Ula’daki İkma Dağı: Eski Arap medeniyetlerinin sanat arşivi

Tarihçi Emel Cuhani, İkma Dağı’nın sırlarını anlatıyor (Sanat Arşivleri)
Tarihçi Emel Cuhani, İkma Dağı’nın sırlarını anlatıyor (Sanat Arşivleri)
TT

Ula’daki İkma Dağı: Eski Arap medeniyetlerinin sanat arşivi

Tarihçi Emel Cuhani, İkma Dağı’nın sırlarını anlatıyor (Sanat Arşivleri)
Tarihçi Emel Cuhani, İkma Dağı’nın sırlarını anlatıyor (Sanat Arşivleri)

Suudi Arabistan’ın El-Ula şehrinde bulunan İkma Dağı, birkaç yüzyıl önce şehirde yaşayan eski Arapların sanatsal arşivi olarak tanımlanabilir.
Dağ’daki yazıtlar, Dadan, Lehyan ve Nebatiler gibi Arap medeniyetlerinde müzik ve sanatın varlığını yansıtıyor.
İkma Dağı’nın ev sahipliğinde Ocak ayında düzenlenecek Cavalry Show (Süvarı Modası) ile eski Arapların zarafet, müzik ve sanat zevkine tanık olunacak.
Şarku’l Avsat’a konuşan tarihçi Emel Cuhani, İkma Dağı’nın eski Arapları anlatan en büyük kütüphane olduğunu söyleyerek şöyle devam etti;
“Buradaki yazıtlar eski Arap dilinin kökenlerini ifade ediyor. Bu yazıtların bazıları tercüme edildi. Çoğu Dadan ve Lehyan toplumunun dini ve sosyal hayatını konu alıyor. Dağda çizilen müzik aletleri ise, o dönemde sanata olan ilgilerini gösteriyor. Bu çizimler, hepsi bir gitara benzeyen telli beş müzik aletini içeriyor.”
Bu dağ dışında hiçbir yerde müzik aletlerini içeren yazıtlar olmadığını dile getiren Cuhani, yazıtların anlamı sorulduğunda ise şu yanıtı verdi;
“O dönemdeki sosyal hayatın doğasını ve Dadan ile Lehyan toplumunun çok medeni halklar olduğunu simgeliyor.”
Cuhani, bu yazıtların birçoğunun, zekat ve adak yoluyla Allah’a yaklaşma gibi dini ritüelleri anlattığını da ekledi.
Tarihçiler, farklı kavimlerin Ula’dan geçtiğini veya orayı vatan bellediklerini, orada parmak izlerini bıraktıklarını ve binlerce yazıt yazdıklarını ortaya koyuyor.
Bu yazıtların en eskisi M.Ö. 9. ve 10. yüzyıllara ait. Yazıtlardan bazıları bu konuda usta olan kişilerce, bazıları da sıradan insanlar tarafından yazıldı.
Bu yazıtlar, Aramice, Semudi, Dadani, Mina, Nebatice, Yunanca, Latince ve Arapça dillerinde kazındı.
İkma Dağı ve genel olarak Ula’daki bu yazıt zenginliği, ziyaretçilere Arap dilinin kökenleri ve gelişim aşamaları hakkında ender bir görüş sağlıyor.
Bu yazıtların sahipleri, ayrıca ekonomik, siyasi, dini ve sosyal hayatlarından sahneleri de tasvir ediyor.
Bu yazıtların çoğu sağdan sola yazılan ve 28 harften oluşan Dadani dilinde yazıldı ve kelimeleri ayırmak için dikey bir çizgi veya iki dikey nokta kullanıldı.
Geçmişin diline ait tüm bu harfler, araştırmacılara modern Arapça’nın kökenlerinin izini sürme konusunda ilham verdi.
Antik çağda manevi bir öneme sahip olan İkma Dağı’nı ziyaret edecek olanlar, tarihin sırlarını ve dönemin refahını hissedebilecek.



Eric Trump, Şarku’l Avsat'a konuştu: Körfez ülkeleri büyümeye inanıyor ve iddialı projeleri benimsiyor

Eric Trump
Eric Trump
TT

Eric Trump, Şarku’l Avsat'a konuştu: Körfez ülkeleri büyümeye inanıyor ve iddialı projeleri benimsiyor

Eric Trump
Eric Trump

Trump Organization’ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Eric Trump, Körfez ülkelerini ‘büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyete’ sahip olarak tanımladı. Trump, bölgenin hızlı hükümet desteği, güvenilir ortakları ve büyük fikirleri barındıran dinamik ekonomisi sayesinde geleneksel normların ötesine geçen istisnai projeler oluşturmak için ideal bir ortam olduğunu vurguladı.

Trump'ın yorumları, Suudi Arabistanlı Dar Al Arkan'ın bir iştiraki olan DarGlobal ile ortaklaşa geliştirilen, Şeyh Zayed Yolu üzerinde 80 katlı, 350 metre yüksekliğinde ve dünyanın en yüksek yüzme havuzuna sahip bir konut kulesi olan Dubai'deki Trump International Hotel & Tower projesinin duyurulmasının ardından Şarku’l Avsat'a verdiği özel röportaj sırasında geldi.

Eric Trump, projenin Riyad, Cidde ve Umman'da duyurulan projelerin ardından Trump Organization’ın bölgedeki bir dizi yatırımının sonuncusu olduğunu vurgulayarak, Dubai seçiminin sadece ticari bir karar olmadığını, buranın öncü kültürüne ve farklı fikirleri kucaklamasına olan inançtan kaynaklandığını belirtti.

Kulenin felsefesi

Bu yeni kulenin şehirdeki diğer projelerden farklı olduğunu vurgulayan Trump, “Biz diğer markalar gibi niceliksel genişleme peşinde değiliz. Bizim felsefemiz, her şehirde o yerin karakterini ifade eden ve siluete katkıda bulunan ikonik bir proje inşa etmektir. Birbirinin kopyası değil, farklı deneyimler istiyoruz. Dubai'deki yeni bina şehrin her köşesinden görülebilecek, lüksü, yeniliği ve olağanüstü konumu bir araya getiren bir simge olacak” ifadelerini kullandı.

Kxkxk
Dubai'de yapılması planlanan Trump International Hotel & Tower (Şarku’l Avsat)

Trump sözlerini şöyle sürdürdü: “Çoğu marka, şehirleri otellerinin o kadar çok versiyonuyla dolduruyor ki aradaki fark artık tanınmaz hale geliyor. Biz bu modeli reddediyoruz. İnsanların kulemizi uzaktan görmelerini ve Trump'ın imzası olduğunu hemen anlamalarını istiyoruz.”

Uygulama hızı

Trump, Körfez'deki hükümet prosedürlerinin hızını överek, Dubai'deki kule için ruhsatların sadece altı haftada alındığını ve bunun ‘dünyada eşi benzeri görülmemiş’ bir hız olduğunu söyledi. Trump, “Benzer bir projeyi Avrupa'da yapmayı deneyin, altı ay sonra bile bir yanıt alamazsınız. Orada her şeye hayır diyen bir kültür var. Burada ise yenilikçi büyük projeler görmek için gerçek bir istek var” dedi.

Körfez'deki niteliksel değişim

Bölgedeki büyük değişimleri yorumlayan Trump şunları söyledi: “Körfez bugün emlak, turizm ve eğlence gelişiminde bir paradigma değişimine öncülük ediyor. Suudi Arabistan'ın Diriye'de yaptıkları ya da Dubai'nin yirmi yılda başardıkları dünyada rakipsiz. Dubai'yi 2005 yılından bu yana ziyaret ediyorum ve yaşanan dönüşümü kendi gözlerimle gördüm. Şehir artık sadece bir iş merkezi değil, yaşam, eğlence, turizm, eğitim ve inovasyon için küresel bir destinasyon haline geldi.”

Trump, “Körfez'de geleceğe yönelik bir tutku var. İnsanlar geriye değil ileriye bakıyor. En iyisini istiyorlar ve bunu başarabileceklerine inanıyorlar. Trump Organization gibi istisnai fırsatlar arayan markaların ihtiyacı olan şey de tam olarak bu” şeklinde konuştu.

Trump, bölgedeki iş ortamıyla ilgili olarak ise şu ifadeleri kullandı: “Körfez, özellikle de Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) muhteşem. Avrupa'da bürokrasi nedeniyle proje yapmak zorken, Körfez'de büyümeye inanan ve iddialı projeleri benimseyen açık bir zihniyet var. Bu proje için izinleri altı haftadan kısa bir sürede aldık ki bu dünyada nadir görülen bir durum.”

Suudi Arabistan ilham verici bir model

Eric Trump Suudi Arabistan'daki gelişmeleri överek, ülkenin küresel bir destinasyon olma yolunda ilerlediğini söyledi. Trump sözlerine şöyle devam etti: “Suudi Arabistan inanılmaz işler yapıyor. Diriye, Qiddiya ve NEOM gibi projeler vizyoner liderliğin ekonomiyi ve küresel konumu nasıl yeniden tanımlayabileceğini gösteriyor. Batı'da artık Körfez'deki güvenlik ya da yaşam kalitesi konusunda herhangi bir şüphe yok. Buradaki insanlar güvenli şehirlerde yaşıyor ve rakipsiz bir misafirperverlik ve lüks düzeyinin tadını çıkarıyor. Küresel bilinç değişti. Körfez kendini güçlü bir şekilde kanıtladı ve dünya bunu hayranlıkla izliyor.”

Çift haneli büyüme

Trump sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Dubai lüks markalara layık bir şehir. Ekonomisi çift haneli oranlarda büyüyor, sakinleri ve ziyaretçileri lüks ve ayrıcalığa değer veriyor. Dolayısıyla, bunu Trump Organization felsefesiyle birleştirdiğimizde mükemmel bir kombinasyon yaratıyoruz. Biz sadece bina satmıyoruz, ikonlar inşa ediyoruz.”

Eric Trump, ABD Başkanı Donald Trump'ın üçüncü oğludur ve Trump'ın dünya çapındaki gayrimenkul ve otel projelerini yöneten aile şirketi Trump Organization'ın İcra Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.

Babasının iki dönem başkanlık yapmasının ardından aile şirketini kardeşi Donald Jr. ile birlikte yönetmektedir.