Harry Potter kitaplarının ilk basımlarından biri 471 bin dolara satıldı

Harry Potter’ın ilk serisi sadece 500 adet basılmıştı. (Reuters)
Harry Potter’ın ilk serisi sadece 500 adet basılmıştı. (Reuters)
TT

Harry Potter kitaplarının ilk basımlarından biri 471 bin dolara satıldı

Harry Potter’ın ilk serisi sadece 500 adet basılmıştı. (Reuters)
Harry Potter’ın ilk serisi sadece 500 adet basılmıştı. (Reuters)

Harry Potter serisinin ilk basımlarından biri, ABD’de müzayede organizatörlerinin bir 20’inci yüzyıl romanı için ‘dünya rekoru’ olarak tanımladıkları bir fiyatla, 471 bin dolara satıldı.
Herritage Müzayede Evi, İngiltere’de 1997 yılında basılan Harry Potter ve Felsefe Taşı ile ilgili yaptığı açıklamada, kitabın kapağındaki renkli resimleri inanılmaz derecede çekici ve parlak olarak tanımladı. Dallas merkezli müzayede evi, kitabın bu kapakla sadece 500 kopya basıldığını bildirdi. Kitabın 70 bin dolara satılacağı tahmin ediliyordu.
Harry Potter'ın kitabının önceki ilk kopyalarının satış fiyatı 110 bin ila 138 bin dolar arasındaydı.
Kitap ismi açıklanmayan ABD’li bir koleksiyonere satıldı.
ABD’li yayınevi Scholastic, kitap serisinin dünya çapında yaklaşık 500 milyon kopya sattığını ve 80 dile çevrildiğini bildirdi.
20th Century yapım şirketinin kitap serisinden uyarladığı sekiz film dünya çapında 7,8 milyar dolar hasılata ulaştı.



Uzaydan gelen gizemli radyo sinyalinin kaynağı bulundu

Radyo teleskopla görüntülenen Samanyolu'ndaki yıldızlar arasındaki 18 dakikalık gizemli radyo sinyali kaynağı (Vimeo aracılığıyla Uluslararası Radyo Astronomi Araştırma Merkezi)
Radyo teleskopla görüntülenen Samanyolu'ndaki yıldızlar arasındaki 18 dakikalık gizemli radyo sinyali kaynağı (Vimeo aracılığıyla Uluslararası Radyo Astronomi Araştırma Merkezi)
TT

Uzaydan gelen gizemli radyo sinyalinin kaynağı bulundu

Radyo teleskopla görüntülenen Samanyolu'ndaki yıldızlar arasındaki 18 dakikalık gizemli radyo sinyali kaynağı (Vimeo aracılığıyla Uluslararası Radyo Astronomi Araştırma Merkezi)
Radyo teleskopla görüntülenen Samanyolu'ndaki yıldızlar arasındaki 18 dakikalık gizemli radyo sinyali kaynağı (Vimeo aracılığıyla Uluslararası Radyo Astronomi Araştırma Merkezi)

Bilim insanları üç yıl önce uzaydan gelen ve kolayca açıklayamadıkları, tekrarlayan gizemli bir radyo sinyali kaydetmişti.

Aynı bilim insanları, bu tuhaf uzay yayınlarının olası kaynağını artık bulduğuna inanıyor. Sürpriz kaçıran: Muhtemelen uzaylılar değil.

2021'deki kapanma sırasında Avustralyalı lisans öğrencisi gökbilimci Tyrone O'Doherty, her 18 dakikada bir tekrarlayan alışılmadık bir radyo dalgası patlaması tespit etmişti.

Tekrar eden radyo sinyalleri, evrenimiz göz önünde bulundurulduğunda o kadar da garip değil ve genellikle pulsar adıyla bilinen hızla dönen çökmüş yıldızlardan kaynaklanıyor.

Ancak o dönemde bilim insanları daha önce hiç 18 dakikada bir tekrarlayacak kadar yavaş bir pulsar görmemişti ve pulsarların işleyişine dair kabul gören teoriler, bunun mümkün olmadığına işaret ediyordu.

O'Doherty'nin danışmanı Natasha Hurley, Ocak 2022'de "Bu noktada soğuk terler dökmeye başladım" demişti.

Tek bir frekansta iletilen ve tekrarlayan kozmik radyo sinyallerinin araştırılması için dünya çapında bir proje var. Adı da Dünya Dışı Akıllı Yaşam Araştırması. Gerçeğin oralarda bir yerde olduğunu sonunda keşfettiğimiz an, bu an mıydı?

Hatta Hurley, o dönemde sinyalin kuvvetinin yalnızca doğal bir kaynaktan gelebileceğine işaret ettiğini açıklamıştı. Her halükarda kaynağın tam doğası, gizemini sürdürmüştü.

Hurley ve ekibi, gökyüzünü radyo teleskoplarla tarayarak her 2,9 saatte bir tekrarlayan ve halihazırda gözlemlenenler arasında en yavaşı olan benzer bir radyo dalgası daha tespit etti.

Daha yakından incelendiğinde sinyalin bir kırmızı cüce yıldızdan geldiği görüldü ancak radyo sinyalinin aslında cüceyle ikili yörüngede kilitlenmiş başka bir nesneden geldiğini düşündüren bazı tuhaflıklar da açığa çıktı.

Bir sanatçının, radyo dalgası yayan ikili yıldız sisteminin nasıl görünebileceğinin tasviri
Hurley "Yıldızların evrimiyle ilgili geçmiş çalışmalara dayanarak bu görünmez radyo yayıcısının büyük ihtimalle bir beyaz cüce olduğunu düşünüyoruz, bu da bizim kendi Güneş'imiz gibi orta boy yıldızların yaşam döngüsünün son noktası" yazdı.

Bu durumdan muhtemelen kırmızı cücenin yıldız rüzgarı sorumlu; rüzgar, yıldızlar karşılıklı çekimle birbirinin etrafında dans ederken bazen cüceye çarpan sürekli bir yüklü gaz akışıyla oluşuyor.

Bu yaşandığında yıldız rüzgarı, diğer cismin manyetik alanı tarafından hızlandırılarak radyo dalgaları üretiyor olabilir.

Hurley "Belki daha fazla örnek buldukça hepsini açıklayan birleştirici bir fiziksel model üzerinde çalışabiliriz. Öte yandan uzun süreli radyo atımları üretebilen çok farklı sistem türleri olabilir" diyerek sözlerini tamamladı.
Independent Türkçe