Türkiye, Mısır ve İsrail ile ilişkileri geliştirmek için adımlar atacak

Türkiye, iki hafta önce Erdoğan’ın İstanbul'daki evini çekerek casusluk yaptıkları gerekçesiyle gözaltına aldığı İsrailli çifti serbest bıraktı (AFP)
Türkiye, iki hafta önce Erdoğan’ın İstanbul'daki evini çekerek casusluk yaptıkları gerekçesiyle gözaltına aldığı İsrailli çifti serbest bıraktı (AFP)
TT

Türkiye, Mısır ve İsrail ile ilişkileri geliştirmek için adımlar atacak

Türkiye, iki hafta önce Erdoğan’ın İstanbul'daki evini çekerek casusluk yaptıkları gerekçesiyle gözaltına aldığı İsrailli çifti serbest bıraktı (AFP)
Türkiye, iki hafta önce Erdoğan’ın İstanbul'daki evini çekerek casusluk yaptıkları gerekçesiyle gözaltına aldığı İsrailli çifti serbest bıraktı (AFP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkesinin Mısır ve İsrail ile ilişkileri geliştirmek için adımlar atacağını söyledi.
Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın (EİT) 15. Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere ziyaret ettiği Türkmenistan ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. 
Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed Al Nahyan’ın ziyaretini değerlendiren Erdoğan, “Bu ziyarette anlaşmalar gerçekleştirdik. Bu anlaşma metninde olan maddeler inanıyorum ki Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında yeni bir dönemin başlamasına ve bunu kalıcı kılmaya vesile olan bir adım oldu. Bundan sonraki sürece yönelik de, nasip olursa Şubat ayı içerisinde benim bir iade-i ziyaretim olacak. 10 milyar dolarlık bir yatırım planı sundular. Bu yatırım planını da uygulamaya koymak suretiyle çok daha farklı bir geleceği inşa etmiş olacağız. Bu konuda da güzel gelişmeler olacak” dedi.
Muhammed Bin Zayed ile 2011 yılında görüştüklerini dile getiren Erdoğan şu ifadelerle devam etti;
“Ondan sonra bazı değişik dönemler yaşadık. Ama biz tamamen ipleri koparmadık. En azından istihbarat teşkilatları karşılıklı olarak görüşmelerine devam etti. Bu arada ticari olarak da ilişkilerimiz devam etti. Arzu edilmeyen gelişmeler olmasına rağmen, sonunda iş iyi bir noktaya geldi. Önce kardeşini gönderdi ve onlar bizim ilgili birimlerimizle görüşmeler yaptılar. Yatırım Ofisimiz ile bazı görüşmelerde bulundular. Türkiye’de yatırım için hazır olduklarını söylediler. Daha sonra da Muhammed Bin Zayed kendisi özellikle ziyaret etmeyi arzu ettiğini söyledi ve bu ziyareti de bu şekilde gerçekleştirdik. Hakikaten adeta bir aile hassasiyeti içerisinde bir ziyaret oldu.”
Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan’ın ziyaretinden önce hazırlıklar için BAE’yi ziyaret edeceğini ekledi.

Mısır ve İsrail ilişkilerine dair
Erdoğan, ‘İsrail ve Mısır’a büyükelçileri atayacak mısınız?’ sorusuna ise şu cevabı verdi;
“Kararımızı verdiğimiz zaman tabi ki büyükelçileri de belli bir takvim içinde atama durumunda olacağız. Bu ülkelerin kiminde Maslahatgüzar olarak atılmış bazı adımlar var. Bu adımları da peyderpey belli takvim içinde atmış olacağız. BAE ile aramızda nasıl bir adım atıldıysa, diğerleriyle de buna benzer adımları atacağız.”
Ankara daha önce Kahire ile ilişkilerini geliştirme arzusunu dile getirmişti. Türkiye’nin talebi üzerine ilki Mayıs ayında Kahire’de, ikincisi Eylül ayında Ankara’da olmak üzere iki tur istikşafi görüşmeler yapıldı, ancak henüz sonuçlanmadı.
Öte yandan Türkiye, geçtiğimiz hafta İstanbul Çamlıca Kulesi’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konutunun fotoğrafını çektikleri gerekçesiyle gözaltına aldığı İsrailli çifti serbest bıraktı.
Bunun ardından Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Başbakan Naftali Bennett telefonda görüştü. Bennett’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çiftin serbest bırakılmasındaki yardımlarından dolayı teşekkür ettiği bildirildi.

