NASA araştırmacıları göktaşı tehdidini değerlendirdi: Tehlikeyi halktan saklayacaklar mı?

Don't Look Up'ın bilim danışmanı, NEOWISE kuyrukluyıldızını örnek aldı. Gök cismi 14 Temmuz 2020'de Dee Wright Gözlemevi'nde böyle görüntülenmişti (AP)
Don't Look Up'ın bilim danışmanı, NEOWISE kuyrukluyıldızını örnek aldı. Gök cismi 14 Temmuz 2020'de Dee Wright Gözlemevi'nde böyle görüntülenmişti (AP)
TT

NASA araştırmacıları göktaşı tehdidini değerlendirdi: Tehlikeyi halktan saklayacaklar mı?

Don't Look Up'ın bilim danışmanı, NEOWISE kuyrukluyıldızını örnek aldı. Gök cismi 14 Temmuz 2020'de Dee Wright Gözlemevi'nde böyle görüntülenmişti (AP)
Don't Look Up'ın bilim danışmanı, NEOWISE kuyrukluyıldızını örnek aldı. Gök cismi 14 Temmuz 2020'de Dee Wright Gözlemevi'nde böyle görüntülenmişti (AP)

Netflix'in yeni filmi Don't Look Up (Yukarı Bakma), uzayın derinliklerinde muhtemelen Dünya'yla karşılaşmayı bekleyen göktaşlarına yönelik ilgiyi artırdı.
Yönetmen koltuğunda Adam McKay'in oturduğu kara komedi, Dünya'ya çarpmak üzere hızla ilerleyen dev bir kuyrukluyıldız karşısında insanların verdiği tepkileri konu alıyor.
Filmin en ilginç noktalarından biri, kuyrukluyıldızı keşfeden iki gökbilimcinin, NASA'nın Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi'yle iletişime geçtiği anlar. Leonardo DiCaprio'nun canlandırdığı Prof. Randall Mindy, bu ofisin başkanıyla telefonda konuştukları sırada "Orası gerçek bir yer mi?" diye soruyor.

Görselin sağında Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi'nin logosu yer alıyor (Netflix / Space)
Aslında Ocak 2016'da NASA bünyesinde kurulan örgüt, tamamen gerçek ve herhangi bir çarpışma riski söz konusu olduğunda hükümete, medyaya ve halka zamanında ve doğru bilgi sağlamaktan sorumlu. Film aynı zamanda NASA'nın bu sorumluluğu ne ölçüde yerine getirebileceğini de masaya yatırıyor.
Bu da akla, "Dünya'ya doğru hızla ilerleyen, tehlikeli bir göktaşı varsa NASA ne yapar, bunu halka duyurur mu?" gibi soruları gündeme getiriyor.

"NASA'nın bir planı var"
Uzay ajansının Dünya'ya yakın nesneleri gözlemlediği görevlerde program yöneticisi olarak çalışan Kelly Fast, aslında tam da Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi'nin bir mensubu.
NASA'nın "Dünya'ya asteroit çarpacak mı?" adlı kısa videosunda yer alan Fast, "Evet, tarih boyunca asteroitler Dünya'ya çarptı ve bu tekrar olacak" cevabını veriyor.
"Asteroitler bizi bulmadan önce onları bulmamız önemli, çünkü onlar bizi yakalamadan önce bizim onları yakalamamız gerekecek" diyen bilim insanı, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Bir asteroit çarpması, önlenebilecek tek doğal afettir. Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi, asteroitleri keşfetme ve yörüngelerini hesaplama projelerini destekliyor."
Fast'e göre onlarca yıldır devam eden çalışmaları gözden geçiren ofis, şimdiye dek herhangi bir çarpışma tehdidi tespit edemedi. Yine de NASA'nın her zaman bir "planı" var.

DART görevi
Bilim insanına göre NASA'nın tehlikeli göktaşlarına karşı hazırladığı en önemli plan, DART (Çifte Asteroit Yönlendirme Denemesi) adı verilen uzay aracı. Zira DART, asteroitleri yolundan saptırma yöntemlerinin denendiği ilk gezegen savunma görevi.
24 Kasım'da SpaceX'in Falcon 9 roketiyle fırlatılan uzay aracı, Güneş Sistemi'nin dikkat çeken ama Dünya'ya yönelik herhangi bir tehlike arz etmeyen iki göktaşına doğru yol alıyor. Aracın Didymos ve onun doğal uydusu Dimorphos'a eylülde ulaşması bekleniyor.
Bilim insanları bu görevle Didymos'un etrafında dönen Dimorphos'un yörüngesini değiştirmeyi hedefliyor. Bu nedenle uzay aracı Dimorphos'a saniyede yaklaşık 6,6 km. hızla kasten çarparak göktaşının hızını yüzde 1 oranında değiştirecek. Bu da cismin yörüngesini tamamlamak için geçen sürenin birkaç dakika sapacağı anlamına geliyor.

Johns Hopkins Üniversitesi'nde inşa edilen uzay aracının üzerinde gelişkin kamera sistemleri de yer alıyor (NASA)
NASA'nın aktarımına göre, Dimorphos'un yörüngesinde meydana gelecek bu değişim, Dünya'daki teleskoplarla gözlemlenecek ve görevin başarılı olup olmadığı anlaşılacak.
NASA göktaşı tehdidini halktan saklar mı?
5 Aralık'ta yayımlanan Don't Look Up, olası bir tehlike sırasında halkın siyasilere ve teknoloji milyarderlerine ne kadar güvenebileceğini de tartışıyor. Bu da akla "NASA ne kadar güvenilir?" sorusunu getiriyor.
NASA'nın Goddard Merkezi'nde bilim iletişiminden sorumlu gökbilimci Michelle Tyler, daha önce bu soruya esprili ama net cevaplar vermişti:
"Bütün bilim insanlarının harika şaraplar satın aldığı, kredi kartlarının limitini doldurduğu ve ortadan kaybolduğu gün, endişelenmek isteyebilirsiniz."
Youtube kanalı Big Think'in sorularını yanıtlayan Tyler, "Ama biz bile böyle çalışmıyoruz" diye eklemişti:
"Biz insanız ve tehlikeli bir şeyin geleceğini bilseydik, onu saklamamızın bir yolu olmazdı. Bunun, komplo teorisyenlerini ikna etmeyeceğini biliyorum ama NASA'daki çalışmalarımıza dair en sevdiğim şeylerden biri, bunların şeffaflığı ve kötü bir şey olsa bile size anlatacak olmamız."

"Kuyrukluyıldız bir alegori"
Don't Look Up'ın bilim danışmanlarından Amy Mainzer, NASA'nın Dünya'ya yaklaşan asteroitleri ve kuyrukluyıldızları gözlemleyen, Geniş Alan Kızılötesi Araştırma Gezgini adlı uzay teleskobunun baş araştırmacısı.
Mainzer, fiilme danışmanlık yaptığı sırada ünlü kuyrukluyıldız NEOWISE'tan ilham aldığını söylüyor:
"Filmin ihtiyaçlarına uygun ama aynı zamanda gerçeklikten çok da uzak olmayan bir şey seçmeye çalıştım."
Öte yandan bilim insanına göre filmdeki kuyrukluyıldız, iklim değişikliği, Kovid-19 pandemisi ve bugünün diğer acil sorunlarını temsil ediyor.
"Bu film insanların hayal etmesi zor problemlerle boğuşmasının ne kadar zor olduğuna dikkat çekiyor. Kendi gözünüzle bir karbondioksit molekülünü veya bir metan molekülünü göremezsiniz, virüsü kendi gözlerinizle göremezsiniz ama bunlar çok gerçektir" diyen Mainzer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bilime dayalı kararlar vermemiz gerekiyor. Bu önemli çünkü yapmazsak, ister asteroitlerden ve kuyrukluyıldızlardan isterse iklim değişikliği, aşırı hava koşulları veya pandemiden gelsin, bir dizi farklı tehdit için mümkün olan en iyi sonuçları elde edemeyiz."
Independent Türkçe, Space, ScienceAlert, CNET



Çin'den Matematik Olimpiyatları'nda altın madalya alan ücretsiz yapay zeka

1 Eylül 2025'te Almanya'nın batısındaki Frankfurt am Main kentinde bir dizüstü bilgisayar ekranındaki DeepSeek AI logosu görülüyor (Kirill Kudryavtsev/AFP)
1 Eylül 2025'te Almanya'nın batısındaki Frankfurt am Main kentinde bir dizüstü bilgisayar ekranındaki DeepSeek AI logosu görülüyor (Kirill Kudryavtsev/AFP)
TT

Çin'den Matematik Olimpiyatları'nda altın madalya alan ücretsiz yapay zeka

1 Eylül 2025'te Almanya'nın batısındaki Frankfurt am Main kentinde bir dizüstü bilgisayar ekranındaki DeepSeek AI logosu görülüyor (Kirill Kudryavtsev/AFP)
1 Eylül 2025'te Almanya'nın batısındaki Frankfurt am Main kentinde bir dizüstü bilgisayar ekranındaki DeepSeek AI logosu görülüyor (Kirill Kudryavtsev/AFP)

Çin merkezli girişim DeepSeek, prestijli Uluslararası Matematik Olimpiyatları'nda (IMO) altın madalya kazanabilecek ilk açık yapay zeka modelini piyasaya sürdü.

