Fas Kralı 6. Muhammed, üçü kadın 19 yeni büyükelçi atadı

Fas Kralı 6. Muhammed Rabat Kraliyet Saray2nda yeni büyükelçileri kabul ettiği sırada (MAP)
Fas Kralı 6. Muhammed Rabat Kraliyet Saray2nda yeni büyükelçileri kabul ettiği sırada (MAP)
TT

Fas Kralı 6. Muhammed, üçü kadın 19 yeni büyükelçi atadı

Fas Kralı 6. Muhammed Rabat Kraliyet Saray2nda yeni büyükelçileri kabul ettiği sırada (MAP)
Fas Kralı 6. Muhammed Rabat Kraliyet Saray2nda yeni büyükelçileri kabul ettiği sırada (MAP)

Fas Kralı 6. Muhammed önceki akşam Rabat Kraliyet Sarayı'nda Avustralya’nın yanı sıra Arap, Avrupa, Asya ve Avrupa ülkelerine atanan Fas’ın yeni büyükelçilerini kabul etti. Fas Kralı, üçü kadın 19 yeni büyükelçinin göreve başlaması için kraliyet kararnamesini onayladı.
Resepsiyona, Fas’ın Güney Afrika Büyükelçisi olan ve kısa bir süre önce Avrupa Büyükelçisi olarak atanan Yusuf el-Amrani katılmadı.
Fas Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak konuyla ilgili Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada,  bakanlığın henüz Avrupa Birliği tarafından atanmasını kabul etmek için onay mektubu almadığını söyledi. Onayın birkaç gün içinde yapılmasını bekleniyor.
Kraliyet Sarayı’ndaki büyükelçi resepsiyonunda Fas’ın Filistin Yönetimi Büyükelçisi Muhammed Hamzavi de yer almadı. Kısa bir süre önce Hamzavi’nin Cezayir’e büyükelçi olarak atanan Muhammed Ait Oula’nın yerine Abu Dabi’ye atandığı duyuruldu. Ancak gergin Fas-Cezayir ilişkileri ve Cezayir'in Rabat ile ilişkisini kesmesi sebebiyle masaya oturulmadı.
Diplomatlar, Kral 6. Muhammed'in kabul ettiği büyükelçiler arasında Büyükelçi Hamzavi'nin bulunmamasını,  bir sonraki duyuruya kadar Abu Dabi'de büyükelçi olarak  görev yapmaya devam edeceklerinin bir işareti olarak değerlendirdi.
Fas Kralı 6. Muhammed tarafından Rabat Kraliyet Sarayı’na kabul edilen yeni Büyükelçiler: Fas’ın Paris Büyükelçisi eski Ekonomi Bakanı Muhammed Banchaaboun, Fas’ın Londra Büyükelçisi Hakim Hacvi, Fas’ın Amsterdam Büyükelçisi Muhammed Basri, Fas’ın Yunanistan ve Güney Kıbrıs Büyükelçisi Muhammed es-Subahi, İsveç ve Letonya Büyükelçisi Kerim Modric.
Hasan en-Nasıri ise Mali büyükelçisi olduktan sonra Senegal, Gambiya, Gine-Bissau ve Cape Verde'ye büyükelçi olarak atandı. İdris Asbain, Gine büyükelçisi olduktan sonra Mali'ye büyükelçi olarak atandı ve yerine, aynı zamanda Sierra Leone büyükelçisi olarak atanan Issam et-Tayyip geçti.
Nebile Feridci Fas’ın Norveç ve İzlanda Büyükelçisi olarak atanırken, Zekeriyya el Kumuri ise Komorlar Birleşik Cumhuriyeti’ne büyükelçi olarak atandı. Fas’ın Kenya ve Güney Sudan Büyükelçisi olarak Abdurrezzak Lesal, Panama Büyükelçisi olarak Buşra Boudchich, Kuveyt Büyükelçisi olarak  Ali Bin İsa, Tayland Büyükelçisi olarak Abrurrahim Rehali, Kazakistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Kırgızistan Büyükelçisi olarak  Muhammed Raşid Maanino, Filistin Büyükelçisi olarak  Abdurrahim Mezain, Dominik Cumhuriyeti ve Haiti Büyükelçisi olarak  Hişam Dahan ve Küba Büyükelçisi olarak ise Hişam el-Alaoui atandı.
Temmuz 2020’de yapılan Bakanlar Kurulu’nda Banchaaboun hariç yeni büyükelçilerin atanmaları onaylanmıştı. 17 Ekim 2021’de gerçekleşen ve Yusuf el Amrani’nin Avrupa Birliği Büyükelçisi olarak atanmasının onaylandığı toplantıda Banchaaboun’un da Fas’ın Paris Büyükelçisi olarak atanması onaylandı.



Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?
TT

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Hizbullah'a yönelik çağrı cihazı saldırısıyla ilgili en büyük soru: Neden şimdi?

Colin P. Clarke

Lübnan ve Suriye’nin bazı bölgelerinde salı günü gerçekleştirilen eş zamanlı bir saldırıda, Lübnan’daki Hizbullah Hareketi tarafından kullanılan yüzlerce çağrı cihazı peş peşe patladı. Saldırıda en az 10 kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Birçok kişi saldırının neden şimdi düzenlendiğini ve saldırının zamanlamasının daha geniş bir anlamı olup olmadığını merak ediyor.

İsrail, ABD'nin daha geniş çaplı bir operasyonun, bölgede topyekûn bir savaşa yol açabileceği yönündeki uyarılarına rağmen, Hizbullah’ın saldırılarını önlemenin savaştaki hedeflerinden biri olduğunu açıkladı. Çağrı cihazı saldırısı İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı yürüteceği uzun vadeli bir askeri harekatın başlangıcı olabileceği gibi, İsrail ile İran'ın vekilleri arasında uzun süredir devam eden gölge savaşının son gizli operasyonu da olabilir. İsrail, saldırıyı fark edilmeden gerçekleştirilebileceği zaman aralığı sınırlı olduğu için de böyle bir saldırı düzenlemiş olabilir.

İsrail'in istihbarat servisi Mossad için bu saldırı, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırısında yaşanan başarısızlıklar nedeniyle ciddi şekilde zedelenen itibarını iyileştirme yolunda atılan sağlam bir adım olabilir. Saldırı aynı zamanda bir casus romanından fırlamış gibi görünüyor. Mossad'ın böylesine büyük ve dramatik bir operasyonu nasıl gerçekleştirebildiğine dair çok sayıda hipotez ortaya atıldı. Patlayıcıların çağrı cihazlarına üretim aşamasında mı yoksa tedarik süreci sırasında mı yerleştirilmiş olabileceğini henüz bilmiyoruz.

Hizbullah, İsrail'in siber saldırılarına karşı önlem amacıyla çağrı cihazları gibi eski iletişim araçlarını kullanıyordu. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın alternatif iletişim araçları kullanmaya çağırdığı Hizbullah üyeleri 7 Ekim saldırısının ardından cep telefonu kullanmaktan büyük ölçüde kaçındılar.

Bazı kişiler cihazlara sızan kötü amaçlı yazılımın pillerin aşırı ısınmasına ve sonunda patlamasına neden olduğunu düşünüyor. Oysa saldırı titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi. Saldırının anlık etkisi ne olursa olsun, ortaya çıkan tablo Hizbullah'ın paranoyasını arttıracak ve Mossad'ın gelecekte yapabileceklerine karşı daha fazla temkinli olmasına yol açacak. Hizbullah'ın bu saldırının ardından iç güvenlik aygıtında bir revizyona gidebilir, operasyonel güvenliğindeki boşlukları gözden geçirebilir ve üyelerinin yeteneklerini arttırmaya çalışabilir. Tüm bunlar aynı zamanda Hizbullah içinde kan dökülmesine yol açabilir ve içeride bir casus avı başlayabilir. Bu da İsrail istihbaratı için bir başka kazanç olacaktır.

Saldırı, titiz bir planlama ve ayrıntılara gösterilen özenle dikkatlice organize edildi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye geçtiğimiz temmuz ayı sonlarında Tahran'da düzenlenen suikastta olduğu gibi çağrı cihazı saldırısının arkasındaki nedenlerden biri de Mossad'ın prestijini yeniden kazanma konusundaki kararlılığıydı. İsrail istihbaratı 7 Ekim 2023 saldırısından önce her şeye gücünün yetebileceği yönünde güçlü bir imaja sahipti. Mossad efsaneleri, Steven Spielberg yönettiği Münih ve Netflix yapımı Kaos gibi popüler casusluk filmleriyle ekranlara taşınmıştı.

İsrail'in hedef odaklı suikastlarında, geçtiğimiz ocak ayında Beyrut'ta Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcı Salih el-Aruri, temmuz ayı sonlarında yine Beyrut'ta Hizbullah’ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükür ve Şükür’den kısa bir süre sonra da İsmail Heniyye öldürüldü.

dfv fdev
Patlayan çağrı cihazlarından birinden geri kalanlar Beyrut'ta sergilendi, 18 Eylül (AFP)

İsrail'in gizli operasyonlarının Mossad'ın imajını iyileştirmenin yanı sıra daha pratik bir etkisi de var. Saldırı büyük olasılıkla Hizbullah'ın komuta ve kontrol merkezini yok etti. Bu da öngörülebilir gelecekte Hizbullah için büyük iletişim sorunlarına yol açacak. Dahası, salı günü gerçekleşen saldırıda yüzlerce Hizbullah üyesi yaralandı. Bazılarının parmaklarının ya da ellerinin koptuğu ya da geçici de olsa sahadan uzaklaşmalarına neden olan başka yaralanmalar gibi fiziksel bozukluklara sebep olduğu şüphesiz.

Yemen'deki Husiler, Irak ve Suriye'deki milisler ve İran'ın diğer vekilleri daha fazla önlem almaya başlayacaktır. Bu durum söz konusu grupların birbirleriyle iletişim kurma şekillerinde değişikliklere yol açarak koordinasyon düzeylerini doğrudan etkileyebilir ve saldırı düzenleme kabiliyetlerini engelleyebilir.