Rusya ile Ukrayna arasındaki ihtilafta arabulucu rolü
Erdoğan, Rusya ile Ukrayna arasındaki ihtilafta Türkiye’nin arabulucu rolü oynama ihtimaline ilişkin bir soruya şöyle yanıt verdi;
“Burada bizim tavrımız belli. Biz özellikle başta Kırım Türkleri ile alakalı yaklaşım olmak kaydıyla, bölgede bir barışın egemen olmasından yanayız. Dost Rusya ve özellikle Sayın Putin’le bu tür konuları bu şekilde müteaddit defalar görüştük, görüşüyoruz. Temennimiz odur ki, bu bölge savaşın egemen olduğu bir bölge olmasın. Bununla ilgili arabuluculuk olur, kendileriyle bu konuyu görüşmek olur, gerek Ukrayna gerek Sayın Putin ile bu görüşmeleri geliştirerek inşallah bunun çözümünde bizim de bir payımızın olmasını isteriz.”

Seçim tarihi Haziran 2023
Muhalefetin erken seçim talebine ilişkin olarak Erdoğan, “Bu işin tarihi Haziran 2023 dedik. Bu değişmeyecek. Sizin gücünüz bu ülkede bir erken seçim kararı almaya yeter mi yetmez mi? Yetmez! Daha neyi konuşuyoruz, neyi tartışıyoruz. Allah nasip ederse Haziran 2023 seçim tarihidir. Türkiye artık ilan edilmiş olan seçim tarihlerine alışacaktır” dedi.

Akşener’in eleştirisine yanıt
Erdoğan, İYİ Parti lideri Akşener’in yurt dışındaki Türklerin ülkede yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedavisi almasına ilişkin eleştirisi hakkında gelen bir soruya ise şu yanıtı verdi;
“Bizim böyle bir derdimiz yok. Olsa olsa Millet İttifakı’nın böyle bir yaklaşımı olabilir. Bunlar da kimdir Bay Kemaldir, Bayan Meral’dir, HDP’dir. Bunlarda nedense mültecilere karşı, ülkemize gelen göçmenlere karşı böyle bir düşmanlık var. Biz ise böyle bir düşmanlığı yapamayız. Şu anda ülkemizde yaklaşık 5 milyon civarında mülteci var. Bunlara karşı da biz ev sahipliğimizi yapıyoruz, elimizden gelen ilgiyi alakayı gösteriyoruz.”
Demirtaş’tan erken seçim çağrısı
Cezaevinde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, erken seçim yapılmazsa ülkede toparlanması zor bir yıkım yaşanacağı konusunda uyardı.
Demirtaş, T24 sitesinde yer alan yazısında şu ifadelere yer verdi;
“Yaşanan ekonomik kriz toplumun belini büktü, insanları nefes alamaz hale getirdi. Milyonlarca insan artık yarın karnını doyurup doyuramayacağından emin değil. İnsanlar kaygıyla ve korkuyla, bugünü atlatmaya çalışıyorlar. Bu krizden çıkmanın tek yolu seçimdir ve halkın çoğunluğu sabırsızlıkla seçim sandığının gelmesini istiyor. İktidar sandıktan kaçtıkça oy kaybetmeye devam edecek ve kim bilir belki de AKP, 2023’te seçim barajı sorunu yaşayacak. Asıl mesele, Türkiye’nin bu krize bir buçuk yıl daha dayanıp dayanamayacağıdır. Görünen o ki, derhal seçime gidilmezse toparlanması zor bir yıkım yaşanacak. O nedenle, seçim talebini görünür hale getirmek hem siyasal hem toplumsal muhalefetin öncelikli görevidir.”