Sadece basit cevaplar üretmek yerine muhakeme yeteneklerini gösteren Math-V2 modeli bu yılki IMO'da, insan katılımcıların yalnızca yüzde 8'inin erişebildiği bir başarıya imza atarak altın seviye puanına ulaştı.

DeepSeek modeli artık Hugging Face ve GitHub geliştirici platformlarında halkın kullanımına sunarak herkesin aracı ücretsiz bir şekilde çalıştırmasına veya değiştirmesine olanak sağladı.

Hugging Face'in kurucu ortağı ve CEO'su Clement Delangue, "Dünyanın en iyi matematikçilerinden birinin beynine ücretsiz sahip olduğunuzu ve onu araştırma amacıyla keşfettiğinizi, ince ayar yaptığınızı, optimize ettiğinizi ve kendi donanımınızda çalıştırdığınızı hayal edin" diyor.

Hiçbir sınırlama, zayıflatma [gücü azaltma], onu geri çekebilecek hiçbir şirket veya hükümet yok. Bu, kelimenin tam anlamıyla yapay zeka ve bilginin en iyi şekilde demokratikleşmesi.

Google DeepMind ve ChatGPT'nin yaratıcısı OpenAI'ın geliştirdiği modeller yıllık IMO'da altın seviyesinde performans gösterdi ancak iki şirket de modelleri açık kaynak olarak paylaşmadı.

DeepMind'ın modeli halihazırda premium Ultra paketi abonelerinin erişimine açıkken, OpenAI henüz kendi modelini kamuoyuna açık olarak çıkarmadı.

Şirketinin araştırmacılarına göre DeepSeek'in modeli, "kendini doğrulama" yeteneğini kanıtlayarak çözümleri bilinmeyen matematiksel problemleri çözmeyi başardı.

Araştırmacılar, bunun mevcut yapay zeka sistemlerindeki önemli bir darboğazı aşmayı sağladığını çünkü bu sistemlerin, genellikle kolayca doğrulanabilen çözümleri olan görevlerde iyileşme eğilimi gösterdiğini söylüyor.

DeepSeek, bu yılın başlarında piyasaya sürdüğü büyük dil modelinin (BDM), OpenAI'ın ChatGPT'si gibi rakiplerinden çok daha düşük bir maliyetle geliştirildiği iddialarıyla manşetlere çıkmıştı.

Hızla ABD'de en çok indirilen ücretsiz uygulama haline gelmesiyle ABD Başkanı Donald Trump modeli, teknoloji sektörü için bir "uyandırma çağrısı" diye tanımlamıştı.

Çin'de geliştirilen yapay zeka teknolojilerinin kullanımıyla ilgili veri güvenliği endişeleri nedeniyle birçok eyalet, uygulamayı devlet cihazlarında halihazırda yasakladı.

Ayrıca İtalyan düzenleyiciler de DeepSeek'in ana şirketlerinin olası veri ihlallerini gerekçe göstererek ülke çapında bir yasaklama emri vermişti. Bu şirketlerin, modelin GDPR (Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü) veri koruma yasalarına uygunluğunu kanıtlaması gerekiyor.

Independent Türkçe


Google'dan yeni güncelleme: Patronlar mesajları okuyabilecek

Google Mesajlar'daki RCS sohbetlerine gelen güncelleme gizlilik endişelerine yol açtı (Unsplash)
Google Mesajlar'daki RCS sohbetlerine gelen güncelleme gizlilik endişelerine yol açtı (Unsplash)
TT

Google'dan yeni güncelleme: Patronlar mesajları okuyabilecek

Google Mesajlar'daki RCS sohbetlerine gelen güncelleme gizlilik endişelerine yol açtı (Unsplash)
Google Mesajlar'daki RCS sohbetlerine gelen güncelleme gizlilik endişelerine yol açtı (Unsplash)

Google'ın Android işletim sisteminde yapılan güncellemeyle işverenler, çalışanların kısa mesajlarını araya girerek görüntüleyebilecek.

Resim ve video desteğine sahip, Android'in SMS’in gelişmiş sürümü olan RCS (Zengin İletişim Hizmetleri) mesajları için yeni arşivleme özelliği, şirketlerin çalışanların kullandığı iş cihazlarını takip etmesine olanak tanıyacak.

Google, güncellemenin işletmelerin yasal gerekliliklere "uyumlu kalmak için gereken kayıtları sorunsuzca tutmasına" olanak tanıyacağını belirtti.

Bunlar arasında ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) gibi kuruluşların düzenlemelerine uyması gereken devlet kurumları, finansal hizmet şirketleri veya sigorta simsarları yer alabilir.

