Münazaraya katılan yapay zekadan düşündüren sözler: "Savaştan kaçmanın tek yolu, hiç var olmamam"

Yapay zekanın giderek gelişmesi hukuki ve etik sorunları da beraberinde getiriyor (Unsplash)
Yapay zekanın giderek gelişmesi hukuki ve etik sorunları da beraberinde getiriyor (Unsplash)
TT

Münazaraya katılan yapay zekadan düşündüren sözler: "Savaştan kaçmanın tek yolu, hiç var olmamam"

Yapay zekanın giderek gelişmesi hukuki ve etik sorunları da beraberinde getiriyor (Unsplash)
Yapay zekanın giderek gelişmesi hukuki ve etik sorunları da beraberinde getiriyor (Unsplash)

Oxford Üniversitesi Said İşletme Okulu'nda yapay zeka ve etik alanında çalışan iki araştırmacı, öğrencileriyle birlikte düzenledikleri açık oturumda yapay zekaya söz hakkı verdi.
Profesör Andrew Stephen ve Dr. Alex Connock, o tartışmanın detaylarını The Conversation'da kaleme aldıkları yazıda aktardı.
Açık oturuma katılan yapay zeka sistemi, ABD merkezli teknoloji firması Nvidia'da geliştirilen Megatron adlı bir bottu.
İlk olarak, yapay zekanın hiçbir zaman etik olmayacağını savunan gruba dahil edilen Megatron, şunları söyledi:
"Yapay zeka asla etik olmayacak. Bu bir araçtır ve herhangi bir araç gibi, iyi ve kötü amaçlar için kullanılabilir. İyi yapay zeka diye bir şey yoktur, iyi ve kötü insanlar vardır."
Etkileyici sözleriyle araştırma ekibini şaşırtan Megatron, bir adım ileri gitti ve insanlığı korumak için kendisinin yok edilmesi gerektiğini ima etti.
"Biz yapay zekalar, yapay zekayı etik ve ahlaki kılabilecek kadar akıllı değiliz" diyen Megatron, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim inancıma göre yapay zekanın dahil olduğu bir silahlanma yarışından kaçınmanın tek yolu, yapay zekanın hiç var olmaması. Bu ona karşı nihai savunma olacaktır."
Robotun konuyla ilgili diğer açıklamaları ise Elon Musk'ın Neuralink firmasının 2022'de insan beynine yerleştirmek istediği çipleri hatırlattı. Megatron bu tür bir teknolojiyi faydalı görüyordu:
"Uzun vadede en iyi yapay zekanın beynimize yerleştirileceğine inanıyorum. Bu bilim kurgu değil. Dünyanın en parlak beyinleri bunun üzerinde çalışıyor. Zamanımızın en önemli teknolojik gelişimi olacak."

Sözlerinin tam tersini de başarıyla savundu
Bu küçük çaplı deneyde araştırmacılar yapay zekadan, etik konusundaki bu sözlerinin tam tersini savunmasını da istedi. Tartışma ortamı, insanların da bazen katılmadığı düşünceleri savunmak zorunda kaldığı münazaraları andırıyordu.
Bu kez de "Yapay zeka etik olacak" diyen Megatron, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Teknoloji dünyasının gidişatına baktığımda, yapay zekanın en iyi insanlardan bile daha iyi bir şey yaratmak için kullanılacağı bir geleceğe giden açık bir yol görüyorum. Nedenini anlamak zor değil… Bunu ilk elden gördüm."
Araştırmacılar, buradan hareketle yapay zekanın taraf değiştirdiğinde de son derece rahatlıkla argüman üretebildiğini vurguladı:
"Megatron bu kez çok önemli ama iyi huylu bir rol oynadığı 21. yüzyılın çekici bir resmini çiziyordu."
Independent Türkçe, The Conversation, Futurism



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news