Körfez’den Mısır’a su güvenliğini korumada destek

Nahda Barajı. (Reuters)
Nahda Barajı. (Reuters)
TT

Körfez’den Mısır’a su güvenliğini korumada destek

Nahda Barajı. (Reuters)
Nahda Barajı. (Reuters)

Mısır, Etiyopya ile Nil Nehri üzerindeki ‘Nahda (Rönesans) Barajı’ anlaşmazlığı konusunda Körfez’den yeni bir destek daha aldı. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Mısır ve Körfez ülkeleri arasındaki siyasi istişare mekanizmasının toplantısında, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanlarının Mısır'ın su çıkarlarının korunması gereğini vurguladıklarını söyledi. Ayrıca Mısır için Nahda Barajı meselesinin önemine de dikkat çekildiğini vurguladı.
Kahire ve Hartum, Addis Ababa'dan, aralıklı olarak düzenlenen ve 10 yıldan uzun bir süre devam eden üçlü müzakerelerde başarısız olunan baraj konusunda, etkileri sınırlamayı garanti eden bağlayıcı bir yasal anlaşma imzalamasını istiyor. Nahda Barajı müzakerelerinin son oturumu geçtiğimiz nisan ayında Afrika Birliği'nin himayesinde gerçekleşti ancak üç ülkenin ilerleme kaydedemedikleri açıklandı. Bu durum, Mısır ve Sudan'ı meseleyi geçtiğimiz eylül ortalarında, bir ‘başkanlık kararı’ yayınlayan üç ülkeyi Afrika Birliği himayesinde müzakereleri sürdürmeye ve makul bir süre içinde bağlayıcı bir anlaşmaya varmaya teşvik eden Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşımaya sevk etti.
KİK ve Mısır’ın dışişleri bakanları önceki gün bölgede ve dünyada güvenlik ve istikrarı destekleyecek ve halkların beklentilerini karşılayacak düzlemde Riyad'da yaptıkları görüşmede, bölgesel ve uluslararası konularda bir istişare ve koordinasyon mekanizmasının başlatıldığını duyurdular.
Şukri, toplantının ardından televizyonda yayınlanan açıklamasında, KİK dışişleri bakanlarının görüşlerini aktardı. Mısır ve Körfez ülkeleri arasındaki siyasi istişare mekanizmasının toplantısında, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanlarının Mısır'ın su çıkarlarının korunması gereğini vurguladıklarını söyledi.
Şukri ayrıca KİK üyelerinin üç ülkenin, Mısır, Sudan ve Etiyopya'nın çıkarlarını sağlayan Nahda Barajı dosyası üzerinde bağlayıcı bir yasal anlaşmaya varmak ve ulusal çıkarlarını savunmak için Mısır'la destek ve dayanışma içinde olduklarını da sözlerine ekledi.
Şukri açıklamasında Mısır ve KİK ülkelerinin Arap bölgesinin karşı karşıya olduğu sorunlar ve zorluklar karşısında tüm Arap ülkeleri arasında dayanışmayı, desteği ve ortak eylemi güçlendiren ortak bir vizyon oluşturmaya devam ettiğini vurguladı.



İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında son 24 saat içinde 100'den fazla kişi hayatını kaybetti

 Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından dağıtılan gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından dağıtılan gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında son 24 saat içinde 100'den fazla kişi hayatını kaybetti

 Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından dağıtılan gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından dağıtılan gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanı devam ederken ve son 24 saat içinde 100'den fazla kişi hayatını kaybederken, Gazze İnsani Yardım Vakfı bugün Gazze Şeridi'ndeki yardım dağıtım merkezlerinden birini yeniden açtı.

Vakıf, Hamas'ın kendisine yönelik tehditler savurduğunu iddia ederek dün yardım dağıtım merkezlerini kapatmıştı. Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığına göre vakıf cuma günü de güvenlik gerekçesiyle yardım dağıtım merkezlerini kapatmış ve halka bu merkezlerden uzak durmaları çağrısında bulunmuştu.

Vakıf, Facebook sayfasında Arapça olarak yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bulunan merkezlerinden birinin bugün öğlen 12'de yeniden açılacağını duyurdu.

Diğer yandan vakıf, bölge sakinlerinden çalışma saatlerinden önce merkeze yaklaşmamalarını, aksi takdirde gıda paketlerinin dağıtılamayabileceğini belirtti.

İsrail yaklaşık iki hafta önce Gazze Şeridi'ne yardım girişi üzerindeki ablukasını hafifletti. Vakıf, Birleşmiş Milletler (BM) yardım kuruluşlarını ve diğer girişimleri atlayarak yardımın dağıtılması sorumluluğunu üstlendi.

Vakıf, mevcut yardım ağlarını bypass etmenin yanı sıra sivilleri tehlikeye attığı ve tarafsız insani yardım için yaygın olarak kabul edilen standartları ihlal ettiği iddiasıyla eleştiriliyor.

Bu arada Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında 7 Ekim 2023'ten bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 54 bin 880'e yükseldiğini açıkladı. Bakanlık günlük istatistik raporunda, İsrail bombardımanı sonucunda son 24 saat içinde hastanelere 108 ölü ve 393 yaralının ulaştığını bildirdi.

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü bugün, İsrail bombardımanı sonucu on Filistinlinin yaşamını yitirdiğini, bunlardan beşinin Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bulunan bir yardım merkezine gıda maddesi almak için gitmekte olduğunu duyurdu.

İsrail ordusu, bölgede askerlerine yaklaşan ‘şüphelilere’ uyarı ateşi açtığını söyledi.

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal AFP'ye yaptığı açıklamada, ekiplerinin ‘Refah'ın batısındaki el-Alem kavşağı bölgesinde beş şehit ve onlarca yaralıyı’ hastaneye naklettiğini söyledi. Basal, hayatını kaybedenlerin ‘Refah'ın batısındaki yardım dağıtım merkezine gitmeye hazırlanan binlerce yerinden edilmiş Filistinli’ arasında olduğunu açıkladı.

Basal, İsrail güçlerinin dağıtım merkezine ulaşmalarına yüzlerce metre kala sivillere ateş açtığını bildirdi.

AFP'nin bir sorusuna yanıt olarak İsrail ordusu şu cevabı verdi: “Dün gece bölgenin aktif bir çatışma bölgesi olduğuna dair yapılan uyarılara rağmen, bazı şüpheliler Refah bölgesinde faaliyet gösteren İsrail ordusu güçlerine tehditkâr bir şekilde yaklaşmaya çalıştı.”

Bu bölgede yardım için toplanan insanlara ilk kez ateş açılmıyor. Sivil Savunma Müdürlüğü son günlerde bölgede bu türden en az üç olayda onlarca kişinin öldüğünü duyurdu.

Daha önceki en az iki olayda İsrail ordusu ‘şüphelilere’ ateş açtığını kabul etmişti.

Bugün de Han Yunus'un batısındaki el-Mevasi bölgesinde yerlerinden edilmiş insanların kaldığı bir çadırın İsrail tarafından bombalanması sonucu aralarında iki çocuğun da bulunduğu beş Filistinli hayatını kaybetti.