Libya’nın başkenti Trablus’ta askeri hareketlilik yaşanıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Libya’nın başkenti Trablus’ta askeri hareketlilik yaşanıyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Trablus Üniversitesi güvenlik gerekçesiyle derslere ara verdiğini duyurdu.
Libya’nın başkenti Trablus’un bazı bölgelerinde askeri birliklerin konuşlandığı ve bazı caddeleri trafiğe kapattığı bildirildi.
Trablus merkezli Libya el-Ahrar televizyon kanalının haberine göre, başkentin Zaviye ve Bab bin Gaşir bölgelerinde ağır silahlı askeri araçlar konuşlandırılırken, bazı caddeler toprak dökülerek trafiğe kapatıldı. Ayrıca Sidre ve Tarik eş-Şuk bölgelerinde de askeri hareketlenmeler gözleniyor.
Ülke yerel medyasında Trablus’un güneyindeki Zintan kentinden ağır silahlı kamyonetlerin başkent Trablus’a doğru ilerlediğini gösteren videolar paylaşıldı.

Trablus Üniversitesi eğitime ara verdi
Trablus Üniversitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, üniversitedeki bütün fakültelerde eğitime ara verildiği ve güvenlik gerekçelerinden dolayı öğrencilerin evlerine dönmelerinin istendiği kaydedildi.
Birleşmiş Milletler (BM) Libya Destek Misyonu’nun (UNSMIL), başkentin Ayn Zara bölgesinde bulunan ofisini boşalttığı şeklinde yerel medyaya haberler yansıdı. Ancak UNSMIL konu ile ilgili haberleri doğrulamadı.
16 Aralık’ta Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed Menfi’nin başkomutan sıfatıyla, Trablus Bölge Komutanı Abdulbasıt Mervan’ı görevinden almasının ardından, başkent Trablus’ta gerginlik yaşanmıştı.
3 Eylül'de ise Trablus'ta konuşlu Libya ordusuna bağlı etkili askeri birliklerden “İstikrarı Destekleme Birimi” ve “444 Tugayı” arasında yaşanan bazı anlaşmazlıklar silahlı çatışmaya dönüşmüştü.



Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
TT

Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)

İsrail'de 7 Ekim 2023'te Hamas'ın düzenlediği saldırıya ilişkin komplo teorileri tehlikeli bir boyuta ulaştı. İktidardaki Likud partisinden Knesset üyesi Tali Gottlieb, saldırı sırasında güvenlik güçlerinin (ordu, istihbarat ve polis) başındaki kişileri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmek için komplo kurmakla suçladı ve tutuklanıp idam edilmelerini istedi.

Netanyahu'nun yakın çevresinden biri olarak bilinen Gottlieb, güvenlik teşkilatlarının başkanlarının Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırı planından haberdar olduğunu ve bu saldırıyı önleyebilecekleri halde önlemediklerini belirtti.

Güvenlik şeflerinin bunu "ülkeyi Netanyahu'ya karşı öfkeyle doldurmak ve bunun sonucunda halkın sokaklara çıkıp onu devirene kadar yürümesini sağlamak" için yaptıkları suçlamasını sürdürdü. Bu nedenle, "vatana ihanet" suçlamasıyla tutuklanmalarını ve idam edilmelerini talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre Gottlieb, Genel İstihbarat Servisi (Şin Bet) başkanı Ronen Bar'ın "kronik ve son derece tehlikeli bir komplocu" ve "Korkutucu yalanlar yaymada usta" olduğunu söyledi.

Savaşın ikinci günü, yukarıda bahsi geçen 8 Ekim'de Netanyahu'ya "bu kurumların tüm liderlerini görevden alması gerektiğini" söylediğini açıkladı; "Herhangi bir başkan: Genelkurmay, Mossad, Şin Bet ve Ulusal Güvenlik. İhanet ettiler” ifadelerini kullandı.

Gazetecinin “Sence hainlerin cezası nedir?” sorusuna, “ölüm cezası” diye cevap verdi.

Milletvekili, suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını reddetti, çünkü “bu askeri liderler yargıçlar üzerinde çok büyük bir nüfuza sahip ve kimse onlara suçlama yöneltmeye cesaret edemez” iddiasında bulundu.

Ona göre “tek çözüm”, “hükümet kararıyla onları görevlerinden uzaklaştırmak. Hükümet herkesten üstündür.”

Komplo teorileri İsrail'de, özellikle de iktidardaki sağ kesim arasında yaygın.

Bazı sağcı destekçiler, “İsrail istihbarat ve ordu mensupları Gazze'de karıncaların bile hareketini biliyorlar, (Hamas'ın) neredeyse alenen planladığı saldırıdan haberi olmamaları mantıklı değil” diyorlar.

Bu kişiler, “gözetleme görevlileri uyarıda bulunmuş ve tatbikatlarla ilgili fotoğraf ve bilgiler sunmuş” olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, “7 Ekim'deki saldırıya şaşırmış olmaları mantıklı değil. Ancak haberleri gizlediler ve (Hamas'ı) serbest bıraktılar” iddiasını dile getiriyorlar.

Bu teoriyi savunanlar arasında Netanyahu'nun en büyük oğlu Yair ve Netanyahu'nun hizmetinde çalışan internet ordusu da bulunuyor.