Davutoğlu’ndan Lütfi Elvan’ın istifa edeceği iddialarına yorum
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmed Davutoğlu, dün ‘Yıkımdan Çıkışın Yol Haritası’ başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın istifa edeceği iddialarına değindi.
Davutoğlu, “Lütfi Elvan çıkıp bir tweet atmamışsa, kamu o yönetime saygı duyar mı? Herhangi bir kriz çıktığında herkes bilir. Çıkar o krize önce biz el koyardık. Hazine ve Maliye Bakanı konuşmuyor. Cumhurbaşkanı çıktı mecliste hedef aldı. Bakan alkışlamadı. Dolaylı duyumlarım var. Onun yerini alacak bir bakan bulunamıyor. Aldığım duyumlar bazılarına bakanlık teklif edildiği, onların bu bakanlık için mazeret beyan ettiği” dedi.
Davutoğlu konuşmasında şöyle devam etti;
“Hazine Maliye Bakanlığı’na kendini hazırlayan bakan yardımcısının da özel işleri, şirketleri olduğu için birtakım sıkıntılar yaşanıyor. Hazine ve Maliye Bakanı kurumsal olarak şu anda işlevini kaybetmiş görünüyor. Bugün yaşadığımız bir krize nasıl tepki verecek. AK Parti grup toplantısında doğrudan hitap edilerek neredeyse azarlanan bir bakanın bir krize refleks vermesi mümkün olabilir mi? Buna kriz demek mümkün değil bu yıkım.”
Türk basınında çıkan haberlere göre, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, hükümetin izlediği ekonomi politikalarını son zamanlarda desteklemediği için istifa edebilir veya görevinden alınabilir.
Elvan’ın, bütçe ve yeni ekonomi politikasını savunamayacağı için bütçe görüşmelerinin başlayacağı 6 Aralık öncesinde görevden alınabileceği iddia edildi.
Medyada Elvan’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Merkez Bankası’nın faiz kararı öncesi grup toplantısındaki “Faizi savunanla beraber olamam” şeklindeki açıklamasını alkışlamamasına dikkat çekildi.



Meksika'da 2 belediye başkan adayı öldürüldü

Meksika'da 2 belediye başkan adayı öldürüldü
TT

Meksika'da 2 belediye başkan adayı öldürüldü

Meksika'da 2 belediye başkan adayı öldürüldü

Ulusal basında çıkan haberlere göre ülkenin kuzeyindeki Tamaulipas eyaletine bağlı Ciudad Mante kentinin belediye başkan adayı Noe Ramos Ferretiz, seçim çalışmaları sırasında bıçaklı saldırıya uğradı.

Saldırıda, Ramos Ferretiz hayatını kaybetti.

Ramos Ferretiz, muhalefetteki Ulusal Eylem Partisi (PAN) ve Kurumsal Devrim Partisi (PRI) koalisyonu adına yeniden Ciudad Mante kentinin belediye başkanı olarak seçilmek için yarışıyordu.

- San Jose Independencia belediye başkan adayı Garcia ölü bulundu

Meksika'nın güneyinde bulunan Oaxaca eyaletindeki San Jose Independencia kentinin belediye başkan adayı Alberto Garcia, kayıp ihbarından bir gün sonra ölü bulundu.

Eyalet savcıları yaptıkları açıklamada, Garcia'nın kent yakınlarında dövülerek öldürülmüş halde bulunduğunu duyurdu.

- Meksika'da siyasetçilere yönelik artan şiddet eylemleri

Ramos Ferretiz ve Garcia'nın ölümü, 2 Haziran'da düzenlenecek genel ve yerel seçimler öncesinde Meksika'da siyasetçilere yönelik artan şiddet eylemlerini tekrar gündeme getirdi.

Her seçim döneminde siyasetçilere yönelik şiddette artışın gözlemlendiği Meksika'da, 2006'dan bu yana 80'den fazla belediye başkanı, organize suç çeteleri tarafından öldürüldü.

Ülkedeki çeteler, seçim dönemlerinde adayları tehdit ediyor ve siyasetçileri kendileriyle işbirliği yapmaya zorlamak için şiddeti araç olarak kullanıyor.


Rusya: Ukrayna 50 İHA ile Rusya’ya saldırı düzenledi

(Arşiv-AFP)
(Arşiv-AFP)
TT

Rusya: Ukrayna 50 İHA ile Rusya’ya saldırı düzenledi

(Arşiv-AFP)
(Arşiv-AFP)

 Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın bir gecede 50 insansız hava aracıyla (İHA) Rusya topraklarına saldırı düzenlediğini bildirdi.

Bakanlıktan saldırılara ilişkin yapılan açıklamada, “Geçtiğimiz gece Kiev rejiminin Rusya Federasyonu topraklarındaki hedeflere uçak tipi İHA kullanarak bir dizi terör saldırısı girişimi engellendi.” ifadesine yer verildi.

Rus hava savunma füze sistemlerinin toplam 50 İHA’yı imha ettiği kaydedilen açıklamada, bunlardan 26’sının Belgorod, 10’unun Bryansk, 8’inin Kursk, 2’sinin Tula bölgelerinde; Smolensk, Ryazan, Kaluga ve Moskova bölgelerinde ise birer İHA'nın düşürüldüğü belirtildi.


ABD Senatosu, istihbarata "yetkisiz dinleme" imkanı veren tartışmalı tasarının uzatılmasını onayladı

ABD Senatosu, istihbarata "yetkisiz dinleme" imkanı veren tartışmalı tasarının uzatılmasını onayladı
TT

ABD Senatosu, istihbarata "yetkisiz dinleme" imkanı veren tartışmalı tasarının uzatılmasını onayladı

ABD Senatosu, istihbarata "yetkisiz dinleme" imkanı veren tartışmalı tasarının uzatılmasını onayladı

 ABD Senatosu, Amerikan istihbaratına "yetkisiz dinleme" imkanı veren Yabancı İstihbarat Gözetim Yasası'nın (FISA) 702'nci maddesinin uzatılmasına ilişkin tasarıyı kabul etti.

Temsilciler Meclisi'nde onaylanan FISA'nın 702'nci maddesinin 2 yıl daha uzatılması tasarısı, Senato'da oylandı.

Tasarı, 34 senatörün "hayır" oyuna karşı 60 senatörün "evet" oyuyla kabul edildi.

Söz konusu tasarının yasalaşması için Başkan Joe Biden'ın imzasına ihtiyaç varken, Beyaz Saray, Biden'ın tasarıyı vakit kaybetmeden imzalayacağını bildirdi.

Söz konusu tasarı, özellikle yabancı unsurların dinlenmesi esnasında bu kişilerle bağlantılı olduğu iddia edilen Amerikan vatandaşlarının da telefon ve yazışmalarının "yetkisiz şekilde" dinlenebilmesine ve takip edilmesine imkan tanıyan 702'nci maddenin, ABD istihbarat birimlerince ne şekilde uygulandığıyla ilgili tartışmalara neden oluyor.

Temsilciler Meclisi'ndeki ilk oylamada, tasarıya eklenen "sadece yetki alındığında dinleme yapılabilir" düzenlemesi, 212-212 şeklinde sonuçlanınca başarısız olmuş, ardından bu düzenleme çıkarılarak, "yetkisiz dinleme" şeklindeki orijinal haline dönen tasarı, 128 "hayır" oyuna karşılık 259 "evet" oyuyla kabul edilmişti.

Öte yandan bazı Kongre üyeleri ise FBI dahil istihbarat kurumlarının denetleme yetkilerini birçok kez "uygunsuz şekilde" kullandığını ve bu yetkiyi suistimal ettiğini belirterek, FISA'nın 702'nci maddesinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini gündeme getirmişti.


Zelenskiy, Rusya'ya karşı koymak için çeşitli silahlara ihtiyaç duyduklarını belirtti

Zelenskiy, Rusya'ya karşı koymak için çeşitli silahlara ihtiyaç duyduklarını belirtti
TT

Zelenskiy, Rusya'ya karşı koymak için çeşitli silahlara ihtiyaç duyduklarını belirtti

Zelenskiy, Rusya'ya karşı koymak için çeşitli silahlara ihtiyaç duyduklarını belirtti

Zelenskiy, savunma bakanları düzeyinde çevrim içi yapılan Ukrayna-NATO Konseyi toplantısında konuştu.

Rusya'nın, Ukrayna'nın çeşitli kentlerine sürekli saldırı gerçekleştirdiğini belirten Zelenskiy, yılbaşından bu yana Ukrayna topraklarına hipersonik füzeler dahil yaklaşık 1200 füze fırlatıldığını ve 1500 insansız hava aracı (İHA) gönderildiğini aktardı.

Zelenskiy, "Harkiv, Odessa, Sumi, Çernigiv, Mıkolayiv, Herson, Dnipro kentleri Rus teröristlerine karşı sağlam bir korunma sistemine sahip değil. Ben bu konuşma için hazırlanırken, onlar Pivdenniy Limanı'nı vurdu. Birkaç füze, sadece Ukrayna liman altyapısına değil Singapurlu tesislere de isabet etti." ifadelerini kullandı.

