Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Riyad bir arada yaşama ve hoşgörü kültürünü yaymaya çalışıyor

Rusya-İslam Dünyası Stratejik Vizyon Grubu toplantısı (SPA)
Rusya-İslam Dünyası Stratejik Vizyon Grubu toplantısı (SPA)
TT

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Riyad bir arada yaşama ve hoşgörü kültürünü yaymaya çalışıyor

Rusya-İslam Dünyası Stratejik Vizyon Grubu toplantısı (SPA)
Rusya-İslam Dünyası Stratejik Vizyon Grubu toplantısı (SPA)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin bir arada yaşama ve hoşgörü kültürünü yaymaya çalıştığını ve bu bağlamda uluslararası diyalog kurma alanında somut çabalar sarf ettiğini bildirdi.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Velid el-Hureyci, bugün Suudi Arabistan’ın Cidde şehrinde, ‘Diyalog ve İşbirliği Beklentileri’ sloganı altında başlayan Rusya-İslam Dünyası Stratejik Vizyon Grubu toplantısının açılışında Prens Faysal’ın mesajını okudu.
Prens Faysal mesajında, “Suudi Arabistan, bir arada yaşama ve hoşgörü kültürünü yaymaya çalıştı ve bu bağlamda uluslararası diyalog kurma alanında somut çabalar sarf etti. Kral Abdulaziz Ulusal Diyalog Merkezi aracılığıyla toplumun tüm kesimleri arasında etkili bir iç diyalog kurmaya çalıştı, farklı din ve kültürlerin takipçileri arasında diyalog kültürünün yayılmasına uluslararası düzeyde katkıda bulundu” ifadelerine yer verdi.
Hureyci, bakanın mesajı okumasının ardından yaptığı konuşmada, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) İslam ülkeleri arasındaki yakınlaşma ve ortak İslami eylemi koordine etmede 50 yılı aşkın süredir devam eden rolünü övdü.
Ayrıca, Rusya’nın örgütteki rolünü ve örgüte gözlemci üye olarak katılmasından bu yana geçen 15 yıldaki çabalarını takdir eden Hureyci, bu toplantının İslam dünyası ile Rusya arasındaki diyalog bağlarını güçlendirdiğini dile getirdi.
Hureyci, Suudi Arabistan ve Rusya ilişkilerinin 95 yılı aşkın bir süredir karşılıklı güven, anlayış ve iki ülke ile bölgeyi ilgilendiren konularda sürekli koordinasyon temellerine dayanan istikrarlı bir gelişmeye tanık olduğuna dikkati çekti.
İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha ise, yabancılaşma yerine diyalog kültürüyle, dışlayıcı sesleri etkisiz hale getirmek için ortaklığın genişletilmesiyle ülkeler ve halklar arasındaki işbirliği ruhunun güçleneceğine vurgu yaptı.



Suudi Arabistan Enerji Bakanı: OPEC+, ortaya çıkan koşulları dikkate alan güvenilir ve etkili bir ittifak

TT

Suudi Arabistan Enerji Bakanı: OPEC+, ortaya çıkan koşulları dikkate alan güvenilir ve etkili bir ittifak

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu'nda konuşuyor. (X)
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu'nda konuşuyor. (X)

Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, OPEC+'nın ortaya çıkan koşulları dikkate alan güvenilir ve etkili bir ittifak olduğunu vurguladı.

Prens Abdulaziz bin Selman, dün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in selamlama konuşmasıyla açılan 28. St Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu'na katılımı sırasında yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Rusya her zaman egemen kalkınma ve ulusların kültürel ve medeni kimliklerine saygı ilkelerine bağlı kalmıştır. Başta BRICS grubu olmak üzere ortaklarımızla birlikte, her türlü ayrımcılık, dikta ve yaptırım baskısından uzak, eşit ve karşılıklı yarar sağlayan etkin bir uluslararası iş birliği sistemi kurma kararlılığımızı sürdürüyoruz.”

cdfvgthy
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Prens Abdulaziz bin Selman, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu'nda konuşuyor. (X)

OPEC+'nın kuruluşundan bu yana pek çok sorunu çözdüğünü vurgulayan Suudi Arabistan Enerji Bakanı, OPEC+'nın güvenilir ve etkili bir ittifak olduğunu ve güncel gelişmeleri büyük bir ilgiyle takip ettiğini söyledi.

Diğer yandan Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak istikrarlı bir petrol piyasasına duyulan ihtiyacı vurguladı. Novak, “Durumla ilgili herhangi bir gelişme beklememeli ve üretim hacimlerini arttırma ya da azaltma ihtiyacı olup olmadığı konusunda hayal kurmamalıyız” dedi.

dfgth
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak (X)

Novak dün yaptığı açıklamada, Ortadoğu'da artan gerilime rağmen küresel petrol piyasasının bir denge durumunda olduğunu söyledi. Novak ayrıca, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays ile de küresel petrol piyasasındaki durumu görüştü.

Rus hükümeti tarafından yapılan açıklamada, “İki taraf, özellikle Ortadoğu'da şiddetlenen çatışmalar ışığında küresel petrol piyasasındaki durumu ve hem ikili düzeyde hem de OPEC+ ittifak anlaşması çerçevesinde Rusya ile OPEC arasındaki iş birliğini ele aldı” denildi.

cvfdg
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak ve OPEC Genel Sekreteri Heysem el-Gays (X)

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre İran OPEC'in üçüncü büyük üreticisi ve günde yaklaşık 3,3 milyon varil ham petrol pompalıyor. Ancak daha da önemlisi günde yaklaşık 19 milyon varil ham petrol ve petrol ürünü Hürmüz Boğazı'ndan geçiyor ve çatışmaların buradan ticaret akışını sekteye uğratabileceğine dair endişeler artıyor.

Küresel petrol fiyatları, İsrail'in cuma günü İran'a yönelik saldırısının ardından artışa geçti.

Shell CEO'su Wael Sawan, Ortadoğu'daki çatışmaların şiddetlenmesinin ‘küresel ticaret üzerinde büyük bir etkisi’ olabileceği uyarısında bulundu ve İsrail ile İran arasındaki çatışma şiddetlenirken petrol ve gaz devinin Ortadoğu üzerinden yaptığı sevkiyatlar konusunda ‘çok temkinli’ olduğunu söyledi.

Sawan, Tokyo'da düzenlenen bir endüstri konferansında yaptığı açıklamada, “Son birkaç gündür gerilimin artması esasen bölgedeki büyük belirsizliği arttırdı” dedi.

Rusya Başbakan Yardımcısı Novak, Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattının satın alınmasıyla ilgili olarak Rus hükümetiyle herhangi bir temas kurulmadığını belirtti.

Kasım ayında Wall Street Journal gazetesi ABD'li yatırımcı Stephen P. Lynch'in 2022 yılında gizemli patlamalar nedeniyle hasar gören Baltık Denizi'nin altındaki boru hattını satın almak istediğini bildirmişti.

Rus gazını Avrupa'ya taşıyacak olan 11 milyar dolarlık Kuzey Akım 2 boru hattı projesi 2021 yılında tamamlanmış, ancak Ukrayna'daki çatışmanın patlak vermesi üzerine Batı ile gerilen ilişkiler nedeniyle hiçbir zaman devreye girmemişti.