Almanya'da Hristiyan Demokrat Birlik partisinin yeni genel başkanı Friedrich Merz olacak

Almanya’da Hristiyan Demokrat Birlik partisinin yeni genel başkanının Federal Meclis Milletvekili Friedrich Merz olacağı bildirildi.

AA
AA
TT

Almanya'da Hristiyan Demokrat Birlik partisinin yeni genel başkanı Friedrich Merz olacak

AA
AA

Hristiyan Demokrat Birlik partisinin (CDU) yeni genel başkanını belirlemek için 4-16 Aralık'ta düzenlenen seçimlere yaklaşık 400 bin üyeden 248 bin 360’ı katıldı. Üyeler mektupla ve internet üzerinden oylarını kullandı.
Mevcut CDU Genel Başkanı Armin Laschet’in yeniden aday olmadığı seçimlerde Friedrich Merz, Norbert Röttgen ve Helge Braun yarıştı.
CDU Genel Sekreteri Paul Ziemiak, Berlin’de yaptığı açıklamada, Merz’in oyların yüzde 62,1’ini aldığını açıkladı.
Seçimlerde Röttgen oyların yüzde 25,8'ini, Braun ise yüzde 12,1’ini aldı.
Böylelikle seçimde yüzde 50’inin üzerinde oy alan Friedrich Merz CDU’nun yeni genel başkanı olacak.
Merz’in genel başkanlığının 15-16 Ocak’ta düzenlenecek CDU Genel Kurultayında tescillenmesi gerekiyor.

Friedrich Merz kimdir?
66 yaşındaki Merz 66, 1989-1994 yıllarında Avrupa Parlamentosunda, 1994-2009 döneminde de Federal Mecliste milletvekilliği yaptı.
2000-2002 yıllarında CDU/CSU Federal Meclis Grubu Başkanlığı görevinde bulunan Merz, dönemin CDU Genel Başkanı Angela Merkel'in bu görevi üstlenmek istemesinin ardından Grup Başkanlığından ayrılmak zorunda kaldı.
Milletvekilliğini 2009 yılında bırakmasından sonra siyasi sahneden kaybolan Merz, çeşitli şirketler için çalıştı, avukatlık ve lobicilik yaptı.
Merz, 2018 ve 2019’da CDU genel başkanlığı için aday oldu ancak iki seçimde de kazanamadı.
26 Eylül’de yapılan genel seçimlerde yeniden milletvekili seçilen Merz, ekimde üçüncü kez genel başkanlık için adaylığını koydu.
Friedrich Merz, eski Başbakan Angela Merkel'e karşı parti içi muhalefetin başını çekmiş, Merkel'in göç alanında ve Kovid-19 krizinde izlediği politikaların CDU seçmeninin bir bölümünü, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin kollarına attığını savunmuştu.
Merz, Merkel'in sosyal liberal politikalarıyla CDU'nun sola kaydığını iddia etmişti.



İsrail Genelkurmay Başkanı: İran artık “nükleer eşikte” bir ülke değil

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir (Reuters)
İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir (Reuters)
TT

İsrail Genelkurmay Başkanı: İran artık “nükleer eşikte” bir ülke değil

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir (Reuters)
İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir (Reuters)

İsrail Genelkurmay Başkanı General Eyal Zamir, meslektaşlarına, İran'ın nükleer programına yönelik İsrail ve ABD'nin saldırıları sonrasında artık “nükleer eşikte” bir ülke olmadığını söyledi. Bu bilgi, dün “Times of Israel” gazetesine verdiği demeçte, konuyla ilgili bilgisi olan bir kaynak tarafından doğrulandı.

Zamir, İran'ın nükleer programının bir kısmını hala elinde tutuyor olabileceğini, ancak kaynağa göre, ülkenin uğradığı zararlar, aralarında iki önemli bilim insanının öldürülmesi, önemli nükleer tesislerin saldırıya uğraması ve diğer üretim ve silahlanma unsurlarının tahrip edilmesi nedeniyle, programın yıllarca gerilediğini belirtti.

Bu açıklamalar, İran'ın Birleşmiş Milletler Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın İsrail ve ABD'nin bombardımanlarından zarar gören nükleer tesis ve malzemeleri denetleme talebini reddetmesinin ardından geldi.

 İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Reuters)İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Arşiv-Reuters)

Bu arada İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz, orduya İran'ın nükleer silah elde etme çabalarını engelleme talimatı verdiğini açıkladı. Katz, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın Gazze'de savaşı başlatan saldırısının ardından İsrail'in düşmanlarının “dokunulmazlığının” sona erdiğini belirtti.

Katz, “X” sitesinde yaptığı paylaşımda, “İsrail ordusuna, İran'a karşı İsrail'in hava üstünlüğünü korumayı, nükleer ilerlemeyi ve füze üretimini engellemeyi ve İran'ın İsrail'e karşı terörist faaliyetlerini desteklemesine yanıt vermeyi içeren bir eylem planı hazırlaması talimatını verdim” ifadelerini kullandı.

İsrail ordusunun İran'a karşı 12 gün süren harekatında alınan önlemleri özetleyen Katz, “Bu tür tehditleri bertaraf etmek için düzenli olarak çalışacağız” dedi.

Katz, “Tahran'da kesik başlı yılanın başına şunu söylemek istiyorum: Esed'in yükselişi, İsrail'in yeni politikasının sadece bir başlangıcıydı ve 7 Ekim'den sonra dokunulmazlık sona erdi” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gidon Sa'ar ise İran'a saldırarak “İsrail, kendisine, bölgeye ve uluslararası topluma yönelik acil bir tehdide karşı son anda harekete geçti” ifadesini kullandı.

İran Dini Lideri Ali Hamaney, Tahran'da kalabalıkları selamlarken (Arşiv-EPA)İran Dini Lideri Ali Hamaney, Tahran'da kalabalıkları selamlarken (Arşiv-EPA)

İsrail ve İran, 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğuyla ateşkesle sona eren savaşta zafer ilan etti.

İsrail, 13 Haziran'da İran'a karşı ilk saldırıyı başlattı. İsrail'e göre İran'ın üst düzey askeri komutanlarına, nükleer bilim adamlarına, uranyum zenginleştirme tesislerine ve balistik füze programına yönelik kapsamlı saldırı, Tahran'ın Yahudi devletini yok etme planını gerçekleştirmekten alıkoymak için gerekliydi.

İran, İsrail'in saldırılarına 500'den fazla balistik füze ve yaklaşık bin 100 insansız hava aracı fırlatarak yanıt verdi. Şarku’l Avsat’ın Sağlık yetkilileri ve hastanelerden aktardığına göre İran'ın füze saldırıları İsrail'de 28 kişinin ölümüne ve binlerce kişinin yaralanmasına neden oldu. Bazı füzeler konut binalarını, iki üniversiteyi ve bir hastaneyi vurarak ağır hasara yol açtı.

İran, nükleer silah sahibi olma çabalarını yalanlasa da uranyumu barışçıl olmayan seviyelere kadar zenginleştirmiş, uluslararası müfettişlerin nükleer tesislerini denetlemesini engellemiş ve balistik füze kapasitesini artırmıştı.