Rus ordusunun havada avantajlı, Ukrayna'nın imkanlarının ise kısıtlı olduğunu kaydeden Zelenskiy, şöyle devam etti:

"Savunma için en az 7 Patriot ve benzeri hava savunma sistemlerine ihtiyacımız var. Bunlar çok sayıda hayat kurtarabilir ve gerçekten durumu değiştirebilir. Bu sistemler sizde (NATO'da) var. Topçular için topların da nihayet cepheye ulaştırılması gerekiyor. Bu bizim uzun menzilli kabiliyetimiz. Ortakların kendi güçlerinden korkmaları çok saçma. Askerlerimizin ellerinde ne kadar fazla uzun menzilli silah olursa barış o kadar yakınlaşır. Cephe hattında şu anda uzun menzilli füzelere ve toplara çok ihtiyaç var. Rusya Hava Kuvvetlerinin üstesinden gelinmesi için yeterli sayıda uçağa ihtiyaç var."

İran'ın İsrail'e geçen hafta sonu düzenlediği saldırıya değinen Zelenskiy, yapılan saldırının engellendiğini ve bunun, NATO'nun Orta Doğu'daki hava savunmasının etkinliği sayesinde mümkün olduğunu söyledi.

NATO'nun ittifak üyesi olmayan İsrail'e destek çıktığını kaydeden Zelenskiy, bu durumda NATO'nun savaşa çekilmediğini ve meselenin tarafı olmadığını belirtti.


İran ‘İsrail'in İsfahan mesajını’ sindiriyor

İsrail saldırısının hedef aldığı İran'ın orta kesimindeki İsfahan yakınlarında bulunan hava üssünün uydu görüntüsü (Planet Labs BBC/AP)
İsrail saldırısının hedef aldığı İran'ın orta kesimindeki İsfahan yakınlarında bulunan hava üssünün uydu görüntüsü (Planet Labs BBC/AP)
TT

İran ‘İsrail'in İsfahan mesajını’ sindiriyor

İsrail saldırısının hedef aldığı İran'ın orta kesimindeki İsfahan yakınlarında bulunan hava üssünün uydu görüntüsü (Planet Labs BBC/AP)
İsrail saldırısının hedef aldığı İran'ın orta kesimindeki İsfahan yakınlarında bulunan hava üssünün uydu görüntüsü (Planet Labs BBC/AP)

İran, İsrail'in ülkenin merkezindeki nükleer tesisleri korumakla görevli hassas bir hava üssüne düzenlediği ‘küçük çaplı’ saldırıyı gerilimi tırmandırmadan karşıladı. İsrail operasyonla ilgili sessizliğini korurken, ABD operasyonda herhangi bir rolü olduğunu reddetti.

Saldırı, İran'ın bir hafta önce Şam'daki konsolosluğunun bombalanması ve üst düzey Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) subaylarının öldürülmesine misilleme olarak başlattığı insansız hava aracı (İHA) ve füze saldırısına yanıt olarak geldi.

İran medyası ve yetkilileri az sayıda patlama olduğunu bildirerek, patlamaların İran hava savunma sistemlerinin İsfahan şehri üzerinde üç İHA düşürmesinden kaynaklandığını belirtti. Yetkililer, misilleme yapılmasına gerek olmadığını ifade etti. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan New York'ta yaptığı açıklamada “Düşürülen küçük İHA’lar herhangi bir hasara ya da yaralanmaya yol açmadı” ifadelerini kullandı.

Ancak İsrail ve ABD kaynakları, bir İsrail savaş uçağının İsfahan'ın kuzeydoğusunda, İsfahan nükleer araştırma reaktörüne 20 kilometre ve Natanz uranyum zenginleştirme tesisine 120 kilometre mesafede bulunan merkezi bir İran üssündeki radar sistemini hedef alan uzun menzilli bir füze ateşlediğini bildirdi.

Tel Aviv'in eski Washington Büyükelçisi Itamar Rabinovich, İsrail'in ‘karşılık verme ihtiyacı ile eylem ve tepki döngüsüne girmeme arzusunu dengelemeye çalıştığını’ kaydederken, İsrail'in aşırılık yanlısı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir X platformunda verilen karşılıkla ilgili tek kelimelik bir gönderi paylaştı: ‘Zayıf!’

Diğer yandan Çin, Rusya ve Arap ülkeleri itidal çağrısında bulunurken, G7 dışişleri bakanları İtalya'nın Capri adasındaki toplantılarının sonunda yayınladıkları ortak bildiride, “Tüm tarafları gerilimin daha da artmasını önlemek için çalışmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandılar.


