Cezayir, İsrail’in AfB’de gözlemci üye olmasına karşı harekete geçti

AfB Komisyonu Başkanı’n tepki gösterdi.

‘Afrika’da Üst Düzey Barış ve Güvenlik Konferansı’ Cezayir’in Vahran şehrinde düzenlendi. (EPA)
‘Afrika’da Üst Düzey Barış ve Güvenlik Konferansı’ Cezayir’in Vahran şehrinde düzenlendi. (EPA)
TT

Cezayir, İsrail’in AfB’de gözlemci üye olmasına karşı harekete geçti

‘Afrika’da Üst Düzey Barış ve Güvenlik Konferansı’ Cezayir’in Vahran şehrinde düzenlendi. (EPA)
‘Afrika’da Üst Düzey Barış ve Güvenlik Konferansı’ Cezayir’in Vahran şehrinde düzenlendi. (EPA)

Cezayir, Afrika Birliği (AfB) üye devletlerini İsrail’in ‘Kıta bloğunun gözlemci üyesi’ olmasına karşı çıkmaya iknaya çalışıyor. Meseleyi, gelecek şubat ayında Addis Ababa’da düzenlenmesi planlanan Afrika Liderler Zirvesi’ne taşımayı planlıyor.
Cezayirli yetkililer geçen temmuz ayında, AfB Komisyonu Başkanı Musa Faki Mahamat’ın ‘İsrail’i Afrika bünyesinde yeni gözlemci olarak kabul etme’ kararını sert bir şekilde eleştirdi.
Konu, bugün Cezayir’in batısındaki Vahran’da sekizincisi düzenlenen ‘Afrika’da Üst Düzey Barış ve Güvenlik Konferansı’nda da gündeme geldi. Perşembe günü Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtane Lamamra gözetiminde başlayan konferansın kulislerinde, Cezayir’in ‘İsrail’in AfB’nin bir üyesi olarak kabul edilmesine’ karşı ‘ortak bir cephe’ kurma girişimi ele alındı. Diplomatik kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada 20’den fazla Afrika ülkesinin karara itiraz ettiğini, Cezayir’in yanı sıra Mısır, Komorlar, Tunus, Cibuti, Moritanya ve Libya da dahil olmak üzere yedi ülkenin de itirazlarını açıkça dile getirdiğini aktardılar. Söz konusu ülkeler, karar açıklandığında Musa Faki’ye itirazlarını bildiren sözlü bir nota sundular.
Diplomatik kaynaklara göre Güney Afrika, Nijerya, Tanzanya ve Namibya da Faki’nin kararını reddeden bloğa destek verdi. Cezayir’den daha önce kararla ilgili yapılan açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı:
“Bu, AfB Komisyonu Başkanı’nın yetkileri dahilindedir. Ancak Kıta örgütünün adil Filistin davasına yönelik sabit olan, etkin desteğini etkilemez.”
Kaynaklar tarafından da konuya ilişkin şu açıklama yapıldı:
“Cezayir’in ‘girişiminin başarısını’ sağlamak için kullandığı ikna yöntemi, İsrail’in Kıta örgütüne gözlemci üye olma talebinin, birlik tüzüğünde belirtildiği gibi üyeler arasında tartışma konusu olmadığını gösteriyor.”
Cezayirliler söz konusu kararı, AfB’nin üzerinde çalıştığı sistem tarafından kendisine verilen takdir yetkisinin dışına çıkan Faki tarafından kabul edilemez, prosedürel ve siyasi bir ihlal olarak nitelendirdi. Bakan Lamamra’ya göre AfB, Filistin davasını destekliyor ve İsrail’in işgal altındaki topraklardaki ihlallerini kınıyor.
AfB Yürütme Konseyi, 15 Ekim’de Addis Ababa’da yaptığı toplantıların ardından İsrail’e ‘birliğin gözlemci üyesi’ statüsü verilmesi kararını erteledi. Konuyu Liderler Zirvesi’ne havale etti. İsrail’in Etiyopya Büyükelçisi Aleligne Admasu, AfB’ye gözlemci olarak dahil olma itimatnamelerini komisyon başkanına sunmuştu.
Lamamra, bakanlar ve diplomatik kadroların katıldığı üst düzey toplantının başında Afrika’nın, ‘Birleşmiş Milletler (BM) de dahil herhangi bir heyetin kararlarını etkilemek için’ Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) tek ses olması gerektiğini belirtti. Cezayir Dışişleri Bakanı açıklamsında şu ifadeleri kullandı:
“Afrika’yı BMGK düzeyinde karar alma sürecini etkileyebilecek tek bir sesle temsil etmek için performansımızı geliştirmek ve ortak hedefimize ulaşmaya yönelik yeterli bir alan olduğuna inanıyoruz. Bu ses, güçlü ve kararlı olmalıdır.”
Ramtane Lamamra ayrıca Afrika ülkelerinin AfB’nin değerlerine ve ideallerine bağlılıklarını teyit etmesi ve AfB’nin birliğini tehlikeye atabilecek her türlü faktörden kaçınmak için toplu eylemde bulunulması gerektiğini vurguladı. İsrail’i kıtasal örgütün gözlemci üyesi olarak kabul etme kararına üstü kapalı gönderme yaptı.
Lamamra konuya dair açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Kıta’da barış ve güvenlik için düzenlenen üst düzey toplantıların amacı, toplu görüş alışverişi için düzenli bir forum oluşturulması, deneyimlerin, alınan derslerin ve olumlu uygulamaların paylaşımın sağlanmasıdır. BM’nin en güçlü organındaki temsilcilerimizin AfB ve Afrika dayanışmasının gerçek ruhunu sergilemelerini sağlamak, barış ve güvenlik konusundaki ortak Afrika tutumlarını güçlendirmek amacıyla deneyimleri, öğrenilen dersleri ve olumlu uygulamaları paylaşmak hedefleniyor.”
Ülkesinin BMGK üyeliğine hazırlandığını belirten Bakan Lamamra açıklamasının sonunda “Bu konudaki vizyonumuzu, AfB adına 2024- 2025 döneminde BMGK’daki Afrikalı mevkidaşlarımızla koordineli olarak sunacağız” dedi.



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.