Umman'da deve yetiştiriciliği önemli bir kültürel miras olarak varlığını koruyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Umman'da deve yetiştiriciliği önemli bir kültürel miras olarak varlığını koruyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Umman'ın çeşitli köy ve illerinde, özellikle de Zufar'da yaygın şekilde yapılan deve yetiştiriciliği, ülkenin kültürel mirasında geçmişten günümüze önemini yitirmeyen kadim meslekleri arasında yer alıyor.
Yol kenarlarında dolaşan, dağlarda tepelerde otlayan develer ülkenin güneyindeki Zufar ilinde sıradan manzaralardan. Hatta burada araçlar, karşıdan karşıya geçmeleri için develere yol veriyor.
Bölgelere göre tüylerinin renkleri farklılık gösteren Umman develeri, Zufar'da genellikle siyaha yakın, ülkenin kuzey kesimlerinde ise kırmızı, sarı ve beyaz olabiliyor.
Umman halkının deve yetiştiriciliğine özellikle bu mesleğin gelirinin yüksek olması ve deve yarışlarının düzenlenmesinin ardından daha fazla ilgi göstermeye başladığı belirtiliyor.
Pek çok deve cinsinin bulunduğu Umman'da en meşhuru, kabileler tarafından itibar edilen bazı özelliklere sahip olan "El-Asail" olarak isimlendirilen deve.

Kültürel miras ve geçim kaynağı
Ummanlı deve yetiştiricisi Suheyl Ahmed Said Katan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Develer, Zufar halkı için bir servet. Kentsel yayılma ve modernleşme sürecinden önce de tüm ülkeyi sırtlarında taşımış olan develer, çok eski zamanlardan bu yana var olan kültürel bir miras" dedi.
Develerin, ülke tarihinde ve medeniyetinde önemli rolü ve saygıdeğer bir yeri olduğuna işaret eden Katan, develerin bollukta ve darlıkta binek; çölde, tepede ya da dağda temel ulaşım aracı olmasının yanı sıra et ve süt tedarikinde önemli bir kaynak olduğunu dile getirdi.
Katan, deve sütünü kendilerinin kullandığını ihtiyaç halinde de sattıklarını, ayrıca deve yetiştiriciliğinin hükümetin yükünün hafifletilmesi ve işsizlikle mücadeleye katkı sağladığını aktardı.
"Develer, hayatımızın bir parçası, onlarla birlikte yaşıyoruz" diyen Katan, deve sahibi Ummanlıların, itibar sahibi olduğunu; her şeyi bıraksalar da develerinden ayrılmadıklarını söyledi.

Katan, yetiştirdiği develerden bazılarının, bölgesel ve yerel yarışmalara katılarak pek çok ödül kazandığını paylaştı.

Baharın geldiği "hatıl" mevsimi
Develerin, bereketli meralarda, tepelerde serbestçe gezindiği ve iyi beslendiği mevsime "hatıl" adı verildiğini aktaran Katan, bu dönemde, hayvan yetiştiricilerinin masraflarının da azaldığını belirtti.
Katan, develerin, sonbaharda 3 ay boyunca ovada kaldıktan sonra hayvan yetiştiricilerinin "hatıl" mevsimini ilan ettiğini ve meraların verimli, ağaçların yoğun ve çeşitli olduğu vadilere yönelmeye karar verdiklerini aktardı.
Ummanlı deve yetiştiricisi, bu mevsimde, sıradan günlük hayatın koşuşturmacasını bir kenara bırakarak, harika bir manzaraya sahip doğanın kucağında sessiz yaşama geçtiklerini dile getirdi.

Bahara denk gelen bu mevsimin, hayatın stresinden uzaklaşma ve kendini arındırma olarak görüldüğünü belirten Katan, bazı çalışanların, yaban hayatı ile doğayı birleştiren bu en güzel anların keyfini sürmek için tatile çıktığını, izinlerini bu vakte denk getirdiğini kaydetti.

Kültürel mirasın korunması için devlet desteği
Devlet, develerin önemli rol oynadığı Umman kültürel mirasını korumak için 1989'da Sultanlık Mahkemesi Divanına bağlı Deve İşleri Genel Müdürlüğünü kurdu.
Deve İşleri Genel Müdürlüğü, ulusal kutlamalar ve çeşitli etkinliklerin yanı sıra deve yarışları ve geleneksel Arda Koşusu gibi etkinlikler düzenliyor.
Tarım ve Balıkçılık Bakanlığı istatistiklerine göre, 2019 yılında ülkede yaklaşık 279 bin deve bulunurken, bunlardan 9 bin kadarı yarışlara katılıyor.



Suudi Arabistan, küresel zorluklarla mücadelede uluslararası çabaların harekete geçirilmesinin önemini vurguluyor

Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci, konferansta yaptığı konuşmada (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci, konferansta yaptığı konuşmada (SPA)
TT

Suudi Arabistan, küresel zorluklarla mücadelede uluslararası çabaların harekete geçirilmesinin önemini vurguluyor

Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci, konferansta yaptığı konuşmada (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci, konferansta yaptığı konuşmada (SPA)

Suudi Arabistan dün, bölgesel ve küresel zorluklarla mücadele için uluslararası ve ortak çabaların önemini vurgulayarak, gelişmekte olan ve kıyı şeridi olmayan ülkelerin küresel pazarlara girmesine yardımcı olunması gerektiğini, bunun halkların, bölgenin ve tüm dünyanın yararına olacağını belirtti.

Kral Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman bin Abdulaziz adına, Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el Hureyci, Avaza Türkmen Bölgesi'nde düzenlenen Birleşmiş Milletler 3. Kıyı Şeridi Dışı Gelişmekte Olan Ülkeler Konferansı'na katıldı.

efgvtr
Konferansa katılan ülkelerin heyet başkanları grup fotoğrafında (SPA)

El-Hureyci, konferanstaki konuşmasında, özellikle denize kıyısı olmayan gelişmekte olan ülkelerde küresel ekonomik istikrar, refah ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasına katkıda bulunmak için uluslararası toplumla stratejik ortaklıklar ve ittifaklar kurulması ve ortak uluslararası çabaların gerekliliğini vurguladı.

Suudi Arabistan'ın küresel ekonomiyi ve sürdürülebilirliğini desteklemek için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğini belirten el-Hureyci, ülkesinin, kalkınma sürecini engelleyen ve ülkelerin sürdürülebilir kalkınma için araçlar sağlama çabalarını sınırlayan ticaret, bağlantı, kalkınma ve ulaşım alanlarındaki küresel ekonomik zorlukları ve engelleri ele almaya katkıda bulunan kalıcı çözümler bulmak için ortak çabaların önemine olan bağlılığını yineledi.

Mühendis el-Hureyci, “Suudi Arabistan, (2030 Vizyonu) ile sürdürülebilir kalkınmayı ulusal öncelikleri arasına almıştır ve vizyonun hedeflerine ulaşmak için sürdürülebilir projeler ve akıllı yatırımlar tasarlayarak küresel sürdürülebilir kalkınma planlarını uygulamaya çalışmaktadır” ifadelerini kullandı.

El-Hureyci, Suudi Arabistan'ın uluslararası kuruluş ve birliklere üyeliği aracılığıyla, ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi, iş birliği ve anlayışın desteklenmesi için çalıştığını ifade etti.