Beyaz Saray: İsrail'in İran'a yönelik saldırısına ilişkin hiçbir "yorumumuz" yok

Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre, Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında, (AP)
Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre, Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında, (AP)
TT

Beyaz Saray: İsrail'in İran'a yönelik saldırısına ilişkin hiçbir "yorumumuz" yok

Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre, Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında, (AP)
Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre, Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında, (AP)

Beyaz Saray sözcüsü Karine Jean-Pierre dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Beyaz Saray'ın İsrail'in İran'a saldırdığına ilişkin haberler hakkında "yorum yapmadığını" söyledi.

Reuters'ın haberine göre Jean-Pierre, "Ortadoğu'da çatışmaların tırmanmasını istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

İran’da cuma günü şafak vakti, ülkenin merkezinde, hassas Natanz nükleer tesisine 120 kilometre uzaklıktaki İsfahan'daki en büyük İran Hava Kuvvetleri üssünün yakınında bir patlama duyuldu.

Amerikalı yetkililer bunun, İran'ın geçen cumartesi İsrail'e füze ve insansız hava araçlarıyla düzenlediği saldırıya yanıt olarak İsrail saldırısı olduğunu belirtti. Tahran olaydan şüphe ederek "hava hedeflerini" düşürdüğünü ve misilleme yapma niyetinde olmadığını açıklayarak, bölgesel bir savaştan kaçınmayı amaçlıyormuş gibi görünen bir yanıt verdi.


New York'ta Trump'ın duruşmasının yapıldığı mahkemenin önünde bir kişi kendini ateşe verdi

New York'ta Trump'ın duruşmasının yapıldığı mahkemenin önünde bir kişi kendini ateşe verdi
TT

New York'ta Trump'ın duruşmasının yapıldığı mahkemenin önünde bir kişi kendini ateşe verdi

New York'ta Trump'ın duruşmasının yapıldığı mahkemenin önünde bir kişi kendini ateşe verdi

Trump'ın duruşmasının devam ettiği Manhattan'daki mahkeme binasının önünde televizyonlar canlı yayınlarına devam ederken bir kişinin kendini ateşe verdiği anlar ekrana yansıdı.

Etrafta bulunan polisler yerde alevler içinde yatan kişiye yangın söndürme cihazlarıyla müdahale etti.

Hastaneye kaldırılan kişinin durumunun kritik olduğu bildirildi.

Polis, şahsın kimliğini açıkladı

Olayla ilgili olarak bir basın toplantısı düzenleyen New York polisi, ABD yerel saatiyle öğlen 13.30 sularında kendisini ateşe veren şahsın Florida eyaletinden New York'a birkaç gün önce gelen Max Azzarello (37) olduğunu belirtti.

Şahsın, olayın hemen öncesinde yanında bir bildiri taşıdığı ve aşırı sağcı çevrelerin atıf yaptığı bazı "komplo teorilerini" içeren bildirisini bir internet sitesinde de paylaştığını ifade eden polis, şahsın motivasyonunun ne olduğuyla ilgili sorulara söz konusu bildiriye atıf yaparak cevap verdi.

Azzarello'nun New York'a geldiğinden ailesinin haberinin olmadığını anlatan polis, hastanede tedavi altındaki şahsın durumunun kritik olduğunu kaydetti.

Öte yandan, Azzarello'nun Substack adlı paylaşım sitesinde yer alan "manifestosunda", "Benim adım Max Azzarello, Trump'ın Manhattan'daki duruşmasının yapıldığı yerde kendini ateşe veren araştırmacıyım. Bu aşırı eylemim, önemli bir konuya dikkati çekmek için yapılmış bir protestodur: Kendi yönetimimiz, apokaliptik faşist bir dünya darbesiyle bizi vurmak üzeredir." ifadelerine yer verdi.

Şahsın dün de mahkeme binasının önüne geldiği bildirilirken, New York polisi olayla ilgili soruşturma başlattığını açıkladı.


