Tunus’ta siyasi sistem hakkında vatandaşların görüşlerine başvurulacak çevrimiçi istişare platformunun test süreci başladı

Nahda Hareketi, Raşid el-Gannuşi’nin Yardımcısı Nureddin el-Bahiri’nin tutulduğu yerin açıklanmasını talep etti.

Tunus makamları tarafından önceki gün tutuklanan ve bilinmeyen bir yere götürülen Nureddin el-Bahiri (AFP)
Tunus makamları tarafından önceki gün tutuklanan ve bilinmeyen bir yere götürülen Nureddin el-Bahiri (AFP)
TT

Tunus’ta siyasi sistem hakkında vatandaşların görüşlerine başvurulacak çevrimiçi istişare platformunun test süreci başladı

Tunus makamları tarafından önceki gün tutuklanan ve bilinmeyen bir yere götürülen Nureddin el-Bahiri (AFP)
Tunus makamları tarafından önceki gün tutuklanan ve bilinmeyen bir yere götürülen Nureddin el-Bahiri (AFP)

Tunus Teknoloji ve İletişim Bakanı Nizar bin Naci, ülkedeki siyasi sistemle ilgili vatandaşların görüşlerine başvurulacak çevrimiçi istişare platformunun iki haftalık test sürecinin başladığını ve 15 Ocak-20 Mart tarihleri arasında tüm vatandaşların erişimine açılacağını duyurdu.
Bakan Naci dün yaptığı açıklamada platformun test sürecinin başladığını bildirdi. Bu platform, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in 13 Aralık’ta ilan ettiği siyasi yol haritasının ilk adımı olma özelliğine sahip. Platform aracılığıyla, Cumhurbaşkanı Said’in sunduğu anayasal ve hukuki reformlarla ilgili vatandaşın görüş ve önerilerinin alınması ve bunların mevcut siyasi sisteme dahil edilmesi hedefleniyor. Üyelerinin kimlerden oluştuğu henüz ilan edilmeyen yerel bir komite, farklı görüş, öneri ve taleplerden onay alanlara kanun metinlerinde yer vermek için çalışacak.
Bakan Naci Cumhurbaşkanı Said ile yaptığı son görüşmenin ardından yaptığı açıklamada platform hakkında bilgi verdi. Naci, “Bu istişare altı konudan oluşuyor. Her konu beş soru ve özgür düşüncesini ifade edebileceği bir alan içeriyor. Yani Tunuslulara 30 soru sunuluyor. Bu konular, ekonomi ve maliye, sağlık sektörü, hayat kalitesi ve sosyal duruma ek olarak siyaset, seçim, sürdürülebilir kalkınma, eğitim ve sağlıkla ilgili meseleleri içeriyor” dedi.

Vatandaşlara boykot etme çağrısı
Tunus Cumhuriyet Partisi, söz konusu istişare platformunu reddettiklerini belirterek, vatandaşlara platformu boykot etme çağrısında bulundu. Parti’den yapılan yazılı açıklamada, “Cumhurbaşkanlığı devlet imkanlarını ve kamu malını Cumhurbaşkanı’nın özel siyasi gündem maddelerini hayata geçirmek için seferber ediyor. (İstişarenin) sonuçları herkesçe bilinecek fakat meşruiyetten tamamen yoksun olacak” ifadeleri kullanıldı. Cumhuriyet Partisi, açıklamanın devamında Tunus’un içinden geçtiği siyasi, ekonomik ve toplumsal krizin çözümünün, katılımcı bir çerçeveye sahip olması ve ülkenin yaşadığı tıkanmışlık durumuna son verecek ulusal bir diyalog aracılığıyla anayasal sürece geri dönülmesi şeklinde gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.
Siyasi kaynaklar, Cumhurbaşkanı Said’in 17 Aralık 2022’de yapılması planlanan erken genel seçimlerin düzenlenmesinden önce yeni bir Seçim Yasası taslağı sunacağını doğruladı. Kaynaklara göre Said’in sunacağı taslakta meclisin temsil yapısı ve seçimlerde aday olma şartlarında değişiklikler olacak. Kaynaklar, taslağa Cumhurbaşkanlığı tarafından kurulacak bir komite tarafından son halinin verileceğini ve Cumhurbaşkanı Said’in bu taslağı ulusal istişare vizyonu kapsamında sunacağını belirtti. Kaynaklara göre taslakta, seçilen milletvekilin seçmenlerine karşı sorumlu olması vurgusu yapılıyor.
Öte yandan, Raşid el-Gannuşi liderliğindeki Nahda Hareketi’nin yanı sıra Munsif el-Merzuki’nin liderliğindeki Tunus İrade Hareketi ve bazı insan hakları örgütleri, ülkenin güvenlik ve yargı makamlarına Nahda Hareketi Başkan Yardımcısı Nureddin el-Bahiri’nin alıkonulduğu yeri açıklama çağrısında bulundu. Bahiri önceki gün tutuklanmış ve bilinmeyen bir yere götürülmüştü. Tunus İrade Hareketi dün yaptığı açıklamada, “Bu uygulamalar en basit insan haklarına karşı ciddi bir saldırı teşkil ediyor” ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanlığı daha önce yaptığı bir açıklamada, olağanüstü hal kanunu uyarınca, kamu güvenliği ve düzenini korumak amacıyla iki kişinin ev hapsine alındığını duyurdu. Kamu düzeninin korunmasını gerektiren mücbir sebeplerin ortadan kalkmasıyla ev hapsine son verileceği belirtilen açıklamada, bu süreçte Anayasa ve yürürlükteki yasaların ev hapsiyle ilgili sağladığı haklara bağlı kalındığını ve hakkında ev hapsi verilen söz konusu kişilere sağlıkla gerekli bilgilendirmelerin yapıldığı ifade edildi.
Nahda Hareketi’nin kadın yöneticilerinden Zeyneb el-Berahmi, yaşananların “tehlikeli bir olay” olduğunu belirterek, bu durumu “kaçırma eylemi” şeklinde niteledi. Berahmi, tutuklamanın “Bahiri’ye karşı herhangi hukuki yaptırım olmamasına rağmen gerçekleştiğini” söyledi.
Hukuk kaynakları, Bahiri ile eşzamanlı tutuklanan ikinci kişinin eski güvenlik yetkilisi olduğunu açıkladı.
Gözlemcilere göre, güvenlik birimleri Nureddin el-Bahiri’nin elinde Nahda Hareketi’nin gizli servisiyle ilgili bilgiler bulunduğundan, bu servisin yargı otoritesindeki bazı çevrelerle ilişkisi olduğundan ve aynı şekilde solcu siyasetçi Şukri Belid ile Milletvekili Muhammed el-Berahimi’ye yapılan suikastlara ilişkin belgelerin ortadan kaldırılması hakkında bilgi sahibi olabileceğinden şüpheleniyor.



Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
TT

Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)

Sudan'ın batısında bulunan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki sivillerin durumu, gıda, su ve tıbbi tedaviye erişimin giderek zorlaşmasıyla daha da kötüleşiyor. Açlık ve devam eden çatışmalar, Nisan 2024'ten bu yana şehirde mahsur kalan on binlerce insanın kaderini tehdit ediyor. Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) her geçen gün kötüleşen insani durumun ortasında, gıda maddelerinin şehre girdiği tüm geçitleri ve yolları kapatıyor; temel gıda maddeleri ve yakıt tedarik etme girişimlerini engelliyor.

El-Faşir'deki kaynaklar, HDK’nin her gün pazarları ve hayati tesisleri ağır topçu ateşine tutması nedeniyle büyük marketlerin kapılarını kapatmasının ardından sivillerin büyük zorluklarla gıda temin ettiğini söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Siviller, mısır unu, şeker, yağ ve sabun gibi temel gıda maddelerini satın almak için meskûn mahallelerdeki küçük marketlere güveniyor” dedi.

Devam eden kuşatmanın bir sonucu olarak, bölge sakinlerinin alım gücü azaldı ve yüksek fiyatlar nedeniyle az miktarda yiyecek bile alamaz hale geldiler.

Bir bölge sakini, banka yoluyla ödeme yapıldığında fiyatların iki katına çıktığını, nakit ödeme yapıldığında ise fiyatların düştüğünü ve çok sayıda bölge sakininin yüksek fiyatlar nedeniyle el-Faşir'den kaçtığını belirtti. Birçok sebze ve meyve türü bir yılı aşkın süredir şehrin pazarlarında bulunmuyor.

Gıda kaçakçılığı

Bazı kent sakinlerine göre, el-Faşir'e mal ve eşya sokmanın tek yolu eşek ve deve gibi hayvanları kullanarak kaçakçılık yapmak, ancak bu da riskli. Çünkü HDK militanları tarafından durduruluyorlar ve çoğu zaman mallara el konuluyor.

VFGHY
Sudanlılar savaştan kaçmak için Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’in eteklerinde bulunan Ebu Şuk Mülteci Kampı’na sığınıyor. (AP)

Şehir sakinlerinin çoğunluğu, günde darı unu ve mısırdan yapılan tek bir ana öğünle yetiniyor ve ellerinde başka bir şey olmayabiliyor.

Geleneksel yeraltı kuyularından yeterli miktarda içme suyu temin edilse de, bir varilin fiyatının 8 bin Sudan cüneyhini aşması vatandaşların sıkıntılarını artırıyor.

Günde bir öğün ücretsiz yemek sağlayan aşevlerine bağımlı hale gelen ailelerin sayısı her geçen gün artıyor; bazen bu yemekler ihtiyaç sahibi ailelerin sayısına yetmiyor. El-Faşir'deki bazı vatandaşlar, kuşatma altında bulunan kentteki insani durumun özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için ciddi bir zorluk derecesine ulaştığını, yetersiz beslenme nedeniyle zayıf vücutlarının bunu kanıtladığını bildirdi.

Yerlerinden edilen insanlar HDK ve müttefikleri tarafından öldürmeye varan ciddi ihlallere maruz kaldıkları için el-Faşir'den kaçmak da güvenli değil. Bölge sakinleri, kuşatmanın devam etmesi ve el-Faşir'e insani erişimin açılmaması halinde, sonbahar mevsimine girilmesi ve vatandaşların tarım yapamaması nedeniyle durumun daha da kötüleşeceğinden korkuyor.

Saha durumu

El-Faşir'deki geniş alanlar, son birkaç gün içinde siviller arasında onlarca ölüm ve yaralanmaya neden olan, bazıları konutları hedef alan yoğun topçu bombardımanına ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına tanık oluyor.

Yerel kaynaklar, ordunun geçtiğimiz aylarda HDK tarafından el-Faşir'e düzenlenen onlarca saldırıyı püskürtmeyi başardığını bildirdi. El-Faşir sakinleri, Birleşmiş Milletler (BM) ve yardım kuruluşlarının insani yardımın ihtiyaç sahibi sivillere ulaşmasına izin vermesi için HDK üzerinde daha fazla baskı kurmasını bekliyor.

Yerel bir gönüllü grubu olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, çatışmaların ortasında kalan on binlerce masum insanın çektiği acılara son vermek için orduyu şehir üzerindeki kuşatmayı kaldırmaya çağırıyor.

CDFG
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri mensupları (Arşiv - Telegram)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan kısa bir süre önce BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkes yapılmasını kabul etti, ancak HDK bu konuda kendileriyle herhangi bir temas kurulmadığını belirtti.

HDK'ye göre el-Faşir kentinde şu anda siviller bulunmuyor; kentte bulunanlar ordu ve müttefik silahlı gruplara mensup savaşçılar.

Geçtiğimiz haziran ayında BM Güvenlik Konseyi, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan ve ordunun geniş ve yoğun nüfuslu Darfur bölgesindeki son kalesi olan el-Faşir üzerindeki kuşatmanın kaldırılması için bir karar almıştı.