Bir hakem aynı haftada 3 maçta görev alabilir mi?... Ünal: MHK Başkanı ve kurulda görev yapanların hiçbiri VAR'ı bilmiyor

VAR hakemleri, TFF'nin Riva'daki merkezinde görevlerini yerine getiriyor / Fotoğraf: AA
VAR hakemleri, TFF'nin Riva'daki merkezinde görevlerini yerine getiriyor / Fotoğraf: AA
TT

Bir hakem aynı haftada 3 maçta görev alabilir mi?... Ünal: MHK Başkanı ve kurulda görev yapanların hiçbiri VAR'ı bilmiyor

VAR hakemleri, TFF'nin Riva'daki merkezinde görevlerini yerine getiriyor / Fotoğraf: AA
VAR hakemleri, TFF'nin Riva'daki merkezinde görevlerini yerine getiriyor / Fotoğraf: AA

Süper Lig'in 15. haftası geride kalırken, Merkez Hakem Kurulu'nun (MHK) Atilla Karaoğlan'a üç maçta da görev alması tartışılıyor.
Hakem Atilla Karaoğlan, bu hafta Süper Lig'de oynanan üç ayrı maçta da VAR hakemi olarak görev yaptı. 
Cuma akşamı oynanan Kasımpaşa-Beşiktaş maçına VAR hakemi olarak atanan Karaoğlan, cumartesi günü de lider Trabzonspor'un Adana Demirspor'u konuk ettiği müsabakada aynı görevi üstlendi. 
Karaoğlan'ın son olarak dün akşam oynanan Fenerbahçe-Çaykur Rizespor maçının da VAR hakemi olarak belirlenmesi dikkatlerin MHK'ya çevrilmesine neden oldu.
Spor kamuoyu MHK'nın bu kararına bir anlam veremezken, 72 saat içinde bir hakemin şampiyonluk yarışındaki takımların müsabakalarında görev alması tartışmaları da beraberinde getirdi.
Sosyal medyanın da en çok konuşulanları arasına giren atamayla ilgili MHK'nın tavrını destekleyen de eleştiren de oldu. 

"Bir hakemi yetmiş iki saat Riva'da kampta tutmak, esir tutmak gibi bir şey"
Spor yazarı ve hakem yorumcusu Ömer Faruk Ünal, MHK'nın Atilla Karaoğlan'a aynı haftada üç farklı maçta görev vermesini ve bu durumun diğer hakemlere etkisini Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

Ömer Faruk Ünal / Fotoğraf: Independent Türkçe
Ünal, bu hafta Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor maçlarına VAR hakemi olarak atanan Atilla Karaoğlan'ın 15. haftada üç maçı yönetmesini şöyle yorumladı:
"On dördüncü haftada Yeni Malatyaspor-Galatasaray maçını yönetti. Oradan geldi. Orada da tartışma konusu oldu. Üç maça da atanması bence çok yanlış bir uygulama.
Bir hakemi yetmiş iki saat Riva'da kampta tutmak, esir tutmak gibi bir şey. Çünkü hakem maçta bir gün önce kampa giriyor. Yani perşembe günü kampa girdi, pazar günü çıktı.
Mental olarak bir maç ciddi şekilde hakemi yorar. En azından bir gün beklemesi lazımdı. Üç gün üst üste zorluk derecesi yüksek üç maçta VAR'da oturmak hakemi ciddi şekilde yorar."

"Hakemlere 'Ben size güvenmiyorum, sadece Atilla Karaoğlan'a güveniyorum' diyorsunuz"
VAR'da görev almanın sahada düdük çalmaktan daha zor bir durum olduğunu söyleyen Ünal, "VAR hakemliği, saha hakemliğinden daha kolay bir şey değil. Elinizde hakem olmaz veya birkaç hakeminiz Covid pozitif çıkmıştır ya da birkaç hakem cezalıdır. Olağanüstü şartlar olmuştur. Hakemler dönememişlerdir İstanbul'a. O zaman bu olabilir ama şu an hiçbir zaruri durum yok" diye konuştu.
Ünal, "Elinde bu kadar hakem var, İstanbul'da, Bursa'da, Sakarya'da, Kocaeli'de, İzmir'de hakemler var. Siz şimdi bunlara 'ben güvenmiyorum size. Hazır değilsiniz. Ben sadece Atilla Karaoğlan'a güveniyorum' diyorsunuz. Bu da hakemlere bir mesajdır" değerlendirmesini yaptı. 

Atilla Karaoğlan / Fotoğraf: AA
"VAR dördüncü yıla giriyor, böyle bir uygulamayı ilk kez görüyorum"
Bir hakemin aynı haftada üst üste 3 maça atanmasının tutarlı ve normal bir hakem atama şekli olmadığını dile getiren Ünal, şu ifadeleri kullandı:
"Geçmiş MHK görev veriyordu ama diyelim ki cuma gündüz görev alıyordu cumartesi günü bir başka VAR görevi yapıyordu bitiyordu. Ya da cuma ve pazar günü VAR görevi yapıyordu.
Üç gün üst üste ve üç tane şampiyonluk yarışındaki takımın maçına verilmesine ilk defa rastlıyorum. VAR dördüncü yıla giriyor, Dört yıldır böyle bir uygulamayı ilk kez görüyorum."