Japonya'da bir ilk: Doktorlar, Google'ı mahkemeye verdi

Hekimler, işlerini gerektiği gibi yapmalarına mani olacak yorumların Google Maps'ten kaldırılmasını istiyor (Reuters/Arşiv)
Hekimler, işlerini gerektiği gibi yapmalarına mani olacak yorumların Google Maps'ten kaldırılmasını istiyor (Reuters/Arşiv)
TT

Japonya'da bir ilk: Doktorlar, Google'ı mahkemeye verdi

Hekimler, işlerini gerektiği gibi yapmalarına mani olacak yorumların Google Maps'ten kaldırılmasını istiyor (Reuters/Arşiv)
Hekimler, işlerini gerektiği gibi yapmalarına mani olacak yorumların Google Maps'ten kaldırılmasını istiyor (Reuters/Arşiv)

Japonya'da doktorlar, klinikleri hakkında yapılan kötü yorumlara müdahale etmediği gerekçesiyle Google'a dava açtı.

63 hekim, perşembe günü Tokyo Bölge Mahkemesi'nde açtıkları davada, ABD'li teknoloji devinden toplamda 1,4 milyon Japon Yeni (yaklaşık 300 bin TL) tazminat talep etti.

Doktorlar, hastaların şahsi bilgilerini gizli tutma yükümlülükleri olduğunu, bu yüzden Google Maps üzerinden haklarında yapılan olumsuz yorumlara yanıt veremediklerini belirtti. 

Adının açıklanmasını istemeyen davacı doktorlardan biri, Fransız haber ajansı AFP'ye "İnternette paylaşım yapanlar, kimliklerini gizli tutarak hakkınızda her şeyi söyleyebiliyor. Bir kum torbasıymışım gibi hissediyorum" dedi.

Doktorlar, amaçlarının hastaları memnun etmek değil, bu kişilerin sağlık sorunlarıyla profesyonel şekilde ilgilenmek olduğunu belirtti. 

Hekimler, Google Maps'in Japonya'da çok yaygın şekilde kullanıldığına dikkat çekerek, uygulamanın neredeyse "günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası" haline geldiğini söyledi.

Doktorların avukatlarından Yuiçi Nakazawa, "Yorumlar çok kolay yayımlanıyor ama bunların kaldırılmasını sağlamak son derece zor. Bu durum, doktorların sürekli korkunç eleştiriler alma korkusuyla iş yapmalarına yol açabilir" ifadelerini kullandı. 

Avukat, doktorların görevlerini gerekli şekilde yerine getirememesinin nihayetinde topluma zararı olacağını söyledi.

Nakazawa, bunun Japonya'da olumsuz çevrimiçi yorumlar nedeniyle bir teknoloji şirketini hedef alan ilk toplu dava olduğunu da belirtti.

Hekimler, Google Maps'teki bazı yorumların firmanın kuralları gereği silindiğini söylerken, birçok başvuru yaptıklarını fakat çoğu değerlendirmeyle ilgili adım atılmadığını savundu. 

Öte yandan Google'dan yapılan açıklamada, uygulamadaki "yanlış ve yanıltıcı içeriğin azaltılması için çalışma yapıldığı" ifade edildi. 

ABD'li teknoloji devinin açıklamasında, "Adil olmayan yorumlar sistemden kaldırılıyor" dendi.

Independent Türkçe, AFP, Asahi Shimbun


Selin vurduğu İran'da timsah alarmı

Sistan-Beluçistan eyaletindeki birçok noktada elektrik kesintisi yaşandığı aktarıldı (@haalvsh/Twitter)
Sistan-Beluçistan eyaletindeki birçok noktada elektrik kesintisi yaşandığı aktarıldı (@haalvsh/Twitter)
TT

Selin vurduğu İran'da timsah alarmı

Sistan-Beluçistan eyaletindeki birçok noktada elektrik kesintisi yaşandığı aktarıldı (@haalvsh/Twitter)
Sistan-Beluçistan eyaletindeki birçok noktada elektrik kesintisi yaşandığı aktarıldı (@haalvsh/Twitter)

İran'daki sel felaketinde yetkililer, halkı timsah saldırılarına karşı uyardı.

İran'ın yarı resmi haber ajansı Mehr'in dünkü haberinde, selin ülkenin güneydoğusundaki Sistan-Beluçistan eyaletiyle Hürmüzgan eyaletini etkilediği belirtildi.

Resmi haber ajansı IRNA'ya konuşan Sistan-Beluçistan Kriz Merkezi Başkanı Mecid Muhibbi, sel sırasında tren yolunda çalışan 3 işçinin suya kapılarak hayatını kaybettiğini açıkladı.

Ayrıca aralarında 5 yaşındaki bir çocuğun yer aldığı 5 kişinin daha yaşamını yitirdiği bildirildi.

Sistan-Beluçistan Çevre Ajansı'nın dün yayımladığı açıklamada, sel nedeniyle timsahların doğal yaşam alanlarından çıktığı ve şehirlere inebileceği uyarısı yapıldı.

Bilimsel adı Crocodylus palustris olan ve bataklık timsahı diye de bilinen bu tür, genellikle İran'ın güneyinde ve Hindistan'da görülüyor.

Eyalet sakinlerinden, sel suları tamamen çekilene kadar bataklık, sulak bölgeler ve yaban hayatı yaşam alanlarının yakınlarına gitmemeleri istendi. 

İran Kızılayı, dünkü açıklamasında iki otobüste mahsur kalan 43 kişinin kurtarıldığını bildirdi.

Pazartesi günü Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Umman'ı vuran fırtına, salı günü İran'a ulaşmıştı. 
 

BAE'de 24 saatten kısa sürede yağış miktarı 254,8 milimetreye ulaşmıştı. Bu, ülkede 75 yıldır görülen en yüksek yağış miktarı olarak kayda geçmişti.

Dubai'de birçok yol sular altında kalırken, uçuşlarda da aksamalar yaşanmıştı. Sel felaketinde BAE'de bir, Umman'daysa 10'u çocuk 20 kişinin öldüğü bildirilmişti.

Independent Türkçe, CNN, Iran International, AA, Reuters


Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü

Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü
Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü
TT

Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü

Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü
Pakistan'da Japonları hedef alan iki intihar bombacısı öldü

Polis teşkilatı, cuma günü Pakistan'ın Karaçi kentinde yabancı uyrukluları taşıyan bir araca düzenlenen saldırıda intihar bombacısı olduğundan şüphelenilen en az iki kişinin öldüğünü bildirdi.

Polis memurları, Landhi'nin Mansehra Kolonisi'nde saldırıya uğrayan araçta tamamı Japon kökenli 5 yabancı uyruklu kişinin bulunduğunu açıkladı. Polis teşkilatı sözcüsü Abrar Hussain Baloch, 5 Japon yurttaşının da güvende olduğunu ve emniyetli bir yere götürüldüğünü söyledi.

Polis, terörist olduğundan şüphelenilen motosikletli kişilerin yabancıları taşıyan minibüsü hedef aldığını belirtti. 

Kıdemli polis memuru Malir Tariq Mastoi, bunun bir intihar saldırısı olduğunu ve saldırı sırasında silah seslerinin de duyulduğunu söyledi.

Pakistan merkezli Geo News, bölgedeki polis memurlarından aldığı ön raporlara dayanarak polisle girdiği çatışmada öldürülen ikinci terör şüphelisinin bir intihar bombacısı olduğunu bildirdi.

Haberde, polis memurlarının "Teröristin vücuduna intihar ceketi ve el bombası bağlıydı" dediği belirtildi.

Polis memuru, olay yerinden el bombaları ve Kalaşnikof dolu bir çantanın da ele geçirildiğini söyledi. Bir görgü tanığına göre, patlamanın ardından şüpheli teröristlerden biri araca ateş etti.

Saldırıda yaralananlar yakındaki bir hastaneye sevk ediliyor.

Emniyet teşkilatından yetkililer, cuma günkü saldırıda hedef alınan yabancı uyrukluların dışsatıma yönelik işleme bölgesinde çalıştıklarını belirtti.

Henüz hiçbir militan grup saldırının sorumluluğunu üstlenmedi.

Pakistan ve komşusu Afganistan; IŞİD militan örgüt, onun güçlü kolu İslam Devleti Horasan Vilayeti (IŞİD-H) ve El Kaide'nin uzantıları arasındaki bölgesel gerilim ve çatışmalar nedeniyle son birkaç yıldır çok sayıda bombalı intihar saldırısıyla sarsılıyor.

Militanlar, İslamabad'daki hükümeti devirerek kendilerine özgü katı İslami yönetimlerini kurmak istiyor.

Pakistan ve Afganistan'daki saldırılarda, aralarında Afganistan'ın Şehrinav bölgesindeki Çinlilerin de bulunduğu yabancı uyruklular da hedef alınmıştı.

Geo News'un haberine göre Sind Bölge Valisi Karan Tessori yetkililerden saldırıyla ilgili bir rapor sunmalarını isteyerek "bu şehirde hiçbir koşulda terörizme müsamaha gösterilmeyeceğini" belirtti.
Independent Türkçe