İsrail Dışişleri Bakanı: İran’ın nükleer bir devlet olmasına izin vermeyeceğiz

İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (sağda), Adalet Bakanı Gideon Saar (solda) ve Turizm Bakanı Yoel Razvozov (ortada) ile birlikte (EPA)
İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (sağda), Adalet Bakanı Gideon Saar (solda) ve Turizm Bakanı Yoel Razvozov (ortada) ile birlikte (EPA)
TT

İsrail Dışişleri Bakanı: İran’ın nükleer bir devlet olmasına izin vermeyeceğiz

İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (sağda), Adalet Bakanı Gideon Saar (solda) ve Turizm Bakanı Yoel Razvozov (ortada) ile birlikte (EPA)
İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid (sağda), Adalet Bakanı Gideon Saar (solda) ve Turizm Bakanı Yoel Razvozov (ortada) ile birlikte (EPA)

İsrail Dışişleri Bakanı Lapid, İran’ın nükleer silah sahibi olmasına izin vermeyeceklerini söyleyerek, başta ABD olmak üzere Viyana’da nükleer anlaşma müzakerelerine katılan ülkelere fotoğraflar ve somut bilgilerle İran’ın anlaşmayı ihlal ettiğini gösterdiklerini bildirdi.
Lapid, Knesset’teki Dışişleri ve Savunma Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, İran’ın tek amacının yaptırımların kaldırılması ve milyarlarca doların nükleer programına, Hizbullah, Suriye, Irak ve dünyadaki terör ağına aktarılması olduğunu söyledi.
Müttefiklerine bu konudaki görüşlerinin yanı sıra İran’ın herkesi sistematik bir şekilde aldattığını kanıtlayan istihbarat bilgileri sunduklarını dile getiren Lapid, dün İran ile müzakerelerin Viyana’da yeniden başlamasına atıfta bulunarak, bunun İsrail’in dış ve güvenlik politikasına yönelik meydan okuma olduğunu vurguladı.
Lapid konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Son aylarda bu müzakerelerde yer alan tüm ülkelerle ve her şeyden önce ABD ile yoğun bir diyalog içindeydik. Moskova, Paris, Londra ve Washington’a İsrail’in İran’ın nükleer bir devlet olmasına izin vermeyeceğini herkese açıkça söyledik. Elbette uluslararası işbirliği içinde hareket etmeyi tercih ediyoruz, ancak gerekirse güvenliğimiz için tek başımıza hareket edeceğiz.”
Bakan Lapid, “İsrail, anlaşmaya karşı değil. İyi bir anlaşma iyidir. Biz, İran’ın nükleer programını, parasını ve terör ağını denetlemeyecek bir anlaşmaya karşıyız” ifadelerini de kullandı.
Öte yandan, İsrailli emekli Amiral Eliezer Marom, İsrail’in İran’a saldırı yeteneği olduğunu ve yakında başka seçeneği kalmayacağını belirterek, bu anın hızla yaklaştığını belirtti.
Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Marom, İsrail Hayom gazetesinde kaleme aldığı makalesinde şu ifadelere yer verdi;
“Büyük olasılıkla gelmeyecek olan ABD askeri müdahalesine güvenemeyiz. İsrail ordusu, hükümetten İran’ın nükleer programına önemli ve yıkıcı bir hasar verme hedefini belirten ve 2022 sonbaharında tarihi belirleyen net bir talimat almalıdır. Zorluklara rağmen, ordunun ülkenin istihbarat servisleriyle birlikte bir saldırı planı hazırlamasının zamanı geldi gibi görünüyor. Plan çeşitli olmalı, İranlıları hazırlıksız yakalayacak, nükleer tesislerine ve hava savunmalarına ağır hasar verecek unsurlar içermelidir.”
Marom, İsrail’e Filistin bölgeleri ve Hizbullah aracılığıyla İran’ın vereceği tepkiye hazırlanma çağrısında bulunarak, “Paniğe gerek yok. İran ile savaştan bahsetmek abartılı. İsrail 20 yılı aşkın bir süredir İran ile savaşıyor. İsrail ordusu, İran tehdidiyle başa çıkmaya ve Hizbullah’ı sert bir şekilde vurmaya devam etme yeteneğine sahip. Operasyonel hazırlıkların ötesinde, İsrail’in askeri bir saldırıyı meşrulaştıracak ve uluslararası tepkiyi yumuşatacak bir diplomatik plan hazırlaması gerekiyor” şeklinde öneride bulundu.



Muhammedi, İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etme konusunda "kalıcı yasak" getirdiğini söyledi

Nergis Muhammedi (Reuters)
Nergis Muhammedi (Reuters)
TT

Muhammedi, İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etme konusunda "kalıcı yasak" getirdiğini söyledi

Nergis Muhammedi (Reuters)
Nergis Muhammedi (Reuters)

İnsan hakları aktivisti ve Nobel Barış Ödülü sahibi Nergis Muhammedi, ikiz oğullarına gönderdiği doğum günü mesajında, dün İranlı yetkililerin kendisine ülkeyi terk etmesini kalıcı olarak yasakladığını duyurdu.

53 yaşındaki Muhammedi, geçen aralık ayında sınırlı sağlık izniyle serbest bırakılmadan önce üç yıldan fazla hapis yattı. Hukuk ekibi, Muhammedi'nin her an tekrar tutuklanıp cezaevine geri dönebileceği ve ülkeden ayrılamayacağı konusunda uyardı.

İkiz oğulları Kiana ve Ali Rahmani'ye 19. doğum günlerinde yazdığı mektupta, "Size gelebilmek için pasaport başvurusunda bulundum" diye yazmıştı. Ancak, on yıldan uzun süredir görmediği oğullarına yazdığı mektupta, "İslam Cumhuriyeti iki tür seyahat yasağı çıkardı ve uyguladı; bunlardan biri kalıcı seyahat yasağı" diye ilave etti.

Kiana ve Ali, hapiste uzun süre kalmış, tanınmış bir İranlı aktivist olan babaları Taghi Rahmani ile birlikte Paris'te yaşıyor.

Muhammedi, İslam Cumhuriyeti'nde insan hakları mücadelesi nedeniyle 2023 Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü. Ayrıca, genç kadın Mahsa Amini'nin ahlak polisi gözetiminde iken hayatını kaybetmesinin ardından patlak veren protestoları da güçlü bir şekilde destekledi.

Mektubunda, "İran yetkilileri belgelerimize 'kalıcı' damgasını vururken, kendileri her gün İran halkının eliyle gelecek kaçınılmaz çöküş korkusuyla yaşıyorlar" ifadelerini kullandı. Muhammedi'ye yönelik yasağın ne zaman ve hangi koşullar altında uygulandığı henüz netlik kazanmadı.

İki oğlu 2023'te Oslo'da onun adına Nobel Barış Ödülü'nü kabul etti ve çocuklarını 11 yıldır görmedi. En son Kasım 2021'de tutuklanan Muhammedi, son on yılın çoğunu parmaklıklar ardında geçirdi. Ancak serbest bırakıldıktan sonra da yetkililere meydan okumaya devam etti ve uluslararası etkinliklerde zorunlu başörtüsü takmayı reddetti.


Tacikistan-Afganistan sınırında düzenlenen saldırıda 3 Çin vatandaşı hayatını kaybetti

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi (Reuters)
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi (Reuters)
TT

Tacikistan-Afganistan sınırında düzenlenen saldırıda 3 Çin vatandaşı hayatını kaybetti

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi (Reuters)
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi (Reuters)

Tacikistan'daki Çin Büyükelçiliği, bugün yaptığı açıklamada, Orta Asya ülkesinin Afganistan sınırında düzenlenen silahlı saldırıda 3 Çin vatandaşının hayatını kaybettiğini bildirdi.

Çarşamba akşamı Tacikistan'ın güneybatısındaki Hatlon bölgesinde meydana gelen saldırıda bir Çin vatandaşının da yaralandığını belirten Büyükelçilik, vatandaşlarını sınır bölgesinden uzak durmaya çağırdı.

Saldırının faillerinin ismini vermedi, ancak Çin'in Tacikistan'ı olayı soruşturmaya çağırdığını söyledi.

Tacikistan Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, saldırının LLC' Shahin SM adlı şirketi hedef aldığını ve Afganistan'dan bomba yüklü bir SİHA kullanılarak gerçekleştirildiğini belirtti. Ölen üç kişinin de şirket çalışanları olduğu ifade edildi.


Trump, Venezuelalı uyuşturucu kaçakçılarını "çok yakında" karadan hedef almaya başlayacağını söyledi

Başkan Donald Trump, Şükran Günü'nde Mar-a-Lago tatil beldesinden orduya video bağlantısıyla konuşurken bir fotoğraf tutuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Şükran Günü'nde Mar-a-Lago tatil beldesinden orduya video bağlantısıyla konuşurken bir fotoğraf tutuyor (AP)
TT

Trump, Venezuelalı uyuşturucu kaçakçılarını "çok yakında" karadan hedef almaya başlayacağını söyledi

Başkan Donald Trump, Şükran Günü'nde Mar-a-Lago tatil beldesinden orduya video bağlantısıyla konuşurken bir fotoğraf tutuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Şükran Günü'nde Mar-a-Lago tatil beldesinden orduya video bağlantısıyla konuşurken bir fotoğraf tutuyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Washington ile Karakas arasındaki ilişkilerin giderek gerginleşmesiyle birlikte, ABD'nin sadece denizde değil, "çok yakında" kara operasyonlarıyla da Venezuelalı uyuşturucu kaçakçılarını hedef almaya başlayacağını duyurdu.

ABD Başkanı, Şükran Günü'nde silahlı kuvvetlere yaptığı televizyon konuşmasında, "Muhtemelen insanların artık uyuşturucuyu deniz yoluyla taşımak istemediğini fark etmişsinizdir. Kara yoluyla da bunu yapmalarını engellemeye başlayacağız" dedi. "Kara yolu daha kolay, ancak bu çok yakında başlayacak" ifadesini kullandı.