Tunus'ta Nahda Hareketi'nin genel merkezinde yangın çıktı: 1 ölü

Güvenlik güçleri, yangın çıktıktan sonra Nahda genel merkezi binasının önünde duruyor (Reuters)
Güvenlik güçleri, yangın çıktıktan sonra Nahda genel merkezi binasının önünde duruyor (Reuters)
TT

Tunus'ta Nahda Hareketi'nin genel merkezinde yangın çıktı: 1 ölü

Güvenlik güçleri, yangın çıktıktan sonra Nahda genel merkezi binasının önünde duruyor (Reuters)
Güvenlik güçleri, yangın çıktıktan sonra Nahda genel merkezi binasının önünde duruyor (Reuters)

Tunus'taki Nahda Hareketinin başkentte bulunan genel merkezinde çıkan yangında 1 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Nahda Hareketinden yapılan yazılı açıklamada, yerel saatle 15.00 sıralarında çıkan yangında Hareket üyesi 1 kişinin yaşamını yitirdiği, birçok kişinin de yaralandığı belirtildi.
Açıklamada, yangının çıkış nedeninin henüz bilinmediği ve sivil savunma ekiplerinin hızlı müdahalesi sayesinde zayiatın çok fazla olmadığı ifade edildi.
Sosyal medyada yangının ilk anına ilişkin paylaşılan görüntülerde, binanın birinci ve ikinci katından dumanların yükseldiği, insanların kendi çabalarıyla pencerelerden çıkmaya çalıştığı görülüyor.
Nahda Hareketi yöneticilerinden Nureddin el-Bahiri, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, yangının zemin katta başladığını ve dumanların hızla üst katlara doğru yükseldiğini kaydetti.
Bahiri, yangında yaralananlar arasında Nahda Hareketi Genel Başkan Yardımcısı ve eski Başbakan Ali el-Urayyid ile Nahda Hareketi Şura Konseyi Başkanı Abdulkerim el-Haruni’nin de bulunduğunu belirtti.
Nahda Hareketinin 217 sandalyeli Tunus Meclisinde 53 milletvekili bulunuyor.

Olayla ilgili soruşturma başlatıldı
Tunus’ta Nahda Hareketi Genel Merkezi'nde bir kişinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.
Tunus resmi ajansı TAP’ın haberine göre, Tunus Asliye Mahkemesi İletişim Ofisinden yapılan açıklamada, “İlk araştırma sonuçları, kurbanın Nahda Hareketi merkezine girdikten sonra, birinci kata ulaştığında kendini ateşe verdiğini gösteriyor.” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, yangın haberinin ardından bölgeye intikal eden savcının soruşturmayı sürdürdüğü aktarıldı.

Gannuşi yaralıları ziyaret etti
Nahda Hareketi Lideri Raşid el-Gannuşi, hastaneye kaldırılan yaralıları ziyaret etti.
Ziyaret sırasında basın mensuplarına açıklama yapan Gannuşi, “Hayatını kaybeden kardeşimiz, diktatörlüğe karşı mücadele vermiş, rejimin cezaevinde 10 yıl kalmış birisi. Kendisi, diktatörlük, yolsuzluk, marjinalleşme ve yoksullukla mücadelede şehit oldu.” diye konuştu.

18 yaralıdan 16'sının durumu hafif
Tunus İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise, yangında yaralanan 18 kişiden 16’sının durumunun hafif olduğu, sadece dumandan etkilendikleri aktarıldı. Yaralılardan birinde yanık oluştuğu, bir kişinin ise vücudunda çeşitli kırıklara rastlandığı kaydedildi.
Açıklamada kolluk kuvvetlerinin Cumhuriyet Savcısı ile koordineli olarak soruşturmayı sürdürdüğü belirtildi.
Nahda Hareketinden olayın hemen ardından yapılan yazılı açıklamada, yangının çıkış nedeninin bilinmediği ve sivil savunma ekiplerinin hızlı müdahalesi sayesinde zayiatın çok fazla olmadığı ifade edilmişti.
Nahda Hareketi yöneticilerinden Nureddin el-Bahiri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaralananlar arasında Nahda Hareketi Genel Başkan Yardımcısı ve eski Başbakan Ali el-Urayyid ile Nahda Hareketi Şura Konseyi Başkanı Abdulkerim el-Haruni’nin de bulunduğunu belirtmişti.
Nahda Hareketinin 217 sandalyeli Tunus Meclisinde 53 milletvekili bulunuyor.
 



Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
TT

Hamas, anarşi ve casuslukla suçlanan kişilerle savaşıyor

 Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)
Haziran ayında Gazze Şeridi'nde gıda yardımı dağıtılan bir alanın yakınında eşek arabasının üzerine uzanmış yaralı bir Filistinli kadın (AP)

Hamas, dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesiminde büyük bir aşiretin üyelerini, diğer suçlamaların yanı sıra anarşi ve yardım tırlarının yağmalanması olaylarına karıştıkları iddiasıyla öldürdü. Olay, İsrail'in, Hamas ile El Fetih'e bağlı bazı aktivistler ya da bazı Filistinli aileler arasındaki farklılıkları istismar etmeye ve onları Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak için ordusuyla koordineli çalışan silahlı milisler haline gelmiş gibi göstererek kendi çıkarlarına hizmet etmek için kullanmaya çalıştığı bir dönemde meydana geldi.

İsrail, Gazze Şeridi'nde 20 aydır sürdürdüğü savaşın başından bu yana, El Fetih aktivistlerinin ya da Gazze Şeridi'ndeki bazı aşiret üyelerinin Hamas'a yönelik düşmanlıklarını istismar ederek, Hamas'a karşı silahlı gruplar oluşturmaya çalıştı. Ekim 2023'ten bu yana savaşta yaşadığı gerilemelere rağmen Gazze Şeridi'ni yönetmeye devam eden Hamas ise bu yaklaşıma, İsrail'le bağlantısı olduğundan şüphelenilen bir dizi kişiyi infaz ederek karşılık verdi.

Hamas'ın son operasyonunda dün şafak vakti Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta büyük bir aşirete mensup yaklaşık 12 Filistinli öldürüldü. Söz konusu aşiretin üyeleri, Deyr el-Balah'ın doğusunda İsrail güçlerinin konuşlandığı bölgelerde ya da yakınlarında bulunuyordu.

Şarku’l Avsat'a konuşan saha kaynakları, öldürülenlerin bir kısmının son zamanlarda yaşanan anarşinin ve yardım tırlarını yağmalama girişimlerinin arkasında olduklarından şüphelenildiğini bildirdi. Bazılarının ise İsrail için casusluk faaliyeti yürüttüklerini iddia eden kaynaklar, bunun da Hamas kaynakları tarafından doğrulandığını söyledi.

İsrail'in Hamas'la mücadele etmek için desteklemeye çalıştığı, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ın bazı bölgelerinde, İsrail'in tamamen işgal ettiği ve sakinlerini yerinden ettiği bölgelerde bulunan Yaser Ebu Şebab silahlı grubu gibi pek çok benzer vaka olduğu açık. Filistin Yönetimi, Ebu Şebab'ın kendisiyle olan ilişkisini reddetmiş olsa da Ebu Şebab, Filistin Yönetimi'ne atıfta bulunarak defalarca ‘Filistin meşruiyeti’ altında faaliyet gösterdiğini iddia etti.

Yedioth Ahronoth gazetesinde yayınlanan bir habere göre İsrail ordusu, Gazze ve Han Yunus'ta faaliyet gösteren ve üyeleri El Fetih üyesi ya da Filistin Yönetimi güvenlik servisleri mensubu olan iki silahlı grupla koordinasyon kurmaya başladı. Bu gruplar Gazze Şeridi'ndeki Hamas yönetimini zayıflatmak amacıyla mali destek alıyor.

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta yiyecek almaya çalışan Filistinli çocuklar, 30 Haziran (AFP)

Haberde Rami Halas adlı bir kişinin liderliğindeki silahlı grubun, Gazze şehrinin Şucaiye mahallesinde faaliyet gösterdiği ve mahalle içindeki Hamas mensuplarına karşı operasyonlar düzenlediği, ikinci grubun ise Yaser Hanidek tarafından yönetildiği ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta faaliyet gösterdiği belirtildi.

Haberde bu iki grubun İsrail'den silah ve insani yardım desteği aldığı, üyelerinin ise Filistin Yönetimi'nden maaş aldığı iddia edildi.

Söz konusu haber üzerine Yaser Hanidek bir video yayınlayarak, İsrail'in iddialarını yalanladı ve kendisine yöneltilen suçlamaları reddettiğini vurgulayarak halen Han Yunus'ta olduğunu, normal bir şekilde çalıştığını, anarşiyi reddettiğini, direnişin yanında yer aldığını ve direnişin sırtında bir hançer olmayacağını söyledi. Bununla birlikte, iki kardeşinin ölümüne neden olan ailevi anlaşmazlıkların kendisini silahlanmaya ittiğini belirterek, İsrail, El Fetih ya da Filistin Yönetimi'nin herhangi bir kurumuyla hiçbir bağı olmadığını açıkladı.

Öte yandan, tanınmış Halas ailesi vatanseverlik dışı her türlü eylemi reddeden bir açıklama yayınlayarak, Filistinlilerin genel tutumunun dışındaki her türlü davranışı reddettiklerini vurguladı.

Bu ailenin mensuplarınn çoğu El Fetih'e mensup, ancak aralarında Hamas ve İslami Cihad Hareketi üyeleri de var.

Gazze Şeridi’ndeki İçişleri ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı Ebu Şebab'a teslim olması için 10 gün süre vermiş, ‘vatana ihanet’, ‘casusluk’, ‘silahlı hücre kurmak’ ve ‘silahlı isyan’ ile suçlamış, teslim olmaması halinde gıyabında yargılamakla tehdit etmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bir aydan uzun bir süre önce İsrail'in Hamas'a muhalif silahlı grupları desteklediğini itiraf etmişti.

Hamas sık sık kamuoyu önünde İsrail'i Gazze Şeridi'ndeki kaosun arkasında olmakla suçluyor ve daha önceki açıklamalarına göre ‘vatandaşların güvenliğine müdahale etmeye cesaret eden herkese karşı demir yumrukla saldıracağını’ vurguluyor.

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki büyük kaos ortamında güvenlik durumunun kontrolünü yeniden ele geçirmek için ateşkesten faydalanıyor ki bunu, iki aydan fazla süren bir önceki ateşkes sırasında da yapmıştı. Hareket son zamanlarda silahlı adamlara, tüccarlara, çetelere, hırsızlara ve İsrail'le iş birliği yapanlara karşı daha kapsamlı güvenlik operasyonları düzenlemeye ve bu kişileri infaz etmeye ya da yaralamaya başladı.