Elysee kaynağı: Macron ve Mikati’nin Roma’da görüşmesi beklenmiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Paris’te bir önceki görüşmede (Reuters)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Paris’te bir önceki görüşmede (Reuters)
TT

Elysee kaynağı: Macron ve Mikati’nin Roma’da görüşmesi beklenmiyor

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Paris’te bir önceki görüşmede (Reuters)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Paris’te bir önceki görüşmede (Reuters)

Fransa Cumhurbaşkanlığı’ndan bir kaynak, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Cuma günü yapacağı İtalya ziyareti kapsamında, aynı dönemde orada olması beklenen Lübnan Başbakanı Nacib Mikati ile görüşme olasılığını dışladı.
Söz konusu kaynak, Cumhurbaşkanı Macron’un yoğun ziyaret programı nedeniyle Mikati ile toplantının mümkün olamayacağını söyledi.
Ancak cumhurbaşkanlığı kaynağının bu açıklamasına rağmen, Macron’un ziyaret gününe kadar işler değişebilir.
Macron, ilk durağı olacak olan Hırvatistan'ın başkenti Zagreb’in ardından iki günlüğüne Roma’yı ziyaret edecek.
Elysee Sarayı’na göre, tüm bu temaslar önümüzdeki yılın ilk yarısında Fransa’nın altı aylığına Avrupa Birliği (AB) başkanlığına hazırlanma kapsamında yapılacak.
Cumhurbaşkanlığı kaynağına göre, Macron’un Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus ile yapacağı görüşmede, çevre, çevresel çeşitlilik, Afrika ülkeleriyle dayanışma ve insan hakları konuları ele alınacak.
Macron, Avrupa ve Orta ve Güney Amerika’daki demokrasinin durumu gibi diğer konuları gündeme getirmesi de bekleniyor.
Cumhurbaşkanlığı kaynakları, geçtiğimiz günlerde, ‘Macron, birçoğu büyükelçilerini Beyrut’tan çeken ve Lübnan büyükelçilerinden başkentlerini terk etmelerini isteyen Körfez ülkeleriyle Lübnan için arabuluculuk yapmaya çalışacak’ şeklinde bir bilgi de sızdırdı.
Bu arada, Lübnan Başbakanı Nacib Mikati, Lübnan’daki durumla ilgili endişelerini sürekli dile getiren ve defalarca Lübnan’ın Ortadoğu’da bir arada yaşama modeli olarak korunması çağrısında bulunan Papa Franciscus ile görüşmek için bu hafta sonu Roma’yı ziyaret edeceğini duyurdu.
Lübnan’ın hükümet işlerinin aksaması, siyasi gerginliğin devam etmesi, fiyatların hızla yükselişi ve yerel para biriminin değer kaybı gibi yaşadığı kriz düşünüldüğünde, Papa-Mikati görüşmesi büyük bir öneme sahip.
Elysee kaynakları, Macron-Mikati görüşmesinin gerçekleşme ihtimalini reddetse de, Macron’un Lübnan’ı yakından takip ettiği ve ülkeyi ekonomik, mali ve idari olarak kurtarmak için bir yol haritası ortaya koyan ilk kişi olduğu göz önüne alındığında, Macron’un Papa ile görüşmesi Lübnan’daki durumun tartışılması için bir fırsat olabilir.
Macron’un Lübnan girişiminin önüne birçok engel çıktı ve Lübnan’da uzun süre hükümet kurulamadı.
Mikati başkanlığında kurulan hükümet ise, Şii kanadın, bakanların Bakanlar Kurulu toplantılarına katılması için Beyrut Limanı patlamasına ilişkin soruşturmayı yürüten Yargıç Tarık Bitar’ın görevden alınmasını talep etmesi nedeniyle kısa süre sonra çalışamaz hale geldi.



Arap Koalisyonu, BAE'nin açıklamasında yer alan iddiaları yalanlarken Mukalla Limanı’ndaki iki gemi ile ilgili bazı ihlaller ve usulsüzlüklere işaret etti

Dün Mukalla Limanı yakınlarında Arap Koalisyonu güçleri tarafından vurulmadan önce askeri kargonun izlendiğini gösteren bir videodan alınmış bir kare (Reuters)
Dün Mukalla Limanı yakınlarında Arap Koalisyonu güçleri tarafından vurulmadan önce askeri kargonun izlendiğini gösteren bir videodan alınmış bir kare (Reuters)
TT

Arap Koalisyonu, BAE'nin açıklamasında yer alan iddiaları yalanlarken Mukalla Limanı’ndaki iki gemi ile ilgili bazı ihlaller ve usulsüzlüklere işaret etti

Dün Mukalla Limanı yakınlarında Arap Koalisyonu güçleri tarafından vurulmadan önce askeri kargonun izlendiğini gösteren bir videodan alınmış bir kare (Reuters)
Dün Mukalla Limanı yakınlarında Arap Koalisyonu güçleri tarafından vurulmadan önce askeri kargonun izlendiğini gösteren bir videodan alınmış bir kare (Reuters)

Yemen'de Meşru Hükümeti Destekleme Koalisyonu Ortak Kuvvetler Komutanlığı, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasını yalanlayan ve açıklığa kavuşturan resmi bir açıklamada, iki geminin belirlenmiş prosedürleri ihlal ederek ve meşru Yemen hükümeti veya Arap Koalisyonu liderliğinden gerekli izinleri almadan Mukalla Limanı’na girişiyle ilgili ciddi ihlaller ve usulsüzlükler olduğunu duyurdu.

Arap Koalisyonu Sözcüsü Turki el-Maliki, iki geminin Yemen karasularına girdiğini ve girmeden önce izleme ve tanımlama sinyallerini kapattığını, bunun da bu tür durumlarda geçerli olan denizcilik yasaları ve prosedürlerinin açık bir ihlali olduğunu söyledi.

İki geminin Mukalla Limanı’na varışının, limanın kapatılması ve tüm yerel işçi ve çalışanların tahliyesiyle aynı zamana denk geldiğini ekleyen Maliki, gemilerin silah ve mühimmat yüklü konteynerlerin yanı sıra 80'den fazla araç taşıdığını belirtti.

Maliki, gemilerin varış ve boşaltma sürecinin belgelendiğini ve BAE'deki üst düzey yetkililere, güvenlik ve istikrarı tehdit eden çatışma bölgelerine aktarılmasını önlemek için bu askeri desteğin Mukalla Limanı’ndan ayrılmasının engellenmesi gerektiği konusunda bilgi verildiğini söyledi.

Maliki, BAE'ye çatışmayı körükleyen bu tür eylemlerin hoş görülmeyeceğinin bildirildiğini ve araçların limana geri dönmesinin talep edildiğini, bunun da yapıldığını, ancak silah konteynerlerinin Reyyan Askeri Üssü’nde kaldığını açıkladı.

Maliki, Arap Koalisyonu liderliğinin, bu konteynerlerin Hadramut ve çöl bölgesindeki çeşitli yerlere nakledilip dağıtılacağına dair teyit edilmiş bilgiler aldığını ve bunun gerginliği ve tırmanışı artıracağını belirttti. Bu durum, Arap Koalisyonu liderliğini sivillerin ve kamu mallarının güvenliğini korumak için dün sabaha karşı sınırlı bir askeri operasyon düzenlemeye sevk etti.

Operasyonun kayıp veya hasar olmaması için angajman kurallarına uygun olarak yürütüldüğünü vurgulayan Maliki, kalan konteynerlerin şu anda Reyyan Askeri Üssü’nde kontrol altında olduğunu belirtti.

Bu açıklama, Yemen'de ve bölgede güvenliği ve istikrarı korumak, meşruiyeti zayıflatmaya yönelik her türlü girişime karşı koymak ve siyasi barış sürecini tehdit eden tüm müdahaleleri durdurmak için Arap Koalisyonu ülkeleri arasında koordinasyonu güçlendirmek amacıyla Yemen'de Meşru Hükümeti Destekleme Koalisyonu tarafından gösterilen aralıksız çabalar çerçevesinde yapıldı.


Irak’ta meclis başkanı ve yardımcıları göreve başladı

Yeni Irak Meclisi üyeleri Bağdat'ta ilk oturumlarına giderken (AFP)
Yeni Irak Meclisi üyeleri Bağdat'ta ilk oturumlarına giderken (AFP)
TT

Irak’ta meclis başkanı ve yardımcıları göreve başladı

Yeni Irak Meclisi üyeleri Bağdat'ta ilk oturumlarına giderken (AFP)
Yeni Irak Meclisi üyeleri Bağdat'ta ilk oturumlarına giderken (AFP)

Irak Meclisi, dün Meclis Başkanı ve iki yardımcısının seçimini tamamlayarak siyasi krizi hızla sona erdirdi. Üçüncü tur oylamanın ardından, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) üyesi Ferhad el-Atruşi, ikinci Meclis Başkan yardımcısı olarak seçildi.

