Ricky Martin'e benzemek için 30 ameliyat geçirdikten sonra pişman oldu

Francisco Mariano Javier Ibanez bir röportajında, "Yeni vücuduma alışmak benim için hâlâ zor" ifadelerini kullanmıştı (Fotoğraflar: Facebook/fran.ibanez.39 - AP)
Francisco Mariano Javier Ibanez bir röportajında, "Yeni vücuduma alışmak benim için hâlâ zor" ifadelerini kullanmıştı (Fotoğraflar: Facebook/fran.ibanez.39 - AP)
TT

Ricky Martin'e benzemek için 30 ameliyat geçirdikten sonra pişman oldu

Francisco Mariano Javier Ibanez bir röportajında, "Yeni vücuduma alışmak benim için hâlâ zor" ifadelerini kullanmıştı (Fotoğraflar: Facebook/fran.ibanez.39 - AP)
Francisco Mariano Javier Ibanez bir röportajında, "Yeni vücuduma alışmak benim için hâlâ zor" ifadelerini kullanmıştı (Fotoğraflar: Facebook/fran.ibanez.39 - AP)

Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te yaşayan 33 yaşındaki Francisco Mariano Javier Ibanez, Porto Rikolu pop yıldızı Ricky Martin'e benzemek için 30 kez bıçak altına yattı ancak daha sonra pişman oldu. 
Ibanez, tıpkı Ricky Martin gibi görünme arzusunun etrafındakilerin kendisini pop yıldızına benzetmesiyle başladığını söyledi. 
Estetik operasyonlara toplamda 7 bin 290 sterlin harcayan (yaklaşık 116 bin TL) Ibanez şu ifadeleri kullandı:
"Bu uzun zaman önce bende Ricky Martin havası olduğunu söylediklerinde başladı. Bu yorumları şaka olarak aldım ama bazı değişiklikler yapmaya başladım ve benzerlik arttı."
Ibanez daha sonra sonuna kadar gitmeye karar verdiğini şöyle dile getirdi:
"Bir fotoğrafını çektim, ondan hoşlandığımı fark ettim ve hayattaki her şey gibi bir şeyi sevdiğimde onun peşinden giderim."
Sokakta başkaları kendisini durdurup selfie çekmek istediğinde "inanılmaz hissettiğini" söyleyen Ibanez şimdiyse bundan pişmanlık duyduğunu dile getiriyor. 
Ibanez şu ifadeleri ekledi:
"Artık ideal olanın başkası değil kendin olmak olduğunu anlayabiliyorum. Ancak bunu fark etmem zaman aldı."
Arjantin televizyon kanalı Cronica HD'ye yakın zamanda verdiği röportajda Ibanez estetik cerrahi alışkanlığına dair de, "Hayatın bir noktasında bağımlılığa dönüştüğünü ve sonra daha da kötüye gittiğini düşünüyorum. Ameliyat olmaya başladığımda işlerin çığırından çıktığını biliyordum" ifadelerini kullandı. 
Ibanez daha önce bir başka röportajındaysa 7 yıllık değişikliklerin ardından yeni vücuduna hâlâ alışamadığını söylemişti. 
Arjantin'de yayımlanan A Matter of Weight (Kilo Meselesi) programına 2018'de katılan Ibanez program boyunca 90 kilo vererek büyük dikkat çekmişti.  
Independent Türkçe, The Sun, The New York Post



Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
TT

Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)

Gençlik dizisi Dawson's Creek ve korku serisi Çığlık'ın (Scream) yaratıcısı Kevin Williamson imzalı yeni suç draması The Waterfront, haziranda Netflix'te yayımlanmasının ardından kısa sürede geniş bir izleyici kitlesine ulaştı.

8 bölümlük dizi, dünya çapında 11,6 milyon kez izlendi ve 70 ülkede Netflix'in en popüler 10 yapımı arasına girmeyi başardı. 

Kuzey Carolina sahilinde geçen hikaye, Buckley ailesinin zayıflamaya başlayan balıkçılık imparatorluğunu odağına alıyor. Görünüşte geleneksel bir aile olsalar da perde arkasında ihanet, karanlık sırlar ve organize suçlarla kuşatılmış karanlık bir dünya gizleniyor.

The Waterfront, sıradan bir ailenin suç dünyasına karışmasını anlatan drama dizisi Ozark'a benzetiliyor.

Dizinin kadrosunda 1990'ların yıldız isimlerinden Holt McCallany, Çıtır Kızlar'la (Coyote Ugly) tanınan Maria Bello ve popüler dizi Supergirl'den Melissa Benoist gibi dikkat çekici oyuncular yer alıyor. 

The Waterfront, aile bağlarının karanlık yüzünü ve bir mirası korumak için nelerin göze alınabileceğini çarpıcı biçimde işliyor.

Sosyal medyadaki izleyici yorumları da dizinin ne kadar etkileyici olduğunu gözler önüne seriyor. X'te bir kullanıcı, "The Waterfront tam olarak Ozark havası veriyor. Dalmaya hazırım!" paylaşımında bulunurken, bir diğeri, "Melissa Benoist için geldim, hikaye için kaldım. Gerçekten çok iyi bir dizi" yorumunu yaptı.

Bir Reddit kullanıcısı, The Waterfront için "İzlemeye değer" derken, bir başkası ise "Ozark'ı hatırlattı... İnsanı o kadar germiyor ama yine de sağlamdı" ifadesini kullandı.

Bir diğer izleyiciyse, diziyi şöyle özetledi: 

Gergin, kaotik, tempolu ve izlemesi çok eğlenceli!

İnternette heyecan dalga dalga yayılırken, pek çok kişi ikinci sezonun çekilmesi için Netflix'e çağrıda bulunuyor. "Lütfen ikinci sezonu istiyoruz" diyen bir hayrana başka biri şöyle katılıyor: 

Eğer benim gibi Ozark'ı sevdiyseniz, sıradaki Netflix maratonunuz The Waterfront olmalı. Çılgın sürprizlerle dolu. Gerçekten muhteşem.

Dizinin yaratıcılarından Kevin Williamson, New York Post'a verdiği röportajda The Waterfront'u yazarken kendi geçmişinden ilham aldığını söylemişti. Bir kıyı kasabasında büyüyen Williamson, balıkçı babası Wade ve bir otelde çalışan annesi Faye'le denizcilikle iç içe bir yaşam sürmüş.

"Ben balıkçı bir aileden geliyorum. Sadece babam değil, tanıdığım herkes balıkçıydı" diyen yönetmen, aynı zamanda kariyeri boyunca sıklıkla işlediği ihanet ve ahlaki gri alanlar gibi temaları bu yapımda da merkezine alıyor.

Independent Türkçe, Express, LadBible, New York Post