiş ve bir çarpışma endişesi yaratmıştı (Warwick Üniversitesi/Mark Garlick)
Hızı bazen saatte 28 bin kilometreye varabilen uzay çöpleri, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yakınından geçmiş ve bir çarpışma endişesi yaratmıştı (Warwick Üniversitesi/Mark Garlick)
TT

"Uzaydaki benzin istasyonu" için çalışmalar başladı

Hızı bazen saatte 28 bin kilometreye varabilen uzay çöpleri, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yakınından geçmiş ve bir çarpışma endişesi yaratmıştı (Warwick Üniversitesi/Mark Garlick)
Hızı bazen saatte 28 bin kilometreye varabilen uzay çöpleri, Uluslararası Uzay İstasyonu'nun yakınından geçmiş ve bir çarpışma endişesi yaratmıştı (Warwick Üniversitesi/Mark Garlick)

Avustralyalı bir şirket, uzay çöpünü yörüngede yakıt olarak kullanmak için bir "benzin istasyonu" kurmayı planlıyor.
Neumann Space firması, geçen yıl alçak Dünya yörüngesindeki uzay görevlerinin kesintiye uğramadan daha uzun süre yapılabilmesini ve uyduların hareket ettirilebilmesini sağlayacak bir "uzay içi elektrikli itki sistemi" tasarlamıştı.
Aynı firma bu sefer de uzay çöplerini bu itki sisteminde yakıt olarak kullanabilmek için dönüştürmeyi planlıyor.
Neumann Space, söz konusu projeyi ABD'deki Nanorocks ve Cislunar firmalarıyla ve Japon merkezli girişim şirketi Astroscale ortaklığıyla geliştiriyor.
Astroscale ürettiği bir uyduyu kullanarak bir simülasyon deneyinde uzay çöpü toplamayı başarmıştı.
Nanorocks ise şu anda uzay çöpünü yörüngedeyken yakalayıp depolayarak daha küçük parçalara ayırmak için bir robotik sistem üzerinde çalışıyor. Cislunar da uzaydaki atıkları eriterek metal çubuklara dönüştürebilecek bir uzay dökümhanesi tasarlıyor.
Avustralyalı şirketin CEO'su Herve Astier, uzayda metal eritme projesi için Cislunar'ın NASA'dan fon aldığını, bunun üzerine inşa ettikleri prototipin de başarılı olduğunu belirtti.  
Astier, bu metal çubukların itki sisteminde yakıt olarak kullanılabileceğini söyledi. Sistem metali iyonize ederek nesneleri yörüngede hareket ettirebilmek için bir itici güç oluşturuyor.
Yönetici, üç şirketin teknolojisinden de faydalanmak istediklerini belirterek "Biri uzay çöplerini toplayabiliyor, biri bu atıkları kesip parçalayabiliyor, diğeri de atıkları eritebiliyor. Bunları kullanabiliriz" dedi.
Uzay çöplerinin genelde toplandığını veya yok edildiğini söyleyen Astier, bu şekilde bir geri dönüşümün atık problemine başka bir boyuttan yaklaşılmasını sağlayacağını belirterek "Bu uzayda bir benzin istasyonu açmak gibi" ifadelerini kullandı.
Independent Türkçe, Guardian, Gadgets



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news