Türkiye 2022'yi zamlarla karşıladı

İstanbul'da benzin istasyonu (arşiv - Reuters)
İstanbul'da benzin istasyonu (arşiv - Reuters)
TT

Türkiye 2022'yi zamlarla karşıladı

İstanbul'da benzin istasyonu (arşiv - Reuters)
İstanbul'da benzin istasyonu (arşiv - Reuters)

Benzinin litre fiyatına gece yarısından geçerli olmak üzere 61 kuruş, motorinin litre fiyatına 1 lira 29 kuruş ve LPG'nin litre fiyatına 78 kuruş zam geldi.
Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikasından (EPGİS) alınan bilgiye göre, Ankara'da ortalama 12,37 liradan satılan benzinin litre fiyatı 12,98 lira olacak. Benzinin litresi İstanbul'da 12,31 liradan 12,92 liraya, İzmir'de 12,39 liradan 13 liraya çıkacak.
Ankara'da ortalama 11,51 liradan satılan motorinin litre fiyatı 12,80 lira olacak. Motorinin litresi İstanbul'da 11,45 liradan 12,74 liraya, İzmir'de 11,53 liradan 12,82 liraya çıkacak.
LPG'nin litre fiyatı da Ankara'da ortalama 8,02 liradan 8,80 liraya, İstanbul'da ortalama 7,98 liradan 8,76 liraya ve İzmir'de 7,86 liradan 8,64 liraya yükselecek.

Doğal gaz fiyatlarına zam yapıldı
Doğal gazda, ocak ayı için mesken tarifesine yüzde 25, sanayi aboneleri için geçerli tarifeye yüzde 50 ve elektrik üretim amaçlı tarifeye yüzde 15 zam yapıldı.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ'nin (BOTAŞ) internet sitesinde ocak ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı.
Buna göre, BOTAŞ'ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine ocakta uygulayacağı satış fiyatı, mevcut tarifeye göre yüzde 25 artışla bin metreküp doğal gaz için 1860 lira oldu.
Ocakta yıllık tüketimi 300 bin metreküpün üzerinde olan sanayi abonelerinin tarifesinde, bin metreküp gazın fiyatı yüzde 50 artışla 6 bin 300 liraya, elektrik üretim amaçlı tarifede de yüzde 15 artışla 5 bin 520 liraya çıktı.
Doğal gazda fiyat tarifeleri aylık olarak hesaplanıyor.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe