ABD Kongresi’nden Sudan’a yönelik ‘bireysel yaptırımlara’ bağlılık vurgusu

Sudan Ordu Komutanı Abdulfettah el Burhan. (AFP)
Sudan Ordu Komutanı Abdulfettah el Burhan. (AFP)
TT

ABD Kongresi’nden Sudan’a yönelik ‘bireysel yaptırımlara’ bağlılık vurgusu

Sudan Ordu Komutanı Abdulfettah el Burhan. (AFP)
Sudan Ordu Komutanı Abdulfettah el Burhan. (AFP)

ABD Kongresi, bir haftalık Şükran Günü tatilinin ardından yeniden oturumlarına başladı. Gündemde görüşülmeyi bekleyen birçok sorun bulunuyor.
Söz konusu konuların başında Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk ile Ordu Komutanı Abdulettah el Burhan arasındaki anlaşmaya rağmen Sudan’da istikrarı bozan şahıslara yönelik yaptırımlar geliyor. Kongre üyeleri gündeme ‘Sudan'da demokrasi, barış ve hesap verebilirliği engelleyenlere’ yönelik bireysel yaptırım taslağının getirilmesi konusunda ısrarlı.
Senato dün akşamki toplantısında savunma bütçesi tasarısını ve Demokrat Senatör Chris Coons'un bütçe tasarısına dahil ettiği söz konusu yaptırımları tartışmaya başladı.
Coons’un projesi henüz oylamaya alınmadı. Ancak Demokrat Senatör tasarıyı sunma niyetinde olduğunu söylediği açıklamasında “Sudan'da demokrasiyi, barışı ve insan haklarını tehdit edenlere yönelik yaptırım projemi ilerletmeye devam edeceğim” dedi. Daha önce kendisine ABD Başkanı tarafından Afrika Boynuzu ile ilgili görevler verilen Coons, Sudan'daki anlaşmanın ülke için ilerleme oluşturup oluşturmadığına Sudan halkının karar vereceğini bildirdi.
Coons’un pozisyonu, çok sayıda senatöre tarafından da destekleniyor. Bu da oylama yapılması durumunda tasarının kabul edilme şansını artırıyor. Kongre’deki Demokrat ve Cumhuriyetçi kanatlar taslağa destek veriyor..
Senato Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Jim Risch, Sudan’da varılan anlaşmayla ilgili endişelerini dile getirerek bunun askeri liderlerin darbeyle gerçekleştirdiği hükümeti ele geçirme ve göstericileri öldürme gerçeğini değiştirmediğini vurguladı. Cumhuriyetçi Risch, ülkesinin Sudan halkını desteklemeye devam etmesi gerektiğini belirterek ülkenin geleceğini tehdit etmeye çalışanlardan hesap sorulmasını talep etti.
Hesap verilebilirlik sözü, Sudan'daki askeri liderlere bireysel yaptırımlar uygulamak için bağlayıcı olmayan bir karar taslağı sunan Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Gregory Meeks tarafından da yinelendi. Meeks, ‘sivil bir liderlik altında geçiş sürecini canlandırmaya yönelik herhangi bir anlaşmanın özgür, adil ve kapsamlı bir yol açması gerektiğini’ belirterek tüm dünyanın bunu izlediğini ve askeri ve sivil liderlerin eylemlerinden sorumlu tutulacağı konusunda uyardı.
Bir diğer açıklamada da Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'ndeki en üst düzey Cumhuriyetçi Mike McCaul'dan geldi. Meeks ile yaptırım tasarısını imzalayan McCaul, Sudan anlaşmasının ordunun sivil liderleri ele geçirmesinin üzerinin örtülmesine ve onlarca barışçıl protestocunun öldürülmesine yol açacağından duyduğu endişeyi dile getirerek Kongre’nin değişim talep eden Suda halkına verdiği desteği yineledi.
Kongre'de Biden yönetimini eleştirenler Beyaz Saray'ın söz konusu dosyada yumuşak davrandığını savunuyor. Senatörler yönetimin, Kongre'ye ihtiyaç duymadan, bireysel yaptırımlar yoluyla Sudan askeri liderlerine sözlerini yerine getirmeleri için baskı yapmak adına ellerinde birçok araç olduğunu hatırlatıyor. Özellikle yaptırımların onaylanmasına yönelik yasama süreci uzun zaman alırken ABD yönetiminin yaptırım uygulama kararı ise yalnızca Hazine Bakanlığı’nın duyurusuna ihtiyaç duyuyor. Senatörler, özellikle 2012'de Kongre tarafından kabul edilen ve ABD yönetimine varlıklarını dondurmak ve ABD'ye girmelerini engellemek de dahil olmak üzere insan hakları ihlallerine yönelik yaptırım uygulama yetkisi veren Magnitsky Yasası'na dikkat çekiyorlar.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.