Mısır ve Körfez ülkeleri arasında stratejik ittifak ilişkileri gelişiyor

Körfez dışişleri bakanları Riyad'daki 42. zirve hazırlıklarını görüştü

Körfez bakanları dün Riyad'daki toplantı öncesinde Mısırlı mevkidaşı ile birlikte (SPA)
Körfez bakanları dün Riyad'daki toplantı öncesinde Mısırlı mevkidaşı ile birlikte (SPA)
TT

Mısır ve Körfez ülkeleri arasında stratejik ittifak ilişkileri gelişiyor

Körfez bakanları dün Riyad'daki toplantı öncesinde Mısırlı mevkidaşı ile birlikte (SPA)
Körfez bakanları dün Riyad'daki toplantı öncesinde Mısırlı mevkidaşı ile birlikte (SPA)

Körfez ülkelerinin dışişleri bakanlarının Mısır Dışişleri Bakanı eşliğinde gerçekleştirdikleri toplantıda, Mısır ile Arap Körfezi ülkeleri arasındaki bölgesel ve uluslararası konulardaki istişare ve koordinasyonun önemi vurgulandı. Aynı zamanda iki taraf arasındaki yakın stratejik ilişkinin bölge ve dünyada güvenlik ve istikrarı destekleyecek, halkların arzularını gerçekleştirecek yönde istişari ve kurumsal çerçeveye dönüştürülmesinin altı çizildi.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, bölgesel meselelerin, Mısır ile Körfez ülkeleri arasındaki tarihi ilişkiler ile bunları her alanda geliştirmenin yollarının ele alındığı görüşmede bölge güvenliği ve karşılaşılan zorlukların, bu yöndeki siyasi çözümlerin incelendiğini de ekledi.
Dünkü toplantının ardından Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Dr. Nayef el-Hacraf eşliğinde basın toplantısı düzenleyen Suudi Bakan, ülkesinin Körfez ülkeleri ve bölgenin güvenliğini koruma, halklarının kalkınma ve refah arzularını gerçekleştirme yönündeki istekliliğini teyit etti. Mısır Dışişleri Bakanı'nın Suudi Arabistan ziyaretinin Mısır'ın iki taraf arasındaki ortak eylemi destekleme arzusunu doğruladığını da ekledi.
Mısır ve Körfez ülkelerini bir araya getiren stratejik ilişkinin onlarca yıldır yakın ve köklü bir ilişki olduğunu, bu yönde sayısız kanıtın kaydedildiğini vurgulayan Mısır Dışişleri Bakanı Şukri, ikili ve toplu düzeylerde iletişimin ise kalıcı bir mesele olduğunu, tüm ülke liderleri buna hevesli olduğunu belirtti. Körfez ülkeleri güvenliğinin Mısır ve Arap ulusal güvenliğinin ayrılmaz bir parçası sayıldığını belirten Bakan Şukri, ortak yeteneklerin Arap ulusal güvenliğini güçlendireceğinin, Arap işlerine yabancı müdahaleyi önleyeceğinin altını çizdi.
Aynı zamanda “Bu yakın stratejik ilişkiyi Mısır ve Körfez ülkelerini bir araya getiren istişari bir kurumsal çerçeveye çevirmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu görüşmede iki taraf arasındaki tüm ilişkileri gözden geçirdik. Bölgesel ve uluslararası gelişmeler ile sorunları, Arap ulusal güvenliğinin karşı karşıya olduğu zorlukları ve tüm bu zorluklarla başa çıkma yollarını tartıştık. Bu istişari çerçevenin bölge istikrarı ve halklarının refahına katkıda bulunacağını, zorlukların üstesinden gelmeyi, bölge güvenliği için güçlü temeller oluşturmayı sağlayacağını umuyoruz” ifadelerine başvurdu.
Zorluklarla mücadelenin Arap ulusal güvenliğini korumaktan, dayanışma, işbirliği ve daha yakın siyasi/ekonomik bağlardan, aynı zamanda samimi kardeşlik ilişkilerinden geçtiği yönünde iki tarafın ortak kanaatte olduğunu da ekledi.
KİK Genel Sekreteri Hacraf ise Körfez ülkeleri ile Mısır arasındaki görüşmelerin Körfez liderleri ve halkları ile Mısır arasında var olan yakın ilişkiler ve aralarındaki güçlü tarihi ve kardeşlik bağlarının yanı sıra ortak çıkarları ilgilendiren bölgesel ve uluslararası konularda danışma ve koordinasyon ilkesinin bir uzantısı olduğunu söyledi. İki tarafın halklarının arzularının gerçekleştirilmesi, Arap ve İslam ülkelerine hizmet edilmesi yönünde bölgede ve dünyada güvenlik ve istikrarı destekleyecek şekilde istişare ve koordinasyonun devamını teyit ettiğini de ekledi.
Mısır tarafı aynı zamanda önümüzdeki Salı günü Riyad'da yapılacak olan Körfez zirvesinin başarısına, çıktılarının barışı ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvike ve bölge halklarının arzularına hizmete katkıda bulunacağına olan güvenini dile getirdi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Ahmed Hafız ise “Mısır-Körfez ülkeleri arasında siyasi istişare mekanizmasının başlatılması, çeşitli düzeylerde derinlikleri ve güçleri ile karakterize edilen sağlam Mısır-Körfez ilişkilerinin bir devamı niteliğindedir. Mekanizma, iki tarafın özellikle de Arap bölgesinin karşı karşıya olduğu ortak zorluklar konusunda düzenli olarak koordinasyon ve istişarede bulunma arzusunu yansıtıyor. Zirâ Körfez güvenlik ve istikrarının Mısır ulusal güvenliğinin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulanıyor” açıklamalarına başvurdu.
KİK dışişleri bakanları, yarın başkent Riyad'da başlayacak zirve için Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Farhan'ın huzurunda hazırlık toplantıları gerçekleştirdi.
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın son zamanlarda gerçekleştirdiği Körfez turuna övgüde bulunan KİK Genel Sekreteri Hacraf, Krallığı kardeş KİK ülkelere bağlayan uzun süreli tarihi ilişkilerden kaynaklandığını söylediği bu turun KİK ülkeleri liderleri ve vatandaşlarını birleştiren sevgi ve akrabalık bağlarını güçlendirme amacı taşıdığını vurguladı. İlişkileri geliştirme yönündeki direktifler kapsamında kaydedildiğini söylediği bu turun geniş ufuklara yönelik olduğunu belirten Hacraf, aynı zamanda Bahreyn'in KİK’in 41. oturumu başkanlığına övgüde bulundu. Bakanlar toplantısında Suudi Kralı Salman bin Abdülaziz'in 2015 yılında Yüksek Konsey tarafından onaylanan vizyonunun uygulanmasına ilişkin Genel Sekreterlik raporu dahil olmak üzere gündemdeki konuların ve bu yönde alınan kararların işlendiğini söyleyen Hacraf, ortak Körfez eylemi sürecinde entegrasyon ve işbirliğinin sağlanması çerçevesinde elde edilenlerin, yetkili konseyler, bakanlık komiteleri ve Genel Sekreterlik tarafından sunulan, söz konusu 42. oturumda Yüksek Konsey’e iletilmesi  beklenen raporlar ve tavsiyelerin ele alındığını da ekledi.



Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

TT

Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

Veliaht Prens Muhammed bin Selman: Filistin'in çektiği acılar İsrail saldırganlığının sonucu ve bunun feci yansımalarına son vermeliyiz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırganlığının ‘feci yansımalarının’ sona erdirilmesi, masum sivillerin korunması ve uluslararası meşru kararlar çerçevesinde Filistin'in barış içinde yaşadığı yeni bir gerçekliğin oluşturulmasında uluslararası toplumun rolü olduğunu vurguladı. Veliaht Prens, Kral Selman bin Abdulaziz adına dün Mina Sarayı'nda Müslüman ülkelerin liderleri ve ileri gelenleri, Kral Selman’ın konukları, devlet yetkilileri, heyet başkanları ve bu yıl Hac farizasını yerine getiren hacılar için düzenlenen yıllık kabul töreni sırasında yaptığı konuşmada, “Filistin'deki kardeşlerimiz bu yılki Kurban Bayramı’nda da İsrail’in saldırganlığı nedeniyle acı çekmeye devam ediyor” dedi.

Muhammed bin Selman, salonda bulunan dinleyicilere hitaben “Kral Selman adına sizlerin ve dünyadaki tüm Müslümanların Kurban Bayramını kutlamaktan memnuniyet duyuyorum. Allah ülkemize, diğer Müslüman ülkelere ve dünyaya güvenlik ve istikrar ihsan etsin, hacıların haccını kabul etsin ve onları sağ salim ailelerine kavuştursun” ifadelerini kullandı.

sdfrgt
Veliaht Prens Muhammed bin Selman dün Mina'da Hac ibadeti çerçevesinde görevlendirilen ekiplerin liderleri ve başkanlarıyla da bir araya geldi (SPA)

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yüce Allah bu ülkeyi Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi’nin yanında hacılara ve umrecilere hizmet etme ayrıcalığıyla onurlandırdı. Suudi Arabistan da bu onuru önceliklenin en başına koydu.  Tüm imkanlarını hacılara ve umrecilere hizmet etmeye ve onların ibadetlerini kolaylıkla yerine getirmelerini sağlamaya adayan Suudi Arabistan Allah’ın yardımı ve inayetiyle hacılara ve umrecilere hizmetin büyük sorumluluğu ve onurunun bilincinde olmaya devam edecektir.”

Kudüs ve Filistin Müftüsü Şeyh Muhammed Hüseyin yaptığı konuşmada, İslam'ın en önemli amaçlarından ve Haccın faydalarından birinin Müslümanların birliğini korumak, din kardeşliği bağlarını güçlendirmek, farklı mezhep, renk, ırk, dil ve ülkelerden Müslümanlar arasında sevgi, iş birliği ve muhabbeti teşvik etmek olduğunu söyledi.

Aynı zamanda Dünya Müslüman Birliği Genel Sekreteri Şeyh Muhammed Hüseyin yaptığı konuşmada, İslam'ın en önemli amaçlarından ve Haccın faydalarından birinin İslam milletinin birliğini korumak, din kardeşliği bağlarını güçlendirmek ve farklı mezhep, renk, cinsiyet, dil ve milletlerden Müslümanlar arasında sevgi, iş birliği ve muhabbeti teşvik ederek anlaşmazlıkları azaltmak, mesafeleri kapatmak, kalpleri kaynaştırmak, sözü birleştirmek ve din kardeşliğini sağlamak olduğunu söyledi.

Şeyh Hüseyin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suudi Arabistan, Müslümanların kalbinde yüksek bir konuma ulaşmış ve gerçek İslam dininin ılımlı boyutu ve sistematik ılımlılığıyla gerçek imajını yansıtan, uzlaşı, hoşgörü ve uyum kültürünü yaymaya ve kardeşlik ve dayanışma ruhuyla dolu umut verici bir ufukla geleceğe bakmaya çalışan bilge ve dengeli bir yaklaşımla Müslümanların saflarını birleştirmeye ve Müslüman ülkelerin ve halkların özlemlerini gerçekleştirmeye çalıştı.”

dfrgt
Veliaht Prens Muhammed bin Selman cumartesi günü Mina'da Hac ibadeti çerçevesinde görevlendirilen ekiplerin liderlerini ve başkanlarını kabul etti (SPA)

Şeyh Hüseyin, Filistin davasını destekleme ve savunmadaki tarihi duruşu ve Gazze Şeridi'ndeki soykırım vahşetini ve işgalci İsrail güçleri tarafından gerçekleştirilen yıkım ve dayatılan açlığı durdurmaya yönelik uluslararası çabalara liderlik etmesinin yanı sıra İslami, insani ve Arap değerleri ve ilkeleri temelinde bağımsız bir Filistin devletinin tanınması için uluslararası desteği harekete geçirmek üzere üstlendiği diğer büyük görevler nedeniyle Suudi Arabistan'a büyük takdir ve teşekkürlerini sunarak hem duygularını hem de her bir Arap ve Müslüman'ın duygularını dile getirdi.

Suriye Vakıflar Bakanı Şeyh Muhammed Ebu el-Hayr Şukri ise Hac işleri ofisleri başkanlarına hitaben yaptığı konuşmada, hacılara sağlanan istisnai ve nitelikli ayrıcalıklar için Kral Selman’a ve Veliaht Prens'e şükranlarını ifade etti. Suriyeli Bakan konuşmasında, “Bu yılki hac sezonu, Suudi Arabistan’ın hacılara kolaylık sağlama konusundaki köklü yaklaşımının bir devamı niteliğinde olmasının yanında İslam dinine ve Müslümanlara hizmet etme konusundaki ebedi misyonunu ve bu ülkenin liderliğinin ve halkının Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi’nin yanı sıra ziyaretçilerine de hizmet etme konusundaki tarihi onurunu somutlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Hacıların, hizmet sağlayıcılar arasındaki yüksek rekabetin yanı sıra en son elektronik sistemlere ve akıllı telefon uygulamalarına dayalı hizmet sisteminin kendilerine sağladığı büyük kolaylıklara tanık olduklarını, bunun da sağlanan hizmetlerin kalitesine olumlu yansıdığını ve hacıların yolculuklarının eşi benzeri görülmemiş bir şekilde iyileştirilmesine katkıda bulunduğunu belirten Şukri, “Altyapının kapsamlı ve sürdürülebilir şekilde geliştirilmesi, akıllı hizmetlerin verilmesi ve kalabalık yönetiminde en son teknolojilerin kullanılması, Suudi Arabistan 2030 Vizyonu’nun ve zamanından önce elde edilen etkisinin bir kanıtıdır” dedi.

dfrgthy
Suudi Arabistan Veliaht Prensi dün Mina Sarayı’nda Maldiv ve Moritanya cumhurbaşkanlarını kabul etti (SPA)

Hacılara ve umrecilere hizmet vermekle görevli makamların hizmetlerini geliştirmek ve en yüksek standartlara çıkarmak için önceden yaptıkları planlamalardan ve daha önce eşi ve benzeri görülmemiş hazırlıklardan övgüyle bahseden Şeyh Muhammed Ebu el-Hayr, Hac ibadeti için görevlendirilen ekiplerin liderlerinin ve hacılara hizmet veren Suudi Arabistan kurumlarının bu büyük ibadetin maneviyatını bozan her türlü siyasi slogan ve yönelimden uzak bir şekilde organizasyon yapmayı ve hacıların güvenlik ve emniyetini sağlamayı amaçlayan yönetmelik ve talimatları uygulama çabalarını desteklediklerini vurguladı.

Bir diğer gelişmede Veliaht Prens Muhammed bin Selman cumartesi günü Mina Sarayı'ndaki Kraliyet Divanı'nda Moritanya Cumhurbaşkanı Muhammed Veled Gazvani ve Maldivler Cumhurbaşkanı Muhammed Muizzu ile bir araya geldi.