Bu karar, KDP’nin iki turda da mutlak çoğunluğu elde edemeyen önceki adayı Şahvan Abdullah'ı adaylıktan çekip yerine Ferhad el-Atruşi’yi aday göstermesinin ardından alındı.

Muhammed el-Halbusi 208 oyla Meclis Başkanı olarak seçilirken Adnan Feyhan 177 oyla birinci başkan yardımcısı seçildi.

Sonuçların açıklanmasının ardından yeni başkanlık kadrosu resmi olarak göreve başladı. Halbusi, cumhurbaşkanlığı için aday başvurularının açıldığını duyurarak, Şii Koordinasyon Çerçevesi tarafından seçilecek olan başbakanın onaylanmasıyla sona erecek olan bir sonraki anayasal süreci başlattı. Şii Koordinasyon Çerçevesi, kendisini meclisteki en büyük blok olarak ilan etmişti.


Suudi Arabistan, güvenliği ve Yemen'in istikrarı için kırmızı çizgiyi çizdi

Salı günü Fuceyra Limanı’ndan Mukalla Limanı’na ulaştıktan sonra Arap Koalisyonu güçleri tarafından imha edilen bazı araçlar (Reuters)
Salı günü Fuceyra Limanı’ndan Mukalla Limanı’na ulaştıktan sonra Arap Koalisyonu güçleri tarafından imha edilen bazı araçlar (Reuters)
TT

Suudi Arabistan, güvenliği ve Yemen'in istikrarı için kırmızı çizgiyi çizdi

Salı günü Fuceyra Limanı’ndan Mukalla Limanı’na ulaştıktan sonra Arap Koalisyonu güçleri tarafından imha edilen bazı araçlar (Reuters)
Salı günü Fuceyra Limanı’ndan Mukalla Limanı’na ulaştıktan sonra Arap Koalisyonu güçleri tarafından imha edilen bazı araçlar (Reuters)

Yemen salı günü, Suudi Arabistan'ın güvenlik denklemlerini yeniden çizdiği ve kırmızı çizgileri ve ittifak sınırlarını belirlediği önemli gelişmelere tanık oldu. Hadramut ve el-Mehra'da Güney Geçiş Konseyi'nin (GGK) gerginliği tırmandırmasıyla birlikte Riyad, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ‘son derece tehlikeli’ olarak nitelendirdiği eylemlerinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Bu adımlar, GGK’ya bağlı güçlerin güney sınırları yakınlarında askeri eylemlerde bulunmasına neden oldu. Riyad, bu gelişmeleri ulusal güvenliği ile Yemen ve bölgenin güvenliğine yönelik doğrudan bir tehdit olarak değerlendirdi.

Güvenliğinin ‘kırmızı çizgi’ olduğunu vurgulayan Suudi Arabistan, Yemen'in birliğine ve egemenliğine bağlılığını ve Yemen Başkanlık Konseyi'ne tam desteğini teyit ederken, ‘güney davasının’ haklılığı konusundaki tutumunu ve bunu kapsamlı siyasi diyalog çerçevesi dışında ele almayı reddettiğini bir kez daha yineledi.

Riyad, Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi’nin talebine yanıt olarak BAE güçlerinin Yemen'den çekilmesini ve herhangi bir iç tarafa askeri ya da mali destek verilmesinin sonlandırılmasını istedi. Yemen'de Meşru Hükümeti Destekleme Koalisyonu Sözcüsü Tümgeneral Turki al-Maliki'ye göre Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap Koalisyonu güçleri, resmi izin olmadan Mukalla Limanı’na getirilen silah ve savaş araçlarını hedef alan ‘sınırlı ve nokta atışı’ bir hava saldırısı düzenledi.

Öte yandan Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi, BAE ile ortak savunma anlaşmasının iptal edildiğini duyurdu. 90 günlük olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğini açıklayan Alimi, BAE güçlerinin 24 saat içinde ülkeyi terk etmelerini ve kamplarını Vatan Kalkanı Güçleri’ne devretmelerini talep etti. Bu kararlar resmi kurumlar tarafından desteklendi.

Tüm bu gelişmeler ve Alimi'nin verdiği son tarih çerçevesinde BAE Savunma Bakanlığı, ilgili ortaklarla koordineli olarak güçlerinin geri çekileceğini duyurdu. Bakanlık, misyonu sonlandırma kararının ‘mevcut aşamanın gerekliliklerinin kapsamlı bir değerlendirmesi’ çerçevesinde alındığını ve BAE'nin bölgesel güvenlik ve istikrarı destekleme konusundaki taahhütleri ve rolüyle tutarlı olduğunu vurguladı.