Fenerbahçe'de istifa protestoları ve teknik direktör arayışları

Süper Lig'in ilk yarısını 32 puanla 4. sırada noktalayan Fenerbahçe, lider Trabzonspor'un 14 puan gerisinde / Fotoğraf: AA
Süper Lig'in ilk yarısını 32 puanla 4. sırada noktalayan Fenerbahçe, lider Trabzonspor'un 14 puan gerisinde / Fotoğraf: AA
TT

Fenerbahçe'de istifa protestoları ve teknik direktör arayışları

Süper Lig'in ilk yarısını 32 puanla 4. sırada noktalayan Fenerbahçe, lider Trabzonspor'un 14 puan gerisinde / Fotoğraf: AA
Süper Lig'in ilk yarısını 32 puanla 4. sırada noktalayan Fenerbahçe, lider Trabzonspor'un 14 puan gerisinde / Fotoğraf: AA

Süper Lig'de geride kalan 3 sezonda beklentilerin altında kalan, bu sezon ise lider Trabzonspor'un 14 puan gerisinde kalan Fenerbahçe'de kötü gidiş sürüyor.
3 Haziran 2018'deki tarihi kongrede başkanlığa seçilen ve İstanbul ekibinin başındaki 4. sezonunun ortasına gelen Ali Koç, Fenerbahçe'yi istenilen, hedeflenen şampiyonluğa henüz ulaştıramadı.
Başkanlığa ilk seçildiğinde "Hep beraber başardık. Esas yolculuk şimdi başlıyor. Çok zor bir yolculuğa hep beraber çıkıyoruz. Biliyorum beklentiniz yüksek. Mutlu olmaya gurur duymaya hazır olun" diyerek camiada heyecan yaratan Ali Koç, taraftarların ise sokaklara taşan kutlamalarına vesile olurken son günlerde haftalarda 'yönetim istifa' tezahüratlarıyla karşı karşıya.

Ali Koç / Fotoğraf: AA
Devam eden istifa çağrılarına yönetim kanadından bir karşılık gelmezken, çare sezon başında "Vitor Pereira Fenerbahçe'de: 'Yarım kalan hikaye mutlu bir sona kavuşacak'" başlığıyla duyurulan teknik direktör Vitor Pereira'nın görevine son verilmesiyle arandı.
Pereira'nın gönderilişi, istifa sloganlarını bitirmese de Ali Koç ve yönetiminin şimdiki gündemi yeni teknik direktörün kim olacağı.
Spor medyasında sarı-lacivertlilerin ismi Joachim Löw, Slaven Bilic, Jorge Jesus gibi antrenörlerle anılsa da tribünlerin beklentisi tartışılmayacak bir teknik adam olarak şekilleniyor.
Geride kalan üç sezonda Süper Lig'i 6., 7. ve 3. sıralarda bitiren, 4 yılda 60'tan fazla transfer yapılan ve son 4 sezonda 7 farklı teknik direktörle çalışan Fenerbahçe'de başarısızlığın sorumluluğunu ise kimse üstlenmiyor.

"Fenerbahçe takımı teknik direktörüne güvenmedi"
Spor yazarı Gürcan Bilgiç, Fenerbahçe'deki "kötü" gidişi, taraftar tepkilerini ve bundan sonra yapılması gerekenleri Independent Türkçe'ye değerlendirdi.
Sezona "iyi" bir başlangıç yapan ancak lider çıkılan Trabzonspor maçı sonrası yaşanan önlemez düşüşü güven eksikliğine bağlayan Gürcan Bilgiç, "Güven. Fenerbahçe takımı teknik direktörüne güvenmedi" dedi.

"Başarısızlık tabii ki de kulüp başkanı Ali Koç'un"
Geride kalan üç buçuk sezonda 7 teknik direktör, 2 sportif direktör, 60'tan fazla oyuncu transferine rağmen başarının yakalanamadığı Fenerbahçe'de en büyük sorumluluğun başkan Koç'a ait olduğunu dile getiren Bilgiç, şöyle konuştu:
"Başarısızlık tabii ki de kulüp başkanı Ali Koç'un. Belki stratejileri doğruydu ama hep yanlış oldu. Planlarını gerçekleştirecek doğru hocayı bulamadı, bulduğunu da (Aykut Kocaman, Emre Belözoğlu) gönderdi."

"Fenerbahçe'nin Süper Lig'i kazanacak bir kadrosu var ama onu yönetecek bir teknik adam gerekiyor"
Medyada ismi Fenerbahçe ile anılan Joachim Löw, Jorge Jesus, Slaven Bilic gibi isimleri de değerlendiren Bilgiç, yerli-yabancı hoca kıstasının yapılamayacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Şu bir gerçek: Fenerbahçe'nin en az 8-9 oyuncusu bu ligin üstünde... Fenerbahçe'nin iyi bir kadrosu, Süper Lig'i kazanacak bir kadrosu var ama onu yönetecek bir teknik adam gerekiyor. Bu nedenle oyuncularla ilişkisini doğru tutup, onları doğru konsantre edecek yapıda bir teknik adam seçmeleri lazım. Yeniden takımın havasının olması lazım. Çünkü Beşiktaş ve Galatasaray da yaşayacak bunu. İkinci yarı hedefsiz kalan bir kadro kendine bakmaz. Antrenmanları iyi yapmaz. Yani 'daha iyi olacağım' diyemezler, demezler. Daha kötüye gider. O nedenle kim gelirse gelsin, gelecek hocanın 'management'ı yani insan yönetiminin en üst düzeyde olması lazım."

Fenerbahçe bu sezon ligde çıktığı 19 maçta 9 galibiyet, 5'er beraberlik ve yenilgi aldı / Fotoğraf: AA
"Fenerbahçe'nin belki de bir yönetim yenilemesi gerekecek, o nedenle yerli hoca en doğru tercih gibi gözüküyor"
Fenerbahçe'nin durumunun Beşiktaş ve Galatasaray'a oranla daha iyi olduğunu, üç kulvarda da hedeflerinin devam ettiğini hatırlatan Bilgiç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aslında 3 hedefi de olan tek takım. İsmail hoca tercihi doğru seçim. Çünkü önümüzdeki 6 ayda seçimi de konuşacağız Fenerbahçe'de. Aziz Yıldırım 4 yıl şampiyon yapamadı gitti. Ali Koç da 4 yıldır şampiyon yapamıyor takımı. Yani Fenerbahçe'nin belki de bir yönetim yenilemesi gerekecek. O nedenle yerli bir hoca ya da İsmail Kartal aslında en doğru tercih gibi gözüküyor." 

"İstifa 'bu işten memnun değilim, düzelt' demektir, bu mesajı doğru alması lazım" 
Son haftalarda Fenerbahçe tribünlerinden yönetime yapılan istifa protestolarını da yorumlayan Bilgiç, Beşiktaş maçı sonrası ve hafta sonu oynanan Yeni Malatyaspor maçlarındaki protestoların birbirinden ayrılması gerektiğine işaret etti:
"Beşiktaş maçından sonraki tezahüratlar normal. Taraftar memnuniyetini bir şekilde belli etmek durumunda ve bunu bu tezahüratla dile getiriyor ama diğer maçlardakiler anormal. Diğer maçlardakiler taraftarın birbirine düştüğü bir durum oldu çünkü maç oynanırken bu tezahüratlar dillendi. O nedenle Ali Koç'un şöyle düşünmesi lazım: İstifa demek yüzde 90 ben bu işten memnun değilim, düzelt demektir... Bu mesajı doğru alması lazım."

"Olağanüstü kongre kararı almalı ve yeniden genel kuruldan güven oyu istemeli"
Ali Koç'a istifa çağrıları karşısında Fenerbahçe Kongresi'nden onay alması tavsiyesinde bulunan Bilgiç, şunları kaydetti:
"Bence olağanüstü kongre kararı almalı ve yeniden genel kuruldan güven oyu istemeli. Çünkü son kongrede Aziz Yıldırım'ın açıklamaları olmasa en fazla 3 bin katılım olur, bu 3 binin bini de beyaz oy verirdi. Aziz Yıldırım'ın açıklamalarından sonra taraftar başkanına sahip çıktı. 6 bin kişi geldi oraya. Ali Koç'tan memnun oldukları için gelmediler farklı bir duyguyla geldiler. Bu nedenle Fenerbahçe bence yeniden seçime gitmeli."
Independent Türkçe



Guardiola: Gazze'de yaşananlar beni derinden etkileyen bir ‘kâbus’

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
TT

Guardiola: Gazze'de yaşananlar beni derinden etkileyen bir ‘kâbus’

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)
Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola (AFP)

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola, Gazze'de yaşananları görmenin kendisini derinden yaraladığını söyledi ve bunu bir ‘kâbus’ olarak tanımladı.

Guardiola'nın yorumları, 2016 yılında Manchester City’nin başına geçmesinden bu yana şehre yaptığı katkılardan dolayı dün düzenlenen resmi bir törenle Manchester Üniversitesi'nden fahri doktora unvanı aldığı sırada geldi.

Törende konuşan İspanyol teknik adam şu ifadeleri kullandı: “Gazze'de olanları görmek beni derinden yaralıyor. Mesele ideoloji ya da kimin haklı ya da haksız olduğu değil; mesele hayatı sevmekle ve etrafımızdakilere değer vermekle ilgili. Dört ve beş yaşındaki çocukların bombardıman altında ya da artık var olmayan hastanelerde öldüğünü gördük. Pek çok kişi bunun kendileriyle ilgili olmadığını düşünebilir ama dikkat edin, sıra bizim çocuklarımıza gelebilir.”

Guardiola, “Bu kâbusun başlangıcından beri ne zaman Gazze'deki çocukların görüntülerini görsem çocuklarım Maria ve Valentina'yı hatırlıyorum ve dehşete düşüyorum” dedi.

Sessiz kalmayı reddettiğini ve yaşananlar konusunda farkındalık yaratmak için üzerine düşeni yapmak istediğini kaydeden Guardiola sözlerini şöyle sürdürdü: “Bize büyük bir fark yaratmak için çok küçük ve zayıf olduğumuzu söyleyen bir dünyada, bir insanın gücünün sessiz kalmayı seçme ve reddetme yeteneğinden geldiğine inanıyorum.”

Guardiola duruşunu, bir orman yangını hikâyesine benzetti; Bir kuş, küçük gagasında su damlaları taşıyarak ve yangına püskürterek birkaç kez hızlıca denize gidip gelmeye karar verdi. Yılan onu gördüğünde, “Getirdiğin bu su hiçbir işe yaramaz” diyerek alay etmiş, kuş da ona cevap vermiş: “Ben üzerime düşeni yapıyorum.” Küçük kuş, yaptığı şeyin yangınları söndürmeyeceğini biliyor ama yine de üzerine düşeni yapıyordu.

İspanyol teknik adam ayrıca, Sudan ve Ukrayna'da yaşananlardan da derin üzüntü duyduğunu vurguladı.