Tunus: Nahda Hareketi Başkan Yardımcısı’nın tutuklanmasıyla ilgili belirsizlik sürüyor

Nahda Hareketi Başkanı ve Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi (Getty Images)
Nahda Hareketi Başkanı ve Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi (Getty Images)
TT

Tunus: Nahda Hareketi Başkan Yardımcısı’nın tutuklanmasıyla ilgili belirsizlik sürüyor

Nahda Hareketi Başkanı ve Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi (Getty Images)
Nahda Hareketi Başkanı ve Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi (Getty Images)

Tunus’taki çeşitli kaynaklar, dini çizgide politika izleyen Nahda Hareketi Başkan Yardımcısı Nureddin el-Bahiri’nin önceki gün (Perşembe) tutuklandığını bildirdi.
Nahda lideri Raşid el-Gannuşi’ye yakınlığıyla bilinen Bahiri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in de amansız düşmanı olarak tanınmaya başlamıştı.
AFP’nin ve bazı yerel gazetelerin haberlerinde herhangi bir üst düzey yetkilinin bu gelişme hakkında açıklaması bulunmuyor.
Nahda Hareketi’nden istifa eden Avukat ve Milletvekili Semir Dilu, dünkü açıklamasında, “İki araçtaki sivil giyimli unsurlar Nureddin el-Bahiri ve eşini El-Menar’daki evinde tutukladı” dedi.
Dilu Bahiri ve eşinin zor kullanılarak tutuklandıklarını ve bilinmeyen bir yere götürüldüklerini söyledi. Söz konusu unsurlar Bahiri’nin eşi Avukat Saide el-Akremi’nin telefonuna el koydu. Bu durum, Tunusluların yeni yıl kutlamalarından bir gün önce yapılan bu tutuklamanın gizliliği ve zamanlaması hakkında birçok soru işaretine ve belirsizliğe yol açtı.
Tutuklama gerekçelerine ilişkin detaylara ulaşmak amacıyla resmi kaynaklarla iletişim kurmak için yapılan girişimler sonuçsuz kaldı.
Nahda Hareketi dün yaptığı açıklamada, Eski Adalet Bakanı Bahiri’nin tutuklandığını doğrulayarak, ‘kaçırma’ eylemini eleştirdi ve ‘tehlikeli bir olay’ diye niteledi.
Nahda Hareketi, Cumhurbaşkanı Kays Said’in 25 Temmuz’da hükümeti görevden alan ve parlamentonun çalışmalarını askıya alan kararlarından bu yana Said’e muhalefet ediyor. Parlamento’yu kontrol eden Nahda Hareketi’nin lideri Raşid el-Gannuşi, Meclis Başkanı olarak görev yapıyordu. Nahda, Bahiri’nin tutuklanmasıyla ilgili açıklamasında “yasa dışı yollarla siyasi rakiplerin tasfiye edilmesini” eleştirdi.
Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Said’e sert eleştirilerde bulunan ve halihazırda Fransa’da ikamet eden Tunus’un eski Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki’ye, 22 Aralık’ta gıyabında yargılandığı davada 4 yıl hapis cezası verildi. Tunus makamlarını kamuoyu önünde eleştirmesinin ardından Merzuki’ye “devletin yurtdışındaki güvenliğine saldırma” suçlaması yöneltildi.
Çalışmaları askıya alınan Parlamento’da en fazla sandalyeye sahip parti olan Nahda Hareketi, Devrim’den önce yasaklı konumdaydı. Son yıllarda siyasi sistemde meydana gelen bozukluklar, Nahda’nın popülaritesini azalttı. Nahda 2019 parlamento seçimlerinden birinci olarak çıksa da önceki seçimlere kıyasla oldukça az oy aldı.
Temmuz ayından bu yana ülkede çok sayıda ileri gelen siyasetçi ve iş insanı genellikle yolsuzluk veya hakaret davaları sebebiyle ya gözaltına alındı ya da kovuşturmaya maruz kaldı. Bu durum, yolsuzluk ve yolsuzluk yapanlarla mücadele edilmesini istemeye devam eden halkın geniş bir kesimi tarafından olumlu karşılandı. Nitekim Kays Said seçim kampanyasında ‘yolsuzlukla mücadele’ sloganını sıkça kullandı. Fakat buna karşılık insan hakları örgütleri bazı tutuklamaları ve bu tür davalara askeri mahkemelerin bakmasını eleştiriyor.
Bununla birlikte Kays Said’i eleştirenlere veya muhaliflere yönelik bir tutuklama dalgası olmadı. Buna rağmen devletin haber ajansı hükümetin olumsuz muamele gördüğü izlenimi veren haberler aktarmaya devam etti.



Onurlu Adamlar silahlara sarılıyor: Suveyda'daki bir örgüt silahları devlete teslim etmiyor

Suveyda'nın güneyindeki bir kasabada meydana gelen çatışmalarda ölenlerin cenaze töreninden (AFP)
Suveyda'nın güneyindeki bir kasabada meydana gelen çatışmalarda ölenlerin cenaze töreninden (AFP)
TT

Onurlu Adamlar silahlara sarılıyor: Suveyda'daki bir örgüt silahları devlete teslim etmiyor

Suveyda'nın güneyindeki bir kasabada meydana gelen çatışmalarda ölenlerin cenaze töreninden (AFP)
Suveyda'nın güneyindeki bir kasabada meydana gelen çatışmalarda ölenlerin cenaze töreninden (AFP)

Suriye'nin güneyinde bulunan Suveyda vilayetindeki Dürzi topluluğunun şeyhleri ve ileri gelenleri tarafından yapılan anlaşma şartlarının uygulanmaya başlandığı dün resmen açıklanırken, Onurlu Adamlar Hareketi Sözcüsü Basim Ebu Fahr, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Silahların teslim edilmesi konusu Savunma Bakanlığı'na aittir. Bu konu henüz herkes tarafından karara bağlanmadı. Silahlarımız herhangi bir tarafa tehdit oluşturmuyor. Biz kimseye saldırmadık, topraklarımızı ve onurumuzu savunmak için buradayız.”

Ebu Fahr, “Silahların organize edilmesiyle ilgili bir sorunumuz yok. Vilayetin idari sınırları içinde kalmaları için teslim etmiyoruz. Silah meselesi halen çözülmüş değil” dedi.

zscdfty
Onurlu Adamlar Hareketi Sözcüsü Basim Ebu Fahr (Facebook hesabı)

Onurlu Adamlar Hareketi, Suveyda vilayetindeki en büyük Dürzi silahlı hareketidir. 2013 yılında topluluk üyelerini korumak ve Beşşar Esed rejimine karşı protestoların ardından patlak veren krizin taraflarından herhangi biriyle savaşmak üzere silah altına alınmalarını önlemek için kurulmuştur. Hareket, resmî kurumlardan bağımsız yerel bir savunma gücü olarak faaliyet göstermeye devam ediyor.

Ebu Fahr, Şeyh Hikmet el-Hicri, Şeyh Hamud el-Hanavi ve diğer Dürzi liderleri ve ileri gelenlerinin katılımıyla geçtiğimiz perşembe günü yapılan Suveyda toplantısında İçişleri Bakanlığı'na bağlı emniyet güçlerinin aktif hale getirilmesine karar verildiğini söyledi.

sdefrgt
İşgal altındaki Golan'da bir Dürzi kadın Suriye'ye doğru bakıyor. (Reuters)

Onurlu Adamlar Hareketi iki gün önce vilayetteki şeyhlerin, ileri gelenlerin ve hizip liderlerinin ‘silahları tamamen devlete teslim etme’ konusunda anlaştıkları yönündeki haberleri yalanlayarak, bu konunun henüz Suveyda'daki herkes tarafından kararlaştırılmadığını belirtti.

“Silahlarımız onurumuzdur”

Bu gelişme, geçen hafta yaşanan gerginlikler sonrası Genel Güvenlik Dairesi'nin iki bölgede otoritesini tesis etmesinin ardından Şam kırsalındaki Ceramana ve Sahnaya’da hayatın kademeli olarak normale döndürülmeye çalışıldığı bir dönemde meydana geldi.

Suveyda Valisi Mustafa el-Bakur, Suveyda'da Dürzi şeyhleri ​​ve ileri gelenleri tarafından varılan anlaşmanın uygulamaya konulmaya başlandığını duyurdu. Yerel medyada yer alan habere göre anlaşma, emniyet mensuplarının konuşlandırılmasını ve Şam-Suveyda yolunun açılıp güvenliğinin sağlanmasını öngörüyor.

Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığına göre Suveyda'daki şeyhler, ileri gelenler ve hizip liderleri, geçtiğimiz perşembe günü genişletilmiş bir toplantının ardından silahlarını tamamen teslim etme konusunda anlaştılar. Suveyda'daki kaynaklar, “Toplantıda, akan kanı durdurmak ve güvenliği kontrol altına almak amacıyla silahların tamamen teslim edilmesi ve devletin eline verilmesi kararlaştırıldı” bilgisini verdi.

Ebu Fahr, Şeyh el-Hicri'nin silahları teslim etmeyi kabul ettiği yönündeki söylentileri yalanlayarak, Şeyh el-Hicri'yi temsil eden ruhani başkanlığın Suveyda toplantısında ‘oybirliğiyle’ kararlaştırılanları bildiren bir açıklama yayınladığını kaydetti. Şeyh el-Carbua ve el-Hanavi de aynı yönde bir açıklama yayınlayarak şu ifadeleri kullandı: “Silahların teslim edileceğine dair söylentilere gelince, toplantıda bu yönde bir karar alınmadı. Çünkü silahlarımız bizim onurumuzdur ve bu, toplantıya katılan herkesin mutabakatıyla gerçekleşmiştir.”

Ebu Fahr, “Fitne ateşini durdurmaya çalışıyoruz. İnşallah yakında Suveyda'da devlet kurumlarının rolü devreye girecek ve kriz en kısa sürede sona erecek. Suriye'nin tek bir ülke olarak kalmasını çok istiyoruz. Biz bunun bir parçasıyız ve yönümüz Şam'a doğru. Yabancı projeleri tamamen reddediyoruz ve vatanın evlatlarıyla ulusal diyalogdan yanayız” ifadelerini kullandı.

Onurlu Adamlar Hareketi Sözcüsü Ebu Fahr ayrıca, yardım ve teçhizat taşıyan bir İsrail helikopterinin Suveyda kentine indiği yönündeki haberleri de yalanladı. “Halkın çoğunluğu sokaklarda. Kimsenin böyle bir şeyi doğruladığını duymadım” diyen Ebu Fahr, böyle bir şey olsaydı en azından video kaydının alınacağını kaydetti.

Ebu Fahr, “İsrail, yardımlarının dağıtımıyla ilgili bir video yayınlandı. Bu dağıtım, İsrail işgal ordusunun kontrolü altında olan Cebel eş-Şeyh bölgesinde gerçekleşti” dedi.

Küllerin altındaki ateş

“Suveyda'da hem kırsal hem de kentsel alanda gerginlik sürüyor. Çünkü Eşrefiye Sahnaya'da yaşananlar bölge sakinlerinin çoğunu endişelendirdi ve hazırlıklarını artırmalarına neden oldu” diyen Ebu Fahr, “Tüm sınır hafif, ağır ve orta silahlarla silahlandırıldı ve herhangi bir saldırı korkusuyla tahkimatlar inşa edildi” açıklamasında bulundu.

ergthy
Şam yakınlarındaki Sahnaya'da yaşanan olayların ardından bir dükkân sahibi kırılan camları temizliyor. (AP)

Ceramana'daki bir hükümet çalışanı, yaşanan gerginliklerin ardından sokaklarda rastgele silahlı gösterilerin tamamen ortadan kalkmasıyla hayatın yavaş yavaş normale döndüğünü söyledi.

Şarku’l Avsat'a konuşan çalışan, “Pazarlar, vatandaşların alışveriş yapma talebi ve tüm temel ürünlerin bulunmasıyla birlikte yeniden hareketlendi. Şehirde toplu taşıma araçları her iki yönde de normal bir şekilde hareket etti. Resmi daireler ve okullar çalışmalarını sürdürdü” ifadelerini kullandı.

Suriye resmi haber ajansı SANA, İçişleri Bakanlığı ve Deraya Bölge Müdürlüğü’nün, Sahnaya ve Eşrefiye Sahnaya’da meydana gelen son olaylar sırasında gözaltına alınan 22 kişiyi serbest bıraktığını bildirdi.