Filistinliler Kudüs'teki evlerinin yıkılmasının ardından uluslararası topuma yardım çağrısında bulundu

El-Hedmi: Tahliye değil, etnik temizlik

Filistinli bir aile, evleri İsrail güvenlik güçleri tarafından yıkılmadan önce eşyalarını kurtaramaya çalıştı. (AP)
Filistinli bir aile, evleri İsrail güvenlik güçleri tarafından yıkılmadan önce eşyalarını kurtaramaya çalıştı. (AP)
TT

Filistinliler Kudüs'teki evlerinin yıkılmasının ardından uluslararası topuma yardım çağrısında bulundu

Filistinli bir aile, evleri İsrail güvenlik güçleri tarafından yıkılmadan önce eşyalarını kurtaramaya çalıştı. (AP)
Filistinli bir aile, evleri İsrail güvenlik güçleri tarafından yıkılmadan önce eşyalarını kurtaramaya çalıştı. (AP)

İsrail yargısının Kudüs'ün Silvan beldesine bağlı bir mahallede 100 Filistinlinin evinin yıkılması yönündeki kararının ardından işgal güçleri harekete geçti. Yıkımlara başladı. Şehrin ileri gelenleri ve çok sayıda İsrailli barış destekçisi, yıkım projesinin durdurulması için uluslararası kurumlara çağrıda bulundu.
Ramallah'taki Filistin Yönetimi’ne bağlı Kudüs İşleri Bakanı Fadi el-Hedmi, Batı ülkelerinin büyükelçilerine ve temsilcilerine hitaben Salı günü yazdığı mektupta şu ifadeleri kullandı:
“"İsrail'in bu tehlikeli uygulamasını durdurmak için acil müdahalede bulunmanızı umut ediyoruz. Bu yılın başından bu yana yıkılan evlerin sayısında gözle görülür bir artış var. Bu mektubu ev yıkımlarındaki tehlikeli artışa dikkatinizi çekmek için yazıyorum.”
El-Hedmi, Kudüs'teki İsrail Mahkemesi'nin kararını, Silvan'daki Vadi Yasul ve El-Beşir mahallelerinde düzinelerce evin yıkılmasına yeşil ışık yakılması olarak değerlendirdi. Karar, aralarında çok sayıda çocuk da bulunan yüzlerce Filistin vatandaşını yerinden etmekle tehdit ediyor.
Kudüs Bölge Mahkemesi üç hafta önce, 1948 öncesinde Yahudilere ait olduğu iddia edilen yerleşim birliklerinin Arap binalarının kontrol edilmesi taleplerini görüşmüştü. Mahkeme, yerleşimcilerin görüşünü kabul ederken Filistinlilerin itirazını ise reddetti. İşgal güçleri dün, mahkeme kararına istinaden Silvan'ın Vadi Hilveh semtinde içinde 4 daire ve bir sağlık ocağının da bulunduğu bir konutun yıkılması için Filistinli bir aileye talimat gönderdi. İşgal güçleri, El-Tur kasabasında da işgal belediyesinin 5 kattan oluşan binaları yıkma kararının ardından 10 aileye daha konutun yıkılması talimatını verdi. İşgal güçleri dün sabah işgal altındaki Kudüs'ün güneyinde bulunan Cebel el-Mükebber mahallesi sakini Emir Rabayia'nın ailesini de evlerini yıkmaya zorladı.
Kudüs'teki Vadi Hilveh Bilgi Merkezi dün, işgal güçlerinin geçen yıl işgal altındaki Kudüs'te 193 tesisi yıktığını bildirdi. Bunların 107'sinin fahiş para cezalarını ödememek için sahipleri tarafından yıkıldığını aktardı. Ayrıca söz konusu güçler, Batn el-Hava köyündeki yaklaşık 750 Filistinliyi, köyün üzerine kurulduğu arazinin tarihsel olarak Yahudilere ait olduğunu iddia ederek sınır dışı etmekle tehdit ediyor.
El-Hedmi mektubunda Silvan'ın başta el-Bustan olmak üzere birçok mahallede yüzlerce Filistinlinin evlerinin yıkılma riski altında olduğunu da belirtti. El-Hedmi mektubunda şu ifadeleri kullandı:
“Bu yılın başından bu yana kentte 139'dan fazla bina yıkıldı ve yıkım kararları önemli ölçüde arttı. Bir hafta geçmiyor ki işgal edilen şehrin topraklarında yeni yerleşim projeleri oluşturulmasın.”
El-Hedmi, bu saldırının sadece Filistinlilerin evlerini boşaltma süreci değil, Yahudileri yerlerine yerleştirmek için Filistinlilere yönelik bir etnik temizlik süreci olduğu görüşünde.
İşgal güçlerinin dün, işgal altındaki Kudüs'ün Silvan kasabasına baskın düzenledikten sonra yıkım operasyonlarına başlaması, Filistinlilerin yaralandığı çatışmalara neden oldu. İşgal güçleri el-Bustan mahallesindeki bir dükkan ile Mescid-i Aksa'nın güney kapısı olan El-Sîh mahallesindeki üç katlı binayı buldozerlerle yıktı.
İşgalin izinsiz inşa ettikleri bahanesiyle Filistinli ailelere evlerini kendilerinin yıkmaları için verdiği sürenin dolmasının ardından çok sayıda İsrail gücü Silvan’a baskın düzenledi. El-Bustan mahallesinde 20'den fazla aileye yıkım emri verildi. Baskın sürecinin başlamasıyla birlikte bölge sakinleri ile işgal güçleri arasında çatışmalar çıktı. Çatışmalarda gaz ve ses bombaları kullanıldı.
Kudüs'teki Filistin Kızılayı, çatışmalarda 13 Filistinlinin yaralandığını bildirdi.



Beyrut, Washington'un Hizbullah'ın finansmanının "kısıtlanması" yönündeki taleplerine yanıt veriyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda ABD Hazine Bakanlığı'ndan bir heyetle yaptığı görüşmede (AFP)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda ABD Hazine Bakanlığı'ndan bir heyetle yaptığı görüşmede (AFP)
TT

Beyrut, Washington'un Hizbullah'ın finansmanının "kısıtlanması" yönündeki taleplerine yanıt veriyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda ABD Hazine Bakanlığı'ndan bir heyetle yaptığı görüşmede (AFP)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda ABD Hazine Bakanlığı'ndan bir heyetle yaptığı görüşmede (AFP)

Lübnan, ABD'nin Hizbullah'ın finansmanını "kısıtlama" yönündeki taleplerine yanıt vermeye başladı. Lübnan Merkez Bankası perşembe günü "finans sektöründeki uyumluluk ortamını güçlendirmeyi amaçlayan bir dizi ihtiyati tedbirin ilk adımını" attı.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Merkez Bankası'nın girişimi, "Lübnan Bankası tarafından lisanslandırılmış tüm bankacılık dışı finansal kuruluşlara, para transfer şirketleri, döviz büroları ve yabancı paralarla nakit işlemleri yapan ve bunları Lübnan'a ve Lübnan'dan transfer eden diğer kuruluşlara ihtiyati tedbirler uygulanmasını" içeriyordu.

Para otoritesinin bundan sonraki adımları, perakende sektörlerinde ödemelerin elektronik yollarla; kartlar veya akıllı telefonlar aracılığıyla ve bankalardaki güvenilir teknik ağlara bağlı iç ve dış transferler (çevrimiçi) yoluyla etkinleştirilmesine odaklanacak; bu da esas olarak dolar cinsinden likidite enjeksiyonunu kontrol ederek nakit akışının yönetilmesine katkıda bulunan Müşterini Tanı (KWC) gerekliliklerine tabi olacak.

Öte yandan UNIFIL, İsrail ordusunun Lübnan sınırına duvar örerek yaklaşık 4 bin metrekarelik alana tecavüz ettiğini ve "Mavi Hat'ı geçtiğini" ileri sürdü.


Suriye: Mezze mahallesine iki füze atılmasıyla ilgili soruşturma başlatıldı... İsrail, saldırıyla ilgisini reddetti

Suriye ordusuna ait helikopterler, Şam'daki Mezze Havaalanı yakınlarındaki Daraya üzerinde uçuyor (AFP)
Suriye ordusuna ait helikopterler, Şam'daki Mezze Havaalanı yakınlarındaki Daraya üzerinde uçuyor (AFP)
TT

Suriye: Mezze mahallesine iki füze atılmasıyla ilgili soruşturma başlatıldı... İsrail, saldırıyla ilgisini reddetti

Suriye ordusuna ait helikopterler, Şam'daki Mezze Havaalanı yakınlarındaki Daraya üzerinde uçuyor (AFP)
Suriye ordusuna ait helikopterler, Şam'daki Mezze Havaalanı yakınlarındaki Daraya üzerinde uçuyor (AFP)

İsrailli bir yetkili, Suriye'nin başkenti Şam'ın Mezze ilçesine bağlı Ayn el-Krum bölgesindeki bir binada meydana gelen patlamada İsrail'in herhangi bir rolü olduğunu reddetti.

İsrail Kamu Yayın Kuruluşu’nda (Kan) bugün yer alanaçıklamada yetkili, "İsrail'in saldırıyla hiçbir bağlantısı yoktur" dedi.

Dün akşam Şam'ın Mezze semtinde, Ain al-Krum bölgesindeki bir binanın üçüncü katındaki dairede patlama meydana geldi.

Yerel kaynaklar daha önce patlamanın bir insansız hava aracından (İHA) atılan füzeden kaynaklanmış olabileceğini bildirmiş, bazıları ise daireye yerleştirilen patlayıcıdan kaynaklandığını öne sürmüştü. İsrail web sitesine göre saldırının belirli bir kişiyi mi hedef aldığı, yoksa daha geniş bir operasyonun parçası mı olduğu konusunda çelişkili haberler olsa da bölgede soruşturmalar devam ediyor.

Suriye Savunma Bakanlığı'ndan bir kaynak ise Savunma ve İçişleri Bakanlıklarının, dün akşam başkent Şam'ın batısındaki Mezze semtine iki füze atılmasıyla ilgili soruşturma başlattığını açıkladı.

Şam'ın Mezze kentinde bir taksi şoförü (Reuters)Şam'ın Mezze kentinde bir taksi şoförü (Reuters)

Suriye Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi, Suriye Arap Haber Ajansı'na (SANA) yaptığı açıklamada, "Başkent Şam, şehrin dış kesimlerinden Mezze semtindeki yerleşim alanlarına ve çevresine fırlatılan iki Katyuşa füzesiyle hain bir saldırıya maruz kaldı. Bu saldırıda çok sayıda sivil yaralandı ve maddi hasar meydana geldi" ifadelerini kullandı.

Medya ve İletişim Dairesi, "Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile iş birliği içinde bu menfur saldırının koşulları hakkında soruşturma başlattı. Gerekli delilleri toplamak, füzelerin yörüngesini ve fırlatma yerlerini belirlemek için çalışıyor ve bu suç eyleminden sorumlu olanları takip etmekten çekinmeyeceğini, başkentin güvenliğini tehlikeye atan ve Suriyelilerin yaşamlarını ve istikrarını hedef alan herkese karşı caydırıcı önlemler alacağını" belirtti.

Suriyeli bir güvenlik kaynağı, Mezze semtindeki patlamaya yol açan askeri eğitim sırasında yaşanan arızaya ilişkin bazı platformlarda dolaşan iddiaların doğruluğunu yalanlarken, Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre bir askeri kaynak yaptığı açıklamada, "Başkent Şam'daki bölgelere yönelik hain saldırı, mobil bir platformdan fırlatılan füzelerle gerçekleştirildi, hedeflemenin arkasındaki taraflar ve hedefleme aracı henüz bilinmiyor" dedi.

Sağlık Bakanlığı Acil Durum ve Ambulans Müdürlüğü, "Mezze'teki patlamada bir kadının orta şiddette yaralandığını ve Şam'daki bir hastaneye kaldırıldığını" bildirdi.

Şam sakinleri, Alman Basın Ajansı'na (DPA) yaptığı açıklamada, "Başkentte üç patlama sesi duyulduğunu ve Mezze semtinde bir binanın bir kısmının çöktüğünü söyledi. Güvenlik güçleri bölgeyi kordon altına aldı."


BM misyonu el Faşir'deki ihlalleri araştıracak

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Cenevre'de el Faşir'i anlattı, (EPA)
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Cenevre'de el Faşir'i anlattı, (EPA)
TT

BM misyonu el Faşir'deki ihlalleri araştıracak

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Cenevre'de el Faşir'i anlattı, (EPA)
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, Cenevre'de el Faşir'i anlattı, (EPA)

BM İnsan Hakları Konseyi, dün Sudan'ın el Faşir kentindeki şüpheli insan hakları ihlallerinden sorumlu olan herkesi tespit etmek ve adalete teslim etmek üzere bir bilgi toplama misyonu görevlendirdi.

El Faşir'deki insan hakları durumunu görüşmek üzere toplanan acil oturumun sonunda Konsey, Sudan'daki BM Bağımsız Bilgi Toplama Misyonu'na soruşturma yürütmesi talimatını veren bir karar aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre misyonun görevi, bütün taraflarca işlenen tüm uluslararası hukuk ihlallerini belgelemek.

Birleşik Krallık, Almanya, İrlanda, Hollanda ve Norveç'in talebi üzerine toplanan acil oturumun açılışında, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, uluslararası toplumun eylemsizliğini kınayarak, ihlallerin faillerinden hesap sorulacağına söz verdi. Volker Türk, el Faşir'in kuşatma altında olduğunu ve insani yardım görevlilerinin içeri giremediğini belirterek, Sudan'daki savaştan "körükleyip kâr sağlayan" kişi ve kuruluşlara karşı harekete geçilmesi çağrısında bulundu.