"MHK Başkanı ve kurulda görev yapanların hiçbiri VAR'ı bilmiyor"
"MHK başkanı ve Merkez Hakem Kurulu'ndaki görev yapanların hiçbiri VAR'ı bilmiyorlar" diyen Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"VAR'da hiç görev yapmamışlar. VAR protokolünü de VAR'ın psikolojisini de bilmiyorlar. MHK'da bir kez VAR'da görev yapmış, VAR'ın havasını teneffüs etmiş, o havayı solumuş birisi olsa bence bunu yapmazdı.
MHK'da görev yapanların birçoğunun hakemlik hayatlarına baktığınız zaman onların döneminde VAR bile yoktu. Belki ipli bayrak, telsiz yoktu. Yani günümüzdeki hakemlikle o yıllardaki hakemlik arasında fark çok. 

"Bu diğer hakemlere bir mobbingtir"
Atilla Karaoğlan'a üç gün üst üste VAR'da görev verilmesinin diğer hakemleri de olumsuz anlamda etkileyeceğini ifade eden Ünal, şunları kaydetti:
"Şu anda bizim Türkiye'nin bir numaralı UEFA'nın kabul ettiği VAR hakemi Abdülkadir Bitigen var. Hem olimpiyatlara gitti hem de Şampiyonlar Ligi'nde görev yapmış bir hakem.
UEFA'nın FIFA'nın Türkiye denince akıllarına gelen bir hakem Abdülkadir Bitigen. Abdülkadir Bitigen, Rizespor-Galatasaray maçından bu yana hiçbir maçta görev alamıyor. Oturuyor evinde.
Sen Atilla Karaoğlan'a yetmiş iki saatte üç maç veriyorsun. Ya da Hüseyin Göçek'sin ve İstanbul'da yaşıyorsun. Onun yerine kendini koy. Volkan Bayarslan'ın Emre Malok'un yerine koyun kendinizi. Birisi geliyor orada dört gün oturuyor, üst üste üç günde üç maça çıkıyor. Yani bu diğer hakemlere bir mobbingtir!"
Independent Türkçe
 



Şampiyonlar Ligi finalindeki en farklı galibiyetler

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Şampiyonlar Ligi finalindeki en farklı galibiyetler

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Paris Saint-Germain, Inter Milan'ı ezici bir skorla mağlup ederek ilk kez Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuna ulaştı. Fransız ekibi, Avrupa Kupası tarihinde ilk kez 5 gol farkla galip gelen takım oldu.

Achraf Hakimi ve Desire Doue, PSG'yi 20 dakika içinde 2-0 öne geçirirken, Luis Enrique'nin şık takımı, Inter'i ilk yarıda ezdi.

İlk yarı sonunda Inter'in bir mucizeye ihtiyacı olduğu hissediliyordu ancak 19 yaşındaki Doue, 60. dakika geride kaldıktan kısa süre sonra yıkıcı bir kontra atakla skoru 3-0'a getirince, Inter'in işi daha da zorlaştı.

Daha sonra Khvicha Kvaratskhelia 4. golü attı ve PSG'yi saygın bir konuma taşıdı. Ancak 19 yaşındaki bir başka oyuncu Senny Mayulu, yedek kulübesinden oyuna girdi ve iki dakika sonra 5. golü atarak Münih'te tarih yazdı.

İlk kez bir takım Avrupa Kupası veya Şampiyonlar Ligi finalini 5 gol farkla kazandı.

Dün geceye kadar en fazla 4 gol farkla galibiyet alınmıştı.

Bu 4 kez gerçekleşti: 1960'ta Real Madrid 7-3 Eintracht Frankfurt; 1974'te Bayern Münih 4-0 Atletico Madrid (yeniden oynanan maçta); 1989'da Milan 4-0 Steaua Bükreş ve 1994'te Milan 4-0 Barcelona.

PSG, Şampiyonlar Ligi'nde rekor kıran bir galibiyet alırken, Inter istemediği bir şekilde tarihe geçti.

Ally McCoist, TNT Sports'ta şunları söyledi:

Inter Milan gitti. PSG'yi küçümsemeyin çünkü onları çok sert yendiler. Inter Milan'ı tamamen bitirdiler, darmadağın ettiler.

2020 finalinde Bayern Münih'e yenilen PSG, Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak için milyarlarca dolar harcamıştı. Neymar, Kylian Mbappe ve Lionel Messi gibi dünyanın en iyi oyuncularından bazılarını transfer etmiş ancak sonuna kadar gidememişlerdi.

Bu yıldızların ayrılmasının ardından Enrique, Doue, Kvaratskhelia ve Ousmane Dembele gibi genç yeteneklerin gelişmesine olanak tanıyan harika bir hücum hattı kurdu ve bu sezon Avrupa'nın en iyisi olduklarına şüphe yok.

Liverpool'un eski kaptanı Steven Gerrard, TNT Sports'a şunları ekledi:

60. dakikada havlu attılar. İki takım arasında büyük bir uçurum vardı. Harika bir performans. Genç bir teknik direktör ve bunu izleyen genç oyuncular için mükemmel bir performans.

Independent Türkçe