İngiltere'de uyuşturucu kullananların pasaportlarına el konulacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İngiltere'de uyuşturucu kullananların pasaportlarına el konulacak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İngiltere'de hükümet, uyuşturucu kullananların pasaportlarının ellerinden alınmasını da içeren teklifi parlamentoya getirmeye hazırlanırken, Başbakan Boris Johnson, uyuşturucuyla mücadelede kararlı olduklarını söyledi.
İngiltere'de hükümetin, bu hafta 10 yıllık uyuşturucuyla mücadele stratejisini açıklaması bekleniyor.
Basında yer alan haberlere göre, plan kapsamında, şehir merkezli suç çetelerinin küçük yerleşim yerlerine eroin, kokain gibi A sınıfı uyuşturucu arzını önlemek için geniş çaplı operasyonlar yapılacak.
Bu kapsamda gelecek 3 yıl içinde 2 bin dağıtım hattının kırılması ve binlerce gözaltı yapılması taahhüdünde bulunuldu.
Uyuşturucu çetelerinin kullandıkları kara yolu ve demir yolu ağları hedef alınacak, tutukluluk sonrası polis uyuşturucu satıcısının telefonundan müşterilerine mesaj göndererek, onlardan uyuşturucudan uzak durmalarını isteyebilecek.
Böylece kullanıcılara uyuşturucu satın aldıklarında polisin neler olduğunu bildiği mesajı verilerek, gizli kalma hissi ortadan kaldırılacak.
Uyuşturucu kullanımıyla mücadele etme kapsamında suçlu bulunanların pasaportlarına ve ehliyetlerine de el konulabilecek.
Konuya ilişkin Sun gazetesine konuşan Başbakan Johnson, hükümetin "uyuşturucuyla mücadelede kesinlikle kararlı" olduğunu belirtti.
Uyuşturucuların "toplum ve İngiltere'de büyüyen çocuklar için kötü olduğunu" kaydeden Johnson, rehabilitasyon seçeneği sunarak, suçluları "tekrar tekrar" gözaltına alma ve uyuşturucuya bağlı suçlara karıştıkları için "tekrar tekrar" hapishaneye gönderme döngüsünü kırmak istediklerini dile getirdi.
İçişleri Bakanlığı verilerine göre, İngiltere'de hırsızlık faillerinin yarısından fazlasını oluşturan yaklaşık 300 bin kişi eroin bağımlısı. Cinayetlerde de uyuşturucu kullanıcıları, faillerin neredeyse yarısını oluşturuyor. Uyuşturucuların topluma toplam maliyetinin ise yılda yaklaşık 20 milyar sterlin olduğu değerlendiriliyor.



Yüksek Mahkeme, Trump'ın doğumla vatandaşlık hakkının kaldırılmasına ilişkin kararını görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Yüksek Mahkeme, Trump'ın doğumla vatandaşlık hakkının kaldırılmasına ilişkin kararını görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

Muhafazakâr çoğunluktaki ABD Yüksek Mahkemesi, dün Başkan Donald Trump'ın belgesiz göçmenlerin çocukları için doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sona erdirecek olan başkanlık kararnamesinin anayasaya uygunluğunu incelemeyi kabul etti.

Mahkeme yaptığı kısa bir açıklamada, Trump yönetiminin, alt mahkemelerin kararı anayasaya aykırı bulan kararlarına yaptığı itirazı değerlendireceğini duyurdu.

Yürütme emri, federal hükümetin, anneleri Amerika Birleşik Devletleri'nde yasadışı veya geçici olarak ikamet eden çocuklara pasaport veya vatandaşlık belgesi vermesini yasaklıyor.

Emir ayrıca, ebeveynleri Amerika Birleşik Devletleri'nde öğrenim, çalışma veya turist vizeleriyle geçici olarak ikamet eden çocukları da kapsıyor.

Birçok alt mahkeme ve istinaf mahkemesinin cumhurbaşkanlığı kararnamelerini ve hükümet kararlarını askıya almasının ardından Yüksek Mahkeme, 27 Haziran'da alt mahkeme hakimlerinin ülke çapında idari kararları askıya alma yetkisini kısıtlayan bir karar yayınladı.

Trump, 20 Ocak'ta Beyaz Saray'a döndükten hemen sonra doğumla vatandaşlık hakkı kararnamesini imzaladı ve bunu yasadışı göçle mücadele çabaları bağlamında değerlendirdi.

Amerika Birleşik Devletleri, 150 yıldır Anayasa'nın On Dördüncü Ek Maddesi'nde yer alan ve Amerika Birleşik Devletleri'nde doğan herkesin otomatik olarak ABD vatandaşı olduğunu belirten doğumla vatandaşlık ilkesini uygulamaktadır.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre On Dördüncü Ek Madde, İç Savaş ve köleliğin kaldırılmasının ardından 1868'de, özgürleştirilmiş kölelerin ve onların soyundan gelenlerin haklarını güvence altına almak için kabul edildi.


ABD ve Ukrayna, barışa doğru ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguluyor

ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
TT

ABD ve Ukrayna, barışa doğru ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguluyor

ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)

Ukraynalı müzakereciler ve ABD Başkanı Donald Trump'ın elçileri, bugün Miami'de üçüncü gün görüşmeler gerçekleştireceklerini açıklayarak, barışa yönelik her türlü ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguladı.

ABD temsilcisi Steve Wittkoff'un X platformunda yayımladığı açıklamada, "Her iki taraf da herhangi bir anlaşmaya doğru gerçek ilerlemenin, Rusya'nın gerginliği azaltma ve ölümleri durdurma yönünde adımlar atmak da dahil olmak üzere, uzun vadeli barışa ciddi bir bağlılık gösterme isteğine bağlı olduğu konusunda hemfikirdir" ifadeleri yer aldı.


Uluslararası Mahkeme: Putin ve Netanyahu'nun gıyabında duruşmalar yapılabilir

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
TT

Uluslararası Mahkeme: Putin ve Netanyahu'nun gıyabında duruşmalar yapılabilir

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcı Yardımcısı Mame Mandiaye Niang, dün yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in gıyabında duruşma yapılmasının "mümkün" olduğunu söyledi.

Mame Mandiaye Niang, AFP'ye verdiği röportajda, "Bunu Koné vakasında test ettik. Gerçekten karmaşık bir mekanizma. Ama denedik ve mümkün ve faydalı olduğunu gördük" dedi.

Bu yılın başlarında kaçak Ugandalı isyancı Joseph Kony'ye karşı gıyaben yapılan "suçlamaların onaylanması" duruşmasına atıfta bulunuyordu.