Diğer şirketler, şirket içi soruşturmalar veya İK anlaşmazlıklarında tüm iş iletişimlerini denetlemek için bu özelliği devreye alabilir.

Google'ın kıdemli ürün yöneticisi Ian Marsanyi bir blog yazısında, "Yeni çözümümüz, üçüncü taraf arşivleme uygulamalarının bir iş cihazında Google Mesajlar ile doğrudan entegre olmasını sağlıyor" diye yazdı.

BT biriminiz tarafından yapılandırılmış tamamen yönetilen bir cihazda, arşiv uygulaması, yalnızca bir mesaj gönderildiğinde veya alındığında değil, aynı zamanda bir mesaj düzenlendiğinde veya silindiğinde de yani her RCS mesajı alındığında bilgilendirilir. Arşiv uygulaması daha sonra mesaj verilerini okur ve BT birimine iletir.

Bu özellik, Google Pixel akıllı telefonlar ve mobil işletim sisteminin Android Enterprise sürümüyle uyumlu diğer cihazlarla çalışıyor.

Google, özelliğin "SMS ve MMS mesajlarıyla da geriye dönük uyumlu" olduğunu belirtti.

Teknoloji devi, özelliğin şeffaf olması için tasarlandığını, çalışanların ne zaman kullanıldığını bir bildirim aracılığıyla göreceğini söyledi.

Bu özellik, davalar sırasında delil toplama ve Bilgiye Erişim Özgürlüğü Yasası gibi veri taleplerine yanıt verme yükümlülüğü bulunan işverenlere yönelik. Ancak RCS mesajlaşmasını iş e-postalarına kıyasla nispeten daha gizli gören çalışanlar için gizlilik endişeleri yaratabilir.

WhatsApp veya Telegram gibi bir iş cihazında kullanılan diğer şifreli mesajlaşma uygulamaları, Android güncellemesinden etkilenmeyecek.

Independent Türkçe


Samsung üçe katlanan ilk telefonunu tanıttı

Samsung'un Galaxy Z TriFold telefonunun tanıtımından, 2 Aralık 2025, Seul (AFP)
Samsung'un Galaxy Z TriFold telefonunun tanıtımından, 2 Aralık 2025, Seul (AFP)
TT

Samsung üçe katlanan ilk telefonunu tanıttı

Samsung'un Galaxy Z TriFold telefonunun tanıtımından, 2 Aralık 2025, Seul (AFP)
Samsung'un Galaxy Z TriFold telefonunun tanıtımından, 2 Aralık 2025, Seul (AFP)

Samsung bugün, üçe katlanan ilk akıllı telefonunu tanıttı. Şirket, Galaxy Z TriFold modeliyle, rekabetin giderek artmasının beklendiği pazarda konumunu güçlendirmeyi hedefliyor.

Samsung’un bu hamlesi, Çinli şirketlerin önemli ilerleme kaydettiği katlanabilir telefon segmentinde varlığını sağlamlaştırma stratejisi olarak değerlendiriliyor. Ancak analistler, yüksek fiyatlar ve üretim zorlukları nedeniyle katlanabilir cihazların şu aşamada geniş çapta yaygınlaşmasının beklenmediğini belirtiyor.

gthyu
Samsung'un üçe katlanan ilk akıllı telefonu Galaxy Z TriFold (AFP)

Telefonun fiyatı yaklaşık 3,59 milyon won (2.440,17 dolar) olarak belirlendi. Üç panelden oluşan ve açıldığında 253,1 mm (10 inç) boyutunda bir ekran sunan cihaz, Samsung’un en yeni katlanabilir telefonu Galaxy Z Fold 7’ye göre yaklaşık yüzde 25 daha büyük.

Samsung Electronics’in Kore Satış ve Pazarlama Ofisi Başkanı ve CEO Yardımcısı Alex Lim, “Katlanabilir cihaz pazarının büyümeye devam edeceğini ve özellikle TriFold modelinin sektörün önemli alanlarında büyümeyi tetikleyici bir rol oynayabileceğini düşünüyorum” dedi.

Güney Kore’de üretilen TriFold modeli, yerel pazarda 12 Aralık’ta satışa sunulacak. Çin, Singapur, Tayvan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yıl sonundan önce ulaşması, ABD’de ise önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde piyasaya çıkması bekleniyor.

Cihaz, Samsung’un amiral gemisi katlanabilir telefonları arasında en büyük bataryaya sahip ve telefonu 30 dakikada yüzde 50 oranında şarj edebilen süper hızlı şarj teknolojisini destekliyor. Lim, bellek çipleri ve diğer bileşen fiyatlarının hızla yükseldiğini belirterek, cihazın fiyatlandırmasının ‘zor bir karar’ olduğunu ifade etti.