Tunus’un başkentinde bulunan Asliye Hukuk Mahkemesi, dışişleri, içişleri ve adalet bakanlıklarında görev yapan 11 devlet memuru ve diğer 3 zanlının yargılandığı davayı başlattı. Söz konusu zanlılar ‘terör suçu işlemeyi hedefleyen kişilere sahte doğum belgesi, nüfus kimliği, Tunus pasaportu ve Tunus vatandaşlık belgesi verme’ suçlamalarıyla yargılanıyor.
Başsavcılık, terörle mücadele kapsamındaki ceza davalarına bakan yargı otoritesine, Tunus’un Suriye’deki eski Konsolosu, Konsolosluk Bürosu’nun eski Başkanı ve Konsolosluk bünyesinde nüfus işlemlerinden sorumlu bir memuru hakkındaki dava dosyalarını yargıya teslim etti. Söz konusu zanlılar 2015-2019 arasında yabancı kişilere sahte Tunus vatandaşlığı belgesi ve başka birtakım sahte resmi belgeler hazırlamakla suçlanıyor.
Asliye Hukuk Mahkemesi Ofisi’nden yapılan açıklamada, dava dosyasıyla ilgili incelemelerin sürdüğü, davada çeşitli yönlerinin aydınlatılmasının ve sahte Tunus evraklarını kullanan kişilerin isimlerinin tespit edilmesinin beklendiği belirtildi. Bununla birlikte dava dosyasındaki kanıtlar, yargılanan devlet memurlarının, terör suçu işlemeyi hedefleyen yabancı kişilerin sınırdan veya başka yollarla Tunus topraklarına girmelerine veya gizlice ülkeyi terk etmelerine yardımcı olduklarını veya arabuluculuk yaptıklarını doğruluyor.
Tunus’ta 2015’te kabul edilen Terörle Mücadele Kanunu’na göre, terör suçuna karışma veya ortak olma suçunun cezası idama kadar varabilir.
Asliye Hukuk Mahkemesi Sözcüsü Riyad en-Nevivi, yargı hakiminin önceki gün En-Nur Belediyesi’nin tapu kadastro bölümünde görev yapan iki memur hakkında hazine arazisinin satışıyla ilgili sahte belge düzenleme suçlamasıyla tutuklama kararı verdiğini bildirdi.
Öte yandan, muhalefetteki Özgür Anayasa Partisi, İletişim Teknolojileri Bakanı’nı gençlerle elektronik platformlar üzerinden diyalog kurma talebini kabul etmeye karşı uyardı ve bu yöntemi ‘topal’ diye niteledi. Parti yöneticileri, Cumhurbaşkanlığı’nın diyalog projesinin uygulanmasının ‘Bakanlığın güç, nüfuz ve şahsi siyasi menfaat sağlamak amacıyla kullanılacağı için ve bunun kamu malıyla devlet kurumlarına zarar vermek ve şahsi emeller elde etmek anlamına geleceği için Ceza Kanunu’nun 96’ncı bölümüne göre suç’ sayıldığını belirtiyor.
Abir Musa liderliğindeki Özgür Anayasa Partisi, Cumhurbaşkanlığının cumhuriyetin temellerine, yönetim sistemine ve seçim sistemine ilişkin temel reformlara elektronik ortamdaki diyalogları dayanak göstermeye çalıştığını belirterek, böyle bir diyaloğun ‘iktidarın halk iradesi olarak sunmak istediği referandum yerine geçmeyeceğini’ vurguladı.
Özgür Anayasa Partisi, Cumhurbaşkanı Kays Said’in “topal bir diyalog üzerinden şahsi siyasi planını, elindeki tüm yetkilerle şahsi idaresiyle yapacağı reform kılıfı altında ve hiçbir katılım veya itiraz olmadan kabul ettirmeye” çalıştığını ifade etti.
Abir Musa, ulusal diyaloğun mevcut şekliyle ‘iktidarın sorular, cevaplar ve sonuçların şeffaflığı üzerindeki tahakkümüyle ilgili soru işaretlerine yol açacağını kaydetti. Musa bu durumun şahsi bir planı yasa dışı bir prosedürden geçirmek için Tunus halkının iradesinin çarpıtma noktasına ulaşabileceğini söyledi.
Tunus’ta teröre destek vermekle suçlanan devlet memurlarının yargılaması başladı

Özgür Anayasa Partisi lideri Abir Musa (Reuters)
Tunus’ta teröre destek vermekle suçlanan devlet memurlarının yargılaması başladı

Özgür Anayasa Partisi lideri Abir Musa (Reuters)
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة