Guterres Şarku’l Avsat’a konuştu: Lübnan’daki durum yürek parçalayıcı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile Baabda Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (AP)
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile Baabda Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (AP)
TT

Guterres Şarku’l Avsat’a konuştu: Lübnan’daki durum yürek parçalayıcı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile Baabda Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (AP)
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile Baabda Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında konuşuyor (AP)

Lübnan’ı ziyaret eden Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, ülkedeki mevcut durumun üzücü ve yürek parçalayıcı olduğunu söyleyerek, siyasi liderleri temel reformları gerçekleştirmek için birleşmeye çağırdı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Guterres, Lübnan’ın yolsuzluğun olmadığı ve güçlü reformların gerçekleştirildiği bir ülke olması gerektiğini vurguladı.
Hizbullah’ın ülkedeki diğer siyasi güçler gibi siyasi bir parti haline gelmesi talebini yineleyen Guterres, Lübnan ordusunun gelişmiş teçhizatlar için büyük yatırımlara ihtiyacı olduğunu söyledi.
Şii ya da Sünni radikal grupların devlete alternatif olmasına izin vermemenin yanı sıra Lübnan-İsrail sınırını temsil eden Mavi Hat ile ilgili sorunları çözme gereğini dile getiren Guterres, Körfez ülkelerine Lübnan’ın toparlanmasına destek olma çağrısında bulundu.
Lübnan’ın ortadan kaldırılan orta sınıfın yeniden inşasını sağlayacak yeni bir toplumsal anlaşmaya ihtiyaç olduğunu belirten Guterres, Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Başbakan Necib Mikati ve Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’den Mayıs ayı başlarında özgür ve adil yasama seçimleri düzenleme konusunda açık taahhütler aldığını açıkladı.
Suriye’nin birçok milis ve 4 yabancı ordunun varlığı ile ‘savaş ve barışın olmadığı bir durumda’ olmasından büyük endişe duyduğunu söyleyen Guterres, “BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen’in arabuluculuğu, mevcut açmazı aşmak ve Suriye’de konuşlanmış tüm yabancı güçlerden kurtulmak için yapılan tek ciddi çabadır